30 yılını dolduran memurlar, hangi halde re'sen emekli edilir?

Kamu kurumları 30 Hizmet Yıllarını dolduran memurları talep olmadan emekli edebilir mi?

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 26 Kasım 2018 10:03, Son Güncelleme : 25 Kasım 2018 19:00
30 yılını dolduran memurlar, hangi halde re'sen emekli edilir?

Memurlar, genel olarak 65 yaşını dolduracakları tarihe kadar görev yapabilmektedirler. İstisna olarak bazı meslek ve görev ünvanlarının yaş hadleri 65 yaşından daha düşük olabildiği gibi 65 yaşından daha yüksek olan durumlar da bulunmaktadır.

5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu Madde 40 hükmü 65 yaşı ve istisnaları belirleyen maddedir. Örneğin; memurlar 65 yaşını dolduracakları tarihe kadar görevde kalabilirler. Astsubay Kıdemli Başçavuş ise 55 yaşını, öğretim üyeleri de 67 yaşını gibi.

Yazımızda kamu kurumları lüzum görmeleri durumunda 30 yılını doldurmuş memurları memurun talebi olmadan emekli edebilir mi? Konusunu değerlendirmekteyiz.

5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu Madde 39 hükmünde seçilmiş belediye başkanları ve illerin daimi komisyon üyeleri hariç olmak üzere 30 yılını doldurmuş olan memurların kurumlarınca lüzum görüldüğünde yaş kaydı aranmaksızın resen emekli edilebileceği belirtilmiştir. Bu şekilde emekli edilen memur şayet 61 yaşını doldurmamışsa 61 yaşını dolduracağı tarihe kadar emekli aylığı bağlanmayacağı da bu maddede belirtilmiştir.

Maddede kurumların lüzum görmesi şeklinde muğlak bir hüküm bulunmaktadır.

Bu maddede bulunan "lüzum görüldüğünde" ne demektir?

Söz konusu madde her ne kadar 30 yılını doldurmuş memuru kurumlar lüzum görmesi durumunda zorunlu olarak emekli etme yetkisi vermiş görünüyorsa da, bu yetki kamu idarelerine mutlak ve sınırsız bir yetki şeklinde düşünülmemesi gerekir.

Bu ibare tartışılması gereken bir konu olarak ortaya çıkmaktadır. Bu hükmün kamu idaresine resen emekliye sevk etme yetkisini vermiş olması, her kamu idaresinin memuru gereksiz yere emekliye sevk etme yetkisini vermemiş olacağını değerlendirmekteyiz. Yani idare lüzum görmesini kesin bir tespitle yapması ve bu durumunu de resmi belgelerle göstermesi gerektiğini değerlendiriyoruz. Buradaki hüküm ile kamu idarelerine bu yetki verilmişse de bu yetkinin mutlak ve sınırsız bir yetki olarak görülmemesi gerektiğini, değerlendirmekteyiz.

Lüzum görülmesi, sosyal güvenlik açısından ve memurun görev yapma statüsü açısından geniş anlama gelen bir ibare olduğu anlaşılmaktadır. Kamu idaresinin lüzum görmesinin de bir tespiti ve bu tespitte uygulanacak bir yol olması gerekir. Yani memurun görevli kamu idaresinin vermiş olduğu hizmetin aksamasına sebebiyet verdiğinin veya görevini yapamayacak derecede bedensel ve/veya fikren bir rahatsızlığının olduğunun tespit etmesi, bu tespitin de belgelerle ispat etmesi gerekir. Yani kamu idaresinin kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak resen emeklilik işlemini yaptığını kanıtlaması gerekir. Bunları kanıtlayamayan kamu idaresi bir memuru 30 yılını doldurmuş olması sebebiyle emekli edemeyeceğini değerlendirmekteyiz.

Zira, Devlet memurlarının görevlerini sürdürmelerinin garantisi 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda belirlenmiştir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu Madde 19 hükmü; "Devlet memurlarının, özel kanununda yazılı belirli şartlar içinde, emeklilik hakları vardır.", Madde 187 hükmü de; "Devlet memurlarının emeklilik ve malüllük hallerinde kendilerinin, ölümleri halinde dul ve yetimlerinin sahip bulundukları haklar emeklilik kanunlariyle düzenlenir." şeklindedir.

Memurların emeklilik işlemlerini düzenleyen 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanununda da memurların emeklilik işlemlerinde istisnai durumlar hariç (yaş haddi gibi)mutlaka talep olması gerekmektedir.

Sonuç değerlendirmemiz: memur çalışamayacak derecede ise, görevini tam yapmıyorsa yani kamu zararına yol açabilecek durumlarda hareket ediyor ve bu durumu da belgelerle tespit edilmişse kamu idaresi resen emeklilik yetkisini kullanabilir diye düşünüyoruz, Ancak kesin bir tespit yoksa keyfi olarak sadece 5434 sayılı Kanundaki bu maddeye istinaden bu yetkisini kullanamayacağını da değerlendirmekteyiz.

Ayrıca, 2008 yılı Ekim ayından sonra ilk defa Devlet Memurluğu görevine başlayanlar hakkında uygulanacak olan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda, 30 yılını doldurmuş olanların kurumları tarafından lüzum görüldüğünde resen emeklilik yapabileceği yönünde bir düzenleme bulunmamaktadır.

Bu şekilde bir hükmün olmaması gösteriyor ki, 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunda bulunan bu hükmün uygulama alanının bulunmadığı, şayet uygulama alanı olan bir hüküm olsaydı ve bir karmaşaya yol açabilecek bir hüküm şeklinde olmasaydı, 5510 sayılı Kanunda da aynı hüküm yer alırdı diye değerlendirmekteyiz. Bu durum karşısında söz konusu hüküm tartışılması gereken bir konu olarak ortaya çıkmaktadır.

Peki memurluk hizmeti emeklilik talebi olmadan nasıl sona erer:

Sosyal güvenlik ve özel kanunlardaki kurallara göre istifa, müstafi, göreve son, açığa alma vb. gibi işlemler dışında;:

-Yaş haddini tamamlamış memur görevini yapamayacağından emeklilik işlemleri yapılır, bu şekilde memurluk görevi sona erer.

-TSK personeli ile Emniyet Personelinden terfi edilmeme nedeni ile görevini yapamayacak personel bulunur. Bu durumdakiler Kadrosuzluk nedeniyle emekliye sevk edilirler. Bu şekilde memurluk görevleri sona erer.

-Memur malul durumuna girer, bu halde memurluk süresi sona erer.

-Memur görevde iken vefat eder, bu görevi doğal olarak sona erer.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber