Vergisiz varlık barışında vatandaş ek süre istiyor

Cahit Saraçoğlu

Yarın bitecek olan varlık barışında ek süre talebi dillendirilmeye başlandı. Ekonomi bürokrasisi çok sayıda vatandaştan bu tür talepler aldıklarını söyledi. Haziran 2016'da satart verilen ve ilk etapta 31 Aralık 2016 olarak belirtilen süre geçen yıl 30 Haziran 2017'ye uzatılmıştı. Varlık barışı kapsamında gerçek veya tüzel kişiler, yurtdışındaki para, altın, bono, tahvil, hisse senedi gibi varlıkları Türkiye'ye getirmeleri durumunda bu varlıklardan vergi alınmayacağı duyurulmuştu. Brokraatlar, bir kez süre uzatılmasına karşın çok sayıda vatandaşın varlık barışından yararlanamadığını söyledi. Gerekçe olarak borç yapılandırmanın öne çıktığını belirten bürokratlar, "Bize gelen birçok vatandaş biz bu haktan yararlanmak istiyoruz. Ama şimdiye kadar varlıklarımızı getiremedik. Çünkü önceliğimiz borç yapılandırması oldu" bilgisini verdi.

EK SÜRE İÇİN KANUN ŞART

İlk uzatımın Bakanlar Kurulu kararıyla alındığına vurgu yapan ekonomi bürokrasisi, ikinci uzatım için Bakanlar Kurulu'nun uzatma yetkisinin olmadığını da vurguladı. Süre uzatımının yeni bir kanun düzenlemesi ile yapılabileceğine işaret eden yetkililer, süre uzatım taleplerinde yasa hazırlanırken, "Başkaca bir neden ile gerekli olması hali saklı kalmak üzere" cümlesinin konulmasının da bugüne kadar yasanın getirdiği imkanlar konusunda yatırımcılarda tereddüt oluşturduğuna vurgu yapıldı. Süre uzatımına ilişkin düzenlemede bu ifadenin de nesnel hale dönüştürülmesi beklentisi olduğuna dikkat çekildi.

BİLGİ AKTARIM ÖNCESİ SON ŞANS

OECD ve Avrupa Konseyi'nin öncülüğünde hazırlanan "ülkeler arası bilgi paylaşımı" ilkeleri çerçevesinde, "Vergi Konularında İdari Yardımlaşma Anlaşması", 3. Kasım 2011 tarihinde G-20 Liderler Zirvesi'nde Türkiye'nin de dahil olduğu 93 ülke tarafından imzalanmıştı. Buna göre 2018 yılı başından itibaren anlaşmaya taraf olan ülkelerin, kendisi istemese dahi anlaşmaya taraf olan ülkelerden mükelleflerinin o ülkelerin mali sistemlerindeki gelir ve servetine ilişkin bilgileri birbirlerine iletecekler. Bilgi aktarımı isteğe bağlı değil, ülkeler istese de istemese de söz konusu bilgiler kendilerine iletilecek. Türk vatandaşları ve şirketleri GVK ve KVK yönünden tam mükellefiyet esasına tabi olduklarından, gerek Türkiye'de gerekse yurt dışında elde ettikleri gelir ve kazançları üzerinden vergi ödemek zorunda kalacak.

AVANTAJLARI CEZBEDİYOR

Gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri, Türkiye'de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlarını, 30 Haziran 2017 tarihine kadar bir kuruş dahi vergi ödemeden kanuni defterlere kaydedebilecekler. Bu şekilde kaydedilen varlıklar, vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilecek. Türkiye'ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıklar nedeniyle, madde hükmünden yararlananlar ve bunların kanuni temsilcileri hakkında, "başkaca bir neden ile gerekli olması hali saklı kalmak üzere" sırf bu işlemin yapılmış olmasından dolayı inceleme yapılmayaca