Disiplin kurullarında, raportör olanların oy kullanmasında engel var mı?

Danıştay Onikinci Dairesi disiplin kurullarında raportör olarak görev yapan kişiler hakkında önemli bir karar verdi

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 11 Mart 2018 11:05, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Disiplin kurullarında, raportör olanların oy kullanmasında engel var mı?

Disiplin Kurullarında

RAPORTÖR OLANLARIN OY

KULLANMASINDA ENGEL VAR MI ?

Danıştay Onikinci Dairesi disiplin kurullarında raportör olarak görev yapan kişiler hakkında önemli bir karar verdi.

Onikinci Daire Esas No : 2015/445

Karar No : 2016/227

Özeti :Disiplin kurullarında raportör olarak görev yapacak kişinin, dosyanın içeriğine ilişkin açıklamaları ve değerlendirmelerinin aynı zamanda Disiplin Kurulu üyesi sıfatına da sahip olması nedeniyle, önceden bir "görüş açıklama" kapsamında değerlendirilemeyeceği, raportörün bu şekilde oy kullanmasının "tarafsızlık ve objektiflik ilkesi"ni ihlal etmeyeceği hakkında.

Temyiz isteminde Bulunan (Davalı) : Balıkesir Valiliği Vekili : Av. ... Karşı Taraf (Davacı) : ... Adına Sağlık Ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası Vekilleri : Av. ..., Av. ... İstemin Özeti: Balıkesir İdare Mahkemesince verilen 23/10/2014 tarihli ve E:2014/1395; K:2014/1453 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : ... Düşüncesi : Dava; Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesinde uzman doktor olarak görev yapan davacının, katılmış olduğu ameliyat esnasında, görevli hemşireye hakaret ettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (l) alt bendi uyarınca ve bir derece hafif ceza uygulanmak suretiyle 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 19/06/2008 tarihli ve 2008/20 sayılı Balıkesir İl Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmelik'in "Kurulların toplantı ve çalışmalarına ilişkin esaslar" başlıklı 9. maddesinde; kurullarda raportörlük görevinin başkanın görevlendireceği bir üye tarafından yürütüleceği; "Kurulların görüşme usulü" başlıklı 13. maddesinde; kurullarda raportörün açıklamaları dinlendikten sonra için görüşülmesine geçileceği, konunun aydınlanması ve görüşmelerin yeterliği sonucuna varılınca oylama yapılacağı hükme bağlanmıştır. Yönetmeliğin ilgili maddesinde; için görüşülmesine geçilmeden önce raportörün açıklamalarının dinleneceği düzenlemesine yer verilmişse de; aynı zamanda disiplin kurulu üyesi olan raportörün; için görüşülmesinden evvel davacı ile ilgili olarak; "...görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde kusurlu davrandığı, iş arkadaşlarına, maiyetindeki personele kötü muamelede bulunduğu, hemşireye hakaret ettiği tespit edilmiştir. ...bir alt ceza olan 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile tecziye edilmesi gerektiği kanaatinde olduğumu, ... Bilgilerinize arz ederim." ifadelerine yer verdiği rapor, "açıklama" sınırlarını aşmakta ve "görüş bildirme" niteliği taşımaktadır. Bu nedenle idare mahkemesince, karar veren disiplin kurulunda objektif tartışma ortamının zedelendiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince için gereği görüşüldü: Dava, Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesinde uzman doktor olarak görev yapan davacının, katılmış olduğu ameliyat esnasında, görevli hemşireye hakaret ettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (l) alt bendi uyarınca ve bir derece hafif ceza uygulanmak suretiyle 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 19/06/2008 tarihli ve 2008/20 sayılı Balıkesir il Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince; aynı zamanda il disiplin kurulu üyesi olan raportörün, disiplin kurulunun toplanmasından önce hazırladığı anlaşılan rapor ile davacıya verilmesi gerekli ceza hakkında görüşünü açıkladığından, karar veren disiplin kurulunda objektif tartışma ortamının zedelendiği, bu nedenle hukuka aykırı olarak teşekkül eden disiplin kurulu tarafından verilen kararın hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Davalı idare tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir. Bakanlar Kurulu Kararı ile hazırlanarak 24.10.1982 tarihli ve 17848 sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmelik'in "Kurulların toplantı ve çalışmalarına ilişkin esaslar" başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında "Kurullarda raportörlük görevi Başkanın görevlendireceği bir üye tarafından yürütülür" hükmüne; "Kurulların görüşme usulü" başlıklı 13. maddesinde de; Kurullarda raportörün açıklamaları dinlendikten sonra işin görüşülmesine geçileceği, konunun aydınlanması ve görüşmelerin yeterliği sonucuna varılınca oylama yapılacağı; "Kararların yazılması" başlıklı 14. Maddesinde ise; Kararların, karar tarihini izleyen 7 gün içinde, gerekçeli olarak ve oybirliği veya oy çokluğu ile alındığı da belli edilmek suretiyle raportörler tarafından yazılacağı, kararın başkan ve üyelerce imzalanacağı hükümlerine yer verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden; Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesinde uzman doktor olarak görev yapan davacının, katılmış olduğu ameliyat esnasında, görevli hemşireye hakaret ettiğinden bahisle hakkında yürütülen disiplin soruşturması neticesinde kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasının önerildiği; disiplin kurulu üyesi olarak görev yapmakta iken raportör olarak görevlendirilen Balıkesir İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. ... tarafından Balıkesir Valiliği İdare Kurulu Müdürlüğüne hitaben yazılan, disiplin kurulunun toplantı tarihi ile aynı tarihli raporda, davacı ile ilgili olarak; "...görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde kusurlu davrandığı, iş arkadaşlarına, maiyetindeki personele kötü muamelede bulunduğu, hemşireye hakaret ettiği tespit edilmiştir. ...bir alt ceza olan 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması gerektiği kanaatinde olduğumu, ... Bilgilerinize arz ederim." ifadelerine yer verdiği, raportörün de katılmış olduğu, söz konusu rapor ile aynı tarihli disiplin kurulu toplantısında; davacının üzerine atılı eylemi gerçekleştirdiği kanaatine varılarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (l) alt bendi uyarınca ve bir derece hafif ceza uygulanmak suretiyle 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin yukarıda açık metinlerine yer verilen maddeleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde; disiplin kurullarında raportör olarak görev yapacak kişinin, Disiplin Kurulu Başkanı tarafından disiplin kurulu üyeleri arasından görevlendireceği açıktır. Disiplin kurullarında, raportörün açıklamaları dinlendikten sonra işin görüşülmesine geçileceği, konunun aydınlanması ve görüşmelerin yeterliği sonucuna varılınca oylama yapılacağından, raportörün dosyanın içeriğine ilişkin açıklamaları ve değerlendirmeleri, aynı zamanda Disiplin Kurulu Üyesi olması sıfatıyla önceden bir "görüş açıklama" kapsamında değerlendirilmesine hukuken imkan bulunmamaktadır.

Dava konusu olayda; disiplin kurulu başkanı tarafından kurul üyeleri arasından görevlendirilen raportörün, dosyanın içeriğine göre yapmış olduğu açıklama ve değerlendirmelerden sonra, işin esası hakkında yapılan oylama sonucunda kullandığı (oyun) görüşün; memur hakkında soruşturma yaparak ceza teklif eden soruşturmacıdan farklı olarak, kurula sunulan soruşturma raporunun maddi ve hukuki olayları özetlenerek kurula sunulması ve esasen disiplin kurulu üyesi olarak sahip olduğu oy hakkının da kullanılması niteliğinde olduğundan, raportörün bu şekilde kurulda oy kullanması tarafsızlık ve objektiflik ilkesini ihlal etmeyeceğinden, idare mahkemesince için esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, disiplin kurulunda objektif tartışma ortamının zedelendiği ve hukuka aykırı olarak teşekkül eden disiplin kurulu kararında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolundaki idare mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 26/01/2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY İdare mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber