'Tahşiye kumpasının arkasında 4 kritik müdür var'

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "Tahşiyecilere kumpas kurduğu" iddiasıyla 23'ü tutuklu 33 sanığın yargılandığı davada sunulan esas hakkındaki mütalaada ifadesine yer verilen bir ihbarcının "Tahşiye ile alakalı operasyonda o dönem görev almış birisiyim. Ben o dönem devlet için çalıştığımızı duşunuyordum, böyle bir ihanetin olduğunu görmem beni çok rahatsız etti. Bu çalışmaları (Tahşiyeciler grubuna yönelik) bizzat yöneten FETÖ ile iltisaklı oldukları gerekçesiyle meslekten ihraç edilen Recep Güven, Erol Demirhan, Ali Fuat Yılmazer ve Ömer Köse'dir.'' dediği belirtildi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 28 Temmuz 2017 16:56, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Tahşiye kumpasının arkasında 4 kritik müdür var'

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yeşilkaya, davaya ilişkin esas hakkındaki mütalaasını açıkladı.

FETÖ'nün yapısı ve Tahşiyecilere yönelik usulsüzlüklerin anlatıldığı mütalaada, sanıkların üzerilerine atılı eylemlere yer verildi.

Mütalaada, mustekilere yonelik sorusturma surecinde Terorle Mucadele Şube Mudurlugunden Sorumlu İl Emniyet Mudur Yardımcısı olan sanık Tufan Ergüder'in 29 Nisan 2009'da Istihbarat Sube Mudurlugunden Terorle Mucadele Sube Mudurlugune, buradan da 5 Mayıs 2009'da sorusturma izni icin Istanbul Cumhuriyet Bassavcılıgı'na gonderilen soruşturmanın başlatılmasına konu yazının bilgisi dahilinde olduğunun degerlendirildigi kaydedildi.

Sanığın konumu goz onune alındıgında, gerek operasyon oncesi ve sonrası gerekse operasyondan sonraki ifade alma surecinde gelisen islemlerden bilgisi olmamasının mumkun olmadıgı aktarılan mütalaada, Ergüder'in orgutun gizli haberleşme programı "ByLock" kullanıcısı olduğu belirtildi.

O dönem Istanbul Emniyet Mudurlugu Terorle Mucadele Sube Muduru olarak gorev yapan sanık Mutlu Ekizoğlu'nun soruşturmayı başlatılmasına konu yazının Terorle Mucadele Sube Mudurlugune gonderdigi tarihte izinli, dönemin Terorle Mucadele Sube Mudur Vekili sanık Ertan Erçıktı imzalı yazı Cumhuriyet Bassavcılıgı'na gonderildiğinde ise kursta oldugu anlatılan mütalaada, aynı yılın temmuz ayında Organize Suclarla Mucadele Şube Mudurlugunden Sorumlu İl Emniyet Mudur Yardımcısı olan Ekizoğlu'nun, tum is ve islemlerin bilgisi ve izni dahilinde yapıldıgının degerlendirildigi, sorusturma basladıktan sonra iletisim tespit ve dinleme talep yazılarında birkac imzası bulundugu vurgulandı.

- "Köse'nin şantaj ve tehditte inisiyatifi var"

Sanık Ömer Köse'nin, Terorle Mucadele Şube Mudurlugunde Sag Örgutlerden (sag-1 ve sag-2) Sorumlu Şube Mudur Yardımcısı olarak gorev yaptıgı, mustekilerin ozel hayatının gizliligini ihlal eden cinsel icerikli gorusmelerin tape haline getirilmesi ve ifade alma asamasında magdurlara yonelik santaj ve tehdit amaclı kullanılmasında bilgi ve inisiyatifi bulundugu sorusturma kapsamında alınan bircok adli ve idari kararlarda imzası bulundugu belirtilen mütalaada, Köse'nin "ByLock" programı kullandıgı aktarıldı.

- "Yılmazer'in haberinin olmaması mümkün değil"

Dönemin mudur yardımcısı Erol Demirhan'ın 29 Nisan 2009 tarihli "Radikal Tahsiye Grubu faaliyetleri" konulu yazıyı terorle mucadele subesine gondermesinde sanıklardan Ali Fuat Yılmazer'in bilgisinin olduğu belirtilen mütalaada, tanık Mustafa Tezcan Alaç'ın sorusturma surecindeki butun toplantıların istihbarat subesinde yapıldıgını, sorusturmayı istihbarat subesinin yuruttugu seklindeki beyanı dikkate alındıgında, operasyonun yapıldıgı donemde Yılmazer'in istihbarat sube muduru olarak, 2009 yılı Temmuz ayından sonra istihbarat sube mudurlugunden sorumlu il emniyet mudur yardımcısı olarak gorev yaptıgı, dolayısıyla operasyon ve sorusturmadan ve gelisen olaylardan haberi olmamasının mumkun olmadıgı kaydedildi.

- "Tahşiye operasyonu emir-komuta şeklinde meydana geldi"

Sanıklardan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in halen ABD'de ikamet ettigi, din adamı kisvesi altında bulunmasına ragmen dini konulardan ziyade siyasi, ekonomik ve sosyal konularda da sanki bir otoriteymis gibi gorus bildirdigi ve bu sekilde orgut mensuplarını yonlendirdigi vurgulanan mütalaada, sanık Gülen'in 6 Nisan 2009'da Tahsiye grubunu hedef gosteren konusması akabinde orgute baglı basın ve yayın organlarınca kamuoyu algısı olusturulduktan sonra Tahsiye grubuna yapılan operasyonun emir komuta zinciri seklinde meydana geldigi anlatıldı.

Mütalaada, sanık Gülen'in asıl amacının 15 Temmuz darbe girişiminde de acıkca anlasıldığı vurgulayarak, Gülen'in yoneticisi oldugu orgut ile Turkiye Cumhuriyeti'nin tum anayasal kurumlarını ele gecirmek ve gerek finansal gerek siyasal bakımdan buyuk bir guc haline gelmek oldugu aktarıldı.

- "Medya imamı" Hidayet Karaca

Sanıklardan Hidayet Karaca'nın FETÖ/PDY teror orgutunun yayıncı kurulusu Samanyolu Medya'nın baskanlıgını yaptıgı anlatılan mütalaada, "Örgut yoneticisi Gülen'in 6 Nisan 2009'da Tahsiye grubunu hedef gosteren konusmasını muteakip yapılacak operasyonun haklılıgını kanıtlamak, kamuoyunda Tahsiye grubunu teror orgutu olarak gostermek, bu sekilde algı olusturmak amacıyla Şefkat Tepe dizisinde karanlık karar kurulu sahnelerinin yayınlamasının bilgisi dahilinde olmamasının mumkun olamayacagı degerlendirilmiştir." denildi.

Mütalaada, ayrıca Karaca'nın, FETÖ/PDY orgutunun medya kısmında yonetici konumunda oldugunun degerlendirildigi kaydedildi.

- İhbarcı

Mütalaada, 23 Ocak 2015 gunu saat 17.25 itibarıyla "aabb" rumuzlu kullanıcı tarafından elektronik posta yoluyla "Tahşiyeciler" konulu bir ihbarın yapıldığı vurgulandı.

Mütalaada, ihbarcının ifadeleri şu şekilde yer aldı:

''Tahşiye ile alakalı operasyonda o dönem görev almış birisiyim, amirlerimizin talimatıyla o gece her zaman yaptığımız gibi hedef şahıslara yönelik adres civarında bekliyordum, ayrıca diğer adreslerde arkadaşların beklediğini de duşunuyorum, o dönem ki komiserimiz Tolga Guzeltaş'tı, fakat sonrasında haberlerde ve buroda duyduğum kadarıyla bizim beklediğimiz adreslerde bombalar çıkmıştı, ayrıca o dönem memur olan sonrasında komiser olmuş birisi daha vardı. Oraya giden bombacı Serkan Çinici'ydi. Terörden gece Şerif abi vardı, terörden başka arkadaşlar varsa da bilmiyorum, fakat o gece yeni çalıştığım birimin teknik ekibi de o adres civarındaydı. Adrese girilene kadar adres çevresinde karakol kurduk, bekledik. Ayrıca bölge ekiplerinin de bizim yapacağımız çalışmalarla alakalı o civardan çekildiğini biliyorum. Ayrıca bu çalışmaları bizzat yöneten Recep Güven, Erol Demirhan, Ali Fuat Yılmazer ve Ömer Köse'dir. Ayrıca bana ulaşırsanız daha detaylı bilgiler de verebilirim, ben o dönem devlet için çalıştığımızı duşunuyordum, böyle bir ihanetin olduğunu görmem beni çok rahatsız etti, vicdanım çok rahatsız olduğu için bunları yazıyorum, her kimin suçu varsa cezasını çekmesini istiyorum."

Mütalaada, ihbarcıya ulaşmak için çalışmalar yapıldığı anlatılarak, ihbarın yapıldığı internet kafenin kamera sistemi çalışmadığı için ihbarcının kimliğinin tespit edilemediği belirtildi.

İhbarcının ifadesinde yer alan 4 eski emniyet müdürü, FETÖ'ye iltisakı sebebiyle meslekten ihraç edildi ve haklarında FETÖ'ye yönelik açılan birden çok davada sanık olarak yargılanıyor. Bunlardan Recep Güven ve bazı eski emniyet görevlileri, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde emniyet istihbarata eski emniyet müdürleriyle gelip orayı teslim almak istemişti. Bazı eski emniyet görevlileri yakalanırken Güven olay yerinden kaçmıştı. Güven halen darbe teşebbüsü dahil birçok soruşturmada firari olarak aranıyor.

Muhammed Enes Can

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber