Erkeğe bağlı kısırlık nedenleri

Haber Giriş : 20 Mayıs 2007 16:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Testisler skrotum adı verilen yumurtalık torbalarında yerleşmiş bir çift bezdir.

Anatomi ve Fizyoloji

Testisler (Yumurtalıklar)

Testisler erkek karakteristiklerinin gelişmesini sağlayan testosteron hormonunun (erkeklik hormonu) salgılanmasından ve sperm hücrelerinin üretiminden sorumludur. Testisler, seminifer tübüller olarak adlandırılan sperm hücrelerinin üretildiği ipliksi tübüllerden ve bu tübüllerin etrafında yerleşmiş testosteron hormonu salgılayan Leydig hücrelerinden oluşur. Spermler epididimis adı verilen ve testislerin üst kısmında yerleşmiş yapı aracılığıyla vas deferense (sperm kanalına) boşalır.

Erkeklik hormonunu üreten Leydig hücreleri oldukça dayanıklı hücreler olmasına rağmen sperm üreten seminifer tübüller çok hassas yapılardır. Bu yüzden infertilite problemi olan bir çok erkekte sekonder seks karakterlerinin gelişimi ile ilgili bir problem görülmez.

Sperm Üretimi ve Hormonal Kontrolü

Sperm üretimini hormonlar kontrol eder. Beynin alt kısmında yerleşmiş olan hipofiz bezi FSH ve LH hormonlorunu üretir.

FSH: Seminifer tübüllerden sperm üretimini uyarır.

LH: Leydig hücrelerinden testesteron üretimini uyarır.

Testosteron: Sperm üretimi ve erkeksi karakteristiklerin gelişimi için gereklidir.

Seminifer tübüllerin alt kısmında bulunan germ hücreleri gelişmeye başlar, spermatogenez olarak adlandırılan 64 günlük süreçte sırası ile spermatogonia, spermatosit, spermatid ve spermatozoa adı verilen hücreler oluşur. Sperm hücrelerini gelişip olgunlaşma döneminde tübüllerde bulunan Sertoli hücreleri besler. Olgunlaşan sperm hücreleri seminifer tübüllerin üst kısmına gelir ve epididimisten geçerken hareketlilik kazanır.

Ejakülasyon öncesinde seminal bezler ve prostat bezinden salgılan sıvılarda meniye karışır. Meninin ilk kısmı çinko, yağlı bileşikler, amino asitler ve enzimler içerir. İkinci kısmı ise spermlerin kadın üreme organları içinde ilerleyebilmeleri için rahim ve tüplerin kasılmasını sağlayan, spermleri besleyen ve vajinanın asit ortamını nötralize eden maddeler içerir.

Sperm hücresinin yapısı

Uzunluğu 0.05 mm olan sperm hücresi üç kısımdan meydana gelir. Sperm hücresinin baş kısmı genetik materyali içerir. Boyun sperm hareketi için gerekli enerjiyi, kuyruk kısmı ise sperm hareketini sağlar.

Erkek Kısırlığının Nedenleri

Erkek üreme sağlığını hormonlar, sperm üretimi, sperm kanallarında spermin taşınması ve cinsel fonksiyonlar etkiler. Bunlardan herhangi birindeki bozukluk infertiliteye neden olur.

1- Kriptorşizm (inmemiş testis)

Doğumda veya doğumdan sonra en geç bir yıl içinde testisler skrotuma (yumurtalık torbasına) iner. Testislerin her ikisinin veya bir tanesinin skrotuma inmemesi kriptorşizm olarak adlandırılır. Bu vakalarda karın içinde yukarıda kalan testisler daha yüksek ısılara mağruz kaldıkları için sperm üretimi bozulur. Çift taraflı inmemiş testis vakalarında azoospermi (menide hiç spermin olmaması) görülebilir. İnmemiş testis vakalarında ileride testis tümörü gelişme ihtimali de fazladır.

Testisler 1-2 yaşları arasında cerrahi ile skrotuma indirilirse ileride üreme sağlığı olumsuz etkilenmez. Erken tedavi edilmemiş vakalar yardımcı üreme teknikleri ile çocuk sahibi olabilir.

2- Testis Tümörleri

Testis tümörü nedeni ile tedavi gören erkeklerde infertilite sık görülür. Kemoterapi için kullanılan ilaçlar ve radyoterapi sperm üretimini olumsuz etkiler. Bu vakalardan tedavi öncesinde alınan sperm örnekleri dondurularak saklanır.

3- Testiküler Travma (yaralanma)

Testislerde meydana gelen yaralanmalar infertilite ile sonuçlanabilir. Travma sonrası testislerde bulunan Sertoli hücreleri kan dolaşımına karışarak antisperm antikorlarının oluşmasına ve infertiliteye yol açar.

4- Varikosel

Skrotumda testislerin etrafında oluşan varisli damarlardır. Genişlemiş venler erkeklerin %15' inde görülür. Her varikoseli olan erkek infertil değildir fakat infertilite nedeni ile değerlendirilen erkeklerin yaklaşık üçte birinde varikosel vardır. Spermatik venlerin (damarların) kapakçıklarının olmaması veya çalışmaması nedeni ile kan geriye doğru kaçarak göllenir. Vakaların %90'ında sol tarafta görülür.

Varikosel;

- Kan akımının yavaşlamasına bağlı olarak skrotumda ısı artışına neden olarak,

- Sol böbrek üstü bezinden gelen ters yöndeki kan akımı testislerin yüksek düzeyde toksik atıklara maruz kalmasına neden olarak,

- Üreme hormonlarının dengesinin bozulmasına neden olarak infertiliteye yol açar.

Muayene sırasında varikoselden şüphelenildiğinde Dopler Ultrasonografi incelemesi ile tanı kesinleştirilir.

5- Enfeksiyonlar

Üreme organlarındaki enfeksiyonlar infertiliteye yol açabilir. Gonore (bel soğukluğu), tüberküloz ve bazı bakteriyel enfeksiyonlar sırasında meydana gelen iltihabi reaksiyonlar üreme kanallarında tıkanıklıklara yol açar. Bakteriyel enfeksiyonlar sperm hareketini bozarak ve gelişmekte olan sperm hücrelerine zarar vererek infertiliteye neden olabilir.

Kabakulak özellikle geç yaşta geçirildiğinde testis tutulumu görülür ve seminifer tübüllerde kalıcı hasar oluşur.

Cinsel temas yolu ile bulaşan ve oldukça yaygın olarak görülen klamidya, mikoplazma ve üreoplazma enfeksiyonları da sperm kalitesine bozarak infertiliteye neden olabilir. Bu enfeksiyonların erken tanı ve tedavisi önemlidir.

6- Sistemik Hastalıklar

Yüksek ateşli hastalıklar üreme sağlığını olumsuz etkiler. Yüksek ateş birkaç saat içinde sperm hücrelerine zarar verir. Yüksek ateşli hastalık geçiren bir erkekte yaklaşık 3?4 hafta sonra sperm sayısında ve normal yapıdaki spermlerin oranında azalma görülür.

Böbrek ve karaciğer hastalığı olan erkeklerde üreme hormonları azalır. Böbrek hastalarında impotans, cinsel isteksizlik, sperm üretiminde azalma görülür. Özellikle sık diyalize giren hastalarda hormonal dengesizlik ve sperm üretiminde azalma görülür. Bazı alerjik reaksiyonlardan sonra da sperm kalitesinde bozulma görülmektedir.

7- Üreme Kanallarında Tıkanıklık

Üreme kanallarında meydan gelen tıkanıklıklar spermin dışarı çıkışını engeller. Enfeksiyonlar, yaralanmalar, cerrahi işlemler kanallarda tıkanıklıklara neden olabilir. Bazı erkeklerde ise kanallar doğuştan yoktur. Her iki tarafta da tam tıkanıklığın olduğu durumlarda menide hiç sperm bulunmaz. Bu vakalarda FSH düzeyleri normaldir.

8- Retrograd Ejakülasyon (Geriye Boşalma)

Ejakülasyon (boşalma) sırasında meninin mesaneye doğru geriye akmasıdır. Bu vakalarda boşalma sırasında bazen çok az meni dışarı akar bazen hiç akmaz. Bu durum diabet (şeker hastalığı), multiple skleroz, mesane boynu yaralanmaları ve prostat ameliyatları sonrasında veya hipertansiyon (yüksek tansiyon) ve depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu vakalardan alınan idrar örneklerinden spermler ayrıştırılarak aşılama yapılabilir.

9- Nörojenik (Sinir Sistemine ait) Nedenler

Omurilik zedelenmeleri; ejakülasyonun olmamasına, ereksiyon (sertleşme) problemlerine, cinsel ilişkinin gerçekleşmemesine ve sperm üretiminin azalmasına neden olur. Elektrik uyarı ile bu vakalarda ejakülasyon gerçekleştirilebilir.

10- Endokrin Bozukluklar

Üreme hormonlarının üretimi ve salınmasını hipotolamus, hipofiz bezi ve testisler tarafından kontrol edilir. Hipofiz bezinden LH (Luteinize edici hormon) ve FSH (Folikül stimüle edici hormon) salgılanır. Bu hormonların salınımını hipotalamustan salınan GNRH adı verilen hormon kontrol eder. Testislerde testosteron üretilir ve testosteron genital organlar dışındaki dolularda androjenlere (erkeklik hormonu) ve östrojenlere (kadınlık hormonu) dönüştürülür.

- Hipogonadotropik Hipogonadizm; Genellikle doğuştan olan bu durumda GNRH eksikliğine bağlı LH ve FSH düzeyleri düşer. Bu vakalarda koku alma problemi de vardır.

- Kalman Sendromu; İzole GNRH eksiliğinin görüldüğü bu sendromda koku alamama, küçük penis, inmemiş testisler ve yarık damak-yarık dudak gibi orta hat defektleri de görülebilir.

- İzole LH eksikliği; Önük sendromu olarak da bilinen bu durumda testisler büyük olmasına rağmen sekonder seks karakteristikleri iyi gelişmemiştir. Vücuttaki tüy dağılımı ve sıklığı ergenlik öncesi gibidir, iskelet sistemi gelişimi iyi değildir. Hipofiz bezinin çalışmamasına bağlı görülen bu durumda LH ve testosteron düzeyleri düşüktür, FSH düzeyi normal olabilir.

- Hiperprolaktinemi veya Postpubertal Gonadotropin eksikliği; Hipofiz bezinde oluşan tümörlere bağlı göğüslerde büyüme, süt gelmesi, impotans görülür, sperm üretimi azalır. Testisler küçülür, testosteron düzeyi düşer. Bu tümörlerin tanısı tomografi ve magnetik rezonans incelemesi ile konur.

Bunların dışında böbrek üstü bezindeki bozukluklar, nadir görülen bazı sendromlar, hemakromatoz (vücutta demir birikimi olan bir hastalık), şişmanlık, karaciğer hastalıkları, böbrek üstü bezi tümörleri hormonal bozukluklara neden olabilir.

11- Genetik Bozukluklar

Genetik bozukluklara bağlı testis gelişimi ve sperm üretiminde bozukluklar ve hormonal dengesizlik görülebilir.

- Kleinfelter Sendromu; Beşyüz doğumda bir görülen bu durumda XY cinsiyet kromozomlarının yanında ekstra X cinsiyet kromozomu bulunur. 47 kromozomu olan bu erkeklerde testisler küçük ve sert, sekonder seks karakteristikleri de az gelişmiştir. Bu vakalarda sperm üretimi olmaz. Bu hastalığın mozaik olarak adlandırılan daha hafif formunda sperm üretimi olabilir.

Cinsiyet kromozomlarındaki birçok bozukluk infertiliteye neden olur. Bu vakaların birçoğunda testisler ve sperm üretimi olumsuz etkilenmiştir.

Cinsiyet kromozomlarını etkilemeyen genetik bozukluklar da infertiliteye neden olabilir. Bazı kas hastalıklarında, orak hücreli anemide, Akdeniz anemisinde ve mesaneye ait bozukluklarda infertilite sık görülür. İnfertilitenin eşlik ettiği diğer bir hastalık olan kistik fibroz vakalarında meni miktarı ve sperm sayısı azdır. Bu vakalarda sperm kanalları gelişmemiştir.

12- Cinsel Fonksiyon Bozuklukları

İmpotans, erken veya geç ejekülasyon gibi boşalma problemleri erkek infertilitesi değerlendirilirken mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.

Erkek İnfertilitesinde Rol Oynayan Risk Faktörleri

Çevresel faktörler ve yaşam tarzı üreme sağlığını etkiler;

- Sigara sperm sayısını, hareketini ve yapısını olumsuz etkiler. Sigara içen erkeklerin eşlerinde düşük ihtimalinin arttığı belirlenmiştir.

- Alkol impotans ve sperm üretiminin bozulmasına neden olur. Kronik alkolizm vakalarında testisler küçülür, testosteron üretimi bozulur.

- Uyuşturucu maddeler sperm kalitesini ve üretimini olumsuz etkiler. Bu maddeler hormonal dengesizliklere de yol açar.

- İlaçlar birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar sperm üretimini olumsuz etkiler, bu etki geçicidir. Antibiyotiklerin birçoğu, parazit ilaçları, depresyon, mide ülseri, hipertansiyon ve alerjik hastalıkların tedavisinde kullanılan bazı ilaçların erkek üreme sağlığını olumsuz etkilediği gösterilmiştir.

- Kemoterapi kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar sperm üretimine zarar verir. Bu ilaçların bir kısmının etkisi kalıcı olabilir. Kemoterapi öncesinde bu hastalardan ileride kullanılmak üzere sperm örnekleri alınarak dondurulabilir.

- Radyasyon testislerde sperm üreten hücreler radyasyona çok duyarlıdır. Meydana gelen hasarın derecesi ve kalıcılığı radyasyon dozuna bağlıdır. Radyoterapi gören hastalarda sperm üretimi 3-5 yıl içinde tekrar başlayabilir.

- Yüksek ısı özellikle sauna ve sıcak su banyoları sperm üretimini olumsuz etkiler.

- Haşere ilaçları da sperm üretimini olumsuz etkiler.

[email protected]

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber