Ücretli refakat izni alınmasında, idarenin takdir hakkı var mı?

Kamu kurumunun, personelin mesaisine ihtiyaç bulunması veya kardeşlerinin bakması veyahut refakatçinin ad ve soyadının bulunmadığı gibi kriterler yönünden bir değerlendirme yaparak izin talebini uygun görmeme gibi bir yetkisi bulunmamakta...

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 29 Kasım 2016 00:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Ücretli refakat izni alınmasında, idarenin takdir hakkı var mı?

Devlet memurlarının kullanacağı refakat izninin yol haritası, kanun ve yönetmelikte belirtilmiştir. Ancak, gerek 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun gerekse de Devlet Memurlarına Verilecek Hastalık Raporları İli Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin ilgili hükümleri yeterince açık olmasına rağmen, refakat izni uygulamasında bazı aksaklıklar meydana gelmekte ve mağduriyetler yaşanılmaktadır.

Bilindiği üzere; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun "Hastalık ve Refakat İzni" başlıklı 105'inci maddesinde "...Ayrıca, memurun bakmakla yükümlü olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya tedavisi uzun süren bir hastalığının bulunması hallerinde, bu hallerin sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi şartıyla, aylık ve özlük hakları korunarak, üç aya kadar izin verilir. Gerektiğinde bu süre bir katına kadar uzatılır. " hükmü yer almaktadır.

Diğer taraftan ise; Devlet Memurlarına Verilecek Hastalık Raporları İli Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 10'uncu maddesinde "(1) Memurlara 657 sayılı Kanunun 105 inci maddesinin son fıkrası uyarınca izin verilebilmesi için memurun;
a)Bakmakla yükümlü olduğu ana, baba, eş ve çocuklarından birinin,
b)Bakmakla yükümlü olmamakla birlikte refakat edilmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocuklarıyla kardeşlerinden birinin,
ağır bir kaza geçirdiğinin veya tedavisi uzun süren bir hastalığı bulunduğunun sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi zorunludur.
(2) Birinci fıkra çerçevesinde düzenlenecek ve refakat sebebiyle izin verilmesine esas teşkil edecek sağlık kurulu raporunda; refakati gerektiren tıbbi sebepler, refakat edilmediği takdirde hayati tehlike bulunup bulunmadığı, sürekli ve yakın bakım gerekip gerekmediği, üç ayı geçmeyecek şekilde refakat süresi ve varsa refakatçinin sahip olması gereken özel nitelikler yer alır. Gerekli görülmesi halinde üç aylık süre aynı koşullarda bir katma kadar uzatılır.
(3) Aynı kişiyle ilgili olarak aynı dönemde birden fazla memur refakat izni kullanamaz.
(4) Aynı kişi ve aynı vakaya dayalı olarak verilecek refakat izninin toplam süresi altı ayı geçemez.
(5) İzin süresi içinde refakati gerektiren durumun ortadan kalkması halinde memur iznin bitmesini beklemeksizin göreve başlar. Bu durumda veya izin süresinin bitiminde, göreve başlamayan memurlar izinsiz ve özürsüz olarak görevlerini terk etmiş sayılarak haklarında 657 sayılı Kanun ve özel kanunların ilgili hükümlerine göre işlem yapılır.
(6) Refakat izni kullanılırken memurun aylık ve özlük hakları korunur." hükümleri yer almaktadır.

1) Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin incelenmesinden; memurun refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek olan ve tedavisi uzun süren bir hastalığı bulunan ana, baba, eş ve çocuklarıyla kardeşlerinden biri için, bakmakla yükümlü olması şartı aranmaksızın ve takdir hakkı olmaksızın refakat izni verileceğinin hüküm altına alındığı görülmektedir. Bahse konu mevzuat hükümlerinde memura refakat izni verilebilmesi için bakıma muhtaç kişiye bakabilecek başka bir yakını bulunmaması şartının aranmadığı anlaşılmaktadır. Diğer bir ifadeyle, amir, refakat izni kullanacak memuruna, işinin yoğunluğu sebebiyle refakat izni vermeme hakkı bulunmadığı gibi bir başkasının refakat izni kullanması yönünde de tercihte bulunmasını önerememektedir. Burada memurun, bakmakla yükümlü olup olmaması da ayrıca bir kriter değildir.

2) Öte yandan, yukarıda yer verilen Verilecek Hastalık Raporları İle Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 10. maddesinin 2. fıkrasında; sağlık kurulu raporunda yer alması gereken hususlar sınırlayıcı olarak sayılmış olup, refakat edecek memurun adı ve soyadının sağlık kurulu raporunda belirtilmesi gerektiğine yönelik bir hüküm yer almamaktadır. Devlet Personel Başkanlığının 01/10/2012 tarihli ve 15706 sayılı görüşü de bu yöndedir.

Diğer taraftan, yukarıda yer verilen 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 105.maddesi ve Verilecek Hastalık Raporları İle Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliği 10'uncu maddesi uyarınca, Kanunda belirtilen şartların gerçekleştiğinin Sağlık Kurulu Raporu ile ortaya konulması halinde memura izin verilmesi gerekmekte olup, bu hususta kanun koyucunun yerine geçerek kamu kurumunun, personelin mesaisine ihtiyaç bulunması veya kardeşlerinin bakması veyahut refakatçinin ad ve soyadının bulunmadığı gibi kriterler yönünden bir değerlendirme yaparak izin talebini uygun görmeme gibi bir yetkisi bulunmamaktadır.

Kenan ABACI

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber