Eğitim Bir Sen, İlksan raporunu yayımladı

Eğitim Bir Sen, İlksan raporunu yayımladı. Raporda, İlksan'ın elde ettiği tüm gelirlerinin %98,49'nun faizden ibaret olduğu, son seçimlere üyelerin sadece %26'sının katıldığı tespiti yapılmıştır.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 16 Şubat 2021 00:03, Son Güncelleme : 16 Şubat 2021 00:08
Eğitim Bir Sen, İlksan raporunu yayımladı

Eğitim Bir Sen, 2021 yılı İLKSAN raporunu yayımladı. 60 sayfadan yer alan rapordaki İLKSAN'ın geçmişten bu yanaki durumu ele alındı. Raporda 2016 yılındaki seçimlere üyelerin sadece %26'sının katıldığı, İLKSAN'ın gelirlerinin %98'sinin faizden ibaret olduğu gibi dikkat çekici tespitler yer alıyor. Raporda ayrıca "Sandığın 2019 bilançosuna göre toplam varlıkları 1,9 milyar TL'yi bulmasına rağmen Sandığın mevcut zararının en az 4,6 milyar TL olduğu tahmin edilmektedir." tespiti yapılmaktadır.

İşte Eğitim Bir Sen'in hazırladığı raporun önemli bölümleri:

İLKSAN RAPORU- 15 Şubat 2021

* İLKSAN nedir? Ne iş yapmaktadır?

İLKSAN, 13 Ocak 1943 tarihinde ve Türkiye'de henüz merkezi bir sosyal güvenlik kurumunun olmadığı bir zaman diliminde, ilkokul öğretmenlerinin (Çoğunlukla köy öğretmenleri) konut, sağlık, doğum, ölüm ve emeklilik gibi problemlerini çözmek maksadıyla 4357 sayılı Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına, Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler için Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimai Yardım Sandığı ile Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun'la kurulmuştur. 78 yıl önce yayımlanan bu Yasanın gerekçesinde Sandığın kuruluş amacı, ".Öğretmenlerden hastalananlara, evlenenlere, çocuk doğuranlara, çocuklarını okutacaklara, ölenlerin ailelerine yardım etmek ve geçinme yükünü hafifletmek, sağlığa ve içtimai yardıma taalluk eden meselelerde öğretmenleri birbirlerine yardım edici duruma getirmek gayesini güden bu Sandığın teşkili faydalı ve zaruri görülmüştür." şeklinde açıklanmıştır. Sayılan amaçları gerçekleştirmek için 285.830 üyenin maaşından her ay emekli keseneğine esas olan matrahın %2'si tutarında mutemetliklerce aidat kesilmekte ve muhatap banka kanalıyla da Sandık hesaplarına aktarılmaktadır.

* İLKSAN'ın iktisadi sistemi nasıl işlemektedir?

2019 yılı verilerine göre İLKSAN'ın toplamda 1.942.791.873,46 TL varlığı bulunmaktadır. Bunun 517.550.563,10 TL'si banka hesaplarında, 1.303.700.713,17 TL'si ikraz alacaklarında ve 121.540.597,19 TL'si de bina, arsa ve diğer varlık kalemlerinde bulunmaktadır. Aynı yılda Sandığın elde ettiği tüm gelirlerinin %98,49'u faizden ibarettir. 2019 yılı verilerine göre İLKSAN'daki süreç şöyle işlemektedir: Önce üyelerden para toplanmakta (253,2 milyon TL); ardından toplanan bu para ile üyelere ikraz diğer adıyla ihtiyaç kredisi dağıtılmakta (259,5 milyon TL); buradan ve diğer banka mevduat hesaplarından gelen faiz geliri ile de emekli olan üyelere emekli yardımı yapılmaktadır (231,2 milyon TL). İLKSAN'a ait herhangi bir üretim tesisi veya fabrika yoktur. 300 bine yaklaşan üye sayısı ve toplamda 1,9 milyar liralık varlığı ile İLKSAN, büyük resimde birkaç basit bankacılık işlemi yapan küçük bir işletme görünümündedir.

İLKSAN'ın 2010-2019 yılı mali tablolarından alınan 10 yıllık ortalamaya göre Sandığın tüm gelirleri içinde faiz kaynaklı gelirin oranı %97,05; faiz dışı kira ve diğer gelirlerin oranı ise %2,95'tir. 2010 yılında faiz dışında kalan kira ve diğer gelirlerin oranı %4,59 iken 2019 yılında bu oran %1,51'e kadar düşmüştür. Sandık günden güne faiz geliri elde etmenin kolaycılığı tuzağına çekilerek faiz dışındaki gelir kaynaklarından uzaklaştırılmıştır.

*İLKSAN karlı bir işletme midir? Yoksa batmakta mıdır?

Ordu Yardımlaşma Kurumu OYAK ve Polis Bakım ve Yardım Sandığı POLSAN gibi tamamlayıcı mesleki emeklilik sisteminin bir parçası olan İLKSAN, çok uzun süredir düşük ve verimsiz ekonomik performans sergilemektedir. Öğretmenler arasındaki sosyal ve ekonomik birliğin simgesi olması gereken Sandığın başarısızlığının faturası doğrudan üyelere çıkmaktadır. Dolaylı olarak da öğretmenlik mesleğinin itibarına, öğretmenler arasındaki birlik ve dayanışma ruhuna zarar vermektedir. Sandığın; 2012, 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarında bankaların mevduat sahiplerine verdiği yıllık ortalama nema oranlarının altında gelir elde ettiği, bu haliyle zayıf, durgun ve zarar eden bir işletme görünümü sergilediği anlaşılmaktadır. Sandığın 2019 bilançosuna göre toplam varlıkları 1,9 milyar TL'yi bulmasına rağmen Sandığın mevcut zararının en az 4,6 milyar TL olduğu tahmin edilmektedir.

İLKSAN yönetimi aşağıdaki üç sorunun güncel yanıtlarını üyeleri ve kamuoyu ile paylaşmadığı müddetçe kurumun 4,6 milyar TL zarar eden batık bir iktisadi işletme olduğu yönündeki iddia doğru olarak kabul edilecektir: 1) Üyelerin tamamının üyelikten ayrılması durumunda Sandığın kasasından çıkacak toplam rakam ne kadardır? 2) 10 yılını dolduran yani en az 120 ay aidat ödemiş olan üyelerin sayısı ne kadardır ve onlara yasal olarak ne kadar ödeme yapılma zorunluluğu vardır? 3) 120 aylık aidat ödemelerini tamamlamamış olan üyelere yapılması gereken birikmiş nemalı aidat miktarı ne kadardır?

* İLKSAN'da seçim sistemi adil işliyor mu?

İLKSAN'ın seçim sisteminde temsilde adalet ilkesi işlememektedir. İLKSAN Temsilciler Kurulu Seçim Yönetmeliği gereğince Sandık üyeleri ilçe temsilcilerini, ilçe temsilcileri il temsilcilerini, il temsilcileri de temsilciler kurulu üyelerini aynı usul ve esaslar dahilinde seçmektedir. Yönetim kurulu ile denetleme kurulunun seçimle göreve gelen üyeleri de temsilciler kurulunca seçilmektedir. İLKSAN Temsilciler Kurulu Seçim Yönetmeliği, nispi temsil esasını öngörmekte ise de seçilecek temsilci sayısı ilçe ve il bazında azami sayı ile sınırlandırıldığından, seçilen her temsilci ilçe veya illere göre değişen oranlarda farklı sayıdaki üyenin oyuyla seçilmiş bulunmaktadır. Örneğin 31.939 üyenin bulunduğu İstanbul ilinden sadece 4 il temsilcisi seçilirken, 383 üyenin bulunduğu Tunceli'den 2 il temsilcisi seçilmektedir.

İLKSAN'da temsilcilerin seçiminde adil bir sistem kurulamamıştır. Üyeler, ülke düzeyinde yapılan seçimlere ilgisizdirler. Son yapılan 2016 yılı delege seçimlerinde katılım %26'da kalmıştır. 50'ye yakın ilçede seçime katılım hiç olmamıştır. 285.830 olan üye sayısı baz alındığında üyelerin %74'üne karşılık gelen 211.514 kişinin temsil edilmediği anlaşılmaktadır. Sandığı yönetenler, bu antidemokratik gidişata çözüm üretmek yerine durumu fırsata çevirmeyi tercih etmişlerdir. İLKSAN'ın sahipleri olan asiller (Üyeler, hissedarlar) ile onlar adına yönetim fonksiyonunu icra eden profesyonel vekiller (Yönetim kurulu, genel müdür vb.) arasındaki bağ kopmuştur. Vekalet ilişkisinin meşruiyeti tartışmalı ve problemli hale gelmiştir: Yönetim ile üyenin, asil ile vekilin menfaatleri çatışmakta, hedefleri ve amaçları uyuşmamakta, yaşanan etik ihlallerine karşı hiçbir şey yapılamamaktadır. Mevcut çıkar çatışmasına karşı emniyet subabı görevi üstlenecek bir denge, kontrol ve denetim mekanizmasının var olduğunu söylemek de artık mümkün değildir.

İLKSAN ilçe temsilci seçimleri 3 Nisan 2021'de il temsilci seçimleri de 12 Haziran 2021'de yapılacaktır.

* Sandığın ödediği emekli yardımı nasıl hesaplanmaktadır?

İLKSAN, üyelerine yaptığı emeklilik yardımlarında, birikimlerden elde edilen kar, yani nema yerine İLKSAN Aidat ve Sosyal Yardımlar Yönetmeliği'nde yer alan standart hesaplama yöntemini kullanmaktadır. Buna göre emekli yardımı hesaplama kalemleri şunlardır: "Üyenin Sandığa ödemiş olduğu aidat toplamının yüzde yüz elli fazlası tutarı, üyenin ödediği son aidat tutarının yüz ile çarpımının tutarı ile üyenin son aidat tutarının dört katının aidat ödenen toplam yılla çarpımının tutarı." Bu üç rakamın toplamı üyenin alacağı emekli yardımının miktarını vermektedir. 2020 Eylül ayı itibarıyla 28 yıl boyunca İLKSAN'a aidat ödeyen (Son ödenen aidat 88,75 TL) bir sınıf öğretmeninin alacağı emekli yardımının toplam tutarı ancak 40.072,80 TL'yi bulabilmektedir. Bu yönetmelikte sayılan üç maddeden kısaca anlaşılması gereken, ortalama "Yasal faiz" oranı kadar bir karşılığın İLKSAN tarafından emekliliği hak eden üyelere ödendiğidir.

* İLKSAN'ın zarardan kurtarılması mümkün müdür?

Evet, mümkündür. İLKSAN, ekonominin kurallarına ve piyasa gerçeklerine göre yönetilmesi halinde içine düştüğü çıkmazdan kurtulabilecektir. Sandık, kendini sürekli tekrarlayan, idareimaslahatı yönetim felsefesi olarak belleyen, zamanın ruhuna uyum sağlayamayan ve yapısal değişimin gereğini yerine getiremeyen bir kurum hüviyetine bürünmüştür. Sandığın amacının ne olduğu hangi hedefe doğru yol aldığı belirsizdir. Yapılan harcamaların yerindeliği ve ekonomikliğini sorgulayacak bir merci bulunmamaktadır. Sandığın 78 yıllık tarihinde başarılı olmuş, karlı tek bir iktisadi girişimi, sanayi tesisi, fabrikası, işletmesi veya markası yoktur.

Sandığın yapması gereken; üyelerin maaşından her ay yapılan kesintinin hakkını vermek, toplam 1,9 milyar TL'yi bulan varlığını doğru, yerinde ve en karlı üretim araçlarında değerlendirerek üyelerine birikimlerinin karşılığı olan nemayı zarar ettirmeden sunmaktır. Sandık ısrarla ve yan gelip yatarak kurumun mal varlığının üçte ikisini oluşturan 1,3 milyar TL ile ikraz adı altında basit bankacılık ile bayağı faizcilik yapmaktadır (Sandık, üyelerine bankaların faiz oranlarının biraz altında ihtiyaç kredisi vermekte buna da ikraz denilmektedir.). Aksi takdirde BES fonlarının bile altına düşmüş getiri oranı ve sürdürülebilir finansal performans sergileyemeyen bir Sandığın geleceğini konuşmak anlamlı olmayacaktır.

* İLKSAN'ın başarısızlığında kimlerin sorumluluğu vardır?

İLKSAN'ın yönetim ve denetleme kurullarında %60 oranında söz sahibi olan; Sandığın ana statüsünü yapma, değiştirme ve hükümlerini yürütme yetkisi bulunan, ayrıca gerektiğinde Sandığın kurullarını feshederek seçimleri yenilemeye yetkili olan Milli Eğitim Bakanlığının, İLKSAN'ın yaşadığı dramda ağır sorumluluğu vardır. Bakanlık; para, yatırım, banka ve finansal piyasalardan anlayan işin ehli, uzman kişiler yerine, iş dünyasına ve ekonomi hayatına dair herhangi bir bilgi birikimine ve tecrübeye sahip olmayan kişilere Sandığı emanet etmekte bir beis görmemiştir. Siyaset kurumunun da Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte İLKSAN'ın başarısızlık hikayesinde sorumluluğu olduğunu belirtmekte yarar vardır.

İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı Ana Statüsü'ne göre İLKSAN yönetim kurulu 7 kişiden oluşmaktadır. Bu üyelerin 4'ünü Milli Eğitim Bakanı seçer; denetleme kurulu 3 kişiden oluşur; buradaki üyelerin de 2'sini Milli Eğitim Bakanı seçer. Milli Eğitim Bakanı'nın İLKSAN'ın genel kuruluna gönderdiği toplam 12 isimden (Asil ve yedek üyeler) 6'sı genel kurulda yapılan oylama sonucunda seçilirler. Yönetim ve denetimde çoğunluk Bakanlığa aittir.

Milli Eğitim Bakanlığının, İLKSAN meselesinde seyirci kalmaktan vazgeçmesi ve sorumluluğunun gereğini yerine getirmesi gerekmektedir. Çünkü İLKSAN, günden güne kan kaybetmektedir. Yanlışı doğru yapmaya çalışmak ve bu uğurda büyük çaba harcamak kadar yararsız bir şey yoktur. İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu'nun POLSAN ile ilgili olarak 2019-2021 tarihleri arasında yapmış olduğu olumlu ve güven veren açıklamalarının Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ciddiyetle dinlenmesinde yarar vardır. Sayın Süleyman Soylu'nun açıklamaları şöyledir:

"Bugün mesleğe giren polisler, bugünün parasıyla sadece polis sandığından 350 bin lira emekli ikramiyesi alacaklar. Amacımız polis sandığını iyi yöneterek, bunu minimum 500 bin liraya çıkartmaktır. 4 yıldır polis sandığımızın yönetiminde, arkadaşlarımızın gayretiyle karlılık, verimlilik, iyi portföy yönetimi ortaya koyarak öz varlığımızı iki katından fazlaya çıkardık. Türkiye'de portföy yönetimi konusunda polis sandığı örnek bir yönetim tarzı ortaya koydu. (...) Hedefimiz, POLSAN'ı Türkiye'nin en güçlü sandığı yapmaktır. Tüm emniyet mensuplarına çağrımdır; POLSAN'a güvenin ve katılın. Hedefimiz sadece üye sayısını artırmak değil, bir arada olmak, bir arada olmanın verdiği güven duygusundan güç almaktır. (...) POLSAN'da tüm şirketler, ilk kez 2020 yılında kar ettiler. 2020 yılında POLSAN toplam 305 milyon lira kar etti. POLSAN'ın değeri iki yılda %52 varlık artışıyla 2,1 milyar liraya ulaştı. POLSAN, hem Türkiye için hem Emniyet Teşkilatı çalışanları için büyümeye devam ediyor."

* İLKSAN'ı kim/kimler denetlemektedir?

Sandık, MEB bakanlık maarif müfettişleri tarafından üç yılda bir denetlenmektedir. Sandık, Sayıştay denetimine tabi değildir. MEB bakanlık maarif müfettişlerinin yaptığı denetimlerden kaçmak amacıyla İLKSAN, 2017 yılında Ana Statü'sünü değiştirmiştir (Resmi Gazete, 2 Mart 2017, Sayı: 29995). Sendikamızın bu değişikliği dava etmesi ve Danıştay'ın verdiği iptal kararı sayesinde müfettişlerin kurumu tekrar denetlemesi mümkün olabilmiştir (Danıştay, 9 Ekim 2019, 2018/6440 Esas, 2019/7306 Karar).

Emeklilik fonlarının yaygın olduğu Batı ülkelerinde bu alanda faaliyet gösteren kuruluşlar, diğer ekonomik girişimlere kıyasla devletler tarafından çok daha sıkı denetim altında tutulmaktadır. Bugün için İLKSAN, rakipsizliğin kendisine vermiş olduğu güçle ne kendi denetleme kurulu ne MEB ne de Sayıştay gibi bağımsız ve "Resmi" dış denetim birimleri tarafından etkililik, verimlilik ve yerindelik denetimine tabi tutulabilmektedir. Hatta Hazine ve Maliye Bakanlığının sigorta aktüerleri bile kurum hakkında en son 15 yıl önce aktüeryal değerlendirme raporu yazabilmişlerdir. Buna rağmen Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), şeffaflığın ve güvenliğin sağlanması amacıyla: Hazine ve Maliye Bakanlığı, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Emeklilik Gözetim Merkezi A.Ş. (EGM), İstanbul Takas ve Saklama Bankası A.Ş. (TAKASBANK) ve Bağımsız denetim şirketlerinin sürekli denetimi altındadır.

* Aktüer kimdir? İLKSAN'ın aktüeryal denetimini kim yapar?

Aktüer; aktüerya, yatırım, istatistik, matematik, finansman ve demografi konularında çeşitli bilimsel teoriler kullanarak prim, karşılık ve yatırım getirilerini hesaplayan, her türlü tarife, tablo ve teknik esasları hazırlayan, geleceğe yönelik teknik ve finansal tahminler yapan, olası riskleri belirleyen, bunların olumsuz etkilerini önleyici tedbirlere ilişkin tavsiyelerde bulunan kişi olarak tanımlanmaktadır.

Hazine ve Maliye Bakanlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğünün yasal görev tanımında yer alan "Emeklilik taahhüdünde bulunan vakıf ve sandıklar ile diğer kuruluşların aktüeryal denetimini yapmak." hükmü doğrultusunda Devlet, hazine aktüerleri istihdam etmektedir. Bu yasal yetki içinde hazine aktüeri tarafından Mart 2006 tarihli "İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı Aktüeryal Bilançosu" raporu hazırlanmıştır. Bu raporda; İLKSAN'ın misyonuyla uyumlu iş yapmadığı ve Sandığın aktüeryal yönden mevcut gelirlerinin giderlerini karşılamaya yetmediği ifade edilmiştir. Söz konusu raporun hazırlanmasının üstünden 15 yıl geçmesine rağmen hazine aktüerleri bir defa bile İLKSAN'a uğrayabilmiş değillerdir. Sandık, bu alanda denetlenmekten korkmaktadır. Denetimden kaçmak Sandık için adeta kurumun yazılı olmayan misyonuna dönüşmüştür. Sandık yönetimi, Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğünün aktüerlerini kuruma davet ederek hesap vermek yerine akademisyenlere aktüerya raporu hazırlatmıştır. 3 Ocak 2019 tarihli ve resmi herhangi bir bağlayıcılığı olmayan ancak bir bilgi notu hükmündeki söz konusu bu raporda Sandığın 7,7 milyon TL aktüeryal fazlalığa sahip olduğu iddia edilmiştir. Bu raporu hazırlayanların akademik unvanları dışında İLKSAN'ın aktüeryal denetimini yapmaya ne yetkileri ne de görevleri vardır.

* İLKSAN ne yapmalıdır? Nasıl bir yol haritası izlemelidir?

İLKSAN, Uluslararası arenada ve Türkiye'de başarısını kanıtlamış aktüerya uzmanlarından faydalanmalı, bu kişilerden alacağı danışmanlık desteğiyle Sandık için sürekli yatırım stratejileri ve politikaları geliştirmeli; önemli kararların alınma sürecinde uzmanlara değerlendirme raporları hazırlatmalı, başarılı iş insanlarının görüşlerinden istifade etmeli; organizasyon yapısını günün koşullarına uygun hale getirmeli, kurumsal kimlik oluşturma çabalarını kesintisiz sürdürmelidir. Üyelerden toplanan aidatları menkul kıymet yatırımlarının yanı sıra yüksek getirili diğer yatırım araçlarında da değerlendirmelidir. En kötü seçenekte bile enflasyonun, banka mevduat oranlarının ve bireysel emeklilik fonlarının ortalama getirisinin üstünde üyelerine nema sağlamayı hedeflemeli; aktüeryal dengeyi ciddiyetle korumalıdır.

Sandık, tamamlayıcı mesleki emeklilik kurumu olma iddiasını doğrulamak için Sandığı her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın aktüeryal değerlendirmesine tabi tutmalı, hazırlanan raporu genel kurula sunmalı, şeffaflığın ve hesap verebilirliğin bir gereği olarak Sandığın resmi internet sayfasında bu rapor yer almalı; kurumun aktüeryal kazanç/kayıp tutarını öğrenerek kamuoyu ile paylaşmalıdır. Yönetim kurulundan denetleme kuruluna Sandığı idare eden tüm yönetim kadrosu ile birlikte Genel Müdürlük personelini de ekonomi, maliye, hukuk, banka ve sigorta alanlarında yüksek bilgiye, tecrübeye, gerekli profesyonelliğe ve görev yetkinliğine sahip kişilerden seçmeye özen göstermeli ve sürdürülebilir bir finansal performans sergilemeyi şiar edinmeli, eski alışkanlıklarından ve modası geçmiş zihniyetinden kurtulmalıdır.

Raporun tam metni için tıklayın.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber