Diyanet İşleri Başkanlığı Bunu Yaparsa...

Devlet memuriyetine atama yapılacaksa bunun adil bir şekilde yapılması gerekmektedir. Ancak Diyanet İşleri Başkanlığının, 657 sayılı Kanunun 4/C maddesine göre alacağı 2500 adet sözleşmeli Kur'an Kursu öğretici uygulaması, adaylarla alay eder niteliktedir. Söz konusu bu ilana başvurular açık ve net bir şekilde duyurulmadığı gibi sadece Fahri Kuran Kursu Öğreticisi olarak görev yapıyor olanların başvurusu kabul edilmiştir. Detay için başlığa tıklayın.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 26 Şubat 2006 00:31, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Aşağıdaki yazı Aslı adlı bir ziyaretçimiz tarafından bizlere gönderilmiştir. Benzer konu hakkında Foruma da çok sayıda yazılmış olup, bu başlıklara aşağıdaki adresten ulaşabilirsiniz.

2500 sözleşmeli kuran kursu öğreticilerinin hepsi fahrilerden mi alınacak?...

fahri kur'an kursu öğreticiliği nasıl olunur?şartları nedir?

sözleşmeli için fahri olmak şart mı

12.12.2005 tarihli Bakanlar kurulu kararı (Kur'an Kursu Öğreticilerinin Sözleşme Esasları)

Fahri Kur'an Kursu Öğreticileri Sözleşmeli Statüye alınıyor (Müjde)

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR?

Sayın Site Yetkilileri,

Sizlere Kastamonu İlinden yazıyorum. Ben 1996 yılında Hatay İli Dörtyol İlçesi İmam Hatip Lisesinden mezun olmuş bir bayanım.İsmim Aslı Kaplan 2004 yılında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavına girmiş olup bu sınav sonucunda 76,500 puan aldım. Aynı şekilde 2005 yılı Kasım ayında Diyanet İşleri Başkanlığınca çeşitli il merkezlerinde Kuran Kursu Öğreticiliği için yapılan yeterlilik sınavında da başarılı oldum.

2005-2006 Eğitim-Öğretim yılında da Açık Öğretim Fakültesi ilahiyat Ön Lisans programına kayıt yaptırdım.Tüm bunlardan sonra büyük bir istek ve moralle hem eğitimime hem Eylül ayında yapılacağı bildirilen KPSS 'ye hazırlanmaktaydım.Amacım bu sınavlarda başarılı olup Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde Kuran Kursu Öğreticisi olmak idi.

Sizlere bu yazıyı yazmama sebep olan konu ise; içinde bulunduğumuz Şubat ayı içinde Diyanet İşleri Başkanlığınca yaklaşık 2500 adet (sayıyı tam olarak kimse bilmiyor, 7000 olduğunu söyleyenler bile var) kişinin Kuran Kursu Öğreticisi olmak amacıyla sözleşmeli statüsünde göreve başlatılmaları.

İşin en trajik yönü ise bu sözleşmeli olarak alınan kimselerde aranılan niteliklerin en hafif ifadeyle insanlarla alay eder nitelikte komik ve inanılmaz derecede tuhaflıklar taşıması.

Gerek kadrolu gerekse sözleşmeli pozisyonlara kadro ihdasında 57.hükümet döneminden bu yana Merkezi Sınav Sistemiyle alım yapılırken nasıl oluyor da bu dönemde insanların gözünün içine baka baka dalga geçercesine Diyanet İşleri Başkanlığı akla zarar bir kararla bütün kuralları hiçe sayarcasına bir uygulamaya imza atıyor.Ne hazindir ki ne hükümet ne hükümetin ilgili bakanı ne meclis ne milletvekilleri ne personel başkanlığı ne ösym ne sivil toplum örgütleri sesini çıkarmıyor.Bu hem düşündürücü hem sinir bozucu bir durum değil mi?

Şu an kamuoyunun bilmediği veya çok az kimsenin bildiği bu, ilginç sözleşmeli kriterlerini hem sizlerle paylaşmak hem de sessiz ve mağdur edilmiş ve mağdur edildiğini henüz anlayamamış veya benim gibi anlayıp demoralize olmuş insanlara yardımcı olmanızı istemektir

Gelelim Diyanet İşleri Başkanlığının son kriterlerine.Sözleşmeli statüde Kuran Kursu Öğreticisi olabilmek için

1)Fahri Kuran Kursu Öğreticisi olarak görev yapıyor olmak.

2)Yeterlilik belgesi almış olmak.

İlk bakışta belki ne var canım bunda denebilecek bu kriterlerin bazı ilginç ve düşündürücü kısmına gelince;

1)Bir insan düşünün ki bulunduğu ilde fahri Kuran Kursu Öğreticisi olarak görev yapma imkanı elde edememiş olsun veya bir insan düşünün ki bu uygulamanın başlamasından sadece bir gün önce fahri Kuran Kursu Öğreticisi vasfını kazanmış olsun. Bunun nasıl bir kazanım olduğu çok muallak tabi ki.

2)Bir insan düşünün ki İlahiyat Fakültesi mezunu olsun, 2004 KPSS sınavında 70'lerin üzerinde puan alsın, ama fahri Kuran Kursu Öğreticisi olarak görev alamamışken bir İmam Hatip Lisesi mezunu düşününki 2004 KPSS'ye bile girmemiş sadece fahri Kuran Kursu Öğreticisi olarak görev yapıyor olsun ve o bu hak!tan yaralanırken diğeri ne hali varsa görsün.

3)Bir insan düşünün ki 2004 KPSS' ye girmiş ve 70-80 ve hatta daha fazla puan almış ayrıca Kuran Kursu Öğreticiliği için yeterlilik belgesi almış olsun ama il müftülüklerinde birilerinin vicdanına terkedilmiş bir durumla karşı karşıya kalsın. Sonuçta yukarıda sayılan kriterleri(!) taşımadığı için bu hakkı elde edemesin..

Amacım hiçbir Arkadaşın hakkını yemek veya olayı kişiselleştirip bir kuruma hakaret etmek değil. Eğer Diyanet İşleri Başkanlığı sözleşmeli statüsünde personel alımında bu kriterleri önceleyecek idi ise biz niye uğraşıyoruz o zaman KPSS ile Ön Lisans ile.Nasıl olsa bir anlamı yok bunların.

Bu konu hakkında kamuoyunun hassasiyetine kulak verirseniz bu hem bir yanlışlığın engellenmesi anlamına gelecektir,hem de sizlerin nasıl ehemmiyetli bir işlev gördüğünüz ortaya çıkacaktır.Aksi halde vay memleketimin insanının haline.

Saygılar sunuyorum.

Aslı

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber