İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Nüfus Hizmetleri Kanunu'nda değişiklik yapılıyor

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nda değişiklik tasarısında yeni bir nikah tarzı veya dini nikahın resmileşmesi gibi bir uygulama ve bir önerinin söz konusu olmadığını belirterek, "Yapılan işlem, mevcut resmi nikah işleminin, kanunda belirtildiği şekil ve usulde, hatta nikah kıyacak memurun giydiği cübbeye varıncaya kadar mevcut durumla aynı olacak şekilde il ve ilçe müftülüklerine genişletilmesinden ibarettir." dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 03 Ekim 2017 19:24, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58
Nüfus Hizmetleri Kanunu'nda değişiklik yapılıyor

Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, TBMM İçişleri Komisyonunda görüşülmeye başlandı.

Komisyon, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç başkanlığında toplandı.

Toplantıda, AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş ve bazı AK Parti İstanbul milletvekillerinin, İstanbul'un Eyüp ilçesinin adının Eyüpsultan olarak değiştirilmesine ilişkin kanun teklifinin, tasarıyla birlikte görüşülmesi önergesi oylanarak kabul edildi.

CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan ise bu önergenin kendilerine dün tebliğ edildiğini ifade ederek, bunun üzerinden 48 saat geçmeden önergenin oylanamayacağını söyledi.

Toplantıda konuşan İçişleri Bakanı Soylu, hem dijital teknoloji kullanma oranının artması hem de talep ve ihtiyaçların değişime uğramasıyla birlikte nüfus ve vatandaşlık konusunda da yasal mevzuatta bazı güncellemeler yapılması ihtiyacı doğduğunu belirtti.

Tasarıya ilişkin bilgiler veren Soylu, nüfus kütüklerinin güncelliğinin ve sürekliliğinin, doğum, ölüm, evlenme, boşanma, tapu ve miras gibi hayatın en kritik süreçlerine temas eden, son derece önemli bir konu olduğunu vurguladı.

Tasarıya göre, elektronik ortamdaki aile kütüklerinde artık kişiye ait tek bir kayıt tutulacağını anlatan Soylu, bu sayede kişi ve olay kayıtlarının T.C. kimlik numarası ile ilişkilendirilmesinin, nüfus kayıtları arasında gerekli bağların kurulmasının, mükerrer kayıtların önlenmesinin ve tüm işlemlerde teknik denetim sağlanmasının amaçlandığını aktardı.

Soylu, "Yine bu tasarı ile teknolojik imkanlar da kullanılarak; bürokrasinin azaltılması, hizmet sunumunda etkinlik ve verimliliğin arttırılması, iş süreçlerinin basitleştirilmesi ve kısaltılması, kağıt ortamındaki bazı hizmetlerin online olarak sunulması, fiili durumlara hukuki işlerlik kazandırılması da hedeflenmiştir." diye konuştu.

Tasarıyla; hastanelere, mahkemelere, dış temsilciliklere ve evlendirme memurluklarına elektronik ortamda bildirme ve nüfus olaylarının tescili yetkisi verdiklerini anlatan Soylu, şu bilgileri paylaştı:

"Bu sayede adı geçen nüfus olaylarının, nüfus müdürlüklerine gitmeye gerek kalmadan elektronik ortamda kolayca tesciline imkan sağlıyoruz. Yine, günlük hayatta ciddi sorun alanlarından birisi de bu tasarıda ele alınmaktadır. Yazım ve imla hatası bulunan veya problemli isim ve soyadlarının, artık mahkeme kararına gerek kalmaksızın değiştirilmesine imkan tanıyoruz. Bu sayede hem mahkemelerdeki iş yükünün azaltılmasını hem de mahkeme süreçlerinden kaçınmak için problemli durumun devamı gibi bir olumsuzluğun da önüne geçmeyi amaçlıyoruz.

Bir başka düzenleme konusu da boşandığı halde, mahkeme kararı ile kocasının soyadını kullanabilen kadınlarımızı ilgilendirmektedir. Yeni düzenlemeyle bu durumdaki kadınlarımız, istedikleri takdirde, sadece nüfus müdürlüğüne vereceği dilekçe ile mahkeme kararına gerek olmadan, evlenmeden önceki soyadlarını yeniden alabilme imkanına kavuşacaktır.

Göçmen olarak Türk vatandaşlığına alınan; doğum yeri ve doğum tarihi hatalı olan kişilerin kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl içinde usulüne göre onaylanmış doğum belgeleri ile nüfus müdürlüğüne müracaatları halinde, mahkeme kararı aranmaksızın doğum yeri ve doğum tarihlerinin düzeltilmesi de yine yapılan bu değişiklikle mümkün olabilecektir. 18 yaşını tamamladığı halde, aile kütüklerine kaydedilmemiş kişilerin anne veya babasından, bunların ölmüş olmaları halinde ise varsa kardeşlerinin tıbbi rapor ibrazı halinde, başka bir belge istenmeden tescil işleminin gerçekleştirilmesi, yine bu tasarımızın getirdiği önemli yeniliklerden ve kolaylıklardan birisidir."

- "Bürokratik işlemlerin tamamen ortadan kaldırılması hedeflendi"

İçişleri Bakanı Soylu, tasarının getirdiği ve kamuoyunda belki de en fazla memnuniyet yaratacak bir diğer yeniliğin de kimlik paylaşım sistemi üzerindeki düzenlemeler olduğunu belirtti. Soylu, MERNİS'teki nüfus kayıtlarına, ilgili kurum ve kuruluşların anlık olarak ulaşabilmesinin, kamu hizmetlerindeki etkinlik ve verimliliği daha da arttıracağını vurguladı.

Halen kimlik paylaşımı sistemine bağlanarak hizmet yürüten kurum ve kuruluş sayısının 2 bin 20 olduğunu anımsatan Soylu, bu tasarı ile kamu kurum ve kuruluşlarının, üniversitelerin, noterlerin ve bankaların nüfus kayıt örneği, yerleşim yeri belgesi ve kimlik kartı örneğini vatandaştan talep etmeyip, kimlik paylaşımı sisteminden temin etmesinin öngörüldüğünü kaydetti.

Soylu, "Bu konuda vatandaşın zaman kaybına, gereksiz bir koşuşturmaya ve kağıt israfına yol açan bürokratik işlemlerin tamamen ortadan kaldırılması hedeflenmiştir. Yani devletin bir cebindeki bilgiyi öbür cebine koyması için vatandaşı koşturması gibi anlamsız bir uygulama artık son bulacaktır." diye konuştu.

- Doğum olaylarına elektronik tescil

Tasarı ile doğum olaylarının tescilinde elektronik tescil imkanının getirildiğini de dile getiren Soylu, doğumlarda sözlü beyanın araştırılması görevinin, mülki idare amirinin talimatıyla aile hekimlerine verildiğini, böylece her sözlü doğum beyanının gerçek olup olmadığının araştırılacağını ve sağlık kurumları dışında gerçekleşen doğum olaylarının da aile hekimleri tarafından kayıt altına alınacağını aktardı.

Soylu, tasarıyla Türkiye'nin ekonomik ve sosyal hayatına katkıda bulunabilecek yabancıların, vatandaşlığı daha kolay kazanabilmesi imkanı getirdiklerini de söyledi.

- "Dini nikahın resmileşmesi gibi bir uygulama ve öneri söz konusu değil"

Halihazırda belediye ve köy evlendirme memurlukları, nüfus müdürlükleri ve dış temsilciliklerde nikah işlemi yapıldığını hatırlatan Soylu, "2017 yılı başından bugüne kadar 426 bin 258 nikah işlemi belediyelerimizdeki nikah memurlarımız, 3 bin 212 nikah işlemi nüfüs müdürlüklerimiz, 16 bin 543 nikah işlemi muhtarlarımız, 19 bin 979 nikah işlemi de dış temsilciliklerimizde ve gemi kaptanı, pilot gibi yetkilendirilmiş kişiler tarafından gerçekleştirilmiştir." dedi.

Bu tasarıyla, bu gruplara ilave olarak il ve ilçe müftülüklerine de nikah kıyma yetkisi ve görevi verildiğini aktaran Soylu, şöyle devam etti:

"Bu tasarıda yeni bir nikah tarzı veya 'dini nikahın resmileşmesi' gibi bir uygulama ve bir öneri söz konusu değildir. Yapılan işlem, mevcut resmi nikah işleminin, kanunda belirtildiği şekil ve usulde, hatta nikah kıyacak memurun giydiği cübbeye varıncaya kadar mevcut durumla aynı olacak şekilde il ve ilçe müftülüklerine genişletilmesinden ibarettir.

Ülkemizde resmi olarak tek bir nikah kıyma şekli vardır ve bunun da kuralları Medeni Kanunumuzda ve Evlendirme Yönetmeliğinde açıkça belirlenmektedir. Medeni Kanunumuz gereğince; evlenme iradesinin bizzat evlenecek kişiler tarafından, yetkili resmi memurun önünde açıklanmasıyla gerçekleşecek olan medeni evlenme, Türkiye'de yapılabilecek tek evlenme şeklidir.

Tasarı ile il ve ilçe müftülüklerine de evlendirme memurluğu görev ve yetkisi verilerek, bu saha genişletilmektedir. Yani nikahın şekli ile ilgili bir düzenleme yoktur, sadece nikahı kıyacak devlet memurlarına bir ilave söz konusudur."

Her vatandaşın kanuni şartlara uymak kaydıyla resmi nikahını dilediği evlendirme memurluğuna kıydırma hak ve yetkisine sahip olduğunu ifade eden Soylu, "İsteyen belediye evlendirme memurluğuna, isteyen nüfus müdürlüğüne, isteyen köy muhtarlığına, isteyen de il ve ilçe müftülüklerinde evlendirme işlemlerini yaptırabilecektir. Bu tercih tamamen vatandaşımızın kendi arzusuna ve isteğine bağlıdır." diye konuştu.

Soylu, evlendirme işlemlerinde müracaattan tören yerine, düzenlenecek belgeden nikah kıyacak memurun giyeceği cübbeye kadar belediye evlendirme memurunun uyguladığı, Türk Medeni Kanunu ve Evlendirme Yönetmeliği hükümlerini, aynen il ve ilçe müftülüklerinin de uygulayacağını; yapılacak evlenmelerin hiçbir farklılık göstermeyeceğini vurguladı.

Süleyman Soylu, "Yapılan bu düzenlemeyle nikahın şekli değişmemekte, nikah merasimlerinin mekanları değişmemekte, dini nikah ile mevcut hükümler değişmemektedir. Sadece halihazırda nikah kıyma yetkisi tanımlanmış devlet memurlarına il ve ilçe müftülerinin de ilave edilebilmesinin önü açılmıştır." değerlendirmesinde bulundu.

Komisyon toplantısında, tasarının alt komisyona sevk edilmesine karar verildi.

Hüseyin Gazi Kaykı

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber