'100 yıllık parantezi kapattık'

Fırat Kalkanı harekatında şehit olan Binbaşı Bülent Albayrak'ın komutasında savaşırken bombalı araç saldırısında ağır yaralanan Suriyeli Muhammed Suphi Habbabi Yeni Şafak'a konuştu

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 30 Ocak 2019 07:10, Son Güncelleme : 30 Ocak 2019 06:56
'100 yıllık parantezi kapattık'

Fırat Kalkanı Harekatı'nda şehit düşen Binbaşı Bülent Albayrak'ın komutasında savaşan Suriyeli Muhammed Suphi Habbabi, operasyon esnasında yaşadıklarını Yeni Şafak'a anlattı. Binbaşı Albayrak'ın şehit düştüğü DEAŞ saldırısında ağır yaralanan ve yüzü tanınmaz hale gelen Muhammed Suphi, olay sonrası nakledildiği Osmaniye'deki hastanede 86 gün yoğun bakımda kaldı. Türkiye'de geçirdiği 14 ameliyat sonrası yeniden hayata dönen ÖSO savaşçısı, "Babamın dedesi Osmanlı saflarında şehit düştü ve şimdi Türk kardeşlerimiz bizimle birlikte Suriye'nin istikbali için savaşıyor. Baas yönetiminin tüm yalanlarına rağmen şimdi müşterek değerler uğruna aynı siperde savaşıyoruz. Türk kardeşlerimizle aramızda açılan 100 yıllık parantez kapandı ve bir asır önce var olan kardeşlik ruhu yeniden canlandı" dedi. İdlibli Habbabi, Bab kentindeki Akil Dağı'nda o gün yaşananları şu ifadelerle anlattı:

MEHMETÇİK KURTARDI

"DEAŞ taktik bir çekilme tuzağı hazırladı. Türk komutanlar bizi bu konuda uyardı ve yerlerimizde sabit kalmamızı söylediler. Bölgenin tamamına yakını mayınlanmıştı. Çevredeki birlikler de genel bir saldırı hazırlığı yapıyordu. Birden olağanüstü bir gürültü koptu ve arka arkaya patlama sesleri duymaya başladık. DEAŞ bomba yüklü araçla saldırmıştı. Bu durum paniğe yol açtı ve canlı bomba saldırısından kaçmaya çalışan arkadaşlarımız bu sefer de mayın tuzaklarına yakalandı. Yanımdaki arkadaşım orada şehit düştü. Bizim timde görevli 4 ÖSO askeri de yaralandı. Yüzüm tanınmaz durumdaydı ve vücudumun birçok bölgesinde şarapnel parçaları vardı. Mehmetçik canını tehlikeye atarak bizi oradan gelip kurtardı. Ortalık cehennem gibiydi ve ben kısa süre sonra bayıldım. Kendime geldiğimde ise aradan 86 gün geçmişti."

DİLLER AYRI KALPLER BİR

"Türk askerinin gelişiyle sahada çok şey değişti. Esed, PKK ve DEAŞ'a karşı 5 yıldır savaşıyorduk ancak savaşmanın ne olduğunu Türk askerinden öğrendik. Onların varlığı bizim için büyük bir güven kaynağı. Aramızda dil sorunu olmasına rağmen üst düzey bir uyum vardı. Kalben birbirimize çok yakındık ve aynı şeyleri hissediyorduk. Mehmetçik ile aynı safta savaşmak benim için büyük bir şerefti. Zeytin Dalı Harekatı'na katılmayı da çok isterdim ancak tedavim tam olarak bitmediği için PKK'ya karşı savaşamadım."

ESED FIRSAT PEŞİNDE

"Esed ordusu şu an PKK'nın kontrolündeki binlerce kilometrekarelik alanı DEAŞ'a teslim ederek kaçtı. Türk ordusu ve ÖSO bu toprakları terörden temizledi, temizlemeye devam ediyor. Esed, Cerablus, Bab ve Afrin operasyonlarında sergilediği fırsatçı tavrın benzerini şimdi de Münbiç, Ayn el-Arab, Tel Abyad ve Resulayn'da tekrar ediyor. Biz binlerce DEAŞ ve PKK'lıyı saf dışı ederken ortada olmayan kukla rejim, şimdi kirli ayak oyunlarıyla mesafe almaya çalışıyor. Biz bunca şehidi boş yere vermedik ve haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz."

Yılmaz Bilgen

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber