'Burası duruşma salonu, şov ve gösteri salonu değil'

Savunma kapsamı dışına çıkılmaması konusunda sanıkları uyaran Mahkeme Başkanı, "Burası duruşma salonu, şov ve gösteri salonu değil. Kimsenin savunmasını kısıtlamıyoruz ama savunma sınırlarının dışına çıkılmasına müsaade edemeyiz. Bazı sanıklar çocukluğundan başlayıp geçmişini anlatıyor, sabırla dinliyoruz. Savunma hakkı, başka insanlara saldırma, hakaret etme hakkı vermez. Böyle bir durum olduğunda müdahale etmemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 23 Ağustos 2017 10:56, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Burası duruşma salonu, şov ve gösteri salonu değil'

Muğla'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin 2'si firari, 43'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davanın duruşması görülüyor.

Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesince adliye binasındaki salonların fiziki yetersizliği nedeniyle Muğla Ticaret ve Sanayi Odasının salonunda görülen duruşmaya, tutuklu sanıklardan bazıları, geniş güvenlik önlemleri altında getirildi. Sanıklar, jandarma eşliğinde mahkeme salonuna alındı. Mahkemenin savunmalarını hazırlamaları için vareste tutulmalarına karar verdiği sanıklar ise duruşmaya getirilmedi.

Muğla Emniyet Müdürlüğünde görevli bomba arama köpeği "Boomer" ile duruşmanın yapıldığı salon ve dışarıdaki giriş noktalarında arama yapıldı.

Sanıklar ve yakınları, şehit polis Nedip Cengiz Eker'in babası Nihat Eker ile taraf avukatlarının hazır bulunduğu duruşma başladı. Duruşma, sanıkların esas hakkındaki savunmalarının alınmasıyla devam edecek.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı şüpheli olduğu iddianamede, sanıkların, "Cumhurbaşkanına suikast", "anayasayı ihlal", "yasama organına karşı suç", "hükümete karşı suç", "silahlı terör örgütü yöneticisi olma", "yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme", "yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs etme", "kasten öldürmeye teşebbüs", "zincirleme şekilde cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama", "zincirleme şekilde silahla tehdit", "Cumhurbaşkanına hakaret", "zincirleme şekilde kamu görevlisine görevi nedeniyle hakaret", "kamu malına zarar verme", "mala zarar verme", "nitelikli olarak konut dokunulmazlığının ihlali" ve "nitelikli yağma" suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.

Saldırıyı gerçekleştiren FETÖ'nün "suikast timi"ndeki biri firari 37 asker için en az 6'şar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.


Muğla'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin, 2'si firari, 43'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davanın duruşmasında, Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, sanıklara "Burası duruşma salonu, şov ve gösteri salonu değil. Kimsenin savunmasını kısıtlamıyoruz ama savunma sınırlarının dışına çıkılmasına müsaade edemeyiz." uyarısında bulundu.

Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesince adliye binasındaki salonların fiziki yetersizliği nedeniyle Muğla Ticaret ve Sanayi Odasının salonunda görülen duruşmada, daha önce Türkçe kahraman anlamına gelen "hero" yazılı tişörtle duruşmaya geldiği için tepki çeken sanıklardan eski astsubay Gökhan Güçlü'nün, "Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ'un tarafsızlığını yitirdiği" iddiasıyla verdiği "reddi hakim" talebi dilekçesi görüşüldü.

Mahkeme heyetince söz verilen davanın savcısı Ali Cenk Düzgün, "Yapılan yargılama sırasında mahkeme başkanının kendisine verilen görev ve yetki bağlamında duruşma inzibatını sağlamak amacıyla gerekli müdahalelerini yaptığı, tarafsızlığını kaybettiğini gösterir herhangi bir söz veya eyleminin bulunmadığı, sanık Gökhan Güçlü'nün dilekçesinde belirttiği hususların bu nedenle yaşanan gerçeğe uygun olmadığı, yargılamayı uzatmaya yönelik olduğu açıkça belli olduğundan talebinin reddine karar verilmesini kamu adına talep ederiz." dedi.

Mahkeme heyetinin kararını açıklayan Baştoğ, sanık Gökhan Güçlü'nün mahkeme başkanına yönelik "reddi hakim" talebi dilekçesinde belirttiği hususların yerinde olmadığı, açıkça yargılamayı uzatma amacına yönelik olduğu anlaşıldığından red talebinin oy birliğiyle geri çevrilmesine karar verildiğini söyledi.

Dilekçede duruşmaların geç saatlere kadar sürdüğüne yönünde ifadelerin yer aldığını belirten Baştoğ, duruşmanın sadece iki gün geç saate kadar devam ettiğini dile getirdi. Baştoğ, uzamanın sanıkların savunmasını bölmek istemelerinden ve bazı sanıkların savunmasının çok uzun olmasından kaynaklandığını vurguladı.

- "Duruşmanın sağlıklı ilerlemediği doğru değil"

Söz alan sanık Güçlü'nün "Duruşmalar geç saatlere kadar sürdüğü için yargılama sağlıklı bir ortamda yapılamıyor, uyuyorsunuz." iddiası üzerinde Baştoğ, "Ben uyumuyorum sizler uyuyorsunuz, kayıtlarımızda mevcut. Biz de etten kemikteniz. Sürekli duruşma yapmak bizleri de yoruyor ama duruşmanın sağlıklı ilerlemediği doğru değil. Savunmaları dikkatle dinliyoruz." dedi.

Bazı sanıkların savunma hakkı kapsamında değerlendirilemeyecek söylemlerde bulunduğuna dikkati çeken Baştoğ, dünkü oturumda defalarca yaptığı uyarılara rağmen şov yapmaya ve başkalarına saldırmaya çalışan iki sanığın savunmasını sonlandırmak zorunda kaldıklarını hatırlattı.

Savunma kapsamı dışına çıkılmaması konusunda sanıkları uyaran Baştoğ, "Burası duruşma salonu, şov ve gösteri salonu değil. Kimsenin savunmasını kısıtlamıyoruz ama savunma sınırlarının dışına çıkılmasına müsaade edemeyiz. Bazı sanıklar çocukluğundan başlayıp geçmişini anlatıyor, sabırla dinliyoruz. Savunma hakkı, başka insanlara saldırma, hakaret etme hakkı vermez. Böyle bir durum olduğunda müdahale etmemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı

Duruşmaya sanıkların esas hakkındaki savunmasıyla devam ediliyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber