MEB Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğine açılan davada yeni gelişme

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğinin bazı maddelerine açılan davayı sonuçlandırdı.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 16 Ekim 2022 00:04, Son Güncelleme : 07 Ekim 2022 16:56
MEB Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğine açılan davada yeni gelişme

Milli bayramlara Yönetmelikte ve Yönetmeliğin Ek-8 Çizelgesinde yer verilmemesi ve daha önceki Yönetmelikte yer alan bu bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esasların, dava konusu Yönetmelikte düzenlenmemesi eksik düzenleme niteliğinde olduğundan, çizelgenin bu yönüyle hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile iptal kararı veren 8. Dairenin kararını BOZDU.

Milli bayramlara ilişkin farklı bir Yönetmelik var

"Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi"nde, uygulamada doğan ihtiyaçlar gözetilerek anılacak ya da kutlanacak belirli gün ve haftaların belirlendiği görülmekte olup, dava konusu Yönetmeliğin 18. maddesinde, eğitim kurumunun türü ve özelliğine göre anılacak ya da kutlanacak belirli gün ve haftaların, çizelgede yer alan belirli gün ve haftaların arasından, sene başında öğretmenler kurulunda belirlenmesi yolu öngörülmüştür.

Davacı tarafından, bayrak törenleri dışında okullarda yapılan törenlere ilişkin hükümlerin kaldırıldığı iddia edilmekte ise de, söz konusu törenler 05/05/2012 tarih ve 28283 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği hükümlerine göre yürütüldüğünden, ayrıca dava konusu Yönetmelik'te düzenleme yapılmamasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

T.C.

DANIŞTAY

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No: 2021/2963

Karar No: 2022/1646

TEMYİZ EDENLER: I- (DAVACI) : ...'a velayeten kendi adlarına asaleten

1- ...

2- ...

VEKİLLERİ: Av. ...

II- (DAVALI): ...Bakanlığı

VEKİLİ: Hukuk Müşaviri...

İSTEMİN KONUSU:

Danıştay Sekizinci Dairesinin 02/06/2021 tarih ve E:2017/5342, K:2021/2833 sayılı kararının iptale ilişkin kısmının davalı idare tarafından, dava konusu Yönetmeliği 5. maddesinin iptali istemi yönünden davanın reddine ilişkin kısmının ise davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem:

08/06/2017 tarih ve 30090 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğinin ''Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan "Gönüllü" tanımının, eksik düzenleme niteliğinde olduğundan bahisle "İlkeler" başlıklı 5. maddesinin, 13/01/2005 tarih ve 25699 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan mülga Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim ve Orta Öğretim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği'nin 28. maddesinde yer alan "Törenlerle İlgili Esaslar"a ve 30. maddesinde yer alan "Milli Bayramlar ve Yerel Kurtuluş Günleri"ne yer verilmediği ve bu nedenle eksik düzenleme olduğundan bahisle "Yürürlükten kaldırılan yönetmelikler" başlıklı 22. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin ve ''Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi''nin iptali istenilmiştir.

Daire kararının özeti:

Danıştay Sekizinci Dairesinin 02/06/2021 tarih ve E:2017/5342, K:2021/2833 sayılı kararıyla;

Davalı idarenin ehliyete ilişkin itirazının yerinde görülmediği,

Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi yönünden;

Mülga 13/01/2005 tarih ve 25699 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim ve Orta Öğretim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği'nin 4. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendinde, "gönüllü veli" kavramı belirli ve sınırlı bir kavram iken, davaya konu Yönetmeliğin 4/1-d maddesinde yer alan, ''gönüllü'' kavramının daha geniş nitelikte olduğu, mevcut haliyle belirsizlik taşıdığı, hiçbir sınırlama ve kritere tabi olmadan, pek çok kişinin eğitim sistemine dahil olarak etkide bulunmasının önünü açan düzenlemenin, muğlak ve istismara açık nitelik taşıdığı, bu nedenle, davaya konu Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan ''gönüllü'' tanımındaki ''kişi'' ibaresinde, hukuka uyarlık görülmediği;

Yönetmeliğin 5. maddesinde eksik düzenleme bulunduğu iddiası yönünden:

Davacı tarafından; mülga Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim ve Orta Öğretim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği'nin 5. maddesinde, Atatürk ilke ve inkılaplarına, Anayasa'nın başlangıcında ifadesini bulan 'Atatürk milliyetçiliğine bağlı' ifadesine yer verilmesine karşın, davaya konu 5. maddede, bu ifadelere yer verilmeyerek, 1739 sayılı Kanun'a atıf yapılmasının eksik düzenlemeye yol açtığının öne sürüldüğü,

Yönetmeliğin dava konusu maddesinde, eğitim kurumlarında yürütülecek sosyal etkinliklerin, 1739 sayılı Kanun'da yer alan Türk milli eğitiminin genel ve özel amaçları ile temel ilkelerine uygun olması gerektiği ifade edilerek, 1739 sayılı Kanun'da Türk Milli Eğitiminin genel amacı olarak kurala bağlanan Atatürk ilke ve inkılaplarına ve Anayasa'da ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı olma esasının kabul edildiği anlaşıldığından, eksik düzenleme bulunmadığı, düzenlemenin üst hukuk normlarına uygun olduğu;

Yönetmeliğin 22. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi yönünden;

Davacı tarafından, Yönetmeliğin dava konusu maddelerinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmesi durumunda, mülga Yönetmeliğin yürürlük kazanabilmesi için Yönetmeliğin 22. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin iptal edilmesi gerektiğinin öne sürüldüğü,

Hukukun temel ilkelerine ve düzenleyici işlem hazırlama tekniğine uygun olan dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı;

Yönetmelikte ve ''Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi"nde eksik düzenleme bulunduğu iddiası yönünden;

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nda düzenlenen Türk Milli Eğitiminin genel amaçları ile davaya konu Yönetmelikte yer alan sosyal etkinliklerin alanı göz önünde bulundurulduğunda, bu Yönetmelik kapsamında milli bayramlara yer verilmesi gerektiği;

Davalı idarenin savunmasında her ne kadar, 05/05/2012 tarih ve 28283 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği'nde milli bayram ve yerel kurtuluş günleri ile ilgili düzenleme yapıldığı ve bu nedenle davaya konu Yönetmelikte ayrıca bir düzenlemeye yer verilmediği belirtilmiş ise de; anılan Yönetmeliğe bakıldığında, bu Yönetmelikte okullarda yapılacak kutlamalara ilişkin herhangi bir kuralın bulunmadığının görüldüğü, davalı idarenin bu savunmasına itibar edilmesinin mümkün olmadığı,

Bu durumda, milli bayramlara Yönetmelikte ve Yönetmeliğin Ek-8 Çizelgesinde yer verilmemesi ve daha önceki Yönetmelikte yer alan bu bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esasların, dava konusu Yönetmelikte düzenlenmemesi eksik düzenleme niteliğinde olduğundan, çizelgenin bu yönüyle hukuka aykırı olduğu,

Gerekçesiyle, 08/06/2017 tarih ve 30090 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğinin 4. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan ''gönüllü'' tanımındaki ''kişi'' ibaresinin ve Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi ve milli bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esaslara Yönetmelikte yer verilmemesine dair eksik düzenlemenin iptaline, dava konusu diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:

Davacı tarafından, mülga Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim ve Orta Öğretim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği'nde, Atatürk ilke ve inkılaplarına, Anayasa'nın başlangıcında ifadesini bulan 'Atatürk milliyetçiliğine bağlı' ifadesine yer verilmesine karşın, davaya konu 5. maddede, bu ifadelere yer verilmeyerek, 1739 sayılı Kanun'a atıf yapılmasının eksik düzenleme niteliğinde olduğu ileri sürülmektedir.

Davalı idare tarafından, dava konusu Yönetmeliğin 08/06/2017 tarih ve 30090 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ilk halinde yer alan ve davaya konu olan 02/06/2021 tarihinde iptal edilen hükümlerinin, 01/09/2018 tarih ve 30522 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değiştirildiği ve bu durumda iptal kararı yerine, "karar verilmesine yer olmadığı kararı" verilmesi ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin yeniden değerlendirilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI:

Davacı tarafından, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın iptale ilişkin kısmının usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Davalı idare tarafından, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın 5. maddeye ilişkin kısmının usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:

Davacının temyiz isteminin kabulü ile, Daire kararının dava konusu Yönetmeliğin 5. maddesinde yer alan eksik düzenleme yönünden davanın reddine ilişkin kısmının bozulması, davalı idarenin temyiz isteminin ise reddedilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ile 25/08/2011 tarih ve 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 2. maddesine dayanılarak hazırlanan, dava konusu Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği 08/06/2017 tarih ve 30090 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak, yürürlüğe girmiştir. Anılan Yönetmelik, her tür ve seviyedeki resmi ve özel örgün ve yaygın eğitim kurumlarında; öğretim programlarının yanında öğrenci ve kursiyerlerde özgüven ve sorumluluk duygusu geliştirmeye, yeni ilgi alanları oluşturmaya, milli, manevi, ahlaki, insani ve kültürel değerleri kazandırmaya yönelik bilimsel, sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif alanlarda öğrenci kulübü ve toplum hizmeti kapsamındaki sosyal etkinliklerin usul ve esaslarını düzenlemek amacıyla hazırlanmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

Ulusal bayram, Cumhuriyet Bayramı ve resmi bayramlar Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı, Zafer Bayramı ile mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve tarihi günlerin kutlanmasını sağlamak amacıyla yapılacak törenleri kapsayan, tören ve kutlama ilke ve usullerini belirleyen Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği, 05/05/2012 tarih ve 28283 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Anılan Yönetmeliğin "Tören ve kutlama komitelerinin oluşumu ve görevleri" başlıklı 3. maddesinde;

"(1) Başkentte;

a) Cumhuriyet Bayramı törenleri programının hazırlanması ve uygulanması Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürlüğünce, İçişleri Bakanlığıyla koordine edilerek yürütülür.

b) Zafer Bayramı törenleri, Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürlüğünce, Genelkurmay Başkanlığıyla koordine edilerek yürütülür.

(2) İl ve ilçelerde ulusal bayram, resmi bayramlar, mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihi günlerin kutlanması, vali veya görevlendireceği vali yardımcısı veya kaymakamın başkanlığında; belediye başkanlığı, emniyet müdürlüğü, milli eğitim müdürlüğü, gençlik hizmetleri ve spor müdürlüğü ile mülki idare amirince uygun görülecek diğer kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla oluşan komite tarafından düzenlenir.

(3) Tören ve kutlama programı illerde valinin, ilçelerde kaymakamın onayı ile yürürlüğe girer.

(4) Tören ve kutlama komitelerinin görev ve yetkileri şunlardır:

a) Ulusal bayram, resmi bayram ve tarihi günlerin anlam ve önemine uygun ve halkın azami derecede katılımını ve coşku ile kutlanmasını sağlayacak ve milli onur gereklerine uygun tören ve kutlama programlarını hazırlamak ve uygulanacak genel esasları belirlemek.

b) Kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşlarının bu konuda yapacakları faaliyet ve hizmetlerde koordinasyon ve birliği sağlamak."

düzenlemesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;

"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,

b) Hukuka aykırı karar verilmesi,

c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması",

sebeplerinden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyize konu Daire kararı ile, 08/06/2017 tarih ve 30090 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğinin 4. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan ''gönüllü'' tanımındaki ''kişi'' ibaresinin ve Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi ve milli bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esaslara Yönetmelikte yer verilmemesine dair eksik düzenlemenin iptaline, dava konusu diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan Danıştay Sekizinci Dairesi kararının, Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan ''gönüllü'' tanımındaki ''kişi'' ibaresinin iptali ile Yönetmeliğin 5. maddesi yönünden davanın reddine ilişkin kısmı, aynı gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın anılan kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Daire kararının, Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesinin ve milli bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esaslara Yönetmelikte yer verilmemesine dair eksik düzenlemenin iptaline ilişkin kısmına gelince;

"Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi"nde, uygulamada doğan ihtiyaçlar gözetilerek anılacak ya da kutlanacak belirli gün ve haftaların belirlendiği görülmekte olup, dava konusu Yönetmeliğin 18. maddesinde, eğitim kurumunun türü ve özelliğine göre anılacak ya da kutlanacak belirli gün ve haftaların, çizelgede yer alan belirli gün ve haftaların arasından, sene başında öğretmenler kurulunda belirlenmesi yolu öngörülmüştür.

Davacı tarafından, bayrak törenleri dışında okullarda yapılan törenlere ilişkin hükümlerin kaldırıldığı iddia edilmekte ise de, söz konusu törenler 05/05/2012 tarih ve 28283 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği hükümlerine göre yürütüldüğünden, ayrıca dava konusu Yönetmelik'te düzenleme yapılmamasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Bu itibarla, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun bir şekilde tesis edildiği sonucuna varılan Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi ile milli bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esaslara Yönetmelik'te yer verilmemesinde hukuka aykırılık, anılan kısımların iptali yolundaki Daire kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,

2. Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 02/06/2021 tarih ve E:2017/5342, K:2021/2833 sayılı kararının Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi ile milli bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esaslara Yönetmelikte yer verilmemesine dair eksik düzenlemenin iptaline ilişkin kısmının BOZULMASINA, diğer kısımlarının ONANMASINA,

3. . TL yürütmeyi durdurma harcının istemi halinde davacıya iadesine,

4. Bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,

5. Kesin olarak, 27/04/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

X- Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi yönünden;

Dava konusu Yönetmeliğin "Sosyal Etkinlikler Kurulu ve Görevleri" başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında, kurulun kimler tarafından oluşturulduğu, 6. fıkrasında "kurulun" danışman öğretmen, öğretmen, öğrenci, gönüllü veliler ve diğer ilgililerle işbirliği yapacağı, 8. fıkrasında ise, 'kurul' tarafından yapılan faaliyetlerin "öğretmenler kurulu" toplantılarında değerlendirileceği düzenlenmiştir. Yönetmeliğin 8. maddesinin 2. fıkrasına göre, etkinliklerin planlanması ve yürütülmesi, danışman öğretmen gözetim ve denetiminde gerçekleştirilebilecektir. "Geziler" başlıklı 10. maddenin 2. fıkrasının alt bentlerinde ise yapılan bütün faaliyetlerde ve gezi programlarında kafile başkanı ile birlikte öğrenci sayılarına ve cinsiyetlerine göre kaç öğretmenin görevlendirileceği gibi, diğer birçok maddede olduğu üzere ayrıntılı düzenlemelere yer verildiği, faaliyetlerin okul yöneticileri ve öğretmenlerin gözetiminde yapılacağının vurgulandığı görülmektedir.

"Kişi" , "kurum ve kuruluşlar" "ilgili diğer kurum ve kuruluşların" ve "gönüllü kişi kurum veya kuruluşlarca" ibarelerinden hareketle, bu kişilerin "öğrencilerle irtibata geçeceklerin şiddet ve istismarına" ve "Devletin milleti ile bölünmez bütünlüğünün zedelenmesine" yol açacağı yolundaki davacı iddialarına itibar edilmesi mümkün değildir.

Dava konusu Yönetmelik bir bütün olarak değerlendirildiğinde, faaliyetlerin okul yöneticileri ve öğretmenlerin gözetiminde yapılacağı hususu da göz önüne alındığında, 4. maddenin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan ''gönüllü'' tanımındaki ''kişi'' ibaresinde kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenle, temyize konu Daire kararının, anılan düzenlemenin iptaline ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyu ile onama kararına katılmıyoruz.

KARŞI OY

XX- Anayasa'nın 42. maddesinde, eğitim ve öğretimin, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılacağı, kurala bağlanmıştır.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun Genel Amaçlar başlıklı 2. maddesinde; "Türk Milli Eğitiminin genel amacı,Türk Milletinin bütün fertlerini,

1. (Değişik: 16/6/1983 - 2842/1 md.) Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek;

2. Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan; yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek;

3. İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak;

Böylece bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı, seçkin bir ortağı yapmaktır." kuralı yer almış, aynı Yasanın Özel Amaçlar başlıklı 3. maddesinde ise "Türk eğitim ve öğretim sistemi, bu genel amaçları gerçekleştirecek şekilde düzenlenir ve çeşitli derece ve türdeki eğitim kurumlarının özel amaçları, genel amaçlara ve aşağıda sıralanan temel ilkelere uygun olarak tespit edilir" kuralına yer verilmiştir.

Dava konusu Yönetmeliğin 5. maddesinde ilkeler belirlenmiş, daha önceki Yönetmelikte sosyal etkinliklerin amacının, öğrencilerin Atatürk İlke ve İnkılaplarına, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı yurtseverler olarak yetiştirilmesi olduğu açıkça belirtilmişken, bu ifade madde metninden çıkarılmış, yalnızca tüm sosyal etkinliklerin 1739 sayılı Kanun'da yer alan Türk milli eğitiminin genel ve özel amaçları ile temel ilkelerine uygun olarak düzenleneceği belirtilerek Kanun'a atıf yapmakla yetinilmiştir.

Sadece 1739 sayılı Kanun'a atıfta bulunulmasının, bu Kanun'da belirtilmiş ilkelere burada yer verilmemesine haklı gerekçe olarak kabul edilmesi olanağı yoktur.

Nitekim, 2005 tarihli bir önceki Yönetmelikte de, sosyal etkinliklerin Türk Milli Eğitiminin genel amaç ve temel ilkelerine uygun olması gerektiği belirtilmekle birlikte, ayrıca öğrencilerin Atatürk ilke ve inkılaplarına, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı yurtseverler olarak yetiştirilmesi amacına da yer verilmekteydi.

Bu itibarla dava konusu Yönetmeliğin 5. maddesi, 1739 sayılı Kanun'un 2. maddesinde belirtilen Türk Milli Eğitiminin genel amacına yönelik ilkeleri içermediğinden, bu hükümde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenle, Daire kararının anılan maddenin iptali istemi yönünden davanın reddine ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyuyla, onama kararına katılmıyoruz.

KARŞI OY

XXX- Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın, Ek-8 Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi ile milli bayramların kutlanmasına ilişkin usul ve esaslara Yönetmelikte yer verilmemesine dair eksik düzenlemenin iptaline ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile temyize konu kararın anılan kısmının onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber