KPSS'ye bir alt öğrenimden düzeyinden girenlerin ataması iptal edilecek

Memurlar.net olarak daha önce yapmış olduğumuz haberde; lise, önlisans ve lisans gibi birden fazla öğrenim düzeylerine sahip olan adayların en üst öğrenim düzeyinden sınava girmeleri gerektiğini belirtmiştik. Bu konuda KPSS sınav kılavuzlarında açık düzenlemeler yer almaktadır. Ancak bu açık uyarılara rağmen, bazı adaylar bir alt öğrenim düzeyinden sınava girmeye devam etmiştir. Bu çerçevede açılan bir davada Danıştay önemli bir karar vermiştir. Buna göre bir alt öğrenim düzeyinden sınava girenlerin ve bu sınav sonucuna göre atananlarının atamasının iptal edilmesi Danıştay tarafından hukuka uygun bulunmuştur.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 31 Ağustos 2009 00:16, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Aşağıda, Adalet Bakanlığınca, infaz koruma memurluğu için açılan sınava başvuran bir adaya ilişkin karar bulunmaktadır. Aday 4 yıllık açıköğretim fakültesi mezunu olmasına rağmen 2004 yılı KPSS'ye önlisans düzeyinden girmiştir. 2006 yılında yapılan sınava giren aday başarılı olmuş ve atanmıştır. Ancak atama sırasında adayın 4 yıllık mezunu olmasına rağmen KPSS'ye 2 yıllık mezunları gibi girdiği için ataması iptal edilmiştir. Aday bunun üzerine dava açmıştır. Ancak aday hem idare mahekemsinde hem de Danıştay'da kaybetmiştir.

Bu karar çerçevesinde bir kez daha belirtmek gerekirse, adayların KPSS'ye en üst öğrenim düzeyinden girmesi zorunludur. Ancak, sınava gireceği yılda, sınava başvuru tarihi itibariyle henüz mezun olmamış adayların bir alt öğrenim düzeylerinden sınava girmeleri mümkün bulunmaktadır. Sınava başvuru tarihi itibariyle mezun olmuş adayların ise en üst öğrenim düzeyinden sınava girmeleri gerekmektedir. Bu konuda, 2008 KPSS sınavı sırasında yaptığımız ayrıntılı bir açıklama için tıklayınız.

T.C.
DANIŞTAY
Onikinci Daire

Esas No : 2007/6563
Karar No : 2008/6622

Özeti : Davacının 2001 yılında 4 yıllık Anadolu Üniversitesi İşletme bölümünden mezun olduğu halde, 1998 yılında bitirdiği 2 yıllık Gazi Üniversitesi Kırşehir Meslek Yüksekokulu mezunu olduğunu beyan ederek, önlisans mezunu gibi katıldığı sınav sonucu yapılan atamasının iptal edilerek, yerine başkasının atanmasında, hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): ... Vekili : Av. ...
Karşı Taraf : Adalet Bakanlığı

İsteğin Özeti : Kamu Personeli Seçme Sınavında başarılı olan ve infaz ve koruma memurluğu sınavını kazanarak ataması uygun görülen davacının, sözlü sınavda başarılı sayıldığına dair kararın iptal edilerek yerine ... isimli kişinin atanmasına dair 26.7.2006 günlü ve 395 sayılı kararın iptali istemiyle açtığı davada; Adalet Bakanlığı'nın infaz ve koruma memurluğunun karşılanması amacıyla 2006 yılında yapılan sınava katılan davacının, 2001 yılında 4 yıllık-Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümünden (lisans) mezun olmasına rağmen, 1998 yılında bitirdiği 2 yıllık Gazi Üniversitesi Kırşehir Meslek Yüksekokulu mezunu olduğunu beyan ederek önlisans mezunu gibi katıldığı 2004 yılı Kamu Personel Seçme Sınavında davacının gerçeğe aykırı beyanı ile davalı idareyi yanılttığı açık olduğundan atamasının iptal edilerek yerine başka birinin atanması yönündeki işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda Ankara 12. İdare Mahkemesince verilen 30.5.2007 günlü, E:2006/2l65, K:2007/810 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması İstenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi; M. Önder Tekin
Düşüncesi ;İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı: Yaşar Uğurlu
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesine öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA,

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü: İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek jxjzulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.

Ankara 12. İdare Mahkemesince verilen 30.5.2007 günlü, E:2006/2165, K:2007/810 sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan 22.90. YTL yürütmenin durdurulması harcı ile 9.00 YTL posta ücretinin isteği halinde davacıya iadesine, 24.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber