Komisyona akademisyen seçmek, adaleti tesis eder mi?
MEB, Sözleşmeli öğretmen mülakat komisyonuna, öğretim üyesi seçmekle, adalet sağlayacağını düşünüyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, sözleşmeli öğretmen alım yönetmeliğinde, 27 Ekim itibariyle iki değişiklik yaptı.
İlk değişiklikte, komisyona şube müdürü ve üstü unvanlarda yer alan kamu görevlilerin girebileceği şeklinde bir düzenleme yapıldı
İkinci değişiklikte ise gerek duyulması halinde öğretim üyeleri arasından da komisyona üye seçilebilmesine imkan tanındı.
MEB, ikinci değişiklikle kendi çapında, komisyona öğretim üyesi seçmekle, adaleti tesis edebileceğini düşünmektedir.
Oysaki usul ve sistem yanlış iken komisyona öğretim üyesinin girmesi ne anlam ifade ederki!
Hali hazırdaki uygulamada, Bakanın kendisi veya Müsteşarın kendisi girse bile, yine mülakata girmek isteyen binlerce aday torpil peşinde koşacak ve yine mülakat komisyon üyeleri torpil girişimlerinden etkilenecektir. Dolaysıyla aslolan bu sistemin işleyişini değiştirmektedir.
Üstelik, önceki mülakat komisyon üyelerinin, Bakanın artı eksi beş puan talimatına riayet etmediği şeklindeki yaşanmış bir olay varken, komisyon yapısında değişiklik yapılması hiçbir anlam ifade etmeyecektir.
MEB 4 yıldır iş yapmayıp sadece iş yapıyor gibi görünmektedir. Bunu en net şekilde TEOG olayında, okul kitaplarında, yönetici atamalarında, gördük.
Performansa tabi tutulmayan Bakanlık yöneticilerinin yapacağı değişiklik de ancak böyle bir şey olabilirdi.