Yeraltı suları alarm veriyor
Yeraltı su kaynaklarına ilişkin özel bir rapor yayınlayan Su Politikaları Derneği, sulama tahsislerindeki artışla birlikte Türkiye'nin yer altı suyu potansiyelinin neredeyse tamamının kullanımda olduğu uyarısında bulundu.
Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre: Ülke genelinde 38 bin 71 içme ve kullanma, 17 bin 904 sanayi, 313 bin 79 sulama maksatlı kuyular olmak üzere, toplam 369 bin 54 belgeli kuyu olduğuna yer verilen raporda, "Türkiye'de 18 milyar metreküplük yeraltı suyu işletme rezervi bulunurken, bunun 16.6 milyar metreküpü tahsis edilmiş durumda. Bu tahsisin 11.2 milyar metreküplük kısmı tarımsal sulama suyu, 1.49 milyar metreküplük kısmı sanayi suyu, 3.9 milyar metreküplük kısmı içme-kullanma suyu olarak ayrılmıştır. Ülkemizin hidrojeolojik etüt çalışmaları sonucu hesaplanarak raporlanmış yeraltısuyu rezervi 23 milyar metreküp yeraltısuyu emniyetli rezervi ise 17.8 milyar metreküptür" denildi.
Uydudan izlenmeli
Son olarak CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan'ın soru önergesine verilen yanıtta da 10 yılda yer altı su tahsislerinin 2.5 kat artarak 3.66 milyar metreküpe ulaştığı ve bu tahsislerin büyük bölümünün "Belgeli Şahıs Sulamalarına" yapıldığı açıklanmıştı.
Devlet Su İşleri (DSİ) Eski Daire Başkan Yardımcısı ve Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, yeraltı su kaynaklarının her geçen gün azaldığına dikkat çekerek, "Yeraltı sularımız büyük bir tehdit altında. Resmi belgeli kuyu sayısı 400 bine yaklaşımış vaziyette. Bu sayıdan daha fazla kaçak kuyu olduğunu biliyoruz. Yeraltı suyuyla sulanan arazinin toplam 1.6 milyon hektara ulaşırken emniyetli işletme rezervinin yüzde 93'ünün tahsis edildiği bizzat Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından bildirildi. Yeraltısuyu rezervlerimiz uydudan takip edilmeli" dedi.
Belgeli şahıs sulamalarına yapılan tahsislerin hızla arttığını ve bu durumun stratejik bir kaynak olan yeraltı sularımızın kontrolünü güçleştirdiğini belirten Yıldız, "Yeraltı sularımız, kendini yenilemeye fırsat bulamadan aşırı tüketilirken, su seviyeleri yıldan yıla hızla düşüyor. Bu nedenle, bu kaynaklara yönelik koruma ve verimli kullanma önlemlerinin arttırılması büyük önem taşıyor. Yer altı sularından kullanımına sınırlamalar getirilmeli, su çekimi normal yıllık yenilenme miktarını aşmamalı. Kurak dönemlerde de kısıtlama uygulanmalı" ifadelerini kullandı.