KPSS'ye girecek adaylar 'Sınav Binalarına Giriş Koşullarına İlişkin Yönetmeliği' dava edebilir mi?

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu sınava girecek adayların Sınav Binalarına Giriş Koşullarına İlişkin Yönetmeliği'ni dava edebileceğine karar verdi

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 16 Nisan 2021 11:37, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
KPSS'ye girecek adaylar 'Sınav Binalarına Giriş Koşullarına İlişkin Yönetmeliği' dava edebilir mi?

26/09/2012 tarih ve 28423 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Adayların ve Sınav Görevlilerinin Sınav Binalarına Giriş Koşullarına İlişkin Yönetmelik'in 10. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinin iptali istenilmiştir.

Danıştay Onikinci Dairesinin 26/12/2018 tarih ve E:2016/4977, K:2018/6803 sayılı kararıyla dava konusu Yönetmelik hükmü ile davacının hukuki kişiliği arasında kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu bu kararı aşağıdaki gerekçe ile bozmuştur:

Davacıya uygulandığı yönünde herhangi bir tespit bulunmayan ancak adayların sınav binalarına giriş koşullarını düzenleyen dava konusu yönetmeliğe, sınava giren davacının da tabi olması sebebiyle kişisel ve güncel menfaat ihlali şartının gerçekleştiğinin ve davacının dava açma ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekir.

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas : 2019/1964

Karar : 2019/6154

Tarih : 04.12.2019

Temyiz Eden (Davacı) : ...

Karşı Taraf (Davalı) : Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi

Başkanlığı

Vekili : Av. ...

İstemin Konusu : Danıştay Onikinci Dairesinin 26/12/2018 tarih ve E:2016/4977, K:2018/6803 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Yargılama Süreci:

Dava Konusu İstem: 26/09/2012 tarih ve 28423 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Adayların ve Sınav Görevlilerinin Sınav Binalarına Giriş Koşullarına İlişkin Yönetmelik'in 10. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinin iptali istenilmiştir.

Daire Kararının Özeti : Danıştay Onikinci Dairesinin 26/12/2018 tarih ve E:2016/4977, K:2018/6803 sayılı kararıyla;

22/05/2016 ve 09/05/2016 tarihlerinde yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'na giren davacının, sınava katıldığı tarihlerde ya da bu tarihlerden sonra sınav binasına getirilmesi uygun görülmeyen yasak bir eşya ile sınava katıldığı yönünde herhangi bir tespit bulunmadığı, hakkında bu yönde bir işlem yapılmadığı ve sınavının iptali istenilen düzenleme uyarınca geçersiz sayılmadığının görüldüğü, dolayısıyla, sınav binasına giriş usulünü düzenleyen dava konusu Yönetmelik hükmü ile davacının hukuki kişiliği arasında kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.

Temyiz Edenin İddiaları : Davacı tarafından, ev anahtarı, araba anahtarı, ulaşım kartı gibi eşyaların sınav binasına alınmaması nedeniyle, adayların söz konusu kişisel eşyalarını, sınav binası çevresinde bulunan esnafa emanet olarak bırakmak zorunda kaldığı, bu şartlarda sınava girmiş olmanın, dava konusu Yönetmelik hükmünün iptali istemiyle dava açmak için yeterli olduğu, Daire kararında belirtilen gerekçeye göre, yalnızca sınav binasına girilmesine izin verilmeyen eşya ile binaya girmesi sonucunda yakalanarak sınavı geçersiz sayılan kişilerin dava açma ehliyetinin bulunduğu sonucunun ortaya çıktığı, bu yorumun menfaat ilişkisini geniş yorumlayan içtihatlar karşısında hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

Karşı Tarafın Savunması : Davalı idare tarafından, Danıştay Onikinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Kasım Kirazlı'nın Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İnceleme ve Gerekçe:

Maddi Olay:

22/05/2016 ve 09/05/2016 tarihlerinde yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'na giren davacı tarafından, 26/09/2012 tarih ve 28423 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Adayların ve Sınav Görevlilerinin Sınav Binalarına Giriş Koşullarına İlişkin Yönetmelik'in 10. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinin iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

İlgili Mevzuat:

6114 sayılı Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Hizmetleri Hakkında Kanunun "Sınav güvenliği" başlıklı 9. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte bulunan 5. fıkrasında, "Sınav güvenliğinin sağlanması amacıyla, genel kolluk görevlileri ile bunların gözetiminde olmak üzere özel güvenlik görevlileri, herhangi bir emir veya karar olmasına bakılmaksızın, adayların ve sınavın yapıldığı binaya girme hakkına sahip olan diğer kişilerin üstünü ve eşyasını teknik cihazlarla, gerektiğinde el ile kontrol etmeye ve aramaya yetkilidir. Adayların ve sınav görevlilerinin sınav binalarına giriş koşulları yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almıştır.

26/09/2012 tarih ve 28423 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Adayların ve Sınav Görevlilerinin Sınav Binalarına Giriş Koşullarına İlişkin Yönetmelik'in "Adayların sınav binasına girişleri" başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasının dava tarihinde yürürlükte bulunan (d) bendinde, "Sınav binalarında adayların yanlarında sadece sınava giriş belgeleri, kimlik kartları ve Başkanlık kararıyla sınav salonuna girmesine izin verilen alet/cihazlar bulunabilir. Adayların, yanlarında her türlü delici ve kesici alet, ateşli silah, çanta, cüzdan, cep telefonu, saat, anahtarlık, kablosuz iletişim sağlayan bluetooth ve benzeri cihazlar ile kulaklık, kolye, küpe, bilezik, yüzük (alyans hariç), broş ve diğer takılar, her türlü plastik, cam eşya ve metal içerikli eşyalar, her türlü elektronik/mekanik cihaz ve her türlü müsvedde kağıt, defter, ders notu, kitap, sözlük, dergi, gazete ve benzeri yayınlar, cetvel, pergel, açıölçer ve benzeri araçlar ile sınav binalarına girmesine izin verilmez. Sınavın yapıldığı bina içerisinde sınav sırasında ya da sınavdan sonra bu tür cihazları taşıdığı tespit edilen adayın sınavı geçersiz sayılır. Sağlık kurulu raporu ile kanıtlanmış hastalığı olanların Başkanlığın iznine tabi ilaç ve gıdalar bu kapsamın dışındadır." hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, iptal davaları; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmıştır.

Hukuki Değerlendirme:

Hukuk devletinin özünü; devletin hukuka bağlılığı, devlet organlarının hukukun içinde kalarak işlem ve eylemler yapabilmesi oluşturmaktadır. Anayasal bir ilke olarak, devletin tüm faaliyetlerinin yargısal denetime açık olması hukuk devletinin vazgeçilmez bir niteliği olup; yargı denetimi, hukuk devleti ilkesinin en önemli unsurlarından biri konumundadır. Şu kadar ki, yargısal denetim resen yapılan bir denetim olmayıp, usulüne uygun bir başvuru koşuluna bağlıdır. Bir idari işlemden dolayı iptal davası açılabilmesi için iptali istenilen idari işlem ile davacının bir menfaat ilişkisinin bulunması yeterli sayılmış olup; gerek doktrin gerekse içtihatlar, dava açmaya yetecek bir menfaat ilişkisinden söz edilebilmesi için bu ilişkinin meşru, davacıyı etkileyecek bir biçimde kişisel ve güncel olması gerektiğinde birleşmektedir.

Söz konusu maddede yer alan ve iptal davasının sübjektif ehliyet koşulu olan "menfaat ihlali", içtihatlarda dava konusu işlemle davacı arasında kurulan kişisel, meşru, güncel bir menfaat ilişkisi olarak tanımlanmaktadır. Menfaatin kişisel olması idari işlemin mutlaka davacı hakkında tesis edilmiş olması sonucunu yaratmamaktadır. Sözü edilen menfaat ilişkisinin varlığı ve sınırları her olayda yargı yerince uyuşmazlığın niteliği de göz önünde tutularak belirlenmektedir.

Uyuşmazlıkta, davacının, 22/05/2016 ve 09/05/2016 tarihlerinde yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'na girdiği ve adayların sınav binalarına giriş koşullarını düzenleyen dava konusu Yönetmelik hükmü uygulanarak, davacının da anılan maddede yer alan koşullara tabi tutulduğu göz önünde bulundurulduğunda, dava açmaya yetecek bir biçimde kişisel ve güncel menfaat ilişkisinin bulunduğunun kabulü gerekmektedir.

Bu durumda, davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin Daire kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Karar Sonucu:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;

2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle ehliyet yönünden reddine ilişkin Danıştay Onikinci Dairesinin temyize konu 26/12/2018 tarih ve E:2016/4977, K:2018/6803 sayılı kararının bozulmasına,

3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,

4. Kesin olarak, 04.12.2019 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Onikinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka aykırı bulunmadığı, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin reddi ile temyize konu kararın onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber