Hepatit C, korkulacak bir hastalık değil

Haber Giriş : 12 Ocak 2008 19:19, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Türkiye'de 1 milyon kişi Hepatit C'li. Bu hastalık, karaciğer kanserine bile neden olabiliyor. Ancak, bu durum sizi korkutmasın. Türk Karaciğer Araştırmaları Derneği'nin ?Hepatit C Güncelleme 2008? toplantısında; Prof. Dr.

12 Ocak 2008 13:50

Yazı boyutunu büyütmek için

Hepatit C'nin korkulacak bir hastalık olmadığına dikkat çeken, Prof. Dr. Nurdan Tözün ve Prof. Dr. Yılmaz Çakaloğlu şu bilgileri verdi:

Toplumdan soyutlanıyor

?Hepatit C hastaları, toplumdan soyutlanıyor. AIDS gibi kötü bir hastalık olduğu, izlenimi veriliyor. Ancak bu düşünce tarzı çok yanlış. Bu durum birçok aileyi yıkıyor. Boşanmalara bile neden oluyor. Bu sosyal bir sorundur. Hepatit C hastalarını kazanmak durumundayız. Toplumumuzun bu hastalık hakkında daha bilinçli olması gerekiyor?

Hepatit C zor bulaşıyor

Hepatit C, zor bulaşan bir hastalıktır. Akut vakalarda (yeni başlayan bir evrede) tespit edildiği takdirde, tedavi şansı yüzde yüze yakındır. Bu hastalığı, kandan alınarak yapılan bir testle teşhis etmek mümkün. Ancak, virüs bulaştıktan sonra, ikinci hafta yapılacak testlerle ortaya çıkar. Hastalık, ilk dört ayda teşhis edilirse; İşte, o zaman ilaçlarla tedavi imkanımız var. Yüzde yüze yakın iyileşme sağlayabiliriz?

Kronik Hepatit C'de ise, Türkiye'de hakim tip olan genotip 1 için yüzde 60, genotip 2-3 için ise yüzde 80-90 tedavi imkanımız bulunmaktadır. Üstelik bu başarılı tedavi, virüsten kurtulmak ve bir daha sorun yaşamamak (istisnalar dışında) anlamına geliyor.

1 milyon Hepatit C'li hasta var

Türkiye'de 1 milyon Hepatit C hastası olduğu tahmin ediliyor. Daha önce vurguladığımız gibi, Erken evrede teşhis edildiği takdirde, Hepatit C korkulacak bir hastalık olmaktan çıkıyor. Bazı Hepatit C'lilerin tedaviden sonra hekim kontrolü altında olması gerekir. ?Artık tedavim bitti..' deyip, doktor kontrollerini aksatmamak lazım. Yani, kendi haline bırakmamak daha akılcı olur. Bir süre testlerle, izlemek gerekir.

1992 öncesi hasta çok

Hepatit C, teşhis edilmediği takdirde, 20-30 yılda sinsice ilerleyen karaciğer kanserine bile neden olabilen bir hasatlıktır. Ancak, bu durum halkımızı korkutmasın. Toplumumuz, duyarlı ve bilinçli olduğu takdirde, bu hastalığın üstesinden gelebiliriz. Bu hastalığın yaygınlığını 1992 yılından önce görüyoruz. Çünkü, ülkemizde, bu hastalıkla ilgili tarama testleri, 1992 -1993 tarihlerinden sonra daha yaygın hale geldi. Bu tarihten sonra Hepatit C vakaları daha da azaldı. Kronik Hepatit C'li (sessiz gelişen) hastalarımızın çoğu, 1992 yılından önce bu virüsü kapmış.

Hepatit C nin belirtileri nelerdir?

Hepatit C, hepatit C virüsü (HCV) ile oluşan karaciğer iltihabıdır. Hepatit C li hastaların büyük bir kısmında virüsün alınmasından sonra ve hastalığın erken dönemlerinde hastalığa ait bir belirti bulunmaz. Bazı hastalarda virüsün vücuda girmesinden 15 gün ila 6 ay arasında değişebilecek bir süre sonra soğuk algınlığına benzer ve 1-2 hafta kadar sürebilen bir tablo, eklem ağrıları, halsizlik, iştahsızlık, ve bulantı görülebilir.

Hastalık nasıl bulaşıyor?

En çok bulaşma yolunun cerrahi operasyonlarla diş tedavileri esnasında olduğunu belirtmek isteriz?

Hastalık başlıca kan ve hasta kanının bulaştığı eşya ile bulaşıyor. Ülkemizde belki de önemsenmeyen, ancak toplumun alışkanlıkları ya da güncel bir deyimle ?trend?lerine bağlı olarak gerçekleşebilecek , adeta göz ardı edilen bulaş yolları mevcut?

Bunlar arasında hasta kanının bulaştığı, iyi sterilize edilmemiş ya da hiç sterilizasyon görmemiş aletlerin kullanılmasıyla?

Örneğin, manikür, pedikür, dövme ,hacamat, ustura ile traş olma, kulak delme, akupunktur, sünnet, tıbbi müdahalelerde birkaç kez kullanılan kateterler, endoskoplar ya da diş tedavisi için kullanılan non?steril aletlerle olan bulaş sayılabilir. Anneden bebeğe geçiş ya da tek partnerli olanlarda eşlere bulaş daha nadir görülüyor.

Kimler test yaptırmalı?

1)1995 ve öncesi kan veya kan ürünleri nakli yapılmış kişiler.

2) Önemli cerrahi girişim (ameliyat) geçiren kişiler.

3) Kronik alkol kullanımı olanlar.

4) Halen veya geçmişte uyuşturucu (damar içi veya diğer yollarla) kullananlar.

5) Risk gruplarındakiler (sağlık personeli gibi)

6) Hayat kadınları, homoseksüel erkekler ve riskli cinsel yaşamı olan diğer kişiler.

7) HCV ile infekte kişilerin eylerinde.

8) Hemodiyaliz hastaları.

9) Dövme ve kulak-dudak-dil vb. deldirenler (piercing) yaptıranlar.

10) Genel sağlık kontrolü ?check-up' yaptıran herkese en az bir kez anti-HCV testi yapılmalı.

Anti-HCV testi pozitif olanlar, mutlaka konu ile ilgili bir uzmana (gastroenteroloji-hepatoloji uzmanı, infeksiyon hastalıkları uzmanı veya iç hastalıkları uzmanı) başvurmalıdır.

Eğitim şart?

Sağlık çalışanlarının hepatit C konusundaki bilgileri de yeterli olmaktan uzak. Hasta ve ailesinin de eğitilmesi gerekiyor?

Sonuç olarak HCV ülkemizde önemli bir sağlık sorunu. Sosyal, psikolojik ve ekonomik boyutlarıyla tüm sağlık kuruluşları ve sivil toplum örgütlerinin ortak çalışmasını gerektiren bir durumdur.

Şiddetle kınıyoruz?

Ne hazindir ki, Hepatit C Güncelleme 2008 Toplantısı'nda; hastanesinin bahçesinde bir hasta yakınının hain kurşunlarına hedef olan ve yoğun bakımda ölümle pençeleşen değerli meslektaşımız Doç. Dr. Necati Yenice'de konuşma yapacaktı. Bu olayı şiddetle kınıyoruz. Yenice, hayatını hastalarına adamış iyi bir hekimdir. Arkadaşımızın hayati durumu ciddiyetini korumakla birlikte, iyileşme emarelerinin de görülmesi bizi sevindiriyor."

Bizimsağlık

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber