Gül'den yeni yargı paketine onay

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kamuoyunda "Yeni Yargı Paketi" olarak bilinen "Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu" onayladı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 27 Haziran 2014 21:11, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58
Gül'den yeni yargı paketine onay

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kamuoyunda "yeni yargı paketi" olarak bilinen "Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile 2 ayrı kanunu daha onayladı.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamaya göre, Gül, 6545 sayılı "Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun", 6546 sayılı "Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanun" ve 6547 sayılı "Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği Arasında İzinsiz İkamet Eden Kişilerin Geri Kabulüne İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun"u onaylayarak, yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdi.

Bölge İdare Mahkemeleri 3 ay içinde kurulacak

- Kamuoyunda "Yeni Yargı Paketi" olarak bilinen kanuna göre çocuğu cinsel yönden istismar eden kişiye, 8 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası uygulanacak

- Cinsel saldırı için başvurulan cebir ve şiddet sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilecek

- Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç edenler 20 yıldan 30 yıla kadar hapse çarptırılacak

- Uyuşturucu bulunduran ya da kullananlar, dava açılmasının ertelenmesi hükmünden bir kez yararlanacak

- Ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle hayatını yalnız idame ettiremeyen mahkumlar, toplum bakımından ağır ve somut bir tehlike oluşturmuyorsa cezalarının infazı geri bırakılacak

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kamuoyunda "Yeni Yargı Paketi" olarak bilinen "Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu" onayladı.

Cumhurbaşkanı Gül tarafından yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilen kanuna göre, cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişi, mağdurun şikayeti üzerine 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak. Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişiye, 8 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası uygulanacak.

Kanuna göre, bir yabancının, yabancı ülkede Türkiye'nin zararına rüşvet ve nüfuz ticareti suçu işlemesi halinde ve Türkiye'de bulunduğu takdirde yargılama yapılması Adalet Bakanı'nın iznine bağlı olmayacak. Yabancı bir ülkede işlenen veya işlendiği iddia edilen bir suç nedeniyle yargılanan ya da mahkumiyet alan yabancılar, haklarında soruşturma olması halinde de iade edilebilecek.

Kanun, cinsel dokunulmazlığa karşı suçların cezalarında önemli artışlar öngörüyor. Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişiye, mağdurun şikayeti üzerine, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası verilecek. Cinsel davranışın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde verilecek ceza 2 yıl ile 5 yıl arasında olacak. Suçun, vücuda organ ya da bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda verilecek ceza, 12 yıldan az olmayacak. Bu suçun eşe karşı işlenmesi halinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikayetine bağlı olacak.

Suçun beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, kamu görevinin, vesayet veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey anne, üvey kardeş, evlat edinen veya evlatlık tarafından, silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte, insanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi halinde bu cezalar yarı oranında artırılacak.

Cinsel saldırı için başvurulan cebir ve şiddetin, kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması halinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanacak. Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilecek.

-Cinsel istismara 15 yıla kadar hapis

Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, 8 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde 4 yıl ile 8 yıl arasında ceza verilecek. Cinsel istismarın vücuda organ ya da bir cisim sokularak gerçekleştirilmesi durumunda verilecek ceza, 16 yıldan az olmayacak.

Suçun birden fazla kişi tarafından birlikte, insanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım ya da gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından ve kamu görevinin ya da hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılacak.

Cinsel istismarın, çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi halinde de cezalar yarı oranında fazlalaştırılacak. Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması halinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanacak. Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilecek. Cebir, tehdit ve hile olmaksızın 15 yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikayet üzerine 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.

Kanun, ensest ilişkilere ilişkin cezaları da düzenliyor. Suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi halinde, şikayet aranmaksızın 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası uygulanacak. Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi halinde, şikayet aranmaksızın aynı ceza uygulanacak.

Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına ya da adli para cezasına hükmolunacak. Ancak suçun çocuğa karşı işlenmesi halinde 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası verilecek.

Suçun kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım ya da gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından, aynı iş yerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle ve teşhir suretiyle işlenmesi halinde bu ceza yarı oranında artırılacak. Bu suç nedeniyle mağdur işi bırakmak, okuldan ya da ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamayacak.

-Nitelikli hırsızlığa 7 yıla kadar hapis

Kanunda, nitelikli hırsızlık suçunun 2 yıldan 5 yıla kadar olan cezası da 3 yıldan 7 yıla çıkarılıyor. Haksız yere bir yerin kilitlenmesini engellemek eylemi de nitelikli hırsızlık suçu kapsamında sayılacak.

Kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından veya ölmesinden yararlanarak, elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle ya da özel beceriyle, doğal afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak, haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla, başka aletle kilit açarak ya da kilitlenmesini engelleyerek, bilişim sistemlerinin kullanılmasıyla, tanınmamak için tedbir alarak veya resmi sıfat takınarak, herkesin girebileceği yerde kilitlenerek ya da bina içinde muhafazaya alınan eşya ile büyük veya küçük baş hayvan hırsızlığının cezasının alt sınırı 3 yıldan 5 yıla, üst sınırı 7 yıldan 10 yıla çıkarılıyor.

-Uyuşturucu imal edene 30 yıla kadar hapis

Kanun, uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi için verilen "10 yıldan az olmamak üzere hapis" cezasını, "20 yıldan 30 yıla kadar" artırıyor.

Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi 10 yıldan az olmamak üzere hapis cezasına çarptırılacak. Uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen ya da satılan kişinin çocuk olması halinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası 15 yıldan az olamayacak.

İthal veya imalatı resmi makamların iznine bağlı olan uyuşturucu ve uyarıcı madde üretiminde kullanılan maddeyi ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişiye verilecek ceza da 4 yıldan 8 yıla çıkarılıyor.

Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma ve özendirme suçunun 2 yıldan 5 yıla kadar olan hapis cezası, 5 yıldan 10 yıla kadar olacak.

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden, bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullananlar, 2 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılacak. Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada 5 yıl süreyle kamu davası açılmasının ertelenmesine karar verilecek. Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari 1 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanacak.

Kişinin, erteleme süresi zarfında yükümlülüklerine veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi, bulundurması veya kullanması halinde kamu davası açılacak.

- Yargı görevi yapanı etkileme

Kanun, yargı görevi yapanı etkileme suçunun unsurunda değişiklik yapıyor. Buna göre, yargı görevi yapanı, bilirkişi veya tanığı etkileme fiili, yürütülen soruşturmada suç olmayacak. İki yıldan dört yıla kadar hapis cezası öngören bu eylemin teşebbüsü iltimas derecesini geçmezse 6 aydan 2 yıla kadar ceza verilecek.

Suç soruşturması veya kovuşturması sırasında kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk halleri de dahil olmak üzere, hakimler ve cumhuriyet savcılarının verdikleri kararlar veya yaptıkları işlemler nedeniyle tazminat davaları ancak devlet aleyhine açılabilecek. Devlet, ödediği tazminatı, görevini kötüye kullanan kamu görevlilerine bir yıl içinde rücu edecek.

Suçtan zarar görenler, takipsizlik kararlarına karşı en yakın yerdeki ağır ceza mahkemesine değil, aynı yerdeki ağır ceza mahkemesinin bulunduğu sulh ceza hakimliğine itiraz edecek.

- Hasta tahliyelerine somut kriter

Ağır hastalık ya da engellilik nedeniyle cezanın infazının geri bırakılması şartlarında da daha net düzenlemeye gidildi.

Cezanın infazının geri bırakılması koşulu olarak, "toplum güvenliği bakımından tehlikelilik" unsuruna "ağır ve somut bir tehlike" kriteri ekleniyor. Böylece, ağırbir hastalık veya engellilik nedeniyle hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum bakımından ağır ve somut bir tehlike oluşturmayan mahkumların cezalarının infazının geri bırakılması amaçlanıyor. Düzenlemeye göre, ağır ve somut tehlike açıkça belirlenmediği ve gerekçelendirilmediği takdirde bu mahkumların cezasının infazı geri bırakılabilecek.

-Ödenmeyen para cezası için kamuya yararlı iş

Adli para cezasının ödenmemesi nedeniyle cezası hapse çevrilen hükümlüler, denetimli serbestlikten yararlanamayacak.

Adli para cezasının ödenmemesi halinde uygulanacak yaptırımlarda da bazı yenilikler olacak. Hükümlünün, belli sürede adli para cezasını ödememesi halinde Cumhuriyet savcısının kararıyla, ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilecek. Hükümlünün 2 saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilecek. Günlük çalışma süresi en az 2 en fazla 8 saat olacak. Hükümlü, hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin uyarı ve önerilerine uymazsa, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek, kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilecek.

Hükümlü, hapis yattığı veya kamuya yararlı işte çalıştığı günlerin dışındaki günlere karşılık gelen parayı öderse, hapisten çıkartılacak veya kamuya yararlı işte çalıştırılması sona erecek.

- Denetim süresinde tıbbi tedavi

Cezanın infazı tamamlandıktan sonra devam eden denetim süresi içinde, kendilerine yüklenen yükümlülüklere ve yasaklara aykırı hareket eden mükerrerler, infaz hakimi kararı ile disiplin hapsine tabi tutulacak. Disiplin hapsinin süresi 15 günden az ve 3 aydan fazla olamayacak.

Çocuğa karşı işlenen bir suçtan dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına veya müebbet hapis cezasına mahkumiyet halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının 39 yılının, müebbet hapis cezasının 33 yılının, süreli hapis cezasının dörtte üçünün infaz kurumunda iyi halli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilecek.

Koşullu salıverme süreleri, TCK'nın 102. maddesinin ikinci fıkrasında tanımlanan cinsel saldırı suçundan, 103. maddesinde tanımlanan çocukların cinsel istismar suçundan, 104. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında tanımlanan reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan, 188. maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan dolayı hapis cezasına mahkum olanlar hakkında da uygulanacak.

Bu suçlardan dolayı hapis cezasına mahkum olanlar hakkında, cezanın infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi içinde "tıbbi tedaviye tabi tutulmak", "tedavi amaçlı programlara katılmak", "suçun mağdurunun oturduğu ve çalıştığı yerleşim bölgesinde ikamet etmekten yasaklanmak", "mağdurun bulunduğu yerlere yaklaşmaktan yasaklanmak", "çocuklarla bir arada olmayı gerektiren bir ortamda çalışmaktan yasaklanmak", "çocuklar hakkında bakım ve gözetim yükümlülüğünü gerektiren faaliyet icra etmekten yasaklanmak" tedavi ve yükümlülüklere karar verilebilecek.

Bu tedbirler, çocuk failler hakkında uygulanmayacak.

Yeni kanuna göre, Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun ile Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanunun uygulanması kapsamında yapılacak tebligatlar, elektronik ortamda yapılabilecek ve tebligata elektronik ortamda cevap verilmesi istenebilecek.

-HSYK Genel Kurulu, Teftiş Kurulu Başkanı ve başkan yardımcılarını atayacak

HSYK Genel Kurulu, Teftiş Kurulu Başkanı ve başkan yardımcılarını da atayacak. Genel Kurul, üyelerin hangi dairede asıl ve tamamlayıcı üye olarak görev yapacağına seçimle karar verecek. Genel Kurul, her dairenin kendi üyeleri arasından bir üyeyi o dairenin başkanı olarak seçecek. Adalet Bakanlığı Müsteşarı daire başkanı seçilemeyecek.

Genel Kurul, tetkik hakimliğine; hakimlik ve savcılık mesleğinde en az 5 yıl görev yapan ve üstün başarısı ile kurul hizmetlerinde yararlı olacağı anlaşılanlar arasından muvafakatları alarak, geçici veya sürekli çalıştırılmak üzere atama yapacak.

- HSYK personeli taşraya atanabilecek

HSYK Genel Kurulu'nda görev yapan 657 sayılı kanuna tabi personel, genel sekreterin teklifi ve başkanın uygun görmesi üzerine, mükteseplerine uygun olarak Adalet Bakanlığı'nın merkez ve taşra teşkilatına atanabilecek.

Kurul müfettişleri, hakimlik ve savcılık mesleğinde fiilen en az 5 yıl görev yapmış ve üstün başarısıyla kurul müfettişliği hizmetinde yararlı olacağı anlaşılanlar arasından muvafakatleri alınarak Genel Kurul tarafından atanacak.

Yargıtay, Danıştay ve Türkiye Adalet Akademisi genel kurullarından seçilecek Kurul üyeliği için her üye, birinci sınıf adli ve idari yargı hakim ve savcıları arasından seçilecek kurul üyeliği için her hakim ve savcı; kendi aralarından seçilecek asıl ve yedek üyelerin toplam sayısı kadar aday için oy kullanabilecek; daha fazla sayıda aday için oy verilmesi durumunda oy pusulası geçersiz sayılacak. En fazla oy alan adaylar sırasıyla asıl ve yedek üye seçilmiş olacak.

HSYK Başkanı gereken hallerde Genel Kurulu olağanüstü toplantıya çağırabilecek. Üye tam sayısının salt çoğunluğunun, görüşülecek konuyu da belirten yazılı talebi üzerine Başkan Genel Kurulu olağanüstü toplantıya çağıracak.

-HSYK üyelerinin disiplin soruşturmasını Genel Kurul yapacak

HSYK üyeleri hakkındaki disiplin soruşturması ve kovuşturması, eskiden olduğu gibi HSYK Genel Kurulu tarafından yapılacak. HSYK Başkanı, ihbar veya şikayeti doğrudan ya da inceleme yaptırdıktan sonra Genel Kurul'a sunacak. Yapılan görüşme sonucunda, soruşturma açılmasına yer olmadığına ya da soruşturma açılmasına karar verilecek. Soruşturma açılmasına karar verilmesi halinde üyeler arasından gizli oyla üç kişilik soruşturma kurulu seçilecek. Soruşturma kuruluna en yüksek oyu alan, oyların eşit olması halinde yaşça büyük üye başkanlık edecek.

Kurulun seçimle gelen üyelerinin görevleriyle ilgili suçları ile kişisel suçları hakkındaki soruşturma ve kovuşturma izni işlemleri Genel Kurul tarafından; kovuşturma açılması kararı ve kovuşturma mercilerinin belirlenmesi ise gösterilen yetkili mercilerce yapılacak.

-Kaçakçılık suçlarının cezası artırılıyor

Eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin ülkeye sokan kişi, bir yıl yerine iki yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak. Transit rejimi çerçevesinde taşınan serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, rejim hükümlerine aykırı olarak gümrük bölgesinde bırakan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasına hükmedilecek.

Özel kanunları gereğince gümrük vergilerinden kısmen veya tamamen muaf olarak ithal edilen eşyayı, ithal amacı dışında başka bir kullanıma tahsis eden, satan veya devreden ya da bu özelliğini bilerek satın alan veya kabul eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası uygulanacak.

İhracı kanun gereği yasak olan eşyayı ülkeden çıkaran kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.

İlgili kanun hükümlerine göre teşvik, sübvansiyon veya parasal iadelerden yararlanmak amacıyla ihracat gerçekleşmediği halde gerçekleşmiş gibi gösteren ya da gerçekleştirilen ihracata konu malın cins, miktar, evsaf veya fiyatını değişik gösteren kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası öngörülecek.

Kaçakçılık suçunun konusunu oluşturan eşyanın akaryakıt ile tütün, tütün mamulleri, etil alkol, metanol ve alkollü içkiler olması halinde, verilecek cezalar yarısından iki katına kadar artırılacak, ancak bu düzenlemenin uygulanması suretiyle verilecek ceza üç yıldan az olamayacak.

Ulusal marker uygulamasına tabi olup da Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun belirlediği seviyenin altında ulusal marker içeren veya hiç içermeyen akaryakıtı; ticari amaçla üreten, bulunduran veya nakleden, satışa arz eden veya satan, bu özelliğini bilerek ve ticari amaçla satın alan, kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.

-Somalı madencilerin ödenmeyen maaşları için düzenleme

Kanuna göre, Manisa'da taşkömürü ve linyit madenciliği alınında faaliyet gösteren, kazanın meydana geldiği Eynez Maden Ocağı işletmesinde 13 Mayıs 2014 tarihi itibarıyla sigortalı olanlara veya bunların hak sahiplerine son aylık net ücretleri esas alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca belirlenen sürede İşsizlik Fonu'ndan aylık ödeme yapılacak. Bu ödemelerde herhangi bir vergi ve kesinti olmayacak.

Soma Holding'e ait Eynez, Atabacası ve Işıklar maden ocağı işletmelerinde 13 Mayıs itibarıyla sigortalı olanlara işyerinin kapalı olduğu dönemle sınırlı olmak suretiyle işveren tarafından ödenmeyen ücretleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenen süreyle aylık olarak İşsizlik Fonu'ndan ödenecek ve yapılan bu ödemeler yasal faiziyle işverenden tahsil edilecek.

-Cumhurbaşkanı Gül, "Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanun"u onayladı

-Kanunla Gelibolu'da tarihi, kültürel ve manevi değerlerle doğal dokuyu koruyacak tarih alanı oluşturulacak ve bunu yönetecek Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı kurulacak

-Tarihi alanda, planlarda öngörülenler dışında, yeni yapı ve tesis yapılamayacak, köylerin dışındaki ruhsatsız yapılar yıkılacak

-Alanın milli park vasfı ortadan kalkacak

-Tarihi alanda yapılacak Çanakkale Savaşları ile 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi etkinliklerini Tarihi Alan Başkanlığı düzenleyecek

-Tarihi alanda belirlenen yer dışında geceleme ve alkol tüketimi ile sönmemiş sigara ve yangın çıkarmaya ağır cezalar geliyor

Cumhurbaşkanı Gül tarafından yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilen kanunla Gelibolu'da tarihi, kültürel ve manevi değerlerle doğal dokuyu koruyacak tarih alanı oluşturulacak ve bunu yönetecek Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı kurulacak.

Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'nın vasfını kaldıran yasayla planlarda öngörülenler dışında yeni yapı ve tesis inşa edilemeyecek, köylerin dışındaki ruhsatsız yapılar yıkılacak.

Tarihi alanın doğal, tarihi ve kültürel değerleri, harp tarihi esaslarına ve çevreye uyumlu olarak korunacak ve geliştirilecek. Tarihi alanda, planlarda öngörülenler dışında, yeni yapı ve tesis yapılamayacak.

Tarihi Alandaki Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nda belirtilen korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarına yönelik yapılacak plan, proje, uygulama, iş ve işlemler, doğal sitlerin yeniden değerlendirilmesi hariç bakanlıkça kurulacak "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonu" kararları uyarınca ve bu kararlar doğrultusunda hazırlanacak tarihi alan planları esaslarına göre yürütülecek. Tarihi alan planları yürürlüğe konulana kadar uyulacak esaslar bakanlıkça belirlenecek.

Tarihi alandaki kıyılarda, tarihi alan planlarında belirlenmiş düzenlemeler ve müzeler dışında yapı ve tesis yapılamayacak, belediyelerce mücavir alan tesis edilemeyecek, kömür ve akaryakıt depoları, tersane, sanayi ve benzeri tesisler kurulamayacak, her türlü maden, taş, kum, çakıl, mermer, kireç ocakları ve benzerleri açılamayacak, entegre tesislere yer verilemeyecek.

Kanunun yürürlüğe girmesiyle, 1973 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla milli park olarak ayrılan ve tasarıyla tarihi alan olarak belirlenen alanın milli park vasfı kaldırılmış olacak. Tarihi alan, bu düzenleme hükümlerine göre korunacak ve yönetilecek.

-Tarihi alanda toprak kazanılamayacak

Tarihi alan sınırları içindeki, köy yerleşim alanları ve belediye sınırları dışındaki Hazine'nin özel mülkiyetinde veya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazların ve bu alandaki ormanlık alanların tahsisleri kaldırılacak. Bu taşınmazlar ve alanlar amacına uygun olarak kullanılmak üzere bedelsiz olarak başkanlığa tahsis edilecek.

Tarihi alanda zilyetlik, imar veya ihya yoluyla toprak kazanılamayacak.

Tarihi alanda Orman Kanunu'nun 2/B maddesi uygulanmayacak. Tarihi alanın sınırları, ne sebeple olursa olsun daraltılamayacak.

Tarihi alandaki ormanların bakımı, korunması, yangın, hastalık ve zararlılarla mücadelesinden Orman ve Su İşleri Bakanlığı sorumlu olacak. Tarihi alan için özel yangın söndürme planı yapılacak ve uygulanacak.

Tarihi alan içinde birinci derece arkeolojik sit dışındaki özel mülkiyet tarım alanlarında, tarım ve hayvancılık konularında, geliştirilmiş tekniklerin uygulanması ve özel ağaçlandırmalar teşvik edilecek.

Köy yerleşim alanlarının imar planları, tarihi alan planı esas alınmak kaydıyla imar mevzuatına göre, başkanlığın uygun görüşü alınarak yapılacak. İmar mevzuatına göre, Eceabat'ın belediye sınırları ile mücavir alanlara ilişkin imar planının hazırlanması ve revizyonu, tasarıdaki düzenlemelere ve tarihi alan planına aykırı olmamak üzere başkanlığın uygun görüşü alınarak hayata geçirilecek.

Tarihi alanın her tür ve ölçekte planlarının hazırlanması, yenilenmesi ve değiştirilmesi işlemleri başkanlık tarafından yürütülecek ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın onayıyla yürürlüğe girecek.

-Başkanlık ve görevleri

Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nın merkezi Çanakkale'de olacak.

Başkan, en az 4 yıllık eğitim veren yükseköğretim kurumlarından veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından kabul edilen yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarından mezun olan, mesleki açıdan yeterli bilgi ve deneyime sahip, mesleğiyle ilgili kamuda veya özel sektörde en az 5 yıl çalışanlar arasından müşterek kararnameyle atanacak.

Tarihi alanda yapılacak Çanakkale Savaşları ile 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi etkinliklerini başkanlık düzenleyecek, bu amaçla kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapacak.

Başkanlık tarihi alanda restorasyon, konservasyon, rekonstrüksiyon, restitüsyon ve renovasyon yapacak, yaptıracak. Tarihi alanın doğal, tarihi ve kültürel değerlerini, harp tarihi esaslarına uygun ve çevreye uyumlu olarak koruyacak, geliştirecek ve alanı yönetecek.

Tarihi alanın her tür ve ölçekte planlarını hazırlayacak, hazırlatacak ve uygulamakla görevli olacak başkanlık, tarihi alanda anıtsal ve mekansal düzenlemeler yapılmasını sağlayacak.

Başkanlık, tarihi alanın tanıtımına yönelik her türlü görsel ve işitsel eserleri yapacak, yaptıracak ve hizmete sunacak, ihtiyaç duyulan altyapı, bina ve diğer yapıları inşa edecek.

Başkanlık bünyesinde oluşturulacak Koordinasyon Kurulu, Kültür ve Turizm Bakanı'nın başkanlığında, Başbakanlık, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı müsteşarları, kurumların temsilcileri ile Çanakkale Valisi, Çanakkale İl Genel Meclisi Başkanı ve Çanakkale Belediye Başkanından oluşacak. Bakanın olmadığı toplantılarda Koordinasyon Kurulu'na Başbakanlık Müsteşarı başkanlık edecek.

Koordinasyon Kurulu, her yıl en az 2 kez olağan ve gerektiğinde bakanın çağrısı üzerine olağanüstü toplanabilecek.

Başkanlık hizmetleri, toplam sayısı 300'ü geçmemek üzere, iş mevzuatı hükümlerine göre istihdam edilen devlet memuriyetine atanma yeterliliğine sahip uzman personel ve destek personeli eliyle yürütülecek.

Başkanlık, özel bilgi ve uzmanlık gerektiren geçici mahiyetteki işlerinde; bakan onayıyla vekalet, istisna veya iş sözleşmesiyle yabancı danışman ve uzman, istisna sözleşmesiyle de yerli danışman ve uzman çalıştırabilecek.

-Hangi yapılar yıkılacak?

Tarihi alanda, Eceabat ve köyler dışında her türlü yapılaşmanın ve yapıların kullanımının denetimini başkanlık yapacak.

Tarihi alanda bulunan ve tasarıdaki hükümlere aykırı her türlü yapı ve tesis, köy yerleşim alanları dışındaki inşaat ruhsatı olmayan yapı ve tesis yıkılacak. Yapı ve tesislerin inşaat yapım ruhsatı ve eklerine, yapı esaslarına aykırı bölümleri ile kullanma izni verildikten sonra, esasa aykırı olarak yapılan değişiklikler ve ilave kısımlar da yıkılacak.

Kanun, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na aykırı yapılmış her türlü yapı ve tesisin yıkılmasını da öngörüyor.

Tarihi alanda, tasarıdaki düzenlemelere uygun yapılacak planlarda belirtilen yapı ve tesislerin dışında kalan altyapı ve üstyapı tesislerine izin ve irtifak hakkı verilmeyecek. Tarihi alan içinde ferdi veya kooperatifleşme yoluyla yapı inşa edilemeyecek.

Başkanlığın bütçesi yıllık program ve faaliyetler dikkate alınarak her yıl ağustos ayı sonuna kadar Kültür ve Turizm Bakanlığına sunulacak ve bakan onayıyla yürürlüğe girecek. Başkanlığın gelirleri arasında Çanakkale İl Özel İdaresi, Çanakkale Belediyesi ve Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası bütçelerinden ayrılacak en az yüzde birlik pay da bulunacak.

Başkanlık, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, Devlet İhale Kanunu ve Kıyı Kanunu hükümlerine tabi olmayacak.

Mevzi ve siperlerin restorasyonuna ilişkin işlerde Orman Kanunu'ndaki izinler aranmayacak.

-Sönmemiş sigara atana 5 yıl hapis

Tarihi alan sınırları içinde; belirlenen yerlerden başka yerde gecelenemeyecek, mevzuat gereği izin verilen yerler haricinde alkollü içki tüketilemeyecek, belirlenen yerler dışında ateş yakılamayacak, sönmemiş sigara veya her türlü yakıcı madde atılamayacak, alan sınırı içinde ve bu sınırlara 5 kilometre mesafede anız veya benzeri bitki örtüsü yakılamayacak.

Düzenlemeye aykırı geceleyenler, alkollü içki tüketenler ve ateş yakanlara 5 bin lira para cezası verilecek. Sönmemiş sigara atanlar ve belirlenen mesafe içinde anız ya da bitki örtüsü yakanlar 2 yıldan 5 yıla kadar hapse çarptırılacak. Tarihi alan sınırları içinde tedbirsizlik ve dikkatsizlikle orman yangınına sebebiyet verenler ise 5 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 100 günden 2 bin güne kadar adli para cezasına çarptırılacak. Kasten orman yakanlar ise 12 yıldan az olmamak üzere hapis ve 200 günden 5 bin güne kadar adli para cezasına mahkum edilecek.

Söz konusu eylemler sonucu yanan orman alanının 3 hektarı geçmesi durumunda verilecek cezalar yarı oranında artırılacak.

Tarihi alan sınırları içinde bir örgüte mensup olsun olmasın, terör amacıyla ormanları yakanlar 24 yıldan 30 yıla kadar hapis, 500 bin liradan 1 milyon liraya kadar para cezasına çarptırılacak. Yanan orman alanının 1 hektardan fazla olması halinde ceza yarı oranında artırılacak.

Orman Kanunu, Kara Avcılığı Kanunu ve Su Ürünleri Kanunu'nda yasaklanan fiillerin işlenmesi halinde verilecek cezalar iki misli artırılacak.

Tarihi alan içindeki bir yangını söndürmek için yetkili memurlar ve başkanlık tarafından yangın mahalline gitmeleri emrolunmasına veya mahalli mutat vasıtalarla ilan edilmesine rağmen Orman Kanunu'nda belirlenen mükelleflerden gitmekten imtina eden, gidip çalışmayan ve verilen işi yapmayanlar hakkında 10 bin lira idari para cezası uygulanacak.

- Cumhurbaşkanı Gül, "Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği Arasında İzinsiz İkamet Eden Kişilerin Geri Kabulüne İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun"u onayladı

- Buna göre Türkiye, kendi toprakları üzerinden geçiş yaparak AB ülkelerine yasa dışı şekilde giren üçüncü ülke vatandaşlarını geri alacak

- Kanun, Türk vatandaşlarına AB ülkelerine vizesiz seyahat hakkı tanınmasıyla ilgili süreç açısından da kilit öneme sahip

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği Arasında İzinsiz İkamet Eden Kişilerin Geri Kabulüne İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun"u onayladı.

Cumhurbaşkanı Gül tarafından yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilen kanuna göre, AB'nin vize muafiyeti için olmazsa olmaz şart olarak gördüğü Geri Kabul Anlaşması (GKA) gereği Türkiye, kendi toprakları üzerinden geçiş yaparak AB ülkelerine yasa dışı şekilde giren üçüncü ülke vatandaşlarını geri alacak.

Geri kabul işlemi, ilgili AB ülkesinin talebi ve standart bir prosedür çerçevesinde gerçekleştirilecek. Geri gönderme işleminin maliyeti talep eden ülke, geri gönderilen kişiyi "ağırlama" maliyeti ise Türkiye tarafından karşılanacak.

Türkiye, geri gönderilen üçüncü ülke vatandaşlarını barındırmak için AB standartlarına uygun özel alanlar oluşturacak.

Bu kişiler ülkelerine gönderilene kadar ya da statüleri değişene kadar bu merkezlerde barındırılacak.

Türkiye, vize konusunda AB'yle yürüttüğü müzakerelerde başından bu yana "vize kolaylaştırma" uygulamasını reddetti. AB'nin normal uygulaması, GKA'nın imzalanıp uygulanmasıyla vize kolaylığının devreye sokulmasına dayanıyor, muafiyet ise bir sonraki aşamayı oluşturuyor.

Türkiye ise GKA ile sadece vize muafiyetini paralel süreçte tutmaya çalıştı. Bu nedenle de süreçte, "kolaylaştırma" yönünde talep gelmemesi ya da AB'nin bu yönde tek taraflı adım atmaması halinde Türk vatandaşlarının, süreç sonunda, vize uygulamasından doğrudan vize muafiyetine geçmesi öngörülüyor.

Türkiye üzerinden AB ülkelerine yasa dışı yollarla giren kişilerin iadesini öngören GKA, Türk vatandaşlarına Birlik ülkelerine vizesiz seyahat hakkı tanınmasıyla ilgili süreç açısından kilit öneme sahip.

Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vizesiz seyahat hakkı kazanmasını amaçlayan Türkiye ile AB arasındaki vize serbestisi süreci, GKA'nın imzalanmasıyla 16 Aralık 2013'te başlamıştı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber