Abdullah Gül Üniversitesi'nde mobbing iddiası

Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) Şube Müdürü, eski Genel Sekreter İhsan Çelikdemir AGÜ yönetimiyle kavgalı. Çelikdemir, birçok dürüst insanın 'FETÖ'cü' gerekçesiyle haksız yere üniversiteden atıldıklarını, kendisinin bu adaletsizliğe karşı çıktığı için de kara listeye alınıp yıpratıldığını söyledi. Hakkındaki suçlamaları yalanlayan Çelikdemir, kendisine bir süredir "psikolojik baskı" uygulandığını belirtirken, AGÜ yöneticileri de ona çeşitli suçlamalar yönelttiler. Arkadaşımız her iki tarafla da görüşerek iddiaları araştırdı. Çelikdemir hakkında son olarak 'Anadolu'da Selçuklu Dönemi' adlı sergiye katıldığı gerekçesiyle Üniversite yönetimi tarafından soruşturma başlatıldı. AGÜ Genel Sekreteri Osman Yıldırım bu soruşturmanın sergi açmasından dolayı değil, sergiyi sağlık raporu aldığı bir dönemde üniversiteden izin almadan açmasının sebep olduğunu belirtti.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 15 Ağustos 2017 20:04, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:00
Abdullah Gül Üniversitesi'nde mobbing iddiası

Daha önce fakülte genel sekreterliği görevi yaparken, yalan beyanda bulunmak suçu sebebiyle görevinden alınarak, şube müdürlüğüne getirilen Çelikdemir, üniversitenin kendisi hakkındaki suçlamalarını yalanlayarak, yönetimin mal ve hizmet alım evraklarında usulsüzlük yaptığını ve kendisine bu evrakların zorla imzalatılmaya çalışıldığını söyledi.

Hayali alım iddiası

Kayseri Gündem Gazetesinde yer alan habere göre; 2014 yılında rektörün bir genel sekreter arayışı sonucu kendisi ile tanıştırıldığını ve 2016'nın Nisan ayında AGÜ'de genel sekreter olarak göreve başladığını belirten Çelikdemir, "kısa bir süre içerisinde önüme gelen mal ve hizmet alım evraklarında yer alan bazı ifadelerin hayali olduğunu fark ettim. Evrakı hazırlayanları çağırıp konuşturduğumda bunların gerçekten hayali alım olduğunu itiraf ettiler. Mahiyeti belli olmayan ve ben göreve başlamadan bir yıl öncesinden kaldığını düşündüğüm borçlarını kapatmak için hayali evrak düzenleyip benim gizlice imzamı alarak kapatılması talimatı aldıklarını ve talimatı da Rektör Özel Kalem Müdürü Devrim Elif Ayan ile İMİD Daire Başkanı Belgi Akyüz'den aldıklarını söylediler. İlgili Daire başkanını çağırdım o da bana 'üstad, biz burada mevzuata uygun olarak çalışmıyoruz. Siz imzalayın ben onu öyle bir gizlerim ki denetçiler yakalayamaz.' diye bir ifadede bulundu. Bunun üzerine konuyu rektöre taşıdım. Ama bu tür evrakların arkası kesilmedi, sonunda iç denetim istedim. Rektör önce denetimi devreye sokan yazımı imzaladı ama ardından da tüm ifadelere el koyarak, denetimi durdurdu. Beni de kendisini arkadan vurmakla itham etti." şeklinde konuştu

"Psikolojik baskı uyguladılar"

Kendisinin işi bırakması için psikolojik olarak baskı uygulandığını vurgulayan Çelikdemir, "Aralık sonunda eşyalarımı toplayıp üniversiteden ayrıldım. Başka kurum arayışında iken benim geri dönmem korkusu ile odamın anahtarları değiştirildi. Ardından da rektör danışmanı olarak atandım. O dönem üniversite öğrencisi olan oğluma yurt dışına çıkışında kullanılmak üzere gerekli olan, üniversite personeli olduğuma dair yazıyı vermeyerek yabancı dil kursuna katılmak üzere yurt dışına çıkışını engellediler. Ardından da genel sekreter olarak yapılan atama işlemi iptal edilerek 3. Sınıf şube müdürü seviyesine düşürüldüm. Gerekçe ise 'hizmet süresinde tereddüt' gibi saçma bir bahane... Sonra kısa süreliğine Kayseri'ye dönmem gerektiğinde bana taahhüt edilerek verilen misafirhanede kalma hakkımda elimden alındı. Park ve cami bahçelerinde, kanepelerde gecelemek zorunda kalmama neden olundu. Kendilerine kalan iznimi vermelerini, kalacak yerimin olmadığını, İzmir'e döneceğimi ilettiğimde de bunu kabul etmeyerek parklarda kalmamdan sevinç duymakta olduklarını gördüm." ifadelerini kullandı

"Memuriyetten istifa dilekçemi verdim"

Hazırlık organizasyonunda görev aldığı "Anadolu'da Selçuklu Dönemi' adlı sergiye katılmasından dolayı hakkında soruşturma açılmasının bardağı taşıran son damla olduğunu belirten Çelikdemir, "kültür ve sanat dünyasında tanınan ve sevilen birisiyim. Gönüllü olarak yıllardır kültür hizmeti vermekteyiz. Bu çerçevede hazırlığı bir yıl öncesinden biten bir sergi ki, adı 'Anadolu'da Selçuklu Dönemi'dir. Sergime İzmir'de bulunan bir üniversite ev sahipliği yapmıştır. Hat minyatür ebru, kilim, çini gibi sanat dallarından yaklaşık 200 sanatçı ülkenin farklı köşelerinden İzmir'e geldiler ve ben de açılışta hazır bulundum. Bu da benim için hem bir görev hem de bir şereftir. Hakkımda bahane arayan yönetim, raporlu olduğum bir dönemde kültürel faaliyetlerin organizasyonuna katıldığım gerekçesiyle soruşturma açtı. Artık böyle bir adamın emrinde çalışmaktansa ayrılmak daha şereflidir. Geçen hafta ikinci kez izin dilekçesi bırakarak Kayseri'den ayrıldım. 1 Ağustos tarihinde de memuriyetten istifa dilekçemi gerekçelerini yazarak gönderdim." açıklamasında bulundu.

"Usulsüzlüklere karşı çıkanları FETÖ'cü diye atıyorlar"

Çelikdemir, birçok dürüst insanın 'FETÖ'cü' gerekçesiyle haksız yere üniversiteden atıldıklarını, kendisinin bu adaletsizliğe karşı çıktığı için de kara listeye alınıp yıpratıldığını belirterek açıklamasını şöyle tamamladı;

"Benim gibi, kendilerinin usulsüzlüklerine karşı çıkanların tamamını FETÖ mensubu olduğu iddiasıyla listeye alıp memuriyetten uzaklaştırdılar. Henüz atamadıkları personele ise psikolojik şiddet uygulayarak başka kuruma gitmeye veya memuriyetten istifaya zorlamaktalar. FETÖ'cü diye attıkları insanlardan boşalttıkları kadrolara da maalesef sıkıntılı insanları dolduruyorlar."

"Raporlu olmasına rağmen sergi açtığı için..."

Makamında görüştüğümüz Abdullah Gül Üniversitesi Genel Sekreteri Osman Yıldırım ise selefi İhsan Çelikdemir'e açılan soruşturmanın sergi açmasından dolayı değil sergiyi sağlık raporu aldığı bir dönemde üniversiteden izin almadan açmasından ötürü olduğunu belirterek, "İhsan Çelikdemir, fakültenin genel sekreteriydi; yalan beyanda bulunmaktan, genel sekreterlik görevinden alınarak şube müdürlüğü görevine getirildi. Açtığımız soruşturma da onun açtığı serginin içeriği ile ilgili değil. Kendisi 8 aydır üniversitede görev yaptı ama sadece 1 ay burada çalıştı. 7 aydır yok. 2017 yılında 37 gün izin, 112 gün de sıhhi izin kullandı. Bizim soruşturmayı açma sebebimiz; kendisi sağlık raporluyken, hukuki olarak çalışamadığını beyan ettiği bir süre içerisinde ve kurumdan izin almadan bu sergiyi açtığı içindir. Yoksa ne o serginin içeriği, ne de hobileri ile ilgili bir sıkıntımız var. Tabi burada bir hukuki prosedür var. Burası devlet üniversitesi. Siz 'ben sağlıktan dolayı raporluyum işe gelemiyorum' deyip orada herhangi bir faaliyete, basına düşecek bir faaliyete katıldıysanız bu soruşturmalık bir konu oluyor. Bu İhsan Çelikdemir yaptı diye değil. Herhangi biri de yapsa yine aynı soruşturmanın açılması lazım. Üstelik İhsan Bey sergiye sadece katılım sağlamamış, sergiyi kendisi düzenlemiş. Yani bütün hazırlık aşamalarında bulunmuş. 'Ayağım kırık' diye sağlık raporu alan bir kişi nasıl bu kadar geniş çaplı bir organizasyonu düzenleyebiliyor. Madem çalışabilecek durumdaydı okuldaki görevine devam edebilirdi." diye konuştu

"Mazeretsiz, mesaiye gelmiyor"

İhsan Çelikdemir hakkında açılan soruşturmaların hepsinin kendi yaptıkları ile ilgili olduğunun altını çizen Yıldırım açıklamasını şöyle tamamladı;

"İhsan Bey mobbing iddiasında bulunuyor ama bu doğru değil. Bunların hepsi kurumu karalamak için yapılan çalışmalar. Kendisi üniversitede 'AGÜ'de zulüm yapılıyor' diye pankart açarak bizi rezil edeceğini söylüyor. Biz İhsan Bey'in ruh halinin yerinde olmadığını düşünüyoruz. Yaptığı açıklamalar bunu gösteriyor. Olaylar çarpıtılıyor. Sanki sadece sergi açtığı için biz onun üzerine gidiyormuşuz gibi algılanıyor. Bizim tek sorunumuz raporluyken ve izinsiz bu faaliyetlerde bulunuyor olması... Biz kültürel faaliyetlere engel olma niyetinde değiliz. Bizim tek amacımız izin alınması... Bu bizim egomuzdan kaynaklanmıyor. Hukuki bir durum. Devlet memuruysanız, kurallara uymak zorundasınız."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber