Diyanet: İçkili kutlamalar gençleri alkolle tanıştırıyor

Haber Giriş : 01 Eylül 2007 15:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Diyanet işleri Başkanlığı, düğün törenlerinin içki içilerek kutlanmasının, gençlerin içki ile tanışmasında önemli rolü olduğunu bildirdi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Peker'in Diyanet İşleri Başkanlığı'nın aylık yayın organı ?Diyanet? dergide ?Gençlerin Alkol ve Uyuşturucu Kullanımının Psiko-Sosyal Nedenleri? başlıklı bir makalesi yayınlandı.

Uyuşturucu maddeler dendiğinde sadece insanları uyuşturan, sakinleştiren, onları düşünmekten alıkoyan maddelerin anlaşılmaması gerektiği belirtilen makalede, bu maddelerin özelliklerine göre uyuşturucu, rahatlık verici, gerçek sorunlardan ve gerçek dünyadan uzaklaştırıcı olduğu gibi canlandırıcı, yorgunluk giderici, uyarıcı ve güçlendirici de olabildiği anımsatıldı. Makalede, ?Bu maddelerin hepsi, duygusal olarak onu arzulamanın yanında, zamanla doku alışkanlığı da yaparak organik bir istek de doğurmakta ve bireyi kendine bağlamaktadır? denildi.

Maddeye bağımlılığı olan kişinin para bulmak için her türlü suçu işleyebileceği kaydedilen makalede, bu nedenle madde bağımlılığının sadece onu kullanan bireye değil, ailesine, çevresine hatta tüm topluma zararı olduğu ifade edildi. Makalede, alkol ve uyuşturucu kullanımında giderek artış olduğunun gözlendiği kaydedilirken, alkole başlamanın yaşının da giderek düştüğü dile getirildi. Makalede, bally gibi uçucu maddelerin kullanımının açtığı yaraların son yıllarda cinayet olaylarıyla toplumca yaşandığı ifade edildi.

?Bu kadar olumsuz yönleri olan, zararlı olduğu bilinen alkol ve alkol dışı diğer bağımlılık yapan uyuşturucuları insanlar kullanmaya acaba neden başlıyor? sorusu yöneltilen makalede, özellikle aile ihtilaflarının, üzülünce ya da sevinince alkol alan bir babanın, uyuşturucu kullanan bir anne ya da babanın çocukların alkol-uyuşturucu kullanmalarına neden olabileceği kaydedildi. Makalede, delikanlılık döneminde bazı gençlerin yanlış eğitim sonucu yani devamlı tenkit edilme, eleştirilme, azarlanma sonucu isyankar bir kişilik özelliği geliştirebildiği ve otoriteye isyan düşüncesiyle alkol ve uyuşturucuya yönelebildiği belirtildi.

-ARKADAŞ ETKİSİ ÇOK ÖNEMLİ-

Aslında alkol ya da uyuşturucu kullananların yeterli kişilik özelliğine sahip olmadıkları kaydedilen makalede, kişilerin bu eksikliği gidermek için bu maddeleri kullandıklarına dikkat çekildi.

Makalede, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Alkol ve Uyuşturucu Madde Bağımlılığı Tedavi ve Araştırma Merkezi tarafından yapılan araştırmasına göre, alkol-uyuşturucu bağımlılarının yüzde 71.7'sinin arkadaşları aracılığıyla uyuşturucuya başladıklarının ortaya çıktığı belirtildi.

Makale şöyle devam etti:

?Kitle iletişim araçlarının özellikle de televizyonun bu konuda da etkili olduğu bir gerçektir. Televizyondaki birçok dizide içki sahneleri bolca yer almaktadır. Alkol kullanımı çok yaygın ve çok normal bir davranış olarak sunulmaktadır. Böylece alkol herkesle her yerde rahatça içilebilecek bir meşrubat şeklinde dolaylı olarak zihinlere yerleşiyor? Doğum gününün, yılbaşının, düğün töreninin ya da herhangi bir başarının içki içilerek kutlanılması, gençlerin içki ile tanışmasında, içkinin onların hayatına girmesinde önemli rolü olmaktadır. Özellikle sorumsuz ve idealsiz olarak yetişen, gençler kolaylıkla alkol ve uyuşturucuya kayabilmektedir. Gençlerin alkol ve uyuşturucu kullanmalarını önlemek için her kesime bir takım görevler düşmektedir. Önce aile çocuğun eğitimine küçük yaştan itibaren çok dikkat etmelidir. Çocuklara karşı ölçülü davranılmalı, onlar ne fazla baskılı ne de aşırı sevgi gösterileriyle büyütülmemelidir. Kimlerle arkadaşlık kurduğu araştırılmalı , nereye gittiği bilinmelidir. Ana baba geçimsizliklerini, kavgalarını çocuklarına yansıtmamalıdır. Öğretmenler ve okul idarecileri çocuklara sevgi ve şefkatle yaklaşmalıdır. Kitle iletişim araçları çocukları ve gençleri sadece eğlenceye, zevke ve paraya yöneltmemelidir. Onlara bir ideal, bir hedef göstermeli ve bu hedef sadece maddeye yönelik olmamalı, dini ve milli duyguların, insani değerlerin gelişmesine yönelik olmalıdır. Gençleri alkol ve uyuşturucudan korumada belediyelerin katkılarının olabileceği de bir gerçektir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber