Atanmayan öğretmen ordusu büyüyor

Kaynak : Radikal
Haber Giriş : 10 Haziran 2010 10:24, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

Türkiye'de 327 bin aday kadrolu öğretmen olarak atanmayı bekliyor. Eğitim fakültelerinin yıllık kontenjanı 2009 itibarıyla 53 bin 639'e çıkmış durumda; Milli Eğitim ise yılda ortalama 40 bin atama yapabiliyor

BETÜL KOTAN

ANKARA - Öğretmenlik mesleğindeki arz ve talep dengesizliği, her geçen yıl biraz daha büyüyor. Öğretmen kadrosu bekleyen 327 bin aday var. Milli ğitim Bakanlığı (MEB) ise yılda ortalama 40 bin atama yapabiliyor. Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) eğitim fakültelerinin kontenjanını her yıl biraz daha artırarak geçen yıl itibarıyla 50 binin üzerine çıkarması atanamayan öğretmenler ordusunun sürekli büyümesine neden oluyor.

MEB verilerine göre, Türkiye'de öğretmen kadrolarında 167 binin üzerinde açık var. Kadrolu öğretmen olarak atanmayı bekleyenlerin sayısıysa 327 bin civarında. Bakanlık, atamalar için Maliye Bakanlığı'ndan yeterli kadroyu alamadığından, açığı sözleşmeli ve ücretli öğretmenlerle kapatmaya çalışıyor. Sistemde 549 bin kadrolu, 68 bin sözleşmeli, 61 bin ücretli öğretmen görev yapıyor.

Eski YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İsa Eşme'nin raporuna göre, 1980'li yıllara kadar, öğretmenlik alanında başlıca sorun ?öğretmen açığı'ydı. İhtiyaç fazlası öğretmen sorunuysa ilk kez, 1980'lerde, ortaöğretim branş ve meslek dersleri öğretmenliği alanlarında gündeme geldi. 1981 sonrasındaysa, eğitim fakültelerinin, ortaöğretim öğretmeni yetiştirecek şekilde yapılandırılması, ortaöğretimde arz, ilköğretimdeyse talep fazlalığına yol açtı. Sınıf öğretmeni yetiştiren bölümülerin öğrenim süresi 1990'da iki yıldan dört yıla çıkınca açık daha da büyüdü. Bu açığı kapatabilmek için dönemin Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam, 1996'da, 40 bine yakın üniversite mezununu bölümüne bakmaksızın sınıf öğretmeni olarak atadı.

Yılda 53 bin kontenjan

Bundan sonraki yıllarda eğitim fakültelerinin kontenjanların daha da artırılması, 2000'li yıllardan itibaren, atanamayan öğretmen sayısının iyice yükseltti. 2007'de 33 bin 305, 2008'de 44 bin 909 olan eğitim fakültesi kontenjanı 2009'da 53 bin 693'e ulaştı. Eğitim fakültesi mezunlarının bile önemli bir bölümü uzun süre atama beklemek zorunda kalırken fen edebiyat, ilahiyat ve iletişim fakülteleri öğrencilerine de pedagojik formasyonla öğretmenlik yolunun açılması, sorunun daha da derinleşmesine neden oldu.

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun bir soru önergesine verdiği yanıta göre, bu yıl itibarıyla Türkiye genelinde 549 bin 934 kadrolu öğretmen bulunuyor. Bunların ihtiyacı karşılamaması nedeniyle, 68 bin 53 sözleşmeli, 61 bin 551 de ücretli öğretmen görev yapıyor. Bu rakamlara göre, 2009-2010 eğitim öğretim yılında sistem içerisinde bulunan toplam 679 bin 538 öğretmenin yüzde 80.9'u kadrolu, yüzde 10'u sözleşmeli, yüzde 9'u ise ücretli çalışıyor.

Bakanlığın 2009 İç Denetim Faaliyet Raporu'nda, mevcut norm hesaplama kriterlerine göre sistemde olması gereken oğretmen sayısının 717 bin 824 olduğu belirtiliyor. Bu hesaba göre, ücretli ve sözleşmeli öğretmenler dışarıda tutulduğunda Bakanlığın öğretmen ihtiyacının, 167 bin 890 olduğu ortaya çıkıyor.

Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) giren her 100 öğretmenden her yıl sadece beşi kadrolu olarak atanarak, muradına erebiliyor. Prof. Eşme'nin raporuna göre, en şanslı öğretmenler, Din Kültürü bölümünde. KPSS'ye giren öğretmenlerde atanma oranı Din Kültürü bölümünde yüzde 100, Özel Eğitim'de yüzde 91, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık'ta yüzde 44, Bilgisayar Öğretmenliği'ndeyse yüzde 37.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber