İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

'Tümamiral Yıldırım'ı zorla askeri araca bindirdiler'

Darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığında yüzbaşı rütbesinde güvenlik tabur komutan vekili olarak görevli olan sanık Semih Aksel, donanmada yaşanan olaylar sırasında darbeci amiral Hayrettin İmren ve albay Muharrem Aslan'ın Harp Filosu Komutanı Tümamiral İskender Yıldırım'ı zorla araca bindirdiklerini gördüğünü söyledi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 21 Eylül 2017 20:47, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Tümamiral Yıldırım'ı zorla askeri araca bindirdiler'

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin 53'ü tutuklu, 13'ü firari 92 sanığın, haklarında birer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 36 yıl altışar aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına devam edildi.

Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde özel olarak yaptırılan 250 kişi kapasiteli salondaki duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatları ve bazı yakınları katıldı.

Bilirkişi heyeti tarafından raporda Donanma Komutanlığı'ndaki darbeci askerlerin içerisinde olduğu tespitine yer verilen ve darbeci amiral Hayrettin İmren tarafından amirallerin ve diğer askeri personelin gözaltına alınması sırasında pasif ve sessiz kalarak olaylara müdahale etmediği iddia edilen eski Güvenlik Tabur Komutan Vekili Yüzbaşı Semih Aksel savunmasında, 15 Temmuz akşamı Değirmendere sahilinde olduğunu, 22.30 sıralarında Poyraz Limanı'ndan gemilerin çıkış yaptığını görünce birliğine gittiğini söyledi.

Birliğe gidince telsizden alarm durumunun turuncu seviyesine yükseltildiğini duyduğunu dile getiren Aksel, Yüzbaşı Hasan Taşkömür ile Donanma Üst Savunma Harekat Merkezi Amiri Yüzbaşı Serdar Uysal'ın yanına intikal ettiklerini kaydetti.

Aksel, Donanma Üst Harekat Merkezi'ne vardıklarında burada kargaşa olduğunu anlatarak, "Uysal bize Genelkurmay Başkanlığı'ndan gelen bir evrak verdi. Üzerinde sıkıyönetim direktifi yazıyordu. Serdar Uysal direktifle ilgili teyit olmadığını söyledi." diye konuştu.

Bu sırada televizyonda Cumhurbaşkanı veya Başbakan'ın açıklamalarını gördüğünü kaydeden Aksel, "Bu benim için dönüm noktası oldu. Taşkömür'le çok eski arkadaştık, bir değerlendirme yaptık ve direktife uymamaya karar verdik." ifadelerini kullandı.

- "Tümamiral Yıldırım'ın koluna girerek araca bindirdiklerini gördük"

Sanık Aksel, kapılardaki güvenliği sağlamak için çıktıkları sırada "Poyraz Limanı'nda sıkıntı olduğu" bilgisi gelmesi üzerine buraya gittiklerine dikkat çekerek, "Albay Muharrem Aslan ve Hayrettin İmren, Tümamiral İskender Yıldırım'ın koluna girerek onu İmren'in makam aracına bindirdiklerini gördük. Sürüklemiyorlardı ama dostane bir ortam yoktu. İmren'in elinde silah vardı." şeklinde konuştu.

Araçlar ayrıldıktan sonra Kapı 2 Bölgesine gittiklerini, buranın sakin olduğunu gördükten sonra yaşananlarla ilgili bilgi almak için Merkez Komutanlığına gittiklerini ifade eden Aksel, şöyle devam etti:

"Donanma Komutanı ile irtibatı olabileceğini düşünerek Albay Uğur Çelikten'in yanına gittik. Ne olduğunu sorduk, olanlara anlam veremediğini, Donanma Komutanıyla görüşemediğini söyledi. Çıktıktan sonra Yüzbaşı Harun İlaslan'ı gördük, ona da benzer şeyleri sorduk. O da bilgisi olmadığını söyledi. Buradan ayrılıp Kapı 2'ye geri döndük. Geldiğimizde Hayrettin İmren sivil ve askeri kıyafetli bir gruba hararetli bir konuşma yapıyordu. Hayrettin İmren, yanındaki ekibiyle Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi'ne doğru yürürken havaya ateş emri verdi. Halkın tepkisinin artması üzerine Hayrettin İmren kapıya geri geldi."

Aksel, çevredekilere ateşin kesilmesi ve geri çekilmesi yönünde müdahale ettiğini ileri sürerek, "Bunu gören Hayrettin İmren yanıma gelerek kafama göre hareket etmemem gerektiğini söyledi. Mevzilenen kişilere müdahale ettiğim için tepki gösterdi. Elindeki tabancasını bana doğrultarak 'Emirlerime uymazsan seni vururum' dedi." diye konuştu.

Bu olaydan sonra İmren'in Kapı 2 Bölgesinden ayrıldığını, kendisinin de bunu fırsat bilerek halkı yatıştırmak için caddeye gittiğini anlatan Aksel, burada karşılaştığı kaymakamın talimatı üzerine askerleri geri çektiğini iddia etti.

- "İmren, MG3'ün getirilmesi emrini verdi"

Aksel, bu sırada geri dönen Hayrettin İmren'in kendisine "kafana göre iş yapmaya devam ediyorsun" dediğini anlatarak, şöyle konuştu:

"MG3'ün getirilmesi emrini verdi. Ben de bu silahın mevcut olmadığını söyledim ama o silah mevcuttu, yalan söyledim. Çünkü MG3 dakikada bin 600 atış yapabilen çok ağır bir silah. Kapıya gelmesinin bir felakete yol açabileceğini düşündüm. Emri bu şekilde yerine getirmedim."

Mahkeme Başkanı Yusuf Sevimli'nin, "Hayrettin İmren MG3 silahını neden getirtmek istemiş olabilir" şeklindeki sorusu üzerine Aksel, o an İmren'in amacının ne olduğu konusunda fikri olmadığını ifade etti.

Aksel, Sevimli'nin, "Hayrettin'in İmren'in kapıdaki askerlere hedef gözetmeksizin ateş edin dediğini duydun mu?" sorusunu "Duydum" diye yanıtladı.

Kapı 2'de bulunduğu süreden sonra Hayrettin İmren'i bir daha görmediğini ileri süren Aksel, Hayrettin İmren tarafından silahla tehdit edilmesine rağmen darbeye karşı mücadele ettiğini savundu.

Aksel, savunmasının ardından sanıkların ve avukatlarının sorularını yanıtladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber