İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

'Gün parasıyla' dünyayı gezen öğretmen çift

Demet ve İsmail Kılıç, İstanbul Ataşehir'de bir lisede öğretmenler. Birlikte en büyük tutkuları dünyayı gezerek yeni insanlar tanımak. Son üç yıldır yoldalar. Şimdiye kadar 12 ülke ve 27 şehri gezdiler. Bir şehrin en önemli noktalarını görüp fotoğraflarını çekip geri dönmektense, karış karış yerlisi gibi keşfediyorlar. Çift, seyahatlerinin bütçelerini ise öğretmen arkadaşları arasında yaptıkları gün ile oluşturuyorlar. Henüz yolun başında olan Kılıç çiftiyle seyahat tutkularını konuştuk.

Kaynak : Hürriyet
Haber Giriş : 20 Ağustos 2017 15:44, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Gün parasıyla' dünyayı gezen öğretmen çift

Demet ve İsmail Kılıç, İstanbul Ataşehir'de bir lisede öğretmenler. Birlikte en büyük tutkuları dünyayı gezerek yeni insanlar tanımak. Son üç yıldır yoldalar. Şimdiye kadar 12 ülke ve 27 şehri gezdiler.

Bir şehrin en önemli noktalarını görüp fotoğraflarını çekip geri dönmektense, karış karış yerlisi gibi keşfediyorlar. Çift, seyahatlerinin bütçelerini ise öğretmen arkadaşları arasında yaptıkları gün ile oluşturuyorlar. Henüz yolun başında olan Kılıç çiftiyle seyahat tutkularını konuştuk.

Seyahat hayatınızın tam merkezinde midir?

İsmail: Rahatlıkla hayatımızın büyük bir bölümünü kaplıyor diyebiliriz. En büyük tutkumuz dünyayı gezmek. Daha bir tatili bitirmeden bundan sonra nereye gideceğiz diye konuşmaya başlıyoruz.

Her ay seyahati düşünerek belirli bir bütçe ayırıyoruz. Biz sadece birlikte bilmediğimiz sokaklarda yürürken nefes alabiliyoruz.

Evlenmeden önce seyahat eder miydiniz?

Demet: Öncesinde hiç yurtdışına çıkmamıştım. İçimde bir hayal olarak duruyordu. İsmail'le yaptığımız en güzel şey birlikte yurtdışını keşfetmek oldu.

İsmail: Ben öğrenci değişim programıyla Polonya'ya gittim. Bunun dışında hiç yurtdışında bulunmamıştım.

Gideceğiniz yerleri nasıl belirliyor ve hazırlanıyorsunuz?

İsmail: Bir yıl içinde olacak tüm boş günlerimiz belli. Bu bizim için çok büyük bir avantaj.

Çünkü erken rezervasyonla çok uyguna uçak bileti yakalayabiliyoruz. Gideceğimiz yerlere anlık kararlarla belirliyoruz. Hazırlık aşamasında da takip ettiğimiz gezginler var onların tavsiyelerine kulak vermek işimizi çok kolaylaştırıyor. Gittiğimiz yerlerde de en fazla beş gün kalıyoruz.

Bir ülkeyi gezgin gözüyle gezebilmek için sizce bu süre yeterli mi?

Demet: Kesinlikle... Biz kendimizi gezgin olarak tanımlıyoruz. Asla turist değiliz. Bir şehrin en önemli noktalarını görüp fotoğraflarını çekip o şehri bitirmiyoruz.

Sokaklarında yürüyor, marketlerinde alışveriş yapıyor, halkın gittiği parklarda oturuyor ve onların yediklerini tadıyoruz.

Öğretmen maaşınız dünyayı gezmeniz için yeterli mi?

Demet: Gerçekten dünyayı gezmek isteyen bir şekilde dişinden tırnağın arttırarak kendine bütçe oluşturuyor.

Biz de öğretmenler arasında gün yaparak seyahat bütçesi oluşturuyoruz kendimize...

Nasıl yani?

İsmail: Sene başı öğretmenler toplantısı olur ve bu toplantıdan sonra güne katılmak isteyen 11 kişi ile ki, ikisi biziz gün ayarlarız.

Herkes kendince bir hedef belirlemiştir. Bazıları arabasını değiştirir. Bazıları ev almak için peşinatına ekler ya da "kenarda birikmiş" param olsun der.

Sanırım bir tek biz seyahatimiz için güne giriyoruz. Daha önceden evi uçak biletini ayarladığımız için gün parası tamamen gezimizde harçlığımız oluyor. Bir nevi günle kendimize sponsor oluyoruz.

Peki ortalama ne kadar harcıyorsunuz?

Demet: Net bir rakam vermek zor çünkü değişkenlik gösteriyor. Vize için kişi başı 550 TL gidiyor. Tuttuğumuz evlerin fiyatı şehre göre çok değişiyor.

Örneğin Prag'da bir hafta için merkeze çok yakın bir eve 800 TL verdik. Roma'da metroyla ulaşabileceğimiz uzak bir eve bir hafta için 1300 TL ödeme yaptık.

Günlük harcamalarımız da 60-70 euro arası... Bu da değişkenlik gösteriyor tabi...

Pahalı mı sizce dünyayı gezmek?

İsmail: Çok net söyleyebilirim ki, çok pahalı. Birazda uçak bileti fiyatlarını ve bütçemizi düşünerek Avrupa'dan başladık ama artık bütçemizi seyahatlerde daha iyi kontrol edebildiğimiz için daha uzak kıtalar için hazırız. Bundan sonraki rotamız Uzak Doğu.

Ne zamandır geziyorsunuz?

İsmail: Üç yıldır yollardayız. Bu zamana 12 ülke 27 şehir sığdırdık. Roma, Viyana, Prag, Bratislava, Varşova, Venedik ve Floransa'yı görünce büyülendik.

Örneğin Auschwitz toplama kampı için Krakow'a gittik ve gördük ki, Avrupa'nın en yaşanılası şehirlerinden biri burası... Aşık olduk!

Şimdiye kadar gezdiğiniz ülkeler içinde sizi en çok hangisi etkiledi?

İsmail: Şimdilik İtalya'nın güzel şehri Bologna... Şehir halkın yürürken güneşten yağmurdan ve kardan etkilenmemesi için üstü kapalı yollar şeklinde inşa edilmiş.

Hafta sonu şehrin merkezine tüm motorlu araçların girişi yasak.

Belediyenin organize ettiği açık hava sineması açık hava konserleri yaz boyu devam ediyor ve halk çok saygılı. Ayrıca çok rahatlar, istedikleri şekilde giyinebiliyorlar.

Bizim tam tersimiz yani...

İsmail: Evet... Ayrıca onlar acısından Bologna çok ucuz. 3-4 euroya kıyafet var.

Orta halli bir yerde yemek ortalama 15 euro. Düşünün bizde 15 TL'ye bir restoranda yemek yediğimizi.

Bilet tek basış 1.30 euro ki bizde 2.60 TL. Engelli tekerlekli sandalyesi kullananlar tek başlarına rahatça şehirde gezebiliyorlar. Yolları buna göre yapılmış.

Farklı kültürlerin size öğrettikleri neler?

İsmail: Ne kadar eğitimci de olsam geleneksel çocuk yetiştirme yöntemlerini doğru buluyordum. Hümanist olduğum söylenemezdi.

Şimdi artık benim için insanların milleti dini ırki önemli değil.

Rengi ne olursa olsun herkese gülümseyebiliyorum ve çekinmeden gidip konuşabiliyorum.

Demet ve İsmail Kılıç, seyahatlerinde çektiği fotoğraflarını '@gezenti.ogretmen_' Instagram hesabından paylaşıyor.

İsmail Sarı

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber