YÖK, kamu ve vakıf üniversiteleri arasında barınma dengesizliğini azaltacak

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, vakıf yükseköğretim kurumlarının kontenjanlarını belirlerken öğrencilerin barınma kapasitelerini de dikkate almak istediklerini belirterek, böylece yükseköğretim Kurulu olarak kamu ve vakıf kurumları arasında barınma konusundaki dengesizliği azaltmayı arzuladıklarını dile getirdi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 29 Kasım 2022 11:39, Son Güncelleme : 29 Kasım 2022 12:23

YÖK ile Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında gençlere yönelik faaliyetlere ve genç ofislerine dair iş birliği protokolü töreni düzenlendi. YÖK'deki törene, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ve YÖK Başkanı Özvar katıldı.

Özvar, protokolle, yükseköğretim kurumlarında eğitim alan öğrencilerin eğitsel, sanatsal, sosyal, kültürel, sportif ve gönüllülük faaliyetlerini zenginleştirme ve kişisel kapasitelerinin gelişmesine olanak sağlanmasının amaçlandığını, Gençlik ve Spor Bakanlığının merkez ve taşra teşkilatları ile yükseköğretim kurumları arasında iş birliğinin artırılmasının hedeflendiğini ifade etti.

YÖK iş birliğiyle Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından üniversite kampüslerinde Genç Ofisler açıldığını aktaran Özvar, Genç Ofislerde yürütülen ve yürütülecek çalışmaların üniversitelerdeki gönüllülük faaliyetlerinin yaygınlaşmasına ve toplumsallaşmasına katkı sunması bakımından önem taşıdığını vurguladı.

Protokolle, Genç Ofislerin üniversitelerde daha etkin ve verimli çalışmasının ve ofislerin üniversitelerle Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında temas noktası olmasının sağlanacağını belirten Özvar, böylece Bakanlığın hizmetlerinin yükseköğretim ortamında bulunan her gence daha kolay ulaştırılacağını kaydetti.

Özvar, yeni genç ofisleriyle öğrencilerin, yararlanabilecekleri gençlik faaliyetlerinin tanıtıldığı ve organize edildiği mecralarda bir araya gelerek çevrelerini genişleteceğini, mezun olduktan sonraki döneme yani iş dünyasına uzanacak ilişkiler kurabileceğini aktardı.

Bu anlamda gençlik ofislerinin gönüllülüğü yaygınlaştıran, öğrencilerin deneyim kazanacakları ortak alanlar haline geleceğini dile getiren Özvar, şöyle devam etti:

"Gönüllülük faaliyetlerine ilişkin genç ofisleri çoğaldıkça, gençlik merkezleri, yapılacak etkinliklerin çeşitliliği ve sunulacak imkanlar da fazlalaşacak ve böylelikle bu faaliyetlere katılan öğrenci sayısı da hızlı bir şekilde artacaktır.

Bu protokol, gönüllülüğü yaygınlaştıracak birçok proje ve faaliyetin gerçekleştirilmesine öncü olarak, yükseköğrenimlerine devam eden gençlerimizin kişisel gelişimlerine önem veren, gönüllülük bilincine sahip, sağduyulu bireyler olarak yetişmelerine imkan sağlayacaktır. Protokolle ayrıca, gençlik ve spor faaliyetlerinde nitelikli insan kaynağını artırmak amacıyla Spor Bilimleri alanında öğrenim gören öğrencilerimize, Bakanlığın ilgili birimlerinde staj yapma imkanı da sağlanacaktır."

- "Barınma ve sosyal imkanlar açısından emekleme aşamasında olan kurumlar var"

Özvar, Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesindeki yükseköğretim yurt sayısı ve kapasitesindeki artış ve öğrencilerin yurtlara olan teveccühünün kendilerini memnun ettiğini belirterek, yükseköğretim öğrencilerine yüksek kaliteli barınma hizmeti sunması dolayısıyla Bakanlığa teşekkür etti.

Yurt planlamalarında kullanılmak üzere yükseköğretim yerleşme verilerini Gençlik ve Spor Bakanlığı ile paylaştıklarını ve bu alanda iş birliğini de genişlettiklerini dile getiren Özvar, Bakanlığın, barınma hususunda yükün çoğunu üstlenerek öğrencilerin barınma ihtiyaçlarında karşılaşabilecekleri sorunları en aza indirecek şekilde bu önemli mevzuyu yönettiğini söyledi.

Daha sürdürülebilir ve adil bir yük paylaşımı için özellikle artan öğrenci sayılarıyla vakıf yükseköğretim kurumlarına da görev düştüğüne dikkati çeken Özvar, vakıf yükseköğretim kurumlarının yurt kapasiteleri arasında büyük bir farklılaşma bulunduğunu kaydetti.

Öğrencilerine çok iyi sosyal imkanlar sunan vakıf yükseköğretim kurumları bulunduğu gibi barınma ve sosyal imkanlar açısından henüz emekleme aşamasında olan kurumlar da bulunduğuna işaret eden Özvar, şöyle konuştu:

"79 vakıf yükseköğretim kurumumuzun toplam yurt kapasitesi 35 bin civarındadır. 700 bin civarında öğrenciye sahip vakıf yükseköğretim kurumlarının öğrencilerinin yüzde 5'ine tekabül eden bir yurt kapasitesine sahip olmaları doğrusu oldukça düşük bir seviye olarak görülmektedir. Bu sebeple artık vakıf yükseköğretim kurumlarının kontenjanlarını belirlerken öğrencilerin barınma kapasitelerini de dikkate almak istiyoruz. Böylece, Yükseköğretim Kurulu olarak kamu ve vakıf kurumları arasında barınma konusundaki dengesizliği azaltmayı arzu ediyoruz."

- "Protokol, gençlerimize zengin içerik ortamı oluşturması hedefiyle çok kıymetli"

Yükseköğretim kurumlarının öğrencilerin öğrenim hayatları boyunca sadece eğitim-öğretim faaliyetlerine katıldığı kurumlar olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayan Özvar, üniversitelerin verdiği eğitim ve öğretimin yanı sıra nitelikli, özgüveni yüksek, sorumluluk duygusu gelişmiş, empati kurabilen, bulunduğu ortama rahatça uyum sağlayarak karşılaştığı zorluklarla kolaylıkla baş edebilen bireylerin topluma kazandırıldığı kurumlar olarak görülmesi gerektiğinin altını çizdi.

Özvar, sürekli değişen ve gelişen dünyada, farklı çalışma ortamlarını tecrübe etmiş ve bu sayede yeni beceriler edinmiş bireylerin yetişmesinin hiç olmadığı kadar önemli hale geldiğini aktardı.

Yükseköğretimin sosyal hayatın önemli bir parçası olduğunu, geleceğin toplumunun inşasında fevkalade önemli bir misyon üstlendiğini dile getiren Özvar, özellikle yükseköğretimdeki kitleselleşme ve yüksek öğretimli kişi sayısı dikkate alındığında bu rolün daha da kritik bir hal aldığını kaydetti.

Gençlerin bilgi, beceri ve kabiliyetlerin geliştirilmesinin yanında onların ahlaki gelişimleri, beden, zihin, duygu ve düşünce sağlıklarının korunmasının da bir o kadar hayati olduğunu ifade eden Özvar, "Bu sebeplerden ötürü bu protokol, gençlerimize sunduğu faaliyetler, etkinlikler ve zengin içerik ortamı oluşturması hedef ve iddiasıyla da çok kıymetlidir." dedi.

Konuşmaların ardından Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu ile YÖK Başkanı Özvar iş birliği protokolünü imzaladı.

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, spor bilimleri fakültelerinde 6 dönem eğitim gören öğrencilerin artı 2 dönem de bakanlıkta uygulama ve staj eğitimi yapacaklarını açıkladı.

Bakan Kasapoğlu, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar ile YÖK arasında iş birliği protokolü imza törenine katıldı.

Bakan Kasapoğlu, imza törenindeki konuşmasında, 3 yıl önce "gönüllülük çalışmaları" dersinin çeşitli üniversitelerde uygulanması için bir protokol yaptıklarını hatırlatarak, YÖK'ün güçlü koordinasyonu ve başarılı bir süreç yönetimiyle bu protokolün başarılarını her geçen gün gördüklerini belirtti.

Çalışmalarına verdikleri destek dolayısıyla YÖK Başkanına, üniversitelere, rektörlere ve üniversite öğrencisi gençlere teşekkür eden Kasapoğlu, "Genç ofislerin bu işin başlangıcı olduğunu, gençlerle birlikte yönetme ve bu ruhu inşa etmenin en önemli amaçlarından birisi olduğunu söyledi.

Kasapoğlu, "Genç ofislerimiz, gençlerimizin kendi inisiyatifiyle oluşturdukları kültür, sanat, sportif pek çok çalışmanın ortaya konduğu alanlardı ve hamdolsun hızlı bir şekilde bu genç ofis çalışmalarını beraberce büyütmüş olduk. Bununla beraber "gönüllülük faaliyetleri" 2019 yılında başlattığımız gönüllülük yılı çerçevesinde yine üniversitelerimizle birlikte geliştirdiğimiz ve hamdolsun YÖK'ün aldığı önemli bir inisiyatifle üniversitelerdeki müfredata eklenen bir çalışma olarak bugün pek çok üniversitemizde ders olarak okutuluyor." diye konuştu.

Üniversitelerdeki genç ofis sayısını en kısa sürede tüm üniversitelere yayarak daha yüksek bir noktaya taşıyacaklarını kaydeden Kasapoğlu, "Şu ana kadar üniversitelerimizde 118 genç ofisimiz var. Bu iş birliği aynı zamanda bir fırsat eşitliği çalışmasıdır. Şu an itibariyle 400 bine yakın gencimizin bu ofislerden istifade ettiğini görüyoruz. Her bir gencimize ulaşma, her bir gencimizin imkanlardan aynı şekilde istifade etmesini sağlamak bizler için en büyük hedef." şeklinde konuştu.

- "Spor bilimleri fakültelerinin eğitim süreçleriyle ilgili yeni bir döneme başlıyoruz"

Türkiye'nin çok güçlü tesis alt yapısıyla bir spor ülkesi olduğunu vurgulayan Kasapoğlu, şöyle devam etti:

"Üniversitelerimizdeki spor alt yapısını güçlendirme noktasında üniversitelerimizle çok farklı iş birliklerimiz var. Hem tesisleşmeye yönelik hem bu tesislerin kullanımına yönelik bugün yeni bir sürece geçiyoruz. Spor bilimleri fakültelerinin eğitim süreçleriyle ilgili yeni bir döneme başlıyoruz. Spor bilimleri fakültelerindeki 6 dönemlik eğitim sonrası 2 dönemi bakanlığımızın tüm tesislerini bu işe açarak 6+2 şeklinde yeni bir uygulamaya geçiyoruz. Öğrencilerimiz 6 dönemlik dersin akabinde 2 dönem bakanlığımızın tesislerinde ilgi alanlarına göre eğitim yapacaklar, staj yapacaklar. Böylece çok daha nitelikli spor insanlarını yetiştirmiş olacağız."

Sürecin hem uygulama hem de müfredatın kalitesinin artırılması süreci olduğunu aktaran Kasapoğlu, "Gönüllülük dersinin uygulama kısmı 10 haftalık bir uygulama alanı var. Özellikle gençlik merkezleri, genç ofisler, belediyeler, sevgi evleri, huzur evleri, ceza evleri, hastaneler, STK'lar bu işin popüler uygulama alanlarından bir kaçı. Bu çerçevede gönüllülüğün sosyal sorunlar açısından çözüm odaklı bir çalışma olduğunu ve öğrencilerimizin de kişisel gelişimlerine, hayat tecrübelerine çok büyük katkılar sağladığını görüyoruz." ifadelerini kullandı.

- "300'e yakın sporcu, milli sporcu bursundan faydalanıyor"

Milli sporcu burslarının ve bu anlamda vakıf üniversiteleriyle yapılan iş birliklerinin çok önemli olduğunu da dile getiren Kasapoğlu, "Şu ana kadar 300'e yakın sporcumuzun milli sporcu bursundan yüzde yüz tam burslu olarak faydalandığı, bu projenin ne kadar doğru bir başlangıç ve potansiyel ortaya koyduğunun en büyük göstergelerinden biridir." dedi.

Kasapoğlu, genç odaklı bir siyaset ve hizmet anlayışını Türkiye'de inşa ettiklerini belirterek, "Dünyanın en güçlü yurt yapısını ülke gençlerinin emrine amade kıldık ve bu yıl rekor başvuruyla hamdolsun yurtlara rekor yerleştirme oranıyla büyük bir süreci birlikte yönettik. Krediler biliyorsunuz, kredi enflasyon endeksinin ortadan kaldırılması bu da Cumhuriyet tarihinde genç odaklı siyasetin en yakın sonuçlarından biridir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da genç odaklı siyasetimize, hizmet anlayışımıza eser ortaya koymaya birlikte devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

Kasapoğlu, bu üretim sürecini büyütmenin ve taçlandırmanın da herkese düşen bir görev olduğunu belirterek, "Bundan sonra da bugüne kadar olduğu gibi bakanlık olarak üniversitelerimizin, yükseköğretim kurulumuzun yanında olmaya, tüm imkanlarımızı hiç tereddüt etmeden üniversitelerimize seferber etmeye devam edeceğiz." dedi.

Konuşmaların ardından Bakan Kasapoğlu ile YÖK Başkanı Erol Özvar, ilgili protokolü imzaladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber