Diyanet'in sözlü sınavına giren adayların torpil feryadı

Diyanet İşleri Başkanlığı 8 Ekim 2020 tarihinde yayımladığı ve 15 bin kişinin katıldığı, Kur'an kursu öğreticisi, İmam-hatip ve Müezzin kayyım alımında sözlü sınav sonuçlarını geçen hafta açıkladı.

Ancak mülakatlarda, kamera kaydının tutulması, zarf usulünün olmaması, komisyonlar arası haksızlıklar yaşanması gibi durumlar tüm adayların tepkisine neden oldu. Adaleti kaim kılması gereken Diyanet İşleri Başkanlığında, torpilin yapıldığının söylenmesi herkesi derinden yaralamaktadır.

Diyanet'te, torpil düzeni 2014 yılında hayata geçirilmiştir. Daha önce yeterlik belgesine sahip adaylar KPSS puanına göre atanırken, 2014 yılında yapılan değişiklikler KPSS'den sonra sözlü sınav uygulaması getirilmiştir. Sözlü sınav uygulamasını önceki başkan Mehmet Görmez getirdi. Şuan ise yeni Başkan Ali Erbaş devam ettirmektedir. Bu sistemin değişmesi ve Diyanet İşleri Başkanlığımızın herkese örnek olması bir sistemi hayata geçirmesi gerekmektedir.

İŞTE İLETİŞİM KANALLLARIMIZA GELEN BAZI ŞİKAYETLER

* Diyanetin usülsüz mülakatlar hakkında haber yapabilir misiniz diye sizinle irtibata geçmek istiyorum
Meb deki gibi zarf usulü yok. Mülakatı uygulayan istediğine istediğini sorabiliyor. Soruyu bilseniz dahi size canının isrsdiği puanı verebiliyor.
Mülakatı ses ve video kayıtları bulunmuyor
Aldığınız kpss veya dhbt puanının çeyreği kadar mülakat puanı alıyorsunuz. Bu da çalışıp didindiğimizin, emeklerimizin, umutlarımızın zai olmasına sebep oluyor.

* 1 -19 Şubat arası yapılmış olan Diyanetin imam - hatip /kuran kursu öğreticisi /müezzin kayyım sözleşmeli alım mülakat sınavında 1000'lerce aday haksızlığa uğrayıp, 100'lerce aday ise belirlenen başarı barajını dahi geçemedi. Yapılan mülakatta aynı şehirde bulunan farklı komisyonlar arasında dahi haksız muamele dikkat çekti. Özellikle 5100 kişilik alımda 1500 lisans İmam Hatip kontenjanından 1777 sınava başvurup ve çağırması ve 561 kişinin mülakat taban puanını geçip geri kalanının kalması lisans adaylarının diyanete bakışını değiştirmiştir. Bu arkadaşların birçoğu emin olun donanımlı ilme ve Kur'an bilgisine sahiplerdir. Liyakat adı altında yapılan torpiller sınavının iyi geçtiğini söyleyen, sınav süresi boyunca olumsuz hiçbir şey yaşamayan, komisyon üyeleri tarafından uyarı dahi almayıp sonrasında düşük puanlar alan adayları çileden çıkardı. Adaylar adil ,hakkaniyetli , eşit muamelenin uygulanmasını bekliyor. Diyanet artık sınava giren adayları birilerinin keyfi muamelesine bırakmamalı , mülakat için bir puanlama ölçüsü getirmelidir. Kimi adaylar hafızlık kategorisinden girdiği halde hafızlık sorulmadan sınavı kazandığı halde , aynı komisyonda diğer adayların hafızlıktan sınava tabi tutulması ve hafızlığı sağlam olmayanla aynı puanlamaya tabi tutulması bu haksızlığı gözler önüne seriyor. Mülakat ortamında kamera sistemi kurulup, kura sistemi ile sorular sorulup, adayların komisyon üyeleriyle sınav öncesi veya sonrası irtibatlarının sağlanmaması alınabilecek en doğru önlemler olarak görülüyorken diyanet mülakatlarında bunlar neden yok?
Diyanet artık komisyon üyelerini sıkı denetime tabi tutmalı. Komisyon üyeleri kişiye özel soruları sormaktan vazgeçirilmelidir. Daha çok doğu bölgelerindeki komisyonlarda sınava giren adayların büyük kesimin sınavı kazanamamış olması bu durum doğu insanına özel bir muamele mi sorularını akıllara getiriyor . Özellikle belli başlı kesimlerde eleme yapıldığı aşikar. Şanlıurfa,Van, Elazığ, Diyarbakır, Erzurum, İzmir, Ankara da belli komisyonlarda haksızlık yapıldığı giren adayların sınav sonuçlarında başarısız sayılmasıyla ortaya konulmuştur.
Şimdi soru şudur ki "Bu şehirlerde sınava giren adayların büyük bir kısmı 25-30 alacak kadar başarız mı yoksa kasıtlı olarak elendiler mi ?" Takdiri komisyona giren hocaların vicdanlarına bırakıyoruz. Sınava giren adaylar Kur'an-ı Kerim ezber - yüzüne okuma - müfredat ezberleri - ilmihal - tecvid - hitabet şeklinde bir sınava tabi tutulurken sınava giren adayların çok yüksek puan beklerken 25- 30 ile karşılaşması sınava giren adayları rencide etmiş olup aksine sınavının kötü geçtiğini belirten adayların yüksek puanlar alması oldukça düşündürücü bir durum . Mülakat puanlamasında ölçü nedir ve ne olmalıdır ? Cevapsız birçok soru varken Diyanet camiası adayların sorularını , taleplerini görmezden gelmeye devam ediyor. Sınav sonrası itiraz hakkı verilmişken yapılan itirazlar dikkate dahi alınmıyor. Çünkü sınavda kamera sistemi olmadığı için adaylar mağduriyetlerini ispat edecek yeterli belgelere sahip değiller. Yine değinilmesi gereken bir diğer konu da adaylara verilen sınav süresi... Kimi adaylar sınav salonunda 20-25 dakika arasında kalırken kimi adayları 5-10 dakika içinde sınava tabi tutulması, sorulması gereken sorular dahi sorulmadan yeterli denilip çıkarılması ve sonrasında içerde az kalan adayların sınav sonrası aldığı puanların çok düşük olması da haksızlığı bir kez daha gözler önüne seriyor. Aynı şekilde komisyon üyelerinin sınav öncesi veya sonrası adayların moralini bozacak söylemlere girmesi de adayları elemek için yapılan bir taktik olarak değerlendirilebilir. 1000'lerce aday mağdur edildi. Bundan sonrasında aynı sıkıntılar yaşanmaması adına Diyanetin daha adil , hakkaniyetli , tutarlı ve en önemlisi torpilden arınmış mülakatlar yapmasını temenni ediyoruz.

* Merhaba, 05.02.2021 tarihinde, İmam Hatip aday için ....'da birinci komisyonda mülakata girdim: yıllardır Türkiye'nin seçkin hocalardan (Fatih Çollak, Ferruh Muştuer gibi) kıraat dersi alıyorum ve yine yıllardır ücretli öğretmenlik yapıyorum (Din Kültürü) eksiğim olmamasına rağmen mülakattan bana verilen puan, 53'tür. Lütfen! Sesimize kulak verin ve bu haksızlığı dillendirelim.

* Biz geçenlerde Diyanet mülakatına girdik. Çok kötü geldi sonuçlar. Yüksek puanlarımıza karşılık çok düşük sonuçlar verildi. Yani KPSS'den 81 alıp mülakatta bırakılma gibi bir durum oldu. Lütfen ilgilenirseniz ve haber yaparsanız seviniriz.

* Merhaba, ben de DİB mülakat kurbanı oldum.... 1.Komisyon Kur'an Kursu Ögreticiligi mülakatına girdim. KPSS DHBT lisans puanım 81 iken sözlü puan 49.
Bizler sesimizin duyulmasını istiyoruz bize yardımcı olur musunuz?