PKK'lı teröristlerin korkulu rüyası; İHA ve SİHA'lar

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, terörle mücadelede hedefleri 'nokta atışı' ile etkisiz hale getiren, 'güvenlik güçlerinin havadaki gözü' insansız hava aracı (İHA) ve silahlı insansız hava aracının (SİHA) teröristlerin korkulu rüyası olduğu ortaya çıktı.

Kaynak : DHA
Haber Giriş : 25 Ocak 2021 16:30, Son Güncelleme : 25 Ocak 2021 16:31
PKK'lı teröristlerin korkulu rüyası; İHA ve SİHA'lar

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, terörle mücadelede hedefleri 'nokta atışı' ile etkisiz hale getiren, 'güvenlik güçlerinin havadaki gözü' insansız hava aracı (İHA) ve silahlı insansız hava aracının (SİHA) teröristlerin korkulu rüyası olduğu ortaya çıktı. Terör örgütü PKK/KCK soruşturması kapsamında, ağırlaştırılmış müebbete kadar hapis cezaları istenen teröristlerden Günkan Düz'ün (26) ifadesinde, "Faaliyet yürüttüğümüz alanlarda bulunan gözetleme kuleleri, kalekollar, İHA- SİHA'lar ile yürütülen faaliyetler bizim alan hakimiyetimizi ciddi bir şekilde kısıtlamaktadır" dediği öğrenildi.

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Türkiye'de Van ve Adana'dan sonra yaklaşık 1 yıl önce Erzurum'da konuşlandırdığı İHA ve SİHA üssü, başta terörle mücadele olmak üzere narkotik, kaçakçılık ve trafik uygulamalarında da önemli hale geldi. Sınır ötesi ve yurt genelindeki iç güvenlik operasyonlarında kullanılan İHA ve SİHA'lar, belirlenen terör hedeflerini tam isabetle vurmasıyla hava gücü olarak önemli katkı sunuyor. Türkiye'de 2016'dan itibaren kullanılmaya başlanan ve bu tarihten itibaren düzenlenen operasyonlarda binlerce terör örgütü mensubunun etkisiz hale getirilmesinde önemli olan hava araçları ile önemli başarılar elde ediliyor.

MÜEBBET İSTENEN TERÖRİSTLERDEN 'İHA- SİHA' İFADESİ

Operasyonlarda sağ ele geçirilen teröristlerin de verdiği ifadelerde, İHA ve SİHA'ların korkulu rüyaları haline geldiğini söylediği belirtildi. Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı'nca terör örgütü PKK/KCK soruşturması kapsamında, el bombası ile intihar eylemi yapmak isterken yakalanan, 'turuncu kategori'deki terörist, 'Baver-Çektar' kod adlı Ahmet Herdem'in de aralarında bulunduğu 6 sanık hakkında hazırlanan iddianamede; 'devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak', 'kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak bomba kullanmak suretiyle öldürmeye teşebbüs etmek' ve 'tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak veya el değiştirmek' suçlarından 22'şer yıldan 44'er yıla kadar hapis ve ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezaları talep ediliyor.

'HAKİMİYETİMİZİ KISITLIYOR'

İddianameye göre, 'Baver Çektar' kod adlı terörist Ahmet Herdem'den sabotaj eğitimi aldığını ve ardından Tunceli, Erzincan ile Karadeniz kırsalında örgüt adına faaliyette bulunduğunu anlatan Günkan Düz, 2015 yılında PKK/KCK'nın dağ kadrosuna katıldığını belirtti. Erzincan nüfusuna kayıtlı olan terörist Düz, ifadesinde şunları söyledi:

"26 Ağustos 2017 tarihinde Erzincan'ın Kemah Dereköy köyü Deresoran Vadisi güneyinde güvenlik kuvvetlerince yapılan operasyonda Vedat Sümer'in öldügü operasyona denk geldim. Biz o anda 4 örgüt mensubuyduk, yanımda kod adları 'Özgür', 'Kurtay' ve 'Serhildan' olanlar vardı. Ben ve 'Kurtay', Tırbımusa Yaylası'ndan Deresoran Kabanı istikametine 'Özgür' ve 'Serhildan'dan 200 metre önde gidiyorduk, onlar 2 atla birlikte arkamızdan geliyordu. İHA geldiğini duyduk, biz direkt yoldan sola yamaca doğru şemsiyemizi açıp gizlendik. Yarım saat geçtikten sonra ikinci SİHA geldi; yaklaşık 1 saat sonra atış yaptı, atış yapıldığında biz yolun alt tarafından şemsiyelerimiz açık vaziyette Tırbımusa Yaylası'na doğru ilerledik. Daha sonra otların içinde saat 06.00'ya kadar bekledik. 10 dakika sonra SİHA'nın sesi kesildi. Bu süre içinde hızlı bir şekilde 'Kurtay' ile birlikte koşarak kömür madeninin içine gittik. Operasyon sonrasında faaliyetlerin bitmesini bekledik ve yaklaşık 2 gün sonra biz de bölgeden ayrılarak Ayı Deliği bölgesine gittik. Teslim olan örgüt mensupları sonrası düzenlenen operasyonlardan ciddi bir şekilde örgüt yara almaktadır. Faaliyet yürüttüğümüz alanlarda bulunan gözetleme kuleleri, kalekollar, İHA- SİHA'lar ile yürütülen faaliyetler bizim alan hakimiyetimizi ciddi bir şekilde kısıtlamaktadır. Bu etkenler neticesinde ikna çalışmaları sonrasında teslim olan kadroların sayılarında artış sağlamaktadır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber