Görevine iade edilen öğretmen, eski okuluna atanabilir mi?

Milli Eğitim Bakanlığı göreve iade edilenlerin eski görev yerlerine dönmeyecekleri istemeyeceklerini varsayarak kişin elini genişletmek için il milli eğitim müdürlüğü emrine vermekte olup bu uygulama yerinde bir uygulamadır. Fakat göreve iade edilen eski okuluna dönmek istiyorsa da boş norm olup olmadığına bakılmaksızın bunun yerine getirilme zorunluluğu bulunmaktadır.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 16 Aralık 2018 10:05, Son Güncelleme : 13 Aralık 2018 18:45
Görevine iade edilen öğretmen, eski okuluna atanabilir mi?

OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonunun kararı gereğince görevine iade edilenler Milli Eğitim Bakanlığı tarafından İl Milli Eğitim Müdürlüğü emrine atanmaktadırlar.

08.03.2018 tarih ve 30354 Mükerrer Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7075 Sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanunun "Kararların uygulanması" başlıklı 10. maddesi 1. fıkrasında; "(1) (Değişik: 25/7/2018-7145/22 md.) Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere ilişkin başvurunun kabulü halinde karar, kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma, yükseköğretim kurumlarında kamu görevinden çıkarılan öğretim elemanları için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilir. Kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanması esastır. Ancak müdür yardımcısı veya daha üstü ile bunlara eşdeğer yöneticilik görevinde bulunmakta iken kamu görevinden çıkarılmış olanların atamalarında, söz konusu yöneticilik görevlerinden önce bulundukları kadro ve pozisyon unvanları dikkate alınır. ...." hükümleri bulunmaktadır.

Bu hükümlere göre görevlerine iade edilenler kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma atanmaları gerekmektedir. OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu kararlarının mahkeme kararları gibi uygulanmasında bir sakınca bulunmamaktadır.

İptal kararının gereğinin yerine getirilmesi konusunda idarenin görevi, iptal edilen işlem dolayısıyla hukuk düzeninde meydana gelen sonuçları gidermek; hukuka aykırı durumdan, hukuka uygun duruma dönülmesini sağlamaktır.

İptal kararları geçmişe etkilidir. Başka bir anlatımla, mahkeme, idari yargı kararı ile işlemdeki sakatlığı saptadığında, bu saptama sakatlığın doğumu anından itibaren geçerli olur. Bundan ötürü, iptal davalarında, işlemin yapıldığı andaki duruma göre yargılama yapılır.

İptal kararı ile hukuka aykırı işlem ortadan kaldırılınca, hukuka aykırı olmayan, yani sakat işlemin yapılmasından önceki duruma dönülür. İdareler iptal kararı ile ortadan kalkmış olan idari işlemin yapılmasından önceki durumu aynen ve tamamen ve eski durumun sağlanması için idari tasarrufları tesis ve idari eylemleri ifa etmekle yükümlüdürler. Ancak, iptal kararından sonra, idare, yeni işlem ve eylemler yapmak durumunda ise, bunları iptal kararı doğrultusunda ve ona uygun olarak yapmak zorundadır.

İptal kararı, geriye yürür biçimde idari işlemin hukuki varlığına son verir. İptal kararının uygulanması içim idarenin işlem ve eylemlerde bulunması gerekmektedir. İptal kararının konusu olan işlem, bir istemin reddine ilişkin olumsuz bir idari işlem ise, iptal kararı ile işlem kendiliğinden hükümsüz sayılır. Olumsuz bir işlemin iptal hükmü, idari işlem yerine geçerek olumlu bir durum da oluşturmaz. İptal kararı, idari işlemin yerine geçmemesine rağmen, iptal kararı gereği idare uygun işlem ve eylemde bulunmaya mecburdur.

Olumsuz bir idari işlem iptal edilince, idare işlemi bu defa olumlu olarak yapmak zorundadır. Olumsuz işlemin iptali üzerine, idare olumlu bir karar almak zorundadır. Aksi takdirde, idarenin sorumluluğu söz konusu olur.

İptal kararı, iptal olan işlemi ve ona bağlı işlemleri yapıldıkları tarihten itibaren yürürlükten kaldırır. İdare, iptal kararlarına uymak ve gereklerini yerine getirmek zorundadır. İdare, iptal kararının içeriğine ve amacına uygun eylemde bulunmak zorundadır.

Konumuzla uyumlu olabilecek mahkeme kararların uygulanması hususunda İdarelerin, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyecekleri ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyecekleri Anayasa'nın 138. maddesinde de açıkça ifade edilmiş bir kural olmakla birlikte, mahkeme kararlarının yerine getirilmesi sırasında idarelerin karar gerekçelerini de göz önünde bulundurarak ve gerekçelerle de saptanan hukuka aykırılıkların giderilmesi amacıyla işlem tesis etmeleri gerektiği kuşkusuzdur.

Anayasanın "Yargı yolu" başlıklı 125. maddesinin 7. fıkrasındaki; "İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür." hükmü yer aldığından idarenin göreve iade edilenleri eski görev yerine atama zorunluluğu bulunmaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığı göreve iade edilenlerin eski görev yerlerine dönmeyecekleri istemeyeceklerini varsayarak kişin elini genişletmek için il milli eğitim müdürlüğü emrine vermekte olup bu uygulama yerinde bir uygulamadır. Fakat göreve iade edilen eski okuluna dönmek istiyorsa da boş norm olup olmadığına bakılmaksızın bunun yerine getirilme zorunluluğu bulunmaktadır.

Ahmet KANDEMİR

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber