Ankara'da 33 askerin FETÖ'den yargılanmasına devam edildi

FETÖ'nün askeri yargıdaki yapılanmasını oluşturdukları ve Yurtta Sulh Konseyi'nce sözde sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirildikleri belirtilen 33 sanığın yargılanmasına devam edildi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 27 Temmuz 2017 13:19, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Ankara'da 33 askerin FETÖ'den yargılanmasına devam edildi

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) askeri yargıdaki yapılanmasını oluşturdukları ve Yurtta Sulh Konseyi'nce sözde sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirildikleri belirtilen 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Cezaevi Kampüsü'ndeki salonda yapılan duruşmaya, sanıklar, avukatları ve yakınları katıldı.

Tutuklu bulunduğu Diyarbakır Cezaevi'nden SEGBİS ile bağlantı gerçekleştirilerek savunma yapan eski askeri hakim Şerafettin Aydemir, hakkında hazırlanan bilirkişi raporunun gerçeklerden uzak, çelişkilerle dolu olduğunu söyledi.

Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Aydemir, tahliyesini ve beraatını istedi.

Sanık Hamit Erdem Şahan da SEGBİS bağlantısıyla yaptığı savunmasında, yıllık izne ayrıldığı 15 Temmuz'da mesaiden sonra evine gittiğini anlattı.

Kalkışmayı evde televizyondan öğrendiğini anlatan Şahan, o gece evinden ayrılmadığını iddia etti.

Şahan, iddianamedeki suçlamaların hiçbirini kabul etmediğini dile getirerek, ortada herhangi bir eylem ve suç olmadığını öne sürdü.

Diğer sanıklar gibi bilirkişi raporunun çelişkilerle dolu olduğunu savunan Şahan, terör örgütü üyeliği suçlamasını da kabul etmedi.

Şahan, mahkeme başkanının, adresinde terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in kitapları ve örgütün yayınlarının bulunmasıyla ilgili ne diyeceğini sorması üzerine ise bunların bulunduğu yerin, babasının adresi olduğunu öne sürdü. Bu yayınların kendisine ait olmadığını, Allah ve Peygamberi anlattığı için babasının onları almış olabileceğini savunan Şahan, tahliyesini ve beraatını talep etti.

Sanık Hüseyin Cansever de SEGBİS bağlantısıyla tutuklu bulunduğu Adana Cezaevinden yaptığı savunmasında, eski askeri savcı olduğunu belirtti.

Memleketinde kalmak üzere hafta sonu dahil 3 günlük izin aldığını ve şahsi aracıyla Adana'dan yola çıkarak memleketi Tokat'a gittiğini ifade eden Cansever, 15 Temmuz öğle saatlerinde memleketine vardığını söyledi.

Darbe girişimi olduğunu da televizyondan izlediğini iddia eden Cansever, o akşam görev yaptığı Adana'dan aranmadığını, kimseyi de aramadığını savundu.

Cansever, izinlerin iptal edildiğine dair telefon edilmesi üzerine tekrar yola çıktığını ve pazar günü görev yerine vardığını ifade ederek, pazartesi günü mesaiye başladığını ve 4 gün çalıştığını anlattı.

Sonrasında açığa alındığını ve bunun üzerine 23 Temmuz'da tekrar memleketine gittiğini, bu sırada Adana'daki evinin bulunduğu bina görevlisinin polislerin evinde arama yaptığını söylemesi üzerine gözaltı kararından haberdar olduğunu belirten Cansever, gece olduğu için sabah yola çıkıp Adana'daki merkez komutanlığına giderek teslim olduğunu bildirdi.

Hiçbir tutuklama sebebi yokken tutuklandığını anlatan Cansever, sözde atama listesinde isminin geçmesinin de kendi bilgisi dahilinde olmadığını öne sürdü.

Sanık Cansever, FETÖ/PDY ile bağlantısı bulunmadığını belirterek, tahliyesini ve isnat edilen suçlardan beraatını talep etti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber