Uçak motoru da olsun, arama motoru da
Google, Rekabet Kurumu ile uzlaşmak yerine kısıtlama uyarısıyla Türkiye'yi tehdit ediyor. Peki evdeki bilgisayardan bankacılık sistemine, iletişim trafiğinden trafiğe sağlıktan ticarete kadar tam anlamıyla bağımlı olduğumuz Google giderse ne olur? Milli yazılımla hem ülke güvenliğini hem dijital bağımsızlığımızı sağlayabilir miyiz?
Türkiye, son bir haftadır Rekabet Kurumu ile Google arasında yaşanan anlaşmazlığı konuşuyor. Yandex'in başvurusu üzerine Rekabet Kurumu, Google'a 93 milyon lira ceza kesmişti. Cezayı ödememekte direnen Google ise 12 Aralık'tan itibaren Türkiye'de satışa çıkacak akıllı telefonlar için Google uygulama lisansı vermeyeceğini duyurmuştu. Rekabet Kurumu da bir açıklama yaparak yükümlülüklerini yerine getirmesi uyarısında bulundu.
5 ŞUBAT'TA SAVUNMA VERECEK
Gelinen noktada her iki tarafta geri adım atmaz iken konuyla ilgili yeni bir
gelişme yaşandı. Rekabet Kurumu Google'dan sözlü savunma istedi. Google 5 Şubat
2020 tarihinde saat 10.00'da savunmasını yapacak.
Yaşanan kriz karşılıklı restleşmelerle içinden çıkılmaz bir hal alırken şimdi
gelelim işin asıl can alıcı kısmına. Google'ın aldığı bu karar kimleri etkileyecek?
Aslında sorunun cevabı son derece basit. Bu yasak önümüzdeki dönemde ülkemizde
satışa çıkacak olan hem yerli hem de yabancı üreticilerin Android modellerini
kapsıyor. Hali hazırda satılan ya da satılmakta olan modeller ise bu yasaktan
etkilenmeyecek. Örneğin bugün gidip mağaza vitrininde bulunan bir telefonu aldığınızda
bu yasaktan etkilenmeyecek. Fakat Google'ın kararı sonrasında Türkiye'ye giriş
yapmış olan telefonlar bu yasak kapsamında yer alacak. Ayrıca eski telefonlar
Android güncellemesi alamayabilir.
MİLLİ MESELE HALİNE GELDİ
Aslına bakarsanız Google, Huawei'ye uyguladığı yasağın bir benzerini ilk defa
bir devlete karşı uyguluyor. Huawei'ye uygulanan yaptırımlarda ABD Başkanı Trump'ın
etkisinin olduğu herkesçe malum. Türkiye'de yıllık 3 milyar lira kazanç sağlayan
Google'ın 93 milyon liralık bir ceza için Türkiye'ye rest çekmesini ticari kaygılara
izih etmek pek mantıklı görünmüyor.
Gelinen aşamada Google hala arama motoru olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Mobil
tarafta yaptığı tehditler ise milli bir mesele haline gelmiş durumda.
EVDEN BANKAYA TAM MANASIYLA BAĞIMLIYIZ
Peki bu restleşmenin galibi kim olacak? Yani sorunun çözümünün Türkiye Rekabet
Kurumu'nun vereceği karar doğrultusunda şekilleneceğini söylemek mümkün. Eğer
Türkiye geri adım atmazsa Google'ın önünde cezayı ödemekten başka bir seçenek
kalmayacak. Ayrıca Türkiye Rekabet Kurumu'nun talep ettiği değişiklileri de
yapmak zorunda kalacak. Ya da Google Türkiye pazarından tamamen çekilecek. Bu
da tam bir kaos anlamına geliyor. Uzmanlar asıl kaosun uygulama geliştiricileri
açısından yaşanacağına dikkat çekiyor. Çünkü bugün gelinen noktada hemen hemen
tüm mobil uygulamalarda Google'ın Android işletim sisteminin altyapısı kullanılıyor.
Bankalardan, e-ticaret sitelerine ve üye kabul eden, bildirim gönderen bütün
internet sitelerine kadar pek çok kurum ve uygulama Google'ın altyapısı üzerinden
hizmet veriyor. Yeni çıkacak modellerde Google'ın Android işletim sisteminin
olmaması demek, bu cihazlarda online bankacılık hizmetlerinden, fatura ödemelerine
kadar bugün internet üzerinden yapılan birçok hizmetin aksaması anlamına gelebilir.
Kullanıcı tarafında da ciddi sıkıntılar yaşanması bekleniyor. Binlerce kişi
bugün geçimini Youtube üzerinden sağlıyor. Türkiye'deki mail kullanıcılarının
yaklaşık yüzde 40'ını Gmail oluşturuyor. Kullanıcıların ve işletmelerin verisi
bu maillerde tutuluyor. Aynı şekilde Google'un Haritalar servisi en çok kullanılan
servisler arasında. Türkiye'deki aramaların yaklaşık yüzde 90'ı da Google üzerinden
gerçekleştiriliyor.
YAANİ, NE YAPMALIYIZ
Ya Google Türkiye pazarından çekilirse ne olur?
Geçiş süreci olmadan yaşanabilecek bir çıkış kullanıcıların ve firmaların verisini
tehlikeye atar. Ancak kullanıcılar arama motoru ihtiyacını Yaani, Yandex, Yahoo,
Bing gibi servisler üzerinden giderebilir. Youtuber'lar bir günde işsiz kalır.
Mail ve Haritalar servisinin ise bir çok alternatifi var.
Bütün bu yaşananlar Türkiye'nin yerli silah ve motor üretiminde yaşadığı zorluklar
ile paralellik gösteriyor. Dünyadaki egemen güçler siyasi bahanelerle Türkiye'nin
savunma sanayindeki hamlelerini sekteye uğratırken her fırsatta ambargo kozunu
kullandılar. Türkiye'nin savunma sanayinde olduğu kadar teknoloji alanında kendi
servis ve hizmetlerini geliştirmesi şart. Google örneğinde olduğu gibi aksi
durumunda teknoloji devleri, devletler üzerinde hakimiyet kurma çabasına girebiliyor.
Türkiye'de özellikle Turkcell yerli servisleriyle bu anlamda çalışmalara imza
atıyor. Yaani ile yerli motoru hayata geçiren Turkcell maalesef tüketici nezdinde
yeterince karşılık bulamıyor. Yaani'nin yerine Google, TV+'ın yerine Netflix,
Fizy'nin yerine Spotify tercih ediliyor. Milli bilincin oluşmaması Türkiye'yi
dijital bağımlılığa itiyor. Onun için diyoruz ki; tank motoru, uçak motoru kadar
milli arama motoruna da ihtiyaç var.
GOOGLE SERVİSLERİ ÇÖKTÜ
Google'ın dünya çapında bütün servisleri dün erişim problemi yaşandı. Yaklaşık
bir saat süren sorun en çok Türkiye, Yunanistan, Romanya ve Bulgaristan'da hissedildi.
Öte yandan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan problemin
global olduğunu ve Türkiye'deki operatörlerden kaynaklanan bir sorun olmadığını
duyurdu. Google da yaptığı açıklamada sorunun Bulgaristan'daki ağ bağlantılarından
kaynaklandığını bildirdi.
40 MİLYON TELEFON ÇÖP OLACAK
Türkiye'de 2019 yılının ilk 10 ayında toplam 8 milyon adet seviyesinde gerçekleşen
akıllı telefon satışlarının, bu yılı 11 milyon seviyesinde kapatması bekleniyor.
Pazarın yüzde 95'lik kısmını Google'ın Android işletim sistemiyle çalışan yüzde
5'lik kısmını ise Apple'ın iOS'lu iPhone'ları oluşturuyor. Diğer bir ifadeyle
Türkiye'de bu yıl yaklaşık 10.5 milyon adet Android'li yeni telefon satışı gerçekleşti.
Gelelim Türkiye'deki toplam akıllı telefon kullanıcıların dağılımına. We Are
Social'ın Ocak 2019 verilerine göre Türkiye'de yaklaşık 45 milyon akıllı telefon
kullanıcısı bulunuyor. Bu rakamın şu anda ise 48 milyon seviyesinde olduğu tahmin
ediliyor. StatCounter'ın Kasım 2018 - Kasım 2019 arasını kapsayan tespitlerine
göre ise Türkiye'deki mobil işletim sistemi pazarının yüzde 83.6'sı Android,
yüzde 16'si ise iOS. Bu iki kuruluşun verileri birlikte değerlendirildiğinde
ise Türkiye'de şu anda Android işletim sistemli akıllı telefon kullanan kişi
sayısının 40 milyon, iOS'lu telefon (iPhone) kullanan kişi sayısının yaklaşık
8 milyon düzeyinde olduğu ortaya çıkıyor. Bu da Android yasağı ile birlikte
milyonlarca telefonun çöp olması anlamına geliyor.
HER GÜN 1,5 MİLYON LİRA BORÇLANIYOR
Rekabet Kurumunun kestiği cezayı ödememekte direnen Google'ın borcu her gün
artırıyor. Google'a, Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun'un 17. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında 7 Kasım 2019 tarihinden başlamak üzere
yükümlüklerini yerine getireceği tarihe kadar 2018 yılı Türkiye cirosunun on
binde 5'i oranında günlük süreli idari para cezası verildi. Google'a göre bu
ceza günlük 1.5 milyon Türk Lirası'na tekabül ediyor. Bu hesapla da Google'da
yıllık cironun 3 milyar lira seviyelerinde olduğu tahmini yapılıyor.