Koncuk, toplu sözleşme sürecini değerlendirdi
2013 Yılı Toplu Sözleşme görüşmeleri başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Reşat Moralı Toplantı Salonunda yapılan görüşmelere Türkiye Kamu-Sen adına Genel Başkan İsmail Koncuk, Genel Toplu Sözleşme Sekreteri ve Türk İmar-Sen Genel Başkanı Necati Alsancak ve uzman heyetimiz katıldı.
Toplantının açılışında bir konuşma yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Toplu Sözleşme görüşmelerinin hayırlı ve uğurlu olmasını diledi. 2014-2015 yılı için memur ve emeklilerin mali ve sosyal hakları için görüşmeler yapılacağının altını çizen Bakan Çelik, Konfederasyonların Toplu Sözleşme taleplerinin 1 hafta önce Devlet Personel Başkanlığına iletildiğini ve bu taleplerin dikkate alınarak çalışma ve görüşme takviminin belirleneceğini söyledi.
KONCUK: KAMU ÇALIŞANLARININ İKİ PATRONU OLDU HAYIRLI OLSUN
Konfederasyon Genel Başkanımız İsmail Koncuk ise yaptığı konuşmaya heyetleri Türkiye Kamu-Sen adına selamlayarak başladı. Koncuk, “Böyle bir mübarek ayda Toplu Sözleşme görüşmelerine başlıyoruz, inşallah sonuçları da hem milletimiz hem de kamu çalışanları açısından hayırlı ve uğurlu olur. Öncelikle oturma düzeninden başlamak isterim. Allah hayırlı ve uğurlu etsin, kamu çalışanlarının iki tane patronu oldu. Böyle bir oturma düzeni olmaz. Toplu Sözleşme taraflar arasında yapılan görüşmelerdir. İki tarafın başkanı da tarafların içinde olur, karşılıklı müzakereler yapılır. Sayın Gündoğdu sayın Bakan'ın zaman zaman toplantılarda tek başına oturmasına karşı çıkmıştı. Teşbihte hata olmasın ama iki ordu savaşacak, iki tane komutan çıkacak yan yana ordunun savaşmasını seyredecek gibi bir manzara var şu anda. Böyle bir Toplu Sözleşme düzeni olmaz bunu kınıyorum. Bu masanın geçen yılki düzenine döndürülmesi bu Toplu Sözleşmenin ve pazarlığın ruhuna uygun olacaktır diye düşünüyorum.” dedi.
KONCUK: BU MASADAN BAŞARILI SONUÇLAR ELDE EDİLMESİNİ ÖNEMSİYORUZ
Memuru ve Emekliyi enflasyona ezdirmedik diyerek masaya oturulursa bu masadan bir çözüm çıkmaz diyen Genel Başkan İsmail Koncuk, Bakan Faruk Çelik'in verdiği rakamların kamu çalışanları ve hayatın gerçeğini yansıtmadığını söyledi. Koncuk, “Kamu çalışanları dertli, sayın Bakan az önce birçok rakam verdi ama bu rakamlar kamu çalışanlarının ve hayatın gerçeğini yansıtmıyor. Kağıt üzerinde kamu çalışanlarının, emeklilerin maaş zamlarının şöyle iyi böyle iyi yapıldığı söylendi, yok öyle bir şey. Siz enflasyon oranında zam yaptıysanız bu sıfır zam demektir. Esas olan ekonomik büyümeden insanımızı faydalandırmaktır. Türkiye'de kişi başına milli gelirin 3500 dolardan 10 bin 500 dolara çıktığını söyleyeceğiz ama memurlarımıza, emeklilerimize enflasyon oranında zam yaptık diye övüneceğiz. Türkiye ekonomisi reel olarak yüzde 77 oranında büyürken kamu çalışanlarının alım gücü yüzde 24.6 oranında azalmıştır. Bunu görmek lazım. Bu rakamları bilmezsek, kamu işveren kurumu biz bugüne kadar memurun ve emeklinin istediğini yaptık onları enflasyona ezdirmedik mantığıyla bu pazarlık masasına oturursa bu toplu pazarlıktan hiçbir şey çıkmayacağı çok açıktır. 2002 yılında milli gelirden kamu çalışanlarına ayrılan pay 6.6 idi. Bugün bu oran 6.2'ye inmiştir. Maliye Bakanlığı'nın verileridir bunlar. 5 milyar 84 milyon kamu çalışanlarının cebinden alınıp başka kesimlere verilmesi anlamına gelir. Bu Toplu Sözleşme 4 milyon 400 bin insanı ilgilendiriyor. 2 milyon 600 bin kamu çalışanı ve 1 milyon 800 bin emeklimizi ilgilendiren son derece önemli bir toplantı yapıyoruz. Buradaki amacımız kamu çalışanları ve emeklilerimizi insanca yaşayacak bir hayat standardına kavuşturmaktır. Bu masadan başarılı sonuçlar elde edilmesi gerektiğini önemsiyoruz.” dedi.
KONCUK: BU MASADAN 4/C LİLERE KADRO ÇIKMALI
Her platformda olduğu gibi Toplu Sözleşme masasında da 4/C dramını gündeme taşıyan Genel Başkan İsmail Koncuk, “bu masadan 4/C lilere kadro çıkmalı” dedi. Koncuk, “4/C lilere bu masadan kadro çıkmalı. Eğer bir ülke 23 bin 4/C liye sadece 500-600 TL. fazla maaş vereceğiz diye bunları insanlık dışı çalışma şartlarına, Hukuk dışı çalışma şartlarına mahkum ederse ve onları görmezden gelirse bu ülkede kimsenin insan haklarından bahsetmeye hakkı yoktur. 4/C liler ister 1 kişi ister 23 bin kişi olsun, bu sorun ortadan kalmadıkça, Türkiye'de çalışanlarımızı insanca yaşatıyoruz iddiasında bulunmak mümkün değildir.” dedi.
KONCUK: BU ÜLKEDE FİKİR VE DÜŞÜNCE HÜRRİYETİ VARSA BU POLİSLER MESLEĞE YENİDEN DÖNDÜRÜLMELİDİR
Sendika kurdukları için meslekten atılan 6 poliste Toplu Sözleşme masasında Genel Başkanımız tarafından gündeme taşındı. Koncuk, “Meslekten atılan 6 tane polisimizin sadece sendika kurdular diye meslekten atılmasını ben buradan bir kez daha kınıyorum. İleri demokrasinin olduğu sanılan bu ülkede sadece sendika kurdular diye Baba, aile reisi, 6 tane genç polisin meslekten atılması hangi insanlık anlayışıyla bağdaşabilir. Bu hükümetin problemidir. Eğer bu ülkede gerçekten demokrasi varsa, fikir ve örgütlenme hürriyeti varsa bu altı gencimiz mesleğe döndürülmelidir.” dedi.
KONCUK: EMEKLİLERİN YAŞADIĞI DRAM ARTIK SONA ERMELİ
Emeklilerin yaşadığı sıkıntıların çok ciddi boyutlara ulaştığını belirten Genel Başkanımız İsmail Koncuk, emeklilerin hak ettikleri maaş ve ikramiyeyi almaları gerektiğinin altını çizdi. Koncuk, “Emeklilerimizin durumu gerçekten çok kötü. Tüm kazançların ek ödemelerin, ek derslerin, döner sermayelerin, ikramiye ve fazla çalışma ücretlerinin artık emekli maaşları ve emekli ikramiyelerine yansıtılmasının zamanı gelmiştir. Geçtiğimiz günlerde emekli olan bir arkadaşımıza 1292 TL. maaş bağlandı. Devlet Demir Yollarında 30 yıl çalışan bir arkadaşımız. Bu Türkiye'ye yakışan bir manzara değildir. Emeklilik yaşı 65'e çıkartılmış ama kanun diyor ki, 30 yılını değerlendiririm. 23 yaşında göreve başlayan bir devlet memuru 42 yıl çalışmalı ki emekli olabilsin ama çalışmasının 12 yılını hesaba katmayan bir anlayışla emeklilik sistemi düzenlenemez. Kamu işçilerinde olduğu gibi, tüm çalışma süresi emekliliğe sayılmalı ve bu sorun Toplu Sözleşme döneminde çözülmeli. Ramazan Bayramı geliyor, bayramlar dar gelirliler çalışanlarımız ve emeklilerimiz yönünden tam bir azap bayramı oluyor. Dün bir reklam izledim, torunlarını çocuklarını bekleyen bir dede. Aklıma şu geldi, bu dedenin 40-50 tane torunu gelse hangi maaşla nasıl harçlık verecek hepsine? Emeklilerimizin yaşadığı bu dram ve ızdırap düzeltilmeli ve bir vefa gereği hak ettikleri emekli maaşı ve ikramiye verilmelidir.” dedi.
KONCUK: SAYIMIZ ARTARKEN İNSANLARIN MİLLİ GELİRDEN ALDIĞI PAYDA ARTMALIDIR
Aile ve Çocuk yardımının hedefe uygun olarak düzenlenmesi gerektiğini belirten Genel Başkan İsmail Koncuk, sayımız artarken insanların milli gelirden aldığı payında artması gerektiğini belirtti. Koncuk, “Aile yardımı çocuk yardımı ki, sayın Başbakan 3 çocuk konusunda çok iddialıdır, o zaman bu hedefe uygun aile ve çocuk yardımı mutlaka yapılmalıdır. Peygamberimiz, “ Ben ümmetimin çokluğuyla övünürüm” diyor. Türkiye Cumhuriyeti iyi yönetildiği sürece 70 milyonun çok üstünde insanı besleyebilecek güç ve kudrette olduğunu düşünüyorum. Sayımız inşallah artar ama sayımız artarken insanların milli gelirden aldığı payında artması gerekir. O nedenle Aile ve Çocuk yardımının da hedefe uygun bir şekilde düzenlemesi gerekir.” dedi.
KONCUK: GREV VE SİYASET HAKKINI İSTİYORUZ
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk Memurların Grev ve Siyaset yapma haklarını da istediklerini belirtti. Koncuk, “Grev ve Siyaset yapma hakkını istiyoruz. Anayasa Uzlaşma Komisyonunda da memurun siyaset yapma hakkının önündeki engeller kaldırılıyor. Bu konuda bu masanın konularından biridir. Geçtiğimiz yıllarda şöyle bir kanun çıkarıldı, bir sendika başkanı Milletvekili, il Genel Meclisi hatta Muhtar adayı bile olsa Sendika Başkanlığını, Dernek başkanı ise bu görevini bırakacak. Bu seçilme hakkına engel bir uygulamadır. Türkiye'nin bir siyaset okulu yoktur ve siyasetçiler elbette sivil toplum örgütlerinde yetişecektir. Bunlar mutlaka düzeltilmelidir.” dedi.
KONCUK: ŞARK KURNAZLIĞI YAPILIYOR
Sendikaların 1 hafta öncesinden taleplerini Devlet Personel Başkanlığına verdiğini belirten Genel Başkan İsmail Koncuk, Maliye'nin ise teklifleri hep son güne bıraktığını belirterek, “şark kurnazlığı yapılıyor” dedi. Koncuk, “Kamu işveren Kurulunun masaya hazırlıklı gelmesi lazım, burada şark kurnazlığı yapılıyor. Yıllardır mali teklifler hep son güne bırakılır. Maliye'nin böyle bir taktiği vardır bu doğru bir yaklaşım değildir. Sendikalar taleplerini 1 hafta öncesinden Devlet Personel Başkanlığına veriyor ama Kamu işveren Kurulu karşımıza hiçbir rakamla gelmiyor. Bu rakamı ortada tartışalım yüzde 5 ya da 10 neyse bunu bir tartışalım. Buna fırsat verilmelidir.” dedi.
KONCUK: DAYANIŞMA AİDATI SENDİKA AĞALIĞININ ÖNÜNÜ AÇACAK BİR UYGULAMADIR, TÜRKİYE KAMU-SEN OLARAK BUNU DOĞRU BULMUYORUZ
Dayanışma aidatı ve Toplu Sözleşme primine yönelik olarak görüşlerini açıklayan Genel Başkanımız İsmail Koncuk, “bu uygulama sendika ağalığının önünü açacak bir uygulamadır. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak buna karşıyız” dedi. Koncuk, “ Dayanışma Aidatı ve Toplu Sözleşme primine de bir cevap vermek isterim. Dayanışma aidatının yıllardır rahatsız olduğumuz sendika ağalığı yaratacağına inanıyoruz. İşte bu izlenimlerle doğmuş dayanışma aidatı, afaki paralar sendikaların kasalarının şişmesine sebep olmuşlar. Ben İsmail Koncuk olarak ve Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı olarak ta dayanışma aidatının sendika ağalığının önünü açacak bir uygulama olacağı düşüncesiyle doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum. Aynı zamanda dayanışma aidatı sendikal rekabette de olumsuzluklar yaratacak bir durum arz etmektedir. Düşünün bir siyasi parti seçime giriyor kasası tamtakır, diğer siyasi parti bir eli yağda bir eli balda. Nasıl bir yarış olacak? Aynı durum sendikal alanda da olmamalı. Dayanışma aidatı aynı zamanda sendikalara üye olmayan kişileri ikinci kere cezalandırma anlamı da taşıyacaktır. Çünkü sendikalara üye olmayanlar zaten Toplu Sözleşme ikramiyesi alamamaktadır. Birde dayanışma aidatı ödeyerek faydalanmaları kanun haline gelirse sendika üyesi olmayanlar Toplu Sözleşme ikramiyesi almayacak hem de dayanışma aidatı ödeyerek iki kez cezalandırılmış olacaklar. Böyle bir uygulama Demirperde ülkelerinde ki gibi sendikacılığı yok edip, sendikal rekabete darbe vuracak ve güdümlü bir sendikacılık anlayışını ortaya çıkaracaktır. Memur-Sen Toplu Sözleşme Priminin yetkili sendika üyelerine yüzde 50 fazla ödenmesini istiyor. Mesela Türkiye Kamu-Sen üyesi 50 TL. Toplu Sözleşme ikramiyesi alırken, yetkili sendika üyesi 75 TL. alacak. Bu birinci, ikinci, üçüncü sınıf sendika üyelikleri yaratacak bir durumdur. Zaten 4688 sayılı kanunda buna cevaz vermiyor. Şayet bu konuda bir düzenleme yapılacaksa, Toplu Sözleşme İkramiyesi tüm sendikaların üyelerine, Türkiye Kamu-Sen'in teklif ettiği gibi üç ayda bir 421 TL. olmalıdır. Kamu işçilerine yılda 120 gün ikramiye veriliyor, kamu çalışanlarına ise ikramiye adı altında ayda 15 TL. vermek kocaman bir ayıptır. Burada da bir eşitsizlik vardır ve bu eşitsizlik giderilmelidir. Benim sendikam farklı olsun benim sendika üyem farklı değerlendirilsin böyle bir anlayış olmaz.”dedi.
KONCUK: EK GÖSTERGELER YENİDEN DÜZENLEMELİDİR
Ek ödemeler konusuna da değinen Genel Başkanımız İsmail Koncuk, geçtiğimiz yıl bu konuda oluşan tepkilerin dikkate alınmasını ve adımlar atılmasını istedi. Koncuk, “Geçtiğimiz yıl bir iş bırakma eylemi yaptık ve bu eylemin amacı öğretmen ve akademisyenlerimizin göz önüne alınmamasıydı. Birçok devlet memurunun ek ödemesi bir miktar artırıldı ama öğretmen ve akademisyenlerimiz başlıca olmak üzere buna Kit'leri de dahil edebiliriz, hekim dışı sağlık çalışanları ve postacıları da dahil edebiliriz, onların ek ödemelerinde de bir artış olmadı. Geçen yıl çok ciddi tepki oldu, biz Öğretmenler, akademisyenler ve Kit çalışanlarının ek ödeme oranlarının 25 ila 75 puan arasında artırılmasını talep ediyoruz. Ek göstergelerin mutlaka yeniden düzenlenmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Ek göstergeler yeniden düzenlemelidir. 657 sayılı yasa köhneleşmiş diyen bizzat Çalışma Bakanı sayın Faruk Çelik'tir. Kendisinin önüne bir çalışma sunduk, dedik ki, 657 sayılı kanunu değiştirecekseniz böyle değiştirin dedik. Son torba yasada kendisine sunduğumuz 80 tekliften bir tanesi bile yer almadı. Bir taraftan 657 köhnemiş diyecek diğer taraftan da böyle düzeltin denilen teklifleri görmezden geleceksiniz. Bu bağlamda, ek gösterge oranlarının da 800 puan artırılmasını talep ediyoruz. Ben Toplu Sözleşmelerin Kamu çalışanlarına , milletimize ve devletimize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyor saygılar sunuyorum.” diyerek sözlerini noktaladı.
Oluşturulan takvime göre, sendikalar hizmet kollarının sorunlarını görüşmek üzere yarın saat 14:00'da toplanacak ve konuyla ilgili komisyonlar oluşturulacak.
Komisyonlar hafta sonu çalışmalarını devam ettirdikten sonra 6 Ağustos Salı günü yapılacak toplantıda hizmet kollarının talepleri genel değerlendirmeye tabi tutulacak.
Toplu Sözleşme görüşmelerinin bayramdan sonra devam etmesi bekleniyor.