Yetim Aylığı ve Anlaşmalı Boşanma

Hali hazırdaki Emekli Sandığı mevzuatına göre, memurun kız çocuğunun yetim aylığı alabilmesi için 1- Evli olmaması, 2- Devlet memuru olarak görev yapıyor olmaması, 3- 657'den kaynaklı bir aylık almıyor olması gerekmektedir. Şuanki mevzuat anlaşmalı boşanma halinde aylığın kesilmesine imkan vermemektedir. Ancak 1.10.2008 tarihinden itibaren bu halde de, yetim aylığı kesilecektir. Detaylar için başlığa tıklayınız.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 17 Temmuz 2008 13:28, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

YETİM AYLIĞI ALMAKTA OLAN KIZ ÇOCUKLARA ÖDENEN AYLIKLARA YÖNELİK YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

Kız yetimlere aylık bağlanması şartları;

1- EMEKLİ SANDIĞINDAKİ DÜZENLEME

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 75 inci maddesinde belirtilmiştir. Maddede, kız çocuklarının yetim aylığı alabilmesi için evli olmamasının gerektiği yeterli görülmüştür. Ayrıca, bu kanun hükümlerine göre evli olmamakla birlikte kız çocuklarının devlet memurluğu statüsünde görev alması halinde veya yine bu kanuna göre ayrıca bir aylık alması halinde de yetim aylıkları kesilmektedir.

2- SOSYAL SİGORTALAR KANUNUNDAKİ DÜZENLEME

506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 68 inci maddesinde belirtilmiştir. Maddede, kız çocuklarının yetim aylığı alabilmesi için evli olmaması, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmaması ve buralardan gelir veya aylık almamasının gerektiği yeterli görülmüştür.

3- BAĞKUR KANUNUNDAKİ DÜZENLEME

1479 sayılı Bağ-Kur Kanununun 45 inci maddesinde belirtilmiştir. Maddede, kız çocuklarının yetim aylığı alabilmesi için bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmaması, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almaması yeterli görülmüştür.

EVLİLİK BİRLİKTELİĞİ OLMADAN BİRLİKTE YAŞAMA

5434, 506 ve 1479 sayılı Kanunlarda yer alan düzenlemelerin, kız yetimlerin evlilik birlikteliği olmadan boşandıkları eşleri birlikte yaşamaları durumunda, bağlanmış ya da bağlanacak olan aylık veya gelirlerin ödenmesine engel olamadığı görülmektedir.

Bu konuda 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 56 ncı maddesinde([1])önemli bir değişiklik getirilmektedir.

Madde ile boşanmış olduğu eşiyle birlikte yaşadığı belirlenenlerin ödenmekte olan gelir ve aylıklarının kesilmesi öngörülmektedir. Ayrıca Kanunun 96 ncı maddesi([2])ile de bu şekilde yersiz ödenen aylıkların geri tahsil edileceği öngörülmüş ve bu konunun Sosyal Güvenlik Kurumunca çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir.

DEĞERLENDİRME

Bu düzenlemenin toplumda rahatsızlık uyandıran anlaşmalı boşanmaların önüne geçileceği ya da geçilebileceğinden, uygulamaya geçirilmesinin olumlu olacağı değerlendirilmekteyiz.


([1]) 5510 S.K. MADDE 56- (Değişik birinci fıkra: 17/4/2008-5754/36 md.) Ölen sigortalının hak sahiplerinden;

a) Kendisinden aylık bağlanacak sigortalıyı veya gelir ya da aylık bağlanmış olan sigortalıyı kasten öldürdüğü veya öldürmeye teşebbüs ettiği veya bu Kanun gereğince sürekli iş göremez hale veya malûl duruma getirdiği,

b) Kendisinden aylık bağlanacak sigortalıya veya gelir ya da aylık bağlanmamış olan sigortalıya veya hak sahibine karşı ağır bir suç işlediği veya bunlara karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi nedeniyle ölüme bağlı bir tasarrufla mirasçılıktan çıkarıldıkları,

hususunda kesinleşmiş yargı kararı bulunan kişilere gelir veya aylık ödenmez. Ödenmiş bulunan gelir ve aylıklar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır.

Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır.

([2]) 5510 S.K MADDE 96- Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;

a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,

b) Kurumun hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren üç ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, üç aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan,

itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır.

Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır. Bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanır.

Yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan % 25 oranında kesilmek suretiyle uygulanır.

Yersiz ödemelerin tespiti ile geri alınmasına ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber