MEB, 2005/73 genelgesindeki süreci yeniden hatırlamalı

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 14 Kasım 2012 11:57, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

2005/73 nolu genelge ile sınavsız Anadolu Liselerine atanan öğretmenlerin geri alınması sürecinde yaşanan sorunlar bir tecrübe olması gerekirken sayın bakan ve bürokratları kayıtsız yaklaşımlarını sürdürerek aynı hatayı tekrar etmektedirler.

Çok detaya girmeden o günlerde ele aldığımız iki yazıyı tekrar paylaşalım:

Anadolu Liselerindeki Karmaşanın Tarihçesi

Milli Eğitim Bakanlığı 2005 yılında; 23 Ağustos2005 tarih, 51735 sayılı 2005/73 nolu Anadolu Liselerine Öğretmen Seçimi konulu bir genelge yayınlayarak Anadolu lisesine dönüştürdüğü 350 Genel lisesinin öğretmen ihtiyacını karşılama yoluna gitmişti.

Adı geçen genelge hükümleri, Millî EğitimBakanlığı Anadolu Liseleri Öğretmenlerinin Seçimi Ve Atamalarına İlişkin Yönetmeliğin aşağıda yer verilen maddelerine aykırıydı.

?Seçme Sınavı için Duyuru ve Başvuru

Madde 7- Seçme sınavı için Bakanlıkça, her yıl Ocak ayında ülke genelinde duyuru yapılır.

İhtiyacın karşılanamadığı durumlarda,okulların merkez teşkilâtında bağlı oldukları birimlerin önerisi üzerine, Sınav Yürütme Kurulunca belirlenecek zamanlarda da seçme sınavı için duyuru yapılabilir.

Sınavların Ölçülmesi

Madde 12-

Sınav sonuçları, 5 (beş) yıl süre ile geçerlidir.?

Yeniden Atama

Madde 18- Kapsama dâhil okulların öğretmenliğine atananlardan; daha sonra çeşitli nedenlere bağlı olarak 3 yıl ve daha az süreyle öğretmenlik mesleğinden ayrı kalanlar ile kapsam dışındaki okullarda 5 yıl ve daha az süreyle görev yapanlar, kapsama dâhil okullara atanmak istemeleri hâlinde, bu Yönetmelikte belirtilen şartları taşıyor olmaları koşuluyla, aynı türdeki okullara yeniden atanabilirler.

Geçici Madde 1- Daha önce kapsama dâhil okullarda görev yapmakta iken herhangi bir nedenle bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce görevlerinden ayrılmış olanlardan, kapsama dâhil okullarayeniden atanmak isteyenler hakkında bu Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılır.?

Çünkü yönetmelik Anadolu liselerine atanma kriteri olarak atanma şartını "sınav" olarak koyarken genelge hükümleri sınavsız atama yapmıştı ayrıca Anadolu lisesine dönüştürülen 350 genel lisede çalışan öğretmenlere bir hak verilmemişti.

Durum böyle olunca;

Türk Eğitim-Sen genelgenin iptali için Danıştay nezdinde dava açmıştı.

Türk Eğitim-Sen Dava dilekçesinde; Anadolu Lisesine dönüştürülen okullarda görev yapan öğretmenlere öncelik verilmediği gerekçesini öne sürmüştü.

Eğitim-Sen de genelgenin bazı maddelerinin iptali için dava açmıştı. Danıştay ikinci Dairesi açılan bu dava dosyalarını birleştirerek 10.4.2006 gün ve E:2005/2651 sayılı kararla genelgenin yürütmesinin durdurulmasına karar vermişti. Bu karar 11.5.2006 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığına tebliğ edilmiştir

İlgili kararda; Danıştay 2. Dairesi ? Davacı Sendika tarafından; değerlendirme işlemlerinde objektif olmayan kriterler olduğu ve Anadolu Lisesine dönüştürülen okullarda görev yapan öğretmenlere öncelik verilmediği gerekçeleriyle dava konusu Genelgenin iptali ve yürütülmesinin durdurulması istenmiş ise de;2577 sayılı Yasanın 20. maddesi gereğince aynı konuda açılan tüm dosyalardaki bilgi ve belgeler değerlendirilmek suretiyle işin esasına geçildi? diyerek davanın neden açıldığını açıkça belirtmektedir.

Eğitim-Sen; yürütmeyi durdurma kararını gerekçe göstererek söz konusu genelge doğrultusunda yapılan atamaların geri alınması için Milli Eğitim Bakanlığına 29.6.2006 tarihinde başvurmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı bu başvuruyu herhangi bir cevap vermeyerek red etmiştir.

Eğitim-Sen; 2005/73 nolu genelge hükümleri doğrultusunda yapılan atamaların geri alınması için yaptığı başvurunun reddi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Müsteşar Necat Birinci ve Personel Genel Müdürü Remzi Kaya hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Milli Eğitim Başkanı Hüseyin Çelik tarafından ilgililer hakkında soruşturma izni verilmemiş. Eğitim-Sen Bu kararın kaldırılması için Danıştay 1 Dairesi'ne itirazda bulunmuş, itirazını inceleyen Danıştay, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Necat Birinci ve Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü Remzi Kaya hakkında hazırlık soruşturması açılmasına karar vererek yargılanmalarının önünü açmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Necat Birinci Milletvekili seçildiğinden yargılaması durdurulmuştur.

Eğitim-Sen; 29.08.2006 tarihinde ?Mili Eğitim Bakanlığı 2005/73 sayılı genelgeyle Anadolu liselerine hemen her branştan öğretmen ataması yapmıştı. Bu genelgenin iptali ve yürütmesinin durdurulması için açılan davada Danıştay 2.Dairesi genelgenin tümünün yürütmesinin durdurulmasına karar vermişti. Bu karar üzerine bakanlığın yapması gereken genelgeyle atanan öğretmenlerin atamasına geri almak ve Danıştay kararında da belirtildiği üzere bu liselerin öğretmen ihtiyacını sınavla atanan öğretmenlerle karşılamaktı. Oysa genelgeyle atanan öğretmenlerin ataması geri alınmadı, sınav açılmakla yetinildi ve sınav sonucuna göre Anadolu liselerine öğretmen ataması yapılacağı belirtildi. Ancak bu bir oyundu. Çünkü genelgeyle atanan öğretmenlerle Anadolu liselerinin açık öğretmen kadrolarının büyük çoğunluğu zaten doldurulmuştu. Şimdi gerçekte atanabilecek sayıdan çok daha az öğretmen ataması yapılacaktır. Böylece yargı kararı ŞEKLEN uygulanmış olacak, hem de öğretmen kamuoyunun tepkileri giderilecektir.? Açıklamasını yaparak Dava dilekçesinde

; 2005/73 nolu genelge hükümleri doğrultusunda yapılan atamaların geri alınması için Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nün 2005/73 sayılı genelgesine dayanarak Anadolu Liselerine ataması yapılan öğretmen atamalarının geri alınmamasına İlişkin davalı yönetim işleminin iptali ve yürütmenin durdurulması isteminde bulunmuştur.

Yukarıda bahsedilen olaylarda sendikaları suçlamak tamamen yersiz tutumdur. Olayın olduğu tarihlerde bu durumdan etkilenen ve norm kadro fazlası olarak diğer okullara atanan yüzlerce öğretmen bulunmaktadır.

Anadolu liselerinde görev yapan ve şu an ne olacağını düşünen öğretmenler bu duruma düşüren bakanlık yöneticileridir. İlgili yönetmelik "sınavla atanır" demesine rağmen "sınavsız atama" yapılmış. Ve bu durum yargıya taşınmıştır. Şimdi atananların hakkı ne olacak demek hukuki ve etik bir davranış değildir.

2005/73 nolu genelge kapsamı ile atamalar iptal edilecekse, bu aşağıdaki öğretmenleri ilgilendirmemektedir.

1-Anadolu Lisesi öğretmeni iken ataması yapılanlar.

2.Anadolu lisesinde norm fazlası konumda iken ataması yapılanlar.

3.2000 yılındaki Anadolu Lisesi öğretmenliği seçme sınavını kazanarak atamsı yapılanlar.

Bakanlık yetkilileri bu durumdan öğrencilerin etkilenmemesi için aşağıdaki önlemeleri almalıdır.

1-Eğer atamalar iptal edilecekse öğretmenlerin ilişik kesme işlemleri eğitim öğretim sonuna bırakılmalıdır.

2.Bu öğretmemelerin Anadolu liselerinde çalışmışlık ve tecrübeleri göz önüne alınarak yeniden başvuru ve atama işlemleri yapılmalıdır.

3.Söz konusu öğretmenlerin il içi yer değiştirme taleplerinin değerlendirilmeye alınmalıdır ek süre verilmelidir.

Ahmet KANDEMİR

MEB, Bu Uzlaşı Ortamını Değerlendirmelidir!

Bu durum eğitim öğretimi de etkilemekte sonuçta bu husustan en çok ta öğrenciler etkilenmektedirler.

Son süreci sendikalar düzeyinde incelediğimizde birbirine topu atanlardan tutun da birbirini suçlayanların karşılıklı beyanatları sendika sitelerinde kol gezmektedir. Hepsinden de anlaşılacağı üzere bu sendikalarımızın ortak tavrı öğretmenlerin mağduriyetlerinin giderilmesi yönündedir. Bu konuda bakanlık nezdinde yazışmalar yapılmaktadır.

Bir çok öğretmenin aklına? hukuka aykırı şekilde atanmışlarsa neden mağdur olsunlar ? şeklinde bir sorunun gelmesi gayet doğaldır.

Bu öğretmenlerimiz mağdur olmuşlardır çünkü;

2005'te atanan bu öğretmenler 2005-2008 döneminde yapılan sınavlara katılamamışlardır.

24 Kasım 2007 gün ve 26710 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olan Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri İle Her Türdeki Anadolu Liseleri Öğretmenlerinin Seçimi ve Atamalarına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelikle yapılan değişiklik neticesinde Anadolu Liselerine sınavsız öğretmen atanmasına sınav kazananların önceliği olmak kaydıyla olanak verilmiştir. Fakat 2005/73 sayılı genelgeye tabi öğretmenler başvuru sürecinde Anadolu Lisesi Öğretmeni olduklarından bu yönetmelik değişikliğine göre yapılan 16 Mart 2008 atamalarından yararlanamamışlardır.

Bu iki neden dahi onların mağduriyetlerini izah etmeye yetebilecektir. Gelinen süreçte ister üye kaybetme kaygısı ya da kazanma sevdalığı olsun isterse eğitime ve öğretmene saygı olsun yani her ne sebeple olursa olsun bu öğretmenlerin mağduriyetlerini giderecek bir çalışmanın yapılması Türk Eğitim Sen, Eğitim Sen, Eğitim Bir Sen ve Eğitim-İş sendikalarının -ki bunlar Eğitim İş kolunda en çok üyeye sahip sendikalardır- ortak tavırları olarak karşımıza çıkmaktadır.

Son yıllarda ilk kez bir konuda sendikalar mutabıktırlar. Bakanlığın bu konuyu çok iyi değerlendirmesi ve bu ortak tavrı diğer konularda da sağlamaya çalışması gerekmektedir.

Kaldı ki bu konu da sorumluluk ne hukuka aykırı yapılan atamaların iptalini isteyen sendikalardadır ne de 3 yıl önce bu genelgeye göre atanan öğretmendedir.

Bu konu da en büyük sorumluluk bu atamayı hukuka aykırı olarak gerçekleştiren ve mahkeme kararını geç uygulayan bakanlığın kendisindedir. Eğer 2005/73 sayılı genelgeye göre atama yapmadan önce sınav açılsa ve sonra yönetmelikte 24 Kasım 2007 de yapılan değişiklik yapılmış olsaydı bu sorun yaşanmayacağı açıktır.

Şimdi Geriye Bakmayı Bırakıp Akla ve Hukuka Uygun Olarak ve Ne Yapılabilir? Onu Değerlendirelim:

Öncelikle bu öğretmenlerimizin, görevlendirme yoluyla da olsa eğitim öğretimin aksamaması, öğrencilerin etkilenmemeleri adına öğretim yılı sonuna kadar mevcut görev yerlerinde görevlerine devam etmeleri sağlanmalıdır.

Bu öğretmenlerimize atanmada öncelik verilmesi hususu tüm sendikalarımızda ağır bastığına göre yönetmelikte bir değişiklik yapılarak 2005/73 sayılı genelgeye göre atanıp ataması iptal edilenlere;

Sınav kazanmışlarsa 16.maddenin a bendine göre atanmalarına esas olan sınav puanlarına aynı kurumu tercih etmeleri şartıyla o kurum için 20 puan değerlendirme puanı ilave edilir.

Sınav kazanmayanlar 2005/73 sayılı genelgeye göre atananlarla sınırlı olmak üzere atama tarihinden başlayarak atamalarının iptaline kadar görev yapanların yönetmeliğin 18.maddesinin b) bendi kapsamında değerlendirilir ve bunların hizmet puanlarına ilave olarak 20 puan verilir. (16-(b) Bu eğitim kurumlarında görevli iken çeşitli nedenlerle görevlerinden ayrılmış olup 16 ncı maddedeki şartları taşıyanlardan hizmet puanı üstünlüğüne göre,? karşılanır.)

Şeklinde eklenecek geçici bir madde ile yönetmelik düzenlenebilir.

Bu düzenleme yapıldıktan sonra derhal sınav açılmalı ve sınava katılmak isteyen tüm öğretmenler katılabilmelidirler. Böylece bu öğretmenlere yönetmelikte sağlanacak bu öncelikler neticesinde atamaları tamamlanmış olacaktır.

Bu öneride ortaya koyulan ilave puanlar ile mevzuat değişikliği sendikaların ortak tavırları neticesinde de belirlenebilir. Türk Eğitim Sen'in bu noktada dava konusu da ettiği düz lise iken Anadolu Statüsüne dönüştürülen okullarda görev yapan öğretmenlere öncelik verilmesi yönündeki itirazı da ilave puanlarla değerlendirilebilir.

Böylece bu sınava girecek öğretmenler sınavı kazandıkları taktirde diğer sınavı kazananlara göre 20 puan öncelikli olacaklar ve sınav kazananlar arasından onların atamasının yapılması sağlanmış olacaktır.

Sınavı kazanamadığı taktirde ise hizmet puanı üstünlüğüne göre daha önce bu kurumda görev yapmışlar kategorisinde değerlendirileceğinden bu kuruma sınav kazanan gelse dahi başka bir kuruma gitme şansı olacaktır.

Bu ya da buna benzer bir düzenleme bu öğretmenlerimizi rahatlatabileceği gibi sendikalar ile bakanlık arasında eğitim ve öğretmenler adına sağlanacak bu uzlaşı ortamının devamının sağlanabileceği ve bunun eğitim adına yararlı olacağı kanaatindeyim.

Burada önemli olan kişisel, siyasal,ben yaptım olduculuk, sendikaya üye kazanma savaşı,üye kaybetme korkusu, adam kayırma, suçlama, günah çıkarma gibi eğitimin yanında hiç sayılabilecek öncelikteki basit kısır çatışmaların içine girilmemesi, akıl, bilim ve hukuk çizgisinde hareket edilebilmesidir. Başarı da burada yatmaktadır.

Saygılarımla?

Maksut BALMUK

Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber