Görevden uzaklaştırma özel dosyası

Son zamanlarda Kanun Hükmünde Kararnamelerle ihraçlar yapılırken, ihraç edilmekle karıştırılan görevden uzaklaştırma müessesesi üzerine açıklamalar yapma gereği duyulmuştur. Görevden uzaklaştırma Devlet memurluğundan çıkarılma değil, belirli bir süre görevi başında kalması sakıncalı görülen memurlar hakkında alınan bir tedbirdir.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 09 Ekim 2017 10:15, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Görevden uzaklaştırma özel dosyası

GÖREVDEN UZAKLAŞTIRMA

Son zamanlarda Kanun Hükmünde Kararnamelerle ihraçlar yapılırken, ihraç edilmekle karıştırılan görevden uzaklaştırma müessesesi üzerine açıklamalar yapma gereği duyulmuştur. Görevden uzaklaştırma Devlet memurluğundan çıkarılma değil, belirli bir süre görevi başında kalması sakıncalı görülen memurlar hakkında alınan bir tedbirdir.

Tedbir niteliğindeki bu uygulamaya 657 sayılı Kanunun 137 - 145 inci maddelerinde yer verilmiştir. 137. madde hükmü şöyledir; "Görevden uzaklaştırma, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir. Görevden uzaklaştırma tedbiri, soruşturmanın herhangi bir safhasında da alınabilir."

Bahsedildiği üzere bu uygulama tedbir niteliğinde olduğundan, hizmetin gereği bakımından görevi başında kalmasında sakınca görülen Devlet memurları için uygulanmaktadır. Ayrıca madde hükmünde belirtildiği gibi soruşturmanın herhangi bir safhasında alınabilir. Buradaki amaç, soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesinin sağlanması ve soruşturma nedeniyle kamu hizmetlerinin aksamasını önlemektedir. Nitekim soruşturma açılacağından bahisle bir memurun başka bir yerde görevlendirmesi işlemine karşı açılan davada, Danıştay 5. Dairenin 14.05.2003 tarih ve 2003/2116 sayılı kararında soruşturma açılması nedeniyle başka bir yerde görevlendirmenin yapılamayacağı ve 657 sayılı Yasanın 137 ve devamı maddeleri uyarınca işlem tesisi gerektiği belirtilmiştir. Yine Danıştay 5. Dairenin 19.10.2005 tarih ve 2005/4695 sayılı kararında; davacının Batman İlinde görev yaparken işlediği ileri sürülen fiil nedeniyle, Edirne İlindeki görevinden uzaklaştırılmasını gerektiren bir durum olarak değerlendirilmesine yasal olanak bulunmadığını hükme bağlamıştır.

657 sayılı Yasanın 138. maddesinde ise görevden uzaklaştırmaya yetkililer belirtilerek, bu yetkililerin;

1. Atamaya yetkili amirler,

2. Bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri,

3. İllerde valiler,

4. İlçelerde kaymakamlar (İlçe idari şube başkanları hakkında valinin muvafakati şarttır) olarak sıralanmıştır.

Yukarıdaki amirler tarafından görevden uzaklaştırılan Devlet memurları hakkında, görevden uzaklaştırmayı takip eden 10 iş günü içinde soruşturmaya başlanması şart olduğunu belirten 657 sayılı Kanunun 139. maddesi görevden uzaklaştırılan memur için teminat niteliğindedir. Zira on iş günü içinde soruşturmaya başlamayan veya görevden uzaklaştırmayı haklı neden olmaksızın yapan amirler hakkında hukuki, mali ve cezai sorumluluk bulunmaktadır. Kanun idari soruşturmanın yanı sıra, mahkemelerce ceza hükümlerine göre cezai kovuşturma yapılan memurlar hakkında da, yine madde 138 de belirtilen görevden uzaklaştırmaya yetkili amirler tarafından görevden uzaklaştırma yoluna gidilebileceğini belirtmektedir.

Diğer taraftan, 657 sayılı Kanunun 145 inci maddesinde, görevden uzaklaştırma bir disiplin kovuşturması icabından olduğu takdirde en çok 3 ay devam edebilir. Bu süre sonunda hakkında bir karar verilmediği takdirde memur görevine başlatılır. Ancak, Olağanüstü Hal Dönemi boyunca süre sınırlamasına ilişkin hükümlerin uygulanmayacağına dair 29 Ekim 2016 tarihli Resmi Gazete yayımlanan 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 13.maddesinde "15/7/2016 tarihinden 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla olağanüstü halin ilan edilmesine kadar geçen süre zarfında ve olağanüstü halin devam ettiği süre içinde görevden uzaklaştırılanlar hakkında ilgili mevzuatta bu tedbir için öngörülen süre sınırlaması, olağanüstü hal süresince uygulanmaz." hükmü yer almaktadır. 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de yer alan bu hüküm gereğince, 657 sayılı Kanununda, açığa alma işlemlerinde uygulanan 3 aylık süre kısıtlaması OHAL süresince uygulanmayacaktır. Konu hakkında daha önce sitemizde yer alan habere http://www.memurlar.net/haber/621349/ohal-suresince-aciga-alma-sureleri-uygulanmayacak.html linkinden ulaşabilirsiniz.

Aynı zamanda 145/2 de ise, bir ceza kovuşturması icabından olduğu takdirde görevinden uzaklaştırmaya yetkili amir (Müfettişlerin görevinden uzaklaştırdıkları memurlar hakkında atamaya yetkili amir) ilgilinin durumunu her iki ayda bir inceleyerek görevine dönüp dönmemesi hakkında bir karar verir ve ilgiliye de yazı ile tebliğ eder. Bu hükümler getirilerek, görevden uzak kalma müddetinin süresiz olarak devam etmeyeceği ve görevden uzaklaştırılan memurun belirli süreler sonunda memuriyetle ilişkisinin kesilip kesilmeyeceği konusunda, amirlere yetki verilmiştir. Böylelikle hem memurun uzun süre açıkta kalmaması, hem de kamu hizmetlerinin aksamaması sağlanmaya çalışılmıştır.

Görevden uzaklaştırılan memurların aylık ve özlük haklarına bakıldığında ise; görevden uzaklaştırmada memurun kesin olarak Devlet memurluğundan çıkartılması veya memurluğa engel olabilecek bir hüküm giyebileceği belli olmadığından, Kanun koyucu görevinden uzaklaştırılan veya görevinden uzak kalan memurların gerek kendisi gerekse bakmakla yükümlü olduğu kişilerin zor durumda kalmaması için her türlü hak ve yükümlülükleri devam ettirmiştir. Memurun görevinden uzakta kalınan süre uzun olsa bile bu haklar devam ettirilecek ve hatta yetkili mahkemelerce tutuklanmasına karar verilse bile, tutuklu kaldıkları sürece yine haklarını kaybetmeyecektir. Bu durum, Kanunun 141. maddesinde, "Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir. Bu gibiler bu Kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler." şeklinde belirtilmiştir. Aynı zamanda 141 inci maddenin ikinci fıkrasında, görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılan ve memurun görevine başlatılması zorunlu olan hallerde; görevden uzaklaştırılan memurların aylıklarının kesilmiş olan üçte biri kendilerine ödeneceği ve görevden uzakta geçirdikleri süre, derecelerindeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde, bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirileceği belirtilmiştir.

Peki, görevden uzaklaştırma tedbiri niye ve hangi yetkili tarafından kaldırılacak veya memurun görevine başlatılması zorunlu haller nelerdir? Kanun bu soruların cevabını 142 ve 143 üncü maddelerinde açıklamıştır. Soruşturma sonunda disiplin yüzünden memurluktan çıkarma veya cezai bir işlem uygulanmasına lüzum kalmayan Devlet memurları için alınmış olan görevden uzaklaştırma tedbiri, 138 inci maddedeki yetkililerce (Müfettişler tarafından görevden uzaklaştırılanlar hakkında atamaya yetkili amirlerce) derhal kaldırılır. Görevden uzaklaştırma tedbirini kaldırmayan görevli hakkında 139 uncu madde hükmü (hukuki, mali ve cezai sorumluluk) uygulanır. Aynı zamanda soruşturma veya yargılama sonunda yetkili mercilerce;

a) Haklarında memurluktan çıkarmadan başka bir disiplin cezası verilenler;

b) Yargılamanın men'ine veya beraatine karar verilenler;

c) Hükümden evvel haklarındaki kovuşturma genel af ile kaldırılanlar;

ç) Görevlerine ve memurluklarına ilişkin olsun veya olmasın memurluğa engel olmayacak bir ceza ile hükümlü olup cezası ertelenenler;

Bu kararların kesinleşmesi üzerine haklarındaki görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılır.

Bu gibi durumlardan başka, Kanun belirli hallerde amirlere önemli takdir hakkı vermiştir. Görevden uzaklaştırılan memurların hizmetlerine devam etmelerindeki sakınca ortadan kalkınca, yetkili amir bu memurları göreve başlatabilecektir (Madde 144). Nitekim Danıştay 5. Dairenin 29.06.2000 tarih ve 2000/1994 sayılı kararında; Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada, davacının beraatine ilişkin olarak verilen kararın Yargıtay kararıyla onanması üzerine davacı memur, göreve iade edildikten 6 gün sonra yeniden görevinden uzaklaştırılmış ise de, adı geçen hakkındaki ilk kez görevden uzaklaştırma kararının ceza kovuşturması nedenine dayanılarak alınmış olması, anılan beraat kararının varlığına karşın açılan diğer ceza davalarının görülmekte bulunması, yargılandığı fiillerin niteliği davacının yeniden görevden uzaklaştırılmasına ilişkin işlemde yasa hükümlerine aykırılıktan söz edilemeyeceği açıktır. Danıştay'ın bu kararında görüldüğü üzere; ceza davası kararının kesinleşmesinden sonra görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılacağı, aynı zamanda devam eden başka ceza kovuşturması sırasında yetkili amirin görevden uzaklaştırma veya kaldırılmasındaki takdir hakkı bulunduğuna atıf yapmıştır.

Çağatay Han

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber