Okul müdürlerinin atama ve yer değiştirmelerinde son durum

Haber Giriş : 15 Eylül 2005 00:13, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

OKUL MÜDÜRLERİNİN ATAMA VE YER DEĞİŞTİRMELERİ,

1- Milli Eğitim Bakanlığı, Okul Müdürlerinin atanması ve yer değiştirmesini düzenlemek amacıyla bir yönetmelik çıkarmıştır. 11.01.2004 tarih ve 25343 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ?MEB Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği? nin 27. maddesi:

?Eğitim kurumu yöneticilerinden haklarında yapılan adli veya idari soruşturma sonucu görev yerlerinin değiştirilmesi uygun görülenler il içinde ya da il dışında, aynı kurumda sicil raporlarına göre son iki yıl üst üste iyi dereceden daha aşağı derecede başarı gösterenlerin görev yerleri ise il içinde aynı tipteki eğitim kurumuna değiştirilebilir.
Soruşturma sonucu yöneticilik görevinden ayrılması uygun görülenler, yöneticiliğe atanma şartlarından birini kaybedenler, sicil raporlarına göre üç yıl üst üste iyi dereceden daha aşağı derecede başarı gösterenler ile iki yıl üst üste olumsuz sicil alanlar yöneticilik görevinden alınırlar.? diyerek okul müdürlerinin zorunlu olarak yer değiştirilme koşullarını düzenlemiştir.

2- Ancak Bakanlık, bu yönetmelikte bir değişiklik yaparak, okul müdürlerinin yer değiştirme işlemini tamamen idarenin keyfiyetine bırakacak bir düzenlemeye gitmiştir. 02.12.2004 tarih ve 25658 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan bu değişiklikte, 27. maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

?Bulundukları eğitim kurumları müdürlüğünde en az beş yıl süreyle görev yapanların bu süreye ait çalışmaları dikkate alınarak, gerekli görülmesi halinde atamaya yetkili makamlarca görev yerleri aynı veya bir üst tip eğitim kurumu müdürlüğü olacak şekilde değiştirilebilir.?

3- Milli Eğitim Bakanlığı, 2004 -2005 Öğretim yılı ikinci dönemimden itibaren bu değişiklik hükümlerinin uygulanması yönünde talimat vermiştir. Bu talimat doğrultusunda ilk önce Eskişehir ve Adana'da okul müdürlerinin yerleri değiştirilmiştir.

4- Ancak yapılan yönetmelik değişikliği ve buna bağlı olarak yapılan atamalar, eğitim yöneticileri arasında büyük huzursuzluk ve tepkiye neden olunca, Bakanlık 10.12.2004 tarihinde 2004/91 sayılı genelgeyi çıkararak, yönetmeliğin 27. maddesi 3. fıkrasının uygulanmasında okul yöneticilerin mağdur olmaması için aşağıdaki kriterlere uyulmasını istemiştir. Buna göre:

?İl Milli Eğitim Müdürlüğü Yönetici Atama Şubelerince, bulundukları eğitim kurumunda en az 5 yıl süreyle görev yapmış olan müdürlerin bu süreye ait;
a) Sicil notu ortalamaları,
b) Ödül ve ceza durumları,
c) Eğitim yönetimi alanındaki ?hizmet içi eğitim, lisansüstü eğitim ve benzeri yollarla- bireysel gelişimleri,
d) Görev yaptıkları eğitim kurumu türüne ait idari yönetmelikte belirtilen görev ve sorumluluklarını yerine getirmedeki başarıları,
e) Sosyal ve kültürel etkinlikleri,
f) Okul ? çevre iletişimindeki etkinlikleri,
g) Eğitim-öğretim faaliyetlerindeki ?görevli oldukları eğitim kurumunda eğitim gören öğrencilerin LGS, ÖSS başarısı ve benzeri- başarı durumları,
h) Görevli oldukları eğitim kurumuna ilişkin gözlem ve denetim raporları,
dikkate alınarak performans değerlendirme analizleri yapılacaktır. Bu analiz sonuçlarına göre görev yerlerinin değiştirilmesi gerekli görülen müdürlerin görev yerlerinin değişikliğine esas olmak üzere hazırlanan bu bilgi ve belgeler teklif ve/veya atamaya yetkili makamlara sunulacaktır.(?) Görev yerlerinin değiştirilmesine karar verilenlerin yer değiştirme işlemleri her ne kadar zaman bağlı olmaksızın yapılabilecek ise de, eğitim-öğretimin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi bakımından çok gerekli görülmedikçe bu kapsamda görev yeri değişikliği yoluna gidilmeyecektir.

Söz konusu hüküm ve hükme ilişkin olarak yukarıda yer verilen açıklamalar, bulundukları eğitim kurumunda 5 yılını dolduran tüm eğitim kurumu müdürlerinin görev yerlerinin değiştirileceği anlamına gelmediğinden, bu hükme yönelik yorum ve uygulamalarda eğitim kurumu müdürlerini huzursuz edecek yaklaşımlardan kaçınılması etkin ve verimli yönetim anlayışının gereğidir.?

diyerek keyfi davranılmamasını, rotasyon şeklinde herkesin atamasının yapılmamasını, belli kriterlerin değerlendirilmesi sonrası ölçütün altında olanların değiştirilmesi yönünde görüş bildirmiştir.

5- Ancak Bakanlık bütün bu söylediklerinin tersini yapmıştır.

6- Haziran 2005' te Milli Eğitim Bakanlığı bizzat kendisi atama yetkisi kendisinde bulunan Anadolu Liseleri, Anadolu Meslek liseleri, Yatılı Bölge okulları başta olmak üzere Türkiye çapında 300 okul müdürünün yerini hiçbir kriter gözetmeden, sadece 5 yılını doldurmuş olmak kriteri ile 2004/91 sayılı genelgelerini çiğneyerek atamaları yapmıştır. Atamaları yaparken de okul denkliği ve il içinde değişiklik yapmayı gözetmemiştir. Bir çok Anadolu Lisesi Müdürünü il dışına atamış, yatılı ilköğretim okullarına göndermiştir. Atamalar kamuoyunda büyük tepki toplamıştır.

7- Aynı şekilde Bakanlığın talimatları ile İllerde 1500' e yakın İlköğretim ve Lise müdürünün atamaları yapılmıştır.

8- Eğitim Sendikaları da konuya duyarsız kalmayarak, bu yanlış uygulamaları mahkemeye götürmüşlerdir. Nitekim Eğitim-Sen Danıştay'a yönetmeliğin iptali yönünde dava açmış ve bu dava sonucu Danıştay 2. Dairesi Esas 2004/8022 sayılı karar ile Eğitim Kurumları Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 27. maddesinin yürürlüğünü durdurmuştur. Durdurma gerekçesinde ??bu süreleri dolduran yöneticilerin atanacakları yerler arasında aynı tip eğitim kurumu müdürlüğüne de yer verildiği; öte yandan, genel, ve soyut nitelik taşıyan ??gerekli görülmesi halinde?? gibi bir ifadenin subjektif uygulamalara neden olabilecek mahiyet taşıdığı, dolayısıyla düzenlemenin bu haliyle yöneticilerin atanacakları yerlerin belirlenmesi konusunu açık kurallara bağlamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava konusu Yönetmelik hükmünün rotasyon uygulaması yapmayı sağlayacak nitelikte olduğunun kabulüne olanak görünmemektedir? diyerek, Bakanlığa güzel bir hukuk dersi vermiştir.

9- Danıştay' ın bu kararı üzerine Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 04.08.2005 tarih 48150 sayılı yazısı ile ? Tüm atamaları ikinci bir emre kadar? durdurmuştur.

10- Personel Genel Müdürlüğü, okulların açılmasına bir hafta kala, hiçbir neden yokken 02.09.2005 tarih 54306 sayılı yazı ile ?durdurulan atamaların gerçekleşmesi? yönünde yeni bir yazı yayınlamıştır. Böylelikle yürürlüğü durdurulan ve yok hükmünde olan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 27. maddesini hukuk dışı olarak kendi kendine uygulamaya başlamıştır.

11- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK bu yazı üzerine Personel Genel Müdürlüğü çıkışlı 05.09.2005 tarih 54450 sayılı yazı ile Danıştay 2. dairesinin yürütmeyi durdurma kararı nedeniyle ?yönetmeliğin yürürlüğü durdurulan maddeleri çerçevesinde herhangi bir işlem yapılmaması? emrini vermiştir. Böylelikle Personel Genel Müdürü' nün yaptığı yanlış uygulamanın önüne geçmiştir.

12- Ancak Personel Genel Müdürü, İllere Bakanın emrinin uygulanmamasını, 02.09.2005 tarih 54306 sayılı yazıları doğrultusunda işlem yapılmasını şifahi emir olarak iletmiş ve Bakanın ?bundan sonra yapılacak işlemler için? talimat verdiği yolunda kendince bir değerlendirmede bulunmuş ve Bakanın üstünde bir pozisyon yaratarak, bakanı hiçe saymıştır.

13- Bu doğrultuda da Okulların açıldığı gün; Ankara ilinde ataması yapılan ve durdurulan okul müdürlerinin atamaları, Danıştay kararı ile ?yok hükmünde? bulunmasına, Bakanın durdurulması emrine rağmen uygulanmaya başlanmış, müdürler zorla görevlerinde ayrılmaya zorlanmışlardır.

14- Okulların açıldığı hafta böyle bir hukuk dışı, eğitim dışı uygulamaya Milli Eğitim Bakanı da seyirci kalmış, kalmaya da devam etmektedir. Bu olay Okullardaki eğitim sürecini derinden etkileyecek, pek çok okulda yönetici değişikliği nedeniyle sistem oturmayacak, müdürlerin hepsi İdari mahkemeye başvurup geri döneceklerdir. Bakanlık hem maddi, hem saygınlık hem de kendisini Eğitim Kurumlarında temsil eden yöneticilerinin moralini bozduğundan işgücü ve verimlilik kaybına uğrayacaktır. Yapılan Atamaların hiçbir anlamı kalmayacaktır.

15- Milli Eğitim Bakanlığı Müdürler rotasyonunu getirme gerekçesi okul müdürlerini derinden yaralamıştır. Milli Eğitim Bakanı uzun süre aynı okulda kalan müdürlerin hırsız olduğunu, çete oluşturduğunu, çevre ile çıkar ilişkisine girdiğini, belirterek kendi eğitim liderlerini çirkin bir şekilde kötülemiştir. Böyle bir suçlamaya aklı başında hiçbir Bakan yapmaz. Eğer bildiğiniz hırsız, çete, çıkar amaçlı örgüt kuran müdür varsa onu görevden alır, görevinizi yaparsınız. Yoksa onu başka bir okula vererek aynı çirkinlikleri sergilemesini engelleyemezsiniz. 20 yıl aynı okulda görevli müdür sayısı da tüm Türkiye de 100'ü bulmaz, ki (Tüm Türkiye'de 52.000 Okul müdürü vardır) onlarda görevlerini şerefleriyle yapmaktadırlar. Eğer çirkin bir ilişki içinde bulunsalardı şimdiye kadar görevde kalmaları mümkün olmazdı.

16- Milli Eğitim Bakanı aynı zamanda İstanbul'da yaptığı konuşmada ? Hakkını arayan okul müdürlerine yaşam hakkı tanınmaması gerektiğini? talimat olarak Milli Eğitim Müdürüne vermiştir. Bakan, Allah' ın verdiği canı hangi din, inanç ve mantıkla kendisi yok etmeye çalışmaktadır. Bu söz bütün okul müdürlerini arasında infial yaratmış, onları son derece yaralamış, ve üzmüştür. Yaşamlarının ellerinden gideceği korkusu ile Okul Müdürlerinin hak arama taleplerini mi engelleyeceğini düşünmektedir. Bu yaklaşım son derece yanlıştır. Devlet adamlığına yakışmayan, mafyavari ve hukuk devleti anlayışından uzaktır.

17- Bakan ve Personel Genel Müdürü, Okul Müdürlerine karşı kin, nefret duygularıyla yaklaşmaktadırlar. Bunun nedeni nedir? Bu mudur ?etkin ve verimli yönetim anlayışı??

Haber Gönder yoluyla yazan: Memulus

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber