Normal (tekli) eğitimde sorunlar ve çözüm yolları

Normal eğitimde sabah derslerin saat 8:00'da başlatılıp öğle saat 13.00'da derslerin bitirilmesi ile öğleden sonra boşalacak olan okullar; "Okullar Hayat Olsun Projesi" kapsamında velilerin ve mahallelinin hizmetine açılarak, öğrenciler ve yetişkinler için birer hayat boyu öğrenme merkezi ile yaşayan güvenli alanlar haline dönüştürülmelidir.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 20 Eylül 2017 14:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Normal (tekli) eğitimde sorunlar ve çözüm yolları

TÜRKİYEDE 2019 YILINDA OKULLAR NORMAL (TEKLİ) EĞİTİME GEÇECEKTİR

Orta Vadeli Programı açıklayan Başbakan Binali Yıldırım, 04 Ekim 2016 tarihinde; "Tek tip değil, başka şey anlaşılabilir. Tam zamanlı eğitim. Yani öğlenciler, sabahçılar diye bir şey vardı ya. Hem sabahçıyım hem öğlenciyim. Öğleyin okulda olacaklar, yemeklerini yiyip aynen çalışanlar gibi. Nasıl işe gidiyorsun, sabah gidip akşam geliyorsun. Okula da sabah gidip akşam geliyorsun.",

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin, 24 Mayıs 2017 tarihinde; "Tam gün eğitime geçeceğiz. Okullarımız, normal eğitim öğretim bittikten sonra derslik ihtiyacı olan, kurs açmak isteyen halk eğitim merkezlerimizin ortak kullanımına sunulacak. Halk eğitim merkezleri şu anda okullarımızdan sınırlı derecede yararlanıyor. Ancak okullarımızın halk eğitim merkezlerimizin kullanımına açılmasıyla birlikte halk eğitim merkezleri daha büyük bir rahatlığa kavuşacak. İnşallah 2019 yılında Türkiye'nin tamamında ikili eğitime son vermiş olacağız.",

Milli Eğitim İsmet Yılmaz,17 Eylül 2017 tarihinde; "600 bin yeni yeni derslik sahibi olduk. Derslik başına düşen öğrenci sayısı Türkiye genelinde 36 iken bu sayıyı 24'e düşürdük. Allah nasip ederse 2019 yılının sonuna kadar ikili eğitimi bitireceğiz." demişti.

Bu açıklamalara göre okullar normal (tekli) eğitime geçeceklerdir. Zaten durumu uygun olan okullarımız geçen yıl ve bu yıl tam gün eğitim uygulamasına geçmişlerdir.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM, ÖĞRENCİLERİN AKADEMİK BAŞARILARINA ETKİ EDEN ÖNEMLİ ÇEVRESEL FAKTÖRDÜR

Yapılan araştırmalarda; okulların normal (tekli) eğitim yapması ve sınıf mevcutlarının küçültülmesi, öğrencilerin akademik başarılarına etki eden önemli çevresel faktörler arasında gösterilmektedir. Bu bağlamda öğrencinin ikametinden uzaklaştırılmadan okulların sınıf mevcutlarının ideal sayıda tutularak normal öğretime geçebilecek şekliyle dengeli bir planlama yapılarak okulların normal (tekli) eğitime geçmesi gerekmektedir.

Fakat Milli Eğitim Bakanlığı İlkokul ve Ortaokullarda okutulacak haftalık ders çizelgelerini 2012 yılında değiştirerek Ortaokullarda 30 olan haftalık ders saatinin 36-37 saate çıkarmış akabinde yapılan ufak değişikliklerle 35 saate indirmiştir. Bu değişikliğin özü mantıksız bir şekilde öğrencileri, zorunlu seçmeli ders uygulaması ile karşı karşıya bırakmaktır.

İLKÖĞRETİMDE ZORUNLU DERS SAATİNİN 25, SEÇMELİ DERS SAATİNİN 5 SAAT OLMASI GEREKMEKTEDİR

Bu değişikliğin derslerin çok erken başlamasına ve çok geç bitmesine neden olacağını ve öğrencileri sabahın köründe okula gitmesine, akşamın karanlığında okuldan eve dönmesine yol açacağını belirtmemize rağmen herhangi bir düzeltme günümüze kadar gerçekleşmemiştir. Bu durumun düzeltilmesi için İlköğretimde zorunlu ders saatinin 25, seçmeli ders saatinin 5 saat olması gerekmektedir.

Okulların dersliklerinden azami derecede faydalanmak için uygulanan ve öğrencilerin sabahçı ve öğlenci olarak eğitim gördüğü ikili eğitim uygulamasında hem ikili eğitimden dolayı hem de ders saatlerinin fazlalığından dolayı sabahçı öğrenciler sabah çok erken okula geliyor, (Örneğin 07:00 da) öğlenci öğrenciler ise akşam çok geç saatte okuldan çıkmak zorunda kalıyorlardı. (Örneğin 18:30 da)

Tam gün eğitim uygulamasında ise öğrenciler sabah saat 8.30'da eğitime başlamakta öğle arası 12.00'da bir saat ara verilerek yemek yenmekte, saat 13.00'da tekrar eğitime başlanılarak saat 14.30'da eğitim öğretim bitirilmektedir. Başlangıç ve teneffüs saatleri ayarlanarak farklı giriş çıkış saatleri de elde edilebilmektedir.

SINIF MEVCUTLARININ İDEAL SAYIDA TUTULARAK OKULLARIN NORMAL (TEKLİ) EĞİTİME GEÇMESİ GEREKMEKTEDİR

Okullaşma ve derslik oranı arttıkça, sınıf mevcutlarının ideal sayıda tutularak, okulların normal (tekli) eğitim olarak da adlandırılan tam gün eğitim uygulamasına geçilmesi ile öğrencilerin sabah çok erken okula gelmesine ve akşam çok geç okuldan çıkmasının önüne geçilmektedir. Sınıf mevcutların ideal sayılardan uzak tutularak tıka basa dolu sınıflarla okulların normal (tekli) eğitime geçmesi mümkün değildir.

OKUL BAHÇELERİNE OKUL YAPILARAK ÖĞRENCİLERİN KULLANIM ALANI OLAN OKUL BAHÇELERİ KÜÇÜLTÜLMEKTEDİR

Ülkede okul yapımlarını gözlemlediğimiz üzere mevcut okulların bahçelerine ikinci okul inşaatlarının yapılması ile sorunlar çözümlenmeye çalışılıyor. Fakat öğrencilerin kullanım alanı olan okul bahçeleri küçülüyor.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM DE NORM KADRO FAZLASI ÖĞRETMEN SORUNU ORTAYA ÇIKACAKTIR

Okulların normal (tekli) eğitime geçmesi öğretmen normunda da önemli değişikliklere neden olacağından birçok öğretmenimizin norm fazlası duruma düşmesine neden olacaktır.

Bu durum hakkında İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerimizle görüşmelerimizde ilçe dışına resen atama yapılmaması, özür durumlarının dikkate alınması ile bir nebze olsun norm fazlası duruma düşecek öğretmenlerimizi rahatlatacaktır.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM DE YEMEK VE YEMEKHANE SORUNU ORTAYA ÇIKMAKTADIR

Fakat bu seferde okullarda öğle yemeği sorunu ortaya çıkıyor okulların tamamına yakınında yemekhane yok, okullarda sınıflarda, okul bahçesinde kıyıda köşede yemek yenmeye çalışılıyor, yemeğin nereden nasıl temin edildiği meçhul, kantinden yiyecek satın alarak yiyen var, velilerin getirdiği yemekler var veya aç kalan çocuklar var, lavabolar yetersiz sonuçta sınıfta yemek yenmesi uygulaması hijyenik olmuyor.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİME GEÇİLİRKEN OKULLARIN KÜLTÜREL, SANATSAL VE SPORTİF ALANLARININ BULUNUP BULUNMADIĞINA BAKILMAMAKTADIR

Tam gün eğitim uygulamasına geçilirken sadece derslik sayılarının yeterli olup olmadığına bakılarak karar veriliyor. Okulların sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif alanlarının bulunup bulunmadığına bakılmamaktadır.

Okulun yemekhanesi var mı, öğle saatlerinde öğrencilerin vakit geçirebileceği etüt salonları var mı, kütüphane var mı, Okul bahçesi yeterli mi, oyun alanları var mı? Gibi etkenler gözetilmemektedir.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM, ÖĞRENCİ VELİSİNİN SERVİS MASRAFLARINI ARTIRMAKTADIR

Ayrıca öğlen arası servis yaparak evine gidip yemek yiyenler var, bu da veliye iki servis masrafı meydana getiriyor.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM, ÇALIŞAN ANNELER İÇİN BÜYÜK BİR BAKICI PROBLEMİ ORTAYA ÇIKACAKTIR

Hayatın olağan akışı çalışan veliler için sabah ve öğlende sonra olmak üzere şekillendiğinden öğleden sonra saat 14'den sonra eve gelecek çocuğa kim bakacaktır. Çalışan anneler için büyük bir bakıcı problemi ortaya çıkacaktır.

OKULLARDA KORUMA VE GÜVENLİK GÖREVLİLERİNE İHTİYAÇ DUYULMAKTADIR

Bilindiği üzere 19. Milli Eğitim Şurası Genel Kurulunda ele alınan konulardan biriside Okul Güvenliğiydi ve kurulda "Okulda fiziksel güvenliği sağlamak amacıyla, bütün okullarda güvenlik görevlisi ve sağlık personeli hizmet alımı yoluyla görevlendirilmelidir." kararı alınmıştır.

Hatta Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü 04.02.2015 tarih ve 1222428 sayılı yazılarında;

Milli Eğitim Bakanlığı Okul-Aile Birliği Yönetmeliğinin "Birliğin görev ve yetkileri" başlıklı 6. maddesi 1.fıkrası (d) bendindeki; "d) Okulun ihtiyaçlarını karşılamak için mal ve hizmet satın almak, bu hizmetlere ilişkin sosyal güvenlik primi, vergi ve benzeri ödemelerin yapılmasını sağlamak." hükümleri ile,

Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim Ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin "Diğer personel" başlıklı 50. maddesi 3.fıkrasındaki; "(3) Kadrolu personel dışında, ücretleri genel bütçe veya bütçe dışı kaynaklarca karşılanarak hizmet satın alma yoluyla çalıştırılacak personelin görevlerine ilişkin esas ve usuller sözleşmeyle belirlenir." hükümleri ile,

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğünün 2014/20 nolu genelgesinin; "6.2. Okulların güvenliğinin güçlendirilmesinde, özel güvenlik marifeti ve güvenlik kamaralarının kullanılmasına yönelik imkanların sağlanması," hükümleri ile okullarda özel güvenlik görevlisi çalıştırılabileceğini açıklamıştır.

Emniyet güçlerinin bile güvenliği sağlamakta zorlandığı durumlarda öğretmenler okullarda güvenliği nasıl sağlayacak. Kaldı ki 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun "Öğretmenlik" başlıklı 43/1 maddesindeki "Öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir." hükümlerine göre; öğretmenlik Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir.

Ayrıca 12.01.1961 tarih ve 10705 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununun 44. maddesindeki; "Öğretmenler kanunlarla kendilerine verilen işlerden başka, meslek dışı her hangi bir görevle yükümlü tutulamazlar." hükümlerine göre; öğretmenlik mesleği dışında kendilerine verilen işlerden başka, meslek dışı her hangi bir görevle yükümlü tutulamazlar.

Öğretmenlik mesleğinin görevi güvenliği sağlamak değildir. Huzurlu ve güvenli bir ortamda eğitim, öğretim faaliyetinde bulunmaktır.

Buna göre;

1- Okullarda eğitim ve öğretim gören öğrencilerimizi oluşabilecek zararlardan korumak ve güvenliğini sağlamak için koruma ve güvenlik görevlilerine ihtiyaç duyulmaktadır.

2- Bakanlık tarafından ödeneği gönderilmek üzere hizmet alım yoluyla koruma ve güvenlik görevlileri alınmalı veya okul aile birliğinin kararı doğrultusunda hizmet alımı yoluyla alınmalıdır.

3- Okula koruma ve güvenlik görevlisi alınabilmesi için, İl Koordinasyon Kurulu kararları alınmış olması gerekmektedir.

4- Koruma ve güvenlik görevlileri, güvenlik eğitimi ve hizmeti veren firmalarının gireceği bir hizmet alımı sonucunda belirlenmelidir.

5- Koruma ve güvenlik görevlilerine pedagojik eğitim verilmelidir.

6- okul girişlerine manyetik detektörler ve kimlik kartı ile giriş sistemleri kurulmalıdır.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM DE SABAH DERSLERİN SAAT 8:00'DA BAŞLATILIP ÖĞLE SAAT 13.00'DA DERSLERİN BİTİRİLMESİ BİR ÇOK SORUNU ORTADAN KALDIRACAKTIR

Bu tür sorunların çözümlenmesi için; okullarımız, fiziki olarak tam gün eğitime hazırlanana kadar, devletin öğle yemeği hizmeti vermesi için gerekli işlemleri başlatmasına kadar ve mevzuattan kaynaklaman sorunların çözümlenmesine kadar bazı illerimizde uygulanmakta olan normal eğitimde sabah derslerin saat 8:00'da başlatılıp öğle saat 13.00'da derslerin bitirilmesi bir çok sorunu ortadan kaldıracaktır. Örneğin öğrencilerin okulda yemek yeme sorunu ve öğle arası güvenlik problemi ortadan kalkacaktır.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM DE OKULLAR ÖĞLEDEN SONRA SOSYAL ETKİNLİK MERKEZLERİNE DÖNÜŞTÜRÜLMELİDİR

09.02.2017 Tarihli ve 29974 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 687 sayılı KHK'nin 5. maddesi ile Öğrenci Etüt Merkezleri kaldırılarak aynı işlevi, belediyelerin kuracağı sosyal etkinlik merkezlerinin yürütmesi düzenlenmiştir.

"MADDE 5 - 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine "özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri" ibaresinden sonra gelmek üzere ", sosyal etkinlik merkezleri" ibaresi ile aynı fıkraya aşağıdaki bent eklenmiş ve birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan "öğrenci etüt eğitim merkezleri," ibaresi ile aynı fıkranın (j) bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

"p)Sosyal etkinlik merkezi: İl milli eğitim müdürlükleri ile belediyeler arasında yapılan ve Bakanlıkça onaylanan ortak işbirliği protokolleri çerçevesinde, Bakanlığın verdiği işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile belediyelerce açılan ve işletilen, ilköğretim ve/veya ortaöğretim öğrencilerinin ödev ve projelerine ilişkin araştırmalar yaptığı, öğrencilerin ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerin yürütüldüğü özel öğretim kurumlarını,"

Normal eğitimde sabah derslerin saat 8:00'da başlatılıp öğle saat 13.00'da derslerin bitirilmesi ile öğleden sonra boşalacak olan okulun fiziki ve insan kaynaklarından, eğitim ve öğretim imkanlarından faydalanılabilmesi için İl milli eğitim müdürlükleri ile belediyeler arasında yapılan ve Bakanlıkça onaylanan ortak işbirliği protokolleri çerçevesinde öğrencilerinin ödev ve projelerine ilişkin araştırmalar yaptığı, öğrencilerin ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerin yürütüldüğü sosyal etkinlik merkezlerine dönüştürülmelidir.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM DE OKULLARDA ÖĞLEDEN SONRA YETİŞTİRME VE DESTEKLEME KURSLARI DÜZENLENMELİDİR

Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünün 23.09.2014 tarihli ve 15923718/20/4145909 sayılı Makam Onayı ile yürürlüğe konulan ve Şubat 2015 tarihli ve 2689 sayılı Tebliğler Dergisinde yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Örgün ve Yaygın Eğitimi Destekleme ve Yetiştirme Kursları Yönergesi hükümlerine göre genellikle Cumartesi ve Pazar günleri ile akşamları Destekleme ve Yetiştirme Kursları düzenlenmektedir.

Normal eğitimde sabah derslerin saat 8:00'da başlatılıp öğle saat 13.00'da derslerin bitirilmesi ile öğleden sonra boşalacak olan okulda genellikle Cumartesi ve Pazar günleri ile akşamları Destekleme ve Yetiştirme Kursları düzenlenmelidir. Bu sayede geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızız hafta sonları dinlenme imkanı sağlanacaktır.

NORMAL (TEKLİ) EĞİTİM DE OKULLARDA ÖĞLEDEN SONRA OKULLAR HAYAT OLSUN PROJESİ GERÇEKLEŞTİREBİLİR

13 Aralık 2011 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Türkiye Belediyeler Birliği arasında imzalanan protokolle Okullar Hayat Olsun Projesi yürürlüğe girmiştir.

Okullar Hayat Olsun Projesi ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren okulların eğitim ve öğretim saatleri dışında belediyelerle işbirliği yapılması suretiyle velilerin ve mahallelinin hizmetine açılması, öğrenciler ve yetişkinler için birer hayat boyu öğrenme merkezi ile yaşayan güvenli alanlar haline dönüştürülmesi; belediyelerin yeni bir mekan oluşturmaksızın meslek ve beceri kazandırma, spor, kültür, sosyal hizmetleri için okulların çok amaçlı kullanılabilmesi ve ağaçlandırılmasıdır.

Normal eğitimde sabah derslerin saat 8:00'da başlatılıp öğle saat 13.00'da derslerin bitirilmesi ile öğleden sonra boşalacak olan okullar; "Okullar Hayat Olsun Projesi" kapsamında velilerin ve mahallelinin hizmetine açılarak, öğrenciler ve yetişkinler için birer hayat boyu öğrenme merkezi ile yaşayan güvenli alanlar haline dönüştürülmelidir.

Ahmet KANDEMİR

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber