Harran Üniversitesi'nin açıklamasındaki gariplikler!

Harran Üniversitesinde görevli Dekanın kızını kişiye özel ilanla öğretim görevlisi yapmasına dair açıklama doğru cevapları vermiyor!

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 07 Eylül 2020 15:13, Son Güncelleme : 07 Eylül 2020 14:14
Harran Üniversitesi'nin açıklamasındaki gariplikler!

Zaman zaman bu hikayeyi duymuşsunuzdur. Adamın biri etrafındakilere 'kurban' meselesini şöyle anlatıyormuş: Hazreti Musa Allah'a dua etmiş. 'Ya Rabbi, bana bir kız evlat bahşedersen onu sana kurban edeyim.' Bir zaman sonra Hazreti Musa'nın bir kızı olmuş, adını Ayşe koymuş. Çocuğun kurban edileceği zaman gelince Hazreti Musa bıçağı yavrucağın boynuna dayamış. Tam kesecekken Azrail gökten elinde bir keçiyle gelmiş... Hikayenin tam bu noktasında dinleyenlerden biri dayanamamış ve şöyle demiş: 'Ben bunun neresini düzelteyim? Hazreti Musa değil Hazreti İbrahim, kız değil erkek, Ayşe değil İsmail, Azrail değil Cebrail, keçi değil koç.'

Geçtiğimiz günlerde gündeme getirdiğimiz Harran Üniversitesinde Dekanın kızının kişiye özel ilanla öğretim görevlisi olarak yapılmasına yönelik iddialarımıza dair ilgili yükseköğretim kurumu tarafından açıklama yapılarak bazı konularda okuyuculara bilgilendirmeler paylaşıldı, ayrıca açıklamanın sonunda "söz konusu atamaya dair müracaat, sınav ve değerlendirme ile ilgili olası hataları araştırmak için üniversitemizde konu ile ilgili soruşturma başlatılmıştır." denildi. Soruşturma açılıp hakkaniyetle yapılabilirse bizi son derece memnun eder. Ancak, açıklamadaki bazı hataları ve ilgili mevzuatın getirdiği durumu sizlerle paylaşmamız bizim vazifemizdir.

Bu kapsamda, üniversite yönetimi tarafından yapılan ilgili açıklamada; "Bahse konu atama dekanın görev yaptığı eğitim fakültesine değil, bir ilçe MYO yapılmıştır. MYO için kadro ihdası Dekanın değil, üniversite senatosunun yetkisindedir." ifadesi kullanılmış. Burada, üniversite yönetimi "Dekanın kızının ataması yapıldı ama Dekan bu konuda herhangi bir yetkiye haiz değil" demek istemiş. Ancak, 2547 sayılı Kanunun 14 üncü maddesine göre üniversite Dekanları Senato üyesidir. Üniversitenin en üst akademik organı olan Senatoda Dekanların temsil yetkisi bulunmakta ayrıca alınan kararlara katılmakta ve görüş bildirmektedir. İşin diğer tarafı ise, üniversitelerde kadro aktarımları Senato tarafından değil Üniversite Yönetim Kurulunca yapılmaktadır. Yine, burada da mezkür Kanunun 15 inci maddesi uyarınca Dekanlar üye olup, Üniversitenin Rektöre idari işlemlerde yardımcı organı olan Üniversite Yönetim Kurulunda karar alma süreçlerinde etkin önemli rol üstlenmektedir. Özetle, atamanın yapıldığı Meslek Yüksekokulu Müdürünün yetkisine nazaran Dekanların kadro ihdas süreçlerinde yetki bakımından çok daha etkili olduğunu söyleyebiliriz.

İkinci olarak, bahse konu açıklamada; "Sözü geçen kişinin özel şartı "babasının editörü olduğu dergideki yayınlarla sağladığı" iddiası doğru değildir. İlgili kişinin müracaatta beyan ettiği dosyada mobbing ile ilgili toplam 8 yayınından sadece 2'si iddiadaki dergide yayımlanmıştır. Diğer 6 makale çeşitli ulusal dergilerde yayımlanmıştır." ifadesi geçmektedir. Bilindiği üzere, öğretim görevlisi atamalarında belirli adayı tarif eden özel şartlara ilanlarda yer verilmesi yönetmeliğe aykırıdır. İlgili Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin 5 inci fıkrasında "Yükseköğretim kurumları, bu Yönetmeliğe tabi öğretim elemanı kadro ilanlarında lisans veya lisansüstü mezuniyet alanları ile ilan edilen alana ait bilimsel, nesnel ve denetlenebilir koşullar dışında belirli bir adayı tanımlayan özel şartlar koyamazlar." hükmü amirdir. Üniversite yönetimi hangi bilimsel, nesnel ve denetlenebilir argümanlarla Meslek Yüksekokulunda mesleğe ara eleman yetiştirme amacı olan bir programda "Mobbing" konusunda çalışma yapmış öğretim görevlisi ihtiyacı duymuştur. Ne hikmetse, Dekanın kızının da Mobbing konusunda sekiz tane makalesi olması sizce de hayatın olağan akışına aykırı bir durum değil midir?

Bence üniversite yönetiminin açıklaması bilinçaltımıza şu mesajları veriyor. "Aslında hatamızın farkındayız, ancak biz kişinin atamasını hemen yaptık, Dekanımız ve kızları üzülmesin siz de çok üstüne düşmeyin, usulen bir soruşturma açtık onu da bir müddet sonra kapatırız gider."

Evet bu ülkede her türlü mevzuatına (kılıfına) uydurulan ama arka penceresinde bin türlü dolabın döndüğü personel alımları hep yapılmaktadır. Sonuçta her şey mevzuata uygun! Ancak, şu soruyu Rektöre, Dekana ve kızına soralım.

Vicdanınız rahat mı? Rahatsa herkes gibi unutturun sizler de...

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber