Hisarcıklıoğlu: Ekonominin lokomotifi perakendedir
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu: "Perakende demek iç tüketim demek. Ekonominin yüzde 60'ı demek. Ekonominin hem lokomotifi hem de öncü göstergesi demek"
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Perakende demek iç tüketim demek. Ekonominin yüzde 60'ı demek. Ekonominin hem lokomotifi hem de öncü göstergesi demek." ifadelerini kullandı.
Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından düzenlenen organize gıda perakende sektörünün en büyük buluşması olan Yerel Zincirler Buluşuyor Fuar ve Konferansı YZB 2019, ikinci gününde TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nu ağırladı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin zor bir seneyi geride bıraktığını belirtti.
Hisarcıklıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Döviz kurları, faizler, enflasyon yükselişi, ekonomiyi gözle görülür şekilde yavaşlattı. Hem reel sektör hem de hane halkı güven endeksindeki gerileme sonucu tüketim ve yatırım azaldı. Perakende ticaret hacmi 7 aydır azalmaya devam ediyor. Geçen yıl son çeyrekte reel olarak yüzde 2 düştü. Son 2 ayda ise yüzde 6 geriledi. Hükümetimizin geçtiğimiz günlerde ifade ettiği gibi son 2 çeyrektir resesyon dönemindeyiz. Bu sıkıntılı süreci aşmak için TOBB olarak hem sizlerle hem de hükümetimizle sürekli istişare içindeyiz. Sizlerin değerli görüş ve önerilerini hükümetimizin nezdinde dile getiriyoruz. Perakende demek iç tüketim demek. Ekonominin yüzde 60'ı demek. Ekonominin hem lokomotifi hem de öncü göstergesi demek."
Türkiye'nin önünde 4,5 yıllık bir seçimsiz dönem olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, "Bu dönemde artık herkes ekonomiye odaklanmalı. Bizler de siyaseti geride bırakıp işimize odaklanmalıyız. 2013 yılından bugüne 7 seçim geçirdik. Bu süreçte bazı yapısal reformlar geride kaldı. 4,5 senede yapısal reformlara odaklanıp, önümüzdeki bıraktığımız işleri çözmemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı.
- "Türkiye son 5 yılda e-ticaret hacmi yüzde 30 büyüdü"
Ekonomide, özellikle turizmdeki toparlanmanın, perakende başta olmak üzere diğer sektörlerde de artmasını beklediğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"Perakende sektörü için özellikle İstanbul'un yeni havalimanı bir avantaj. Sektörü olumlu etkileyecek. Ortadoğu, Afrika, Uzak Doğulu yüksek alım gücüne sahip turist girişinin artması, perakende için itici güç olacak. TOBB olarak sizler için önemli gündemleri Ankara ile paylaşmaya, ticaretinizi artırmak için aksiyonlar almaya devam edeceğiz. Perakende ve diğer sektörler için atılacak adımların ekonominin tamamına olumlu yansıyacağına inanıyorum. Hareketlilik perakende sektöründe başlıyor. Siz hareketlenirseniz, tüm sektörler hareketleniyor.
İndirim mağazaları ve private label ürünlerin markaların büyümesini engelliyor. Sektörün geldiği bu durum rekabeti bozuyor. Bir taraftan üreticilerimize kendi ürettiğin ürünle markalaş diyoruz. Ancak markalaşmayı private label aşağı indiriyor. Bu iş için önlem alınmazsa milli gıda üretimi kalmayacak. Sanayicilerimiz ve üreticilerimiz taşeron konumuna gelecek. O halde bu konunun denetim altına alınması gerekiyor. Perakende Kanunu'nun bunu kapsayacak şekilde revize edilmesi için Ticaret Bakanlığımız ile çalışıyoruz."
- "Türk ekonomisini perakende sektörü hareketlendiriyor"
Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisini hareketlendiren perakende sektörünün gelecek önlemlerini bugünden alması gerektiğini belirterek, "Perakende sektörünün geleceğini e-ticaret belirleyecek. Dünyada perakende sektörü yıllık büyümesi yüzde 3-4. Buna karşın küresel e-ticaret yılda yüzde 16 büyüyor. Bizim perakende sektörü ise yüzde 3 büyüme elde ediyor. Dünyanın 17. büyük ekonomisiyiz. Ama e-ticarette bulunduğumuz durum çok aşağıda. Ülke olarak 70 milyon kişiye mobilden ulaşabilir hale geldik." ifadelerini kullandı.
Türkiye'de son 5 yılda e-ticaret hacminin yüzde 30 büyüdüğünü kaydeden Hisarcıklıoğlu, "Kendi büyümeniz ile kıyaslarsanız, odaklanmamız gereken nokta e-ticaret." açıklamasında bulundu.
Şehirleşme ve teknoloji dünyasındaki gelişimle birlikte tüketici alışkanlıklarında değişim olduğuna dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün karşınızda daha şehirli, daha mobil ve daha hızlı kolay tüketim yapmak isteyen büyük bir nüfus var. Tüketicilerin bu tüketim kavramlarına, onların taleplerine hızlı cevap vermeliyiz. Türkiye'de e-ticaret hacmi 50 milyar lira. Ülkemizde son 5 yılda e-ticaret hacmi yüzde 30 büyüdü. Her 4 tüketiciden biri internet üzerinden alışveriş yapıyor. Bu oran hızla artmaya devam ediyor. Son 2 ayda perakende ticareti yüzde 6 düşerken, aynı dönemde internet üzerinden satışlar yüzde 23 büyüdü. Yani pazar dijital markete kayıyor. Dünya trendleri de bu yönde. Dünyadaki perakendeciler sosyal medya kullanımını her geçen gün artırıyor. Yazılı ve görsel medya yerine yatırımlarını sosyal medya reklamlarına yapıyor. Yıllık bazda dijital reklam pastasının büyümesi yüzde 20'lere geldi. Geçen yıl İngiltere'de toplam dijital reklam harcamasının dörtte biri sosyal medyada gerçekleştiği açıklandı. Tüketiciler dijitalde. Ürünleri inceleyip, kıyaslayıp, marka ve tüketici tecrübelerini okuyup, daha mobil ve daha hızlı, kolay tüketim yapmak istiyor.
Perakende ve diğer sektörlerde işi yavaşlayan, tasarrufa gitmek durumunda kalan işletmeciler için Kısa Çalışma Ödeneği hayata geçirildi. Hükümetimiz ile birlikte çalışıp hayata geçirilen Kısa Çalışma Ödeneği ile mecburen tasarrufa gitme durumunda kalan işletmeciler için hükümetimiz 3 ay boyunca tasarruf etmek istenilen işçinin bütün vergi, sigorta ve ücreti dahil olmak üzere destek olacak. Üç ay sonra işleri düzelen işletmeciler, tecrübeli kadrosunu işe alabilecek. Bu ödenekten şimdiye kadar 72 bine yakın çalışan kardeşimiz istifade etti."
Hisarcıklıoğlu, geçen yıllarda işçi mahkemelerinde davaların yüzde 99,2'sini işverenlerin kaybettiğini, 2018 yılında arabuluculuğun zorunlu hale geldiğini ve 2018 yılında arabulucuya giden dosya sayısının 350 bin olduğunu belirtti.
Hisarcıklıoğlu, "Tüketim kararlarında en çok kadınların sözü geçiyor. Sizlere tavsiyem şirketlerinizde kadın yöneticilere daha fazla yer verin. Erkekler, onların hissettiklerinin aynısını hissedemezler. Ayrıca ikinci kuşak çocuklarınızı hatta kız çocuklarınızı da işlerinize dahil edin." ifadelerini kullandı.