Erdoğan: Ülkemize kurulan tuzakların hepsi çöküyor!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Londra'da Türk vatandaşlarına hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan burada yaptığı açıklamada, "Silah üzerinden, ölüm üzerinden, acı, kan, baskı ve tehdit üzerinden ülkemize kurulan tuzakların hepsi çöküyor. " dedi.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 05 Aralık 2019 00:31, Son Güncelleme : 05 Aralık 2019 01:37
Erdoğan: Ülkemize kurulan tuzakların hepsi çöküyor!

NATO Liderler Zirvesi vesilesiyle Türk vatandaşları ve Müslüman toplumuyla bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu dile getiren Erdoğan, salonu dolduranlara aşkı, sevdası, ahde vefası için teşekkür etti.

Erdoğan, programda bir konuşma yapan Cordoba Vakfı Başkanı Enes El Tikriti'ye buradaki tüm STK'ler adına ayrıca teşekkürlerini iletti.

Türkiye'den kucak dolusu sevgi getirdiklerini belirten Erdoğan, burada yaşayan Türklerin ana vatanını, baba ocağını, yurdunu ve mensubu olduğu milletini çok yakından takip ettiğini bildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemizin içinden geçtiği bu kritik dönemde dualarınızın, desteklerinizin daima bizimle olduğunun farkındayım. Bir kısmınız eğitim için, bir kısmınız rızkı için, bazılarınız ise ülkemizin vesayetle boğuştuğu dönemlerde kendine daha iyi, daha özgür bir hayat kurmak için bu topraklara hicret ettiniz. Buraya gelirken geride gözü yaşlı ailelerinizi, dostlarınızı, sizi canından ayrı görmeyen sevdiklerinizi bıraktınız." diye konuştu.

Türk edebiyatının "7 güzel adam"ından biri olan Erdem Bayazıt'ın, "Hicret Burcundan" şiirinden dizeler okuyan Erdoğan, burada yaşayan Türklerin vatanından uzakta, binlerce kilometre ötede, kendine yepyeni hayatlar kurduğunu, zorluklardan yılmadığını, "İman varsa, imkan da vardır" diyerek gurbeti sılaya çevirdiğini, tarihi şanlı zaferlerle dolu Türk milletini burada gururla temsil ettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayın 12'sinde İngiltere'de seçimlerin yapılacağını anımsatarak, "Bu seçimde burada az önce başkanımızın da ifade ettiği gibi belirleyici rol oynamalısınız ve oynayacağınıza inanıyorum. Ülkem ve milletim adına her birinize tek tek teşekkür ediyorum. Rabbim sizleri her türlü sıkıntıdan muhafaza buyursun diyorum." ifadelerini kullandı.

"Türkiye emin ellerde"

Türkiye'nin emin ellerde, emniyet, huzur ve barış içinde olduğunu dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün 17 yıl öncesine göre çok daha güçlü bir Türkiye var. Bugün üzerinde rahatça oyun oynanan değil, bölgesinde oyun kuran, oyun bozan kararlı bir Türkiye var. Bugün birkaç milyar dolar için el açan değil, dünyada milli gelire oranla en fazla insani yardım yapan cömert bir ülke var. Bugün 2002'ye göre ekonomisini 3,5 kat büyütmüş, kişi başı milli gelirini 3 bin 500 dolardan 9 bin 700 dolara çıkarmış, ihracat rakamlarında her sene rekora koşan bir Türkiye var. Bugün, duble yollarla, köprülerle, hızlı tren hatlarıyla, tüneller, kavşaklar, köprülerle, viyadükler, dünyanın ilk üç sırasındaki en büyük havalimanlarıyla, Asya'yı Avrupa'ya bağlayan yeni gerdanlarıyla ulaşım altyapısını tamamlamış bir Türkiye var. Bugün, Ege'de, Karadeniz'de, Doğu Akdeniz'de haklarını savunan, menfaatlerini koruyan, donanması güçlü bir Türkiye var. Bugün, kendine sığınan 4 milyonu aşkın mazlum ve mağdura kucak açan, onlara sahip çıkan bir Türkiye var."

Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye'den başka bu kadar mülteciye tek elde ev sahipliği yapan bir başka ülke bulunmadığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu 4 milyon mültecinin içinde yaklaşık 3 milyon 250 bini Arap, 350 bini Kürt, kalan diğerleri ise bunun içinde Ezidi var, Keldani var, Arami var. Bütün bunlara hiçbir ayrım yapmaksızın bunları besleyen bir Türkiye var. Tabii önemli olan bir şey var. Peki Avrupa Birliği ne yaptı? Avrupa Birliği şu ana kadar söz verdiği halde sadece 2016'da '3 artı 3 yani 6 milyar avro destek vereceğim' dediği halde ne yazık ki sadece 3 milyar avro uluslararası STK'ler vasıtasıyla Kızılayımıza, AFAD'a vesaire verdiği destek var. Yani bu para bizim milli bütçemize girmiyor. Bizim yaptığımız ne? Şu ana kadar 30 milyar doları aştı yaptığımız oradaki yatırımlar. Türkiye'nin farkı bu."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;

Sizlerin aracılığıyla kalpleri bizimle atan Asyalı, Afrikalı, Keşmirli, Arakanlı, Libyalı, Suriyeli mazlumlara selamlarımı gönderiyorum.

NATO Liderler zirvesi vesilesiyle sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum.

Burada Londra'dan anavatanınızı yurdunuzu ve mensup olduğunuz milletimizi çok yakından takip ettiğinizi biliyorum. Bir kısmınız eğitim için bir kısmınız rızkı için bu topraklara hicret ettiniz. Buraya gelirken geride gözü yaşlı ailelerinizi sizi canından ayrı görmeyen sevdiklerinizi bıraktınız.

Zorluklardan yılmadınız, sıkıntılar karşısında geri adım atmadınız. İman varsa imkan da vardır diyerek gurbeti sılaya çevirdiniz. Başarılarınızla hem bizim hem de ailelerinizin göğsünü kabarttınız. Tarihi şanlı zaferlerle dolu milletimizi burada gururla temsil ettiniz.

Şimdi ayın 12'sinde İngiltere'de bir seçim var. Burada belirleyici bir rol oynayacağınıza inanıyorum.

Ülkem ve milletim adına her birinize tek tek teşekkür ediyorum.

Çok büyük bir memnuniyetle ifade etmek istiyorum Türkiye emin ellerde. Bugün 17 yıl öncesine göre çok daha güçlü bir Türkiye var. Bugün üzerinde rahatça oyun oynanan değil bölgesinde oyun kuran, oyun bozan kararlı bir Türkiye var. Bugün birkaç milyar dolar için el açan değil dünyada milli gelire oranla en fazla yardım yapan cömert bir ülke var. Bugün 2002'ye göre ekonomisini 3.5 kat büyütmüş, ihracat rakamlarında her sene rekora koşan bir Türkiye var. Bugün duble yollarla, köprülerle, köprülerle dünyanın ilk üç sırasındaki en büyük havalimanıyla Asya'yı Avrupa'yı bağlayan yeni gerdanlarıyla ulaşım altyapısını tamamlamış bir Türkiye var. Bugün Ege'de Doğu Akdeniz'de haklarını koruyan donanması güçlü bir Türkiye var.

Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye'den başka tek elde ev sahipliği yapan başka hiçbir ülke yok.

Tabii önemli olan bir şey var. Peki Avrupa Birliği ne yaptı? Avrupa Birliği şu ana kadar söz verdiği halde sadece 2016'da 6 milyar euro destek vereceğim dediği halde ne yazık ki sadece 3 milyar euro verdiği bir destek var. Biz şu ana kadar 30 milyar doları aştı bizim yaptığımız yatırımlar. Türkiye'nin farkı bu.

Silah üzerinden, ölüm üzerinden, acı, kan, baskı ve tehdit üzerinden ülkemize kurulan tuzakların hepsi çöküyor.

Bugün kendi milli güvenliği için hiç kimsenin icazetini aramadan operasyon düzenleyen, dış politikası bağımsız bir Türkiye var. Tabii herkes bize akıl veriyor. Sizin Suriye'de ne işiniz var? Bize diyorlar ki Suriye'den ne zaman çıkacaksınız? Bizim onlara verdiğimiz tek cevap var: Sizin Suriye'de ne işiniz var! Suriye'ye sınırınız var mı? Yok. Peki ne işiniz var? 10 bin kilometreden oraya geliyorsun ama bizim 911 km sınırımız var. Bu teröristler bu YPG, DEAŞ, PKK bütün bunlar havan toplarıyla her an sınıra atışlar yapıyorlar. Bütün bunlar karşısında biz eli bağlı neyi bekleyeceğiz. Evet biz oradayız, orayı bu teröristlerden temizleyene kadar çıkmayacağız. Şunu çok açık ve samimi söylüyorum bizim Suriye'nin topraklarında gözümüz yok ama gözü olanlar lütfen terk etsinler. Biz sadece 82 milyonun güvenliğini değil yurt dışında yaşayan 6 milyon vatandaşının da hakkını savunan diplomasisi güçlü bir Türkiye'yiz. Hiç şüphesiz bu başarıların tamamı hepimizin.

Birleşik Krallık içinde nüfusu yarım milyona varan dinamik ve üretken bir Türk toplumu bulunuyor.

Türk toplumu ve Birleşik Krallık arasındaki ilişkilerin gelişmesi konusunda kritik rol oynuyoruz. Türk girişimciler kurdukları iş yerleri ile ortaklıklarla Birleşik Krallık ekonomisine çok ciddi katkılar sağlıyor.

20 milyar dolarlık ikili ticaret hacmini neredeyse yakaladık. Yüzde 14 artış gösterdi.

Turizm rakamlarımız katlanarak artıyor. Bu rakam bu yılın ilk 10 ayında yüzde 13,5 arttı. Yakaladığımız bu ivmenin kuvvetlenerek devam edeceğine inanıyorum.

Milli hassasiyetleri yüksek kurumlara Birleşik Krallık'ta çok daha fazla ihtiyacımız var.

Sizler aynı idealler ile birbirinize kenetlenirseniz kimse sizi bölemez.

Bugün NATO toplantısında başsağlığı dileklerimi ifade ettim. Terör konusu bizim 40 yıllık konumuzdur. Bütün bunlar olurken maalesef bizim kapımız çalınmadı. Başınız sağ olsun demediler. Arayıp soran da olmadı. Terör örgütlerine on binlerce TIR ile araç silah gönderenler bize paramızla silah vermedi. Biz tüm bunlara rağmen çalıştık, gayret ettik. Kötü komşular bizi ev sahibi yaptı.

Bize akıl verenlere şunu söylüyoruz: Siz aklınızı kendinize saklayın. İslami terör ifadesini kullananlara gidin aynaya bakın diyoruz. İslam Arapça Barış anlamına gelen bir kelimeden doğmuştur. Barış dinine asla terörü yaklaştıramazsınız. Bu ifadeyi kullananları kusura bakmasınlar ben de lanetliyorum.

Yeni Zelanda'da 51 Müslüman'ı şehit edenler kimdi? Biz diyor muyuz Hristiyan terörist?

Dünyada hala saygın ülkelerin saygısız liderleri İslami terör ifadesini kullanıyor. Bunu kabullenmemiz mümkün değil.

Biri yanağına vurduğu zaman, öbür yanağını çevirmek bizim dinimizde yoktur. O yanağa da vurmamak gerekir. Çünkü bizim dinimizde

zulüm de yoktur.

Küreselleşme çağında kişinin kendini birden fazla ülkeye ait hissetmesi gayet doğaldır. Asimilasyon çabaları dünyanın hiçbir ülkesinde

sonuç vermemiştir, vermeyecektir.

Yarın hizmete açacağımız cami İngiltere'de bu bakış açısının sembolü olacak.

Öte yandan Birleşik Krallık'ın Avrupa Birliği'nden ayrılma sürecini yakından takip ediyoruz.

Son Avrupa Parlamentosu seçimleri, kimlik siyasetinin baskın hale gelmeye başladığını gözler önüne sermiştir.

Kültürel ırkçılık dalgasından herkes olumsuz etkilenmektedir.

Yükselen İslam düşmanlığı sadece bizim değil, tüm Batı dünyasının sorunudur.

Neonazi örgütler bugün insanlık için en az DEAŞ kadar PKK kadar tehlikelidir.

Sizden FETÖ'cü alçaklara meydanı bırakmamanızı istiyoruz. Lütfen muhataplarınıza bu ihanet çetelerinin gerçek yüzünü anlatınız.

Bizi çekmek istedikleri tuzağa asla düşmeyin. Engin Müslüman hoşgörüsünü hiçbir zaman yitirmeyiniz. Sizler hak ve adaletin sözcüsü olursanız yalan ve iftiralar boşa çıkacaktır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber