Erdoğan: Seçimden sonra 'it'in hesabını verecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle...

Bakanlarımız tarafından yapılan gençlik merkezi, gençlik ve sanat merkezi ile 9 ayrı merkezi resmen bugün açıyoruz. Bu katılım bir şeyi gösteriyor; biz aşk ile yürüyen yorulmaz dedik, yorulmadık. İlçemizde çok daha büyük hizmetlere yatırımlara hep birlikte imza atacağız.

Bugün bir konuyu daha sizinle paylaşacağım. Esaretten şehadete yürüyen Mısır halkının seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye Allah'tan rahmet diyorum. 6 yıl sonra mahkemede şehadete yürüdü. Mısır halkına başsağlığı diliyorum. Batı dünyasını esefle kınıyorum. Bize Mursi'yi hatırlatanlarla biz şu anda yarışıyoruz. Pazar günü yapılacak seçimde bir tarafta bizi Mursi'yi hatırlatanlar var diğer tarafta adalete yürüyenler var. Bunun için bu 5 gün çok önemli. Pazar akşamı inşallah zaferle müşerref olacağız. Ve ben şunu diyorum zalimler için yaşasın cehennem. Türkiyeyi ve Türk milletini, 15 Temmuza ve bunca yıldır yaşadığımız hadiselere rağmen hala tanıyamamış olanlara, demokrasinin, milli iradenin, sandığın gücünü bir kez daha göstereceğimize inanıyorum.

"DÜRÜST OL, SİYASETE DÜRÜSTLÜK YAKIŞIR"

Ordu valimize 'İt' diyor, 'İt' demedim diyor, basitleşme dedim diyor. Dürüst ol, dürüst. Siyasete dürüstlük yakışır. Biz İstanbul'umuzu bu yalancılara teslim edemeyiz. Kapı kapı dolaşacağız. Telefonlarımız susmayacak. 31 Mart seçimlerinin İstanbul'daki galibi hiç şüpheniz olmasın Cumhur İttifakı'dır, AK Parti'dir.

Beyefendi alınmış. Binali Yıldırım kardeşimin rakibine söylüyorum: 'Çaldılar' ifadesi hukuki değildir ama siyasidir. Biz siyasiler birileri bir şeyi çaldıysa çaldı deriz. Hukuk ifadesi usulsüzlüktür. Burada hem usulsüzlük var hem yolsuzluk var. Müsaade edin de bunu söyleyelim. Seçimlerin yenilenmesi kararı hukuki bir sürecin ürünüdür. Biz bağırıp çağırmadık, YSK'ya çete demedik. Bizim edebimizde böyle bir şey yok.

"SEÇİMDEN SONRA 'İT'İN HESABINI VERECEK"

Valimize 'it' dedi, seçimden sonra bunun hesabını vereceksin. Bunun yanındakiler benim polislerime 'şerefsiz' dedi. Biz ne valimize 'it' dedirtiriz, ne de polisimize 'şerefsiz' dedirtiriz. Utanmıyor musun ya, bunların hesabını soracağız. Herkes yerini haddini bilecek.

Şimdi bir de şunu söylüyorlar; Bize para vermiyorsunuz, Suriyelilere para veriyorsunuz. Bu yalana sakın aldanmayın. Bu yalan CHP'nin yalanıdır. Biz Suriyelilere maaş bağlamadık. Biz kamplardaki Suriyelilere sağlık yardımı veriyoruz, yiyecek yardımı yapıyoruz. Ama asla onlara maaş bağlama diye bir şey yok. Bu k bir yalandır. Biz milletin fakir fukarasına valilikler, kaymakamlıklar vasıtasıyla maaş veriyoruz. Bizim de rahatsızlıklarımız var. Emniyetimiz önlem alıyor. İnşallah kendi topraklarına dönecekler. Bütün ekonomik tuzaklara, askeri güç gösterilerine eyvallah etmeden dimdik yolumuza devam ediyoruz.