İnsanların yüzde 85'i Rh+ kana sahip

İnsanların yüzde 85'nin Rh+ kana sahip olduğunu söyleyen Bursa Zübeydehanım Doğumevi Kadın-Doğum Uzmanı Op.Dr. Özer Kutlu, kan uyuşmazlığı sorununun ise Rh- kana sahip bir annenin Rh+ bebeği olması durumunda ortaya çıktığını söyledi.

Op.Dr. Özer Kutlu, A, B, AB veya O kan grubuna sahip insanların, kan hücrelerinin üzerinde Rh faktörü adı verilen bir protein parçacığının olması durumunda Rh pozitif (Rh+), olmaması durumunda Rh negatif (Rh-) olarak adlandırıldığını belirtti. Özer, şu bilgileri verdi: "Rh faktörünün olup olmaması kişinin normal sağlık durumunu etkilemez. İnsanların yüzde 85`i Rh+'dır. Kan uyuşmazlığı sorunu Rh- bir annenin Rh+ bebeği olması durumunda ortaya çıkmaktadır. Rh negatif bir anne daha önceki bir doğum sırasında Rh pozitif bir kan ile karşılaşmışsa, yani duyarlı hale gelmişse bir sonraki gebeliğinde kanındaki antikor adı verilen maddeler bebeğin vücuduna geçerek onun kan hücrelerinin üzerindeki Rh proteinlerini tahrip etmeye başlayacaktır. Bu nedenle bebekte şiddetli kan yıkımı, sarılık ve ölüme kadar gidebilecek reaksiyonlar ortaya çıkacaktır."

Özer, duyarlı hale gelme nedenlerini şöyle sıraladı: "Daha önceki düşük, daha önceki küretaj, daha önceki doğum, dış gebelik, kan tarnsfüzyonları." Özer, bu yollarla annenin duyarlı hale gelmesini önlemek için olaylar oluştuğunda anneye önleyici bir serum ( Anti-D ) verildiğini ve bu serumun anneye geçen Rh faktörü proteinlerini bloke ederek annenin duyarlı hale gelmesini önlediğini ifade etti.

Özer, hangi durumlarda Rh serumu yapıldığını ise şöyle anlattı: "Annenin Rh- babanın Rh+ olduğu durumlarda 28 gebelik haftasında bir doz yapılır. Annenin Rh-bebeğin Rh+ olduğu durumlarda doğumdan sonraki ilk 72 saat içinde. Rh- annenin yaptığı düşükler, küretaj veya dış gebelik operasyonlarından sonra. Rh- gebeye yapılan amniosentez gibi invazif girişimlerden sonra."