'Tunus'un ürettiği fosfatın tamamını alabilecek durumdayız'

Bakan Zeybekçi: Tunus'un ürettiği fosfatın tamamını, belki daha fazlasına alabilecek durumdayız. Şu anda imzalanan anlaşmayla tekrar Tunus'tan fosfat almaya başladık. İlk partide 30 milyon dolarlık bir anlaşmamız var

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 21 Temmuz 2017 16:11, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Tunus'un ürettiği fosfatın tamamını alabilecek durumdayız'

- Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye ile Tunus arasında Yatırımların Karşılıklı Korunması ve Teşviki Anlaşması'nın bir an önce imzalanması gerektiğini belirterek, "Engelleme ve yasaklamalardan hiç kimse kazanmaz. Bir taraf az, bir taraf çok kaybeder ama serbestlikten her iki taraf da kazanır." dedi.

Zeybekci, Tunus temasları kapsamında Sanayi ve Ticaret Bakanlığında gerçekleştirilen Türkiye-Tunus Ortaklık Konseyi 3. Dönem Toplantısının kapanış oturumuna katıldı.

Bakan Zeybekci, buradaki konuşmasında, Tunus'un Türkiye'ye yönelik ihracatının ithalatından az olduğuna işaret ederek, yukarıdakini aşağıya indirmek yerine aşağıdakini yukarı çıkarmanın her iki tarafın menfaatine olacağını söyledi.

Türkiye için Tunus ile dış ticaret hacmi kadar dostluk ve siyasi ilişkilerin de önemli olduğunu vurgulayan Zeybekci, "Önümüzdeki dönemde Tunus'un Türkiye'ye ihracatını artırmak için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Türkiye olarak yapılması gereken her şeyi yapmaya hazırız. Dünyada hiçbir ülkeye vermediğimiz tavizleri de Tunus'a vermeye hazırız." diye konuştu.

Türkiye'nin Tunus'a yönelik hassasiyetini yineleyen Zeybekci, bu bağlamda Tunus'tan zeytinyağı ithalatını konuşmaya açık olduklarını söyledi. Zeytin ve zeytinyağının Türkiye için kutsal ürünler olduğunu belirten Zeybekci, Tunus Sanayi ve Ticaret Bakanı Zied Ladhari'ye dönerek esprili bir şekilde, "Bunu söylemenin benim için ne kadar zor, riskli olduğunu, Türkiye'de ne anlam ifade ettiğini hayal bile edemez. İleride bana Tunus vatandaşlığı vermek zorunda kalabilir. Buraya taşınabilirim." dedi.

Türk yatırımcıların Tunus'ta yatırım yapması ve bu şekilde üretilen ürünlerin üçüncü ülkelere ihracatının önemine işaret eden Zeybekci, "Bunu yapabilmek için aramızdaki Yatırımların Karşılıklı Korunması ve Teşviki Anlaşması'nın bir an önce imzalanması gerekiyor. Engelleme ve yasaklamalardan hiç kimse kazanmaz. Bir taraf az, bir taraf çok kaybeder ama serbestlikten her iki taraf da kazanır. Tunus'u rahatsız eden dış ticaretteki açığın bizi de rahatsız ettiğini açıkça söylüyorum ama tabiat boşluk kabul etmez. Türk ürünlerinden boşalan alan, başka ülkelerce doldurulacak, ticaretteki açığı ortadan kaldırmayacaktır." ifadelerini kullandı.

Zeybekci, Türkiye'nin yaklaşık 600 milyon dolarlık fosfat ithal ettiğini belirterek, "Tunus'un ürettiği fosfatın tamamını, belki daha fazlasına alabilecek durumdayız. Üretim ve alınmayla ilgili problem yaşıyorduk. Şu anda imzalanan anlaşmayla tekrar Tunus'tan fosfat almaya başladık. İlk partide 30 milyon dolarlık bir anlaşma var." dedi.

İki ülkenin kol kola yürümeye devam edeceğini, bugün imzalayacakları anlaşmalarla bunun perçinleneceğini dile getiren Zeybekci, bir sonraki toplantıda Serbest Ticaret Anlaşmasının genişletilmesini görüşmeyi ümit ettiğini kaydetti.

Türk müteahhitlik sektörünün çalışmalarına da değinen Zeybekci, Tunus'un 2025 hedeflerinde Türk şirketlerinin alt yapının geliştirilmesinde finans imkanlarını da beraberlerinde getirerek yer alabileceklerini bildirdi.

Zeybekci, konuşmaların ardından basın mensuplarının bir sorusuna da "Her şartta Tunuslu kardeşlerimizin yanındayız. Bu konuda Eximbank kredileriyle ilgili imkanlarımız var, bunu artırmaya da varız. Diğer alanlarda da savunma gibi her türlü iş birliğine açığız. İki ülke arasında negatifleri değil pozitif fırsatları değerlendireceğiz bundan sonra." yanıtını verdi.

- "Türkiye ile ilişkilerimizin korunmasını istiyoruz"

Tunus Sanayi ve Ticaret Bakanı Zied Ladhari de iki dost ve kardeş ülkenin ilişkilerinde hukuki altyapının oluşturulmasının önemine işaret etti. İki ülke arasındaki ilişkinin özel ve olağanüstü olduğunu belirten Ladhari, "Tunus hükümetinin kanaati Tunus Devrimi sonrası Türkiye ile geliştirilen ilişkilerimizin korunması yönündedir." dedi.

Tunus'un kendisini ticaret ve sanayi başta olmak üzere birçok alanda açtığını, bu açılımın devam etmesini istediklerini anlatan Ladhari, görüşme kapsamında imzalanan anlaşmalarla iki ülke açısından da "kazan kazan" sisteminin işleyeceğini söyledi. Zeybekci ile samimi ve açık bir diyalog kurduklarını dile getiren Ladhari, karşılaşılacak sıkıntıların mevcut ikili ilişkilerin bozulmasına neden olmaması gerektiğine dikkati çekti. Ladhari, Türk yatırımcıları ülkesine beklediğini de sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından iki ülke arasında enerji, sanayi ve ticaret alanlarındaki ilişkilerin geliştirilmesine yönelik bazı anlaşmalar imzalandı

Öte yandan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye'de faaliyet gösteren Alman şirketlerine soruşturma açıldığı iddialarına ilişkin, "Böyle bir şey asla ve asla yoktur, külliyen yalandır, kasıtlıdır. Bilerek ve kasten yapılmış bir haberdir. Dostluğumuzu ve ilişkilerimizi güçlendirerek bu yalan habere cevabımızı vereceğiz." dedi.

Zeybekci, AA muhabirine, Türkiye'de faaliyet gösteren bazı Alman şirketlerine soruşturma açıldığına ilişkin haberlere yönelik açıklamalarda bulundu.

Bu konuda Almanya'da bir basın yayın kuruluşunda tamamen kasıtlı bir haberin yayınlandığını belirten Zeybekci, "Amacının ne olduğu belli bir haber çıktı. Türkiye'deki bazı Alman şirketlerinin terör örgütlerine yardımdan Türk makamları tarafından soruşturma, inceleme altına alındığına ilişkin. Bu, baştan sona kadar külliyen yalandır, kasıtlıdır. Bu kadar güçlü olan Türk-Alman ilişkilerinin bozulmasını istiyorlar. Türkiye, Almanya için Almanya Türkiye için son derece önemli." ifadelerini kullandı.

Bakan Zeybekci, Türkiye ile Almanya arasındaki ticaretin önemine işaret ederek, "Türkiye, Almanya için de son derece önemli bir ortak, birbirini tamamlayıcı iki ortak. Türk-Alman ilişkilerinde böyle bir şeyin olmasından kim kaybeder? İki taraf da kaybeder. Kim kazanır? Terör örgütleri kazanır. Şu anda terör örgütlerinden neyi kast ettiğimizi dostlarımız da biliyor. Bir, bölücü terör örgütü iki, FETÖ. Bu terör örgütlerine kazandırmayacağız, sevindirmeyeceğiz." diye konuştu.

Türkiye'deki 7 bin Alman şirketine yönelik bir soruşturma açılıp açılmadığına dair inceleme de yaptıklarını bildiren Zeybekci, şöyle devam etti:

"Yok. Dün de bununla ilgili bir açıklama yaptık, bugün de tekrar bakıyoruz. Türkiye-Almanya dostluğunun düşmanlarına karşı aklı selim olarak hareket etmemiz gerekiyor. Bu birlikteliği, beraberliği, ticari ortaklığı daha ileri götürmemiz gerekiyor. Almanya'daki ticari menfaatlerimiz, Almanya'nın Türkiye'deki ticari menfaatleri, aynı zamanda üçüncü ülkelerdeki ticari menfaatlerimiz son derece önemli. Bunları da fırsat olarak değerlendirmemiz gerekiyor. Şu anda önümüzde inanılmaz fırsatlar var. Onlara da bakıyoruz."

Bakan Zeybekci, "Böyle bir şey asla ve asla yoktur, külliyen yalandır, kasıtlıdır. Bilerek ve kasten yapılmış bir haberdir. Dostluğumuzu ve ilişkilerimizi güçlendirerek bu yalan habere cevabımızı vereceğiz." dedi.

- "Hayal kırıklığına uğrayacaklar"

Konuya ilişkin yazılı açıklama da yapan Ekonomi Bakanı Zeybekci, Alman medyasında çıkan bazı haberlerin, gazetecilik ilkeleriyle örtüşmediğini ve Türk-Alman dostluğuyla bağdaşmadığını belirtti. Zeybekci, şunları kaydetti:

"Bu yalan haberleri üretmekteki kasıt kamuoyunca sorgulanmalıdır. Türk makamları tarafından, teröre destek veren firmalara ilişkin bir liste hiçbir zaman Alman makamlarına iletilmemiştir. Bu mesnetsiz ve yalan haberlerin esas amacının siyasi ve ticari düzlemde oldukça sağlam bir zemin üzerinde yer alan Türk-Alman ilişkilerini zedelemek olduğu aşikardır. Bölgesinin refah ve kalkınmasına ciddi katkılar sunan iki ülkenin arasında suni bir kriz çıkarmaya çalışanlar şunu çok iyi bilsinler ki, geçmişte olduğu gibi yarın da hayal kırıklığına uğrayacaklar. Biz, ülkemizde üretim yapan, katma değer üreten ve istihdam yaratan dostlarımızın, dün yanında olduğumuz gibi yarın da daha güçlü bir şekilde yanında var olmaya devam edeceğiz."

Zeybekci, Türkiye'de yatırım yapan tüm yabancı girişimcileri, ülkeye değer katan ekonomik aktörler olarak Türk firmalarıyla eşit değerlendirdiklerini belirterek, söz konusu iddialara verilecek en iyi cevabın, hükümetin 15 senedir uyguladığı reformlara ve bu sürede ülkeye giriş yapan 185 milyar doları aşkın doğrudan yatırıma işaret etmek olacağını vurguladı.

Almanya ve Türkiye'nin, karşılıklı menfaatlerini en üst düzeye çıkarmak adına ikili ekonomik ve ticari temaslarını her zamanki ciddiyetle sürdürdüğüne dikkati çeken Zeybekci, şu ifadeleri kullandı:

"Biz Alman dostlarımızın karşılaştığı sorunlara daima çözüm getirme, onların tabi olduğu iş yapma ortamını geliştirme ve karşılıklı menfaatlerimiz için en uygun kararları alma gayreti içinde olduk. Bu politikamızı bundan sonra da muhafaza edeceğiz. Son dönemlerde hangi karanlık amaca hizmet ettiği son derece sarih olan yalan haberler, bu yöndeki irademizi ve vizyonumuzu asla değiştiremez. Türkiye ile kader ortaklığı yapan, Türkiye'de katma değer üreten ve istihdam yaratan Alman dostlarımızı hiçbir zaman Türk firmalarından ve diğer yabancı yatırımcılarımızdan ayırmadık. Böylelikle birtakım kısır, vizyonsuz ve art niyetli siyasi tartışmalar ve mesnetsiz haberlerle bugüne kadar elde ettiğimiz kazanımların kaybına asla izin vermeyeceğiz."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber