Milli Sarayları Koruma Şube Müdürünün 30 yıl hapsi istendi

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında tutuklanan eski TBMM Milli Sarayları Koruma Daire Başkanlığı Şube Müdürü Murat Özen, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçuna yardım etme" suçundan 30 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 18 Ekim 2017 13:25, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Milli Sarayları Koruma Şube Müdürünün 30 yıl hapsi istendi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca yürütülen FETÖ'nün darbe girişimine katılan veya darbecilere direnmeyen emniyet görevlileri hakkındaki soruşturma kapsamında tutuklanan Murat Özen ve Yalçın Zenginoğlu'na dava açıldı.

İddianamede, söz konusu soruşturmanın, TBMM Milli Saraylar Koruma Sube Mudurlugu personeli oldugunu belirtilen bir kişinin, "darbe girişimi sırasında Sube Muduru Murat Ozen'in personele darbeci askerlere karsı direnme konusunda gerekli talimatı vermedigi hatta silahların teslim edilmesini soyledigi, Nobetci Amir Yalcın Zenginoğlu'nun da aynı sekilde darbeci askerlere karsı direnilmeyecegini, bu yondeki Istanbul Emniyet Mudurlugu'nun talimatının dinlenilmeyecegini belirttigi, darbecilere karsı koymak icin gorev yerine gelmek isteyen personele cevap verilmedigi" şeklindeki ihbar ve sikayeti üzerine başlatıldığı belirtildi.

- "Gelen askerlere direnmeyeceğiz" talimatı

İddianamede, darbe girişiminden ve polis telsizinden ''darbecilere karşı direnme'' talimatından haberdar edilen Milli Saraylar Koruma Sube Muduru Murat Ozen'in, saat 22.53'te şube mudurlugunun merkez ofisi Dolmabahce Sarayı'na geldiği belirtilerek, burada görevli polislerin sorusu üzerine sanık Özen'in "Genelkurmay Baskanı'nı rehin almıslar, gelen askere direnmeyecegiz, direnmeye kalksak buraya asker yıgarlar, o yuzden herhangi bir olumsuzlukta beni cagırın, ben konusurum. Gerekirse silahları verecegiz." dediği anlatıldı.

Sanık Murat Ozen'in sorumlusu oldugu 226 emniyet personelini darbeci askerlere karsı koyma konusunda gerekli sekilde sevk ve idare etmediği, yakında bulunan Besiktas'ın stadının darbeci askerler tarafından adeta ikmal merkezi gibi kullanıldıgı, aynı kampuste yer alan Basbakanlık ofisinin acık hedef oldugu bir ortamda goreve gelmek icin ısrar eden personeli saat 04.08'e kadar yani darbe-silahlı kalkısmanın basarısız oldugunun anlasıldıgı ana kadar goreve cagırmadığı vurgulanan iddianamede, saat 05.14'den sonra personeli cagırmasının sanık Özen'in tum bu eylemleri bilincli olarak yaptıgını, personelini bilincli olarak sevk ve idare etmedigini tereddute meydan vermeyecek sekilde ortaya koyduğu vurgulandı.

- "Delilleri karartmak için"

Sanık Murat Özen'in ihbar ve sikayetler uzerine, once tum personele istedikleri yerde gorevlendirileceklerini vadederek aleyhte konusmalarını engellemeye çalıştığı anlatılan iddianamede, tanık beyanlarıyla saat 05.00 sıralarında bir kez havaya ates acmasına ragmen 18 Temmuz 2016'da "19 fisek sarf tutanagı" ve "darbeci askerlere direnilmemesi, gerekirse silahların teslim edilmesi" konusundaki talimatını aktaran Kazım Budak ve Osman Oztürk'e 28 Temmuz 2016'da ''Yanlıs anlasıldım'' icerikli tutanagı tanzim ettirdiği, son olarak da 24 Ağustos 2016'da subenin ortak haberlesme ve paylasım platformu "Dolmabahce Sarayı Koruma" isimli WhatsApp hesabını tamamen kapattırarak yazısmaları sildirdiği aktarıldı.

Tanık olarak dinlenilen polis memurlarının, sanık Özen'in üzerine atılı suçu işlediğini beyan ettiği belirtilen iddianamede, sanık Özen'in ifadesinde, hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek, emrindeki polislere "Darbecilere direnmeyin." şeklinde talimat vermediğini ve ilk başta darbe girişimi olduğunu anlamadığını öne sürdüğü kaydedildi.

İddianamede, sanık Özen'in, Sube Muduru olarak gorev yapmasına ve sube personelinin sevk ile idaresinde tek yetkili olmasına ragmen FETO/PDY'nin darbe tesebbusu sırasında sorumlusu oldugu personeli gorev yerine cagırıp gerektigi sekilde emir ve talimatlarla sevk ve idare etmeyerek, aksine darbeci askerlere direnilmemesi, silahların teslim edilmemesi yonunde talimat verdiği, darbeci askerlere karsı koymalarına engel olarak ve bu sekilde personelin direncini kırıp bozgunculuk yaparak darbe tesebbusune ve bu eylemle elde edilmek istenen nihai amacın gerceklesmesine uzerine dusen gorevi geregi gibi yapmayarak gorevini yapmak isteyen personeli de engelleyerek yardım ettiği anlatıldı.

- Nöbetçi amir de şüpheli

İddianamede, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi günü Milli Saraylar Koruma Sube Mudurlugu'nde nobetci amir olarak gorev yapan Yalcın Zenginoğlu da "sanık" olarak yer aldı.

Sanık Zenginoğlu'nun, darbeci askerlerin Beylerbeyi Sarayı'na gelerek nobetci Mehmet Kutlu'nun silahını gasbetmeleri uzerine durumdan haberdar edildiği ve saat 22.46 sıralarında Beylerbeyi Sarayı'na geldiği belirtilen iddianamede, burada nobetci Omer Solak'ın telsizden duydugu Istanbul Emniyet Muduru'nun talimatını da aktararak sorduğu sanık Zeytinoğlu'na "Gelirlerse kapıyı kilitler, iceride bekleriz. Istanbul Emniyet Muduru bizi baglamaz, biz Milli Saraylar Sube Mudurlugu'ne baglıyız, oradan gelecek talimata uyarız." dediği belirtildi.

İddianamede, sanık Zenginoğlu'nun bu olayın ardından Ozel Harekat polislerinin yanına giderek, "Kuleli Askeri Lisesi istikametinden bin kisilik asker grubu bu istikamete geliyor, gelmeleri durumunda onlara karsı yumusak davranın ve direnmeyin, mudurun talimatıdır, silahlarınızı teslim edin." dediği, tekrar telsiz odasına gecen sanığın saat 04.00'e kadar telsiz odasında beklemek dısında herhangi bir sey yapmadığı, gorevli personeli sevk ve idare edecek, darbeci askerlere karsı koyacak sekilde emir ve talimat vermeksizin beklediği vurgulandı.

İddianamede her iki sanığın da "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçuna yardım etme" suçundan ayrı ayrı 22,5 yıldan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

Başsavcılıkça onaylanan ve İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianame kabul edildi. Sanıklar ilerleyen günlerde hakim karşısına çıkacak.

Muhammed Enes Can

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber