İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir
Topbaş, "Artık yer değiştiren, göçebe hayatı yaşayan bir sanayi değil,
yeri belirlenmiş, sıkıntıya düşmeyen, geleceğe güvenen, yatırımları ona
göre yapabilen bir sanayiyi mutlaka oluşturacağız" dedi.
Topbaş, "İstanbul'da Sanayinin Sorunları ve Çözüm Önerileri" konulu
İstanbul Sanayi Forumu Meslek Komiteleri Ortak Toplantısında yaptığı
konuşmada, Türkiye'nin ulusal planı olmadığını, bugüne kadar sadece kent
planları yapılmaya çalışıldığını, ulusal bir plan olmayışının geçmişte
bazı sıkıntılara neden olduğunu söyledi.
İstanbul'un belli bölgelerindeki sorunlara değinen Topbaş, "Şöyle bir
fırsatımız yok; bir zaman tünelinden geçip 'bakın bunun getireceği nokta
budur' diye gösterip herkesin 'eyvah doğru söylüyorsunuz' diye geri
dönme... Yani İkitelli'nin bugün gelmiş olduğu nokta daha önce görülmüş
olsaydı bugün bu sıkıntıları konuşmazdık" görüşünü aktardı.
Çevre düzeni planının yüz bin ölçekli olduğunu, çevre düzeni planıyla
ilgili bazı konularda yargıya gidildiğini belirten Topbaş, "Maalesef
hizmetleri engellemeye çalışan bazı zihniyetler var. Yüz binlik planları
sadece İstanbul için değil, Marmara Bölgesi için düşünmek zorunda
olduğumuzun da farkındayız" diye konuştu.
Yerleşim yerlerinin geleceğinin ne olacağı konusunu geçmişte kimsenin
düşünmemesi nedeniyle şimdi sıkıntıda olduklarını kaydeden Topbaş, "Ben
sanayiye yeni geçişi sağlamaya çalışan belediye başkanlarımıza şunu
tavsiye ediyorum; bölgenize bir sanayi geliyorsa, sanayi bölgesi
yapıyorsanız, o sanayicilere en az çalıştıracakları insanların yüzde
25'ine barınma ihtiyacını karşılama şartı da getirin" dedi.
ULAŞIM ÇALIŞMALARI
Kadir Topbaş, ulaşımla ilgili çalışmalara değinirken de bu yılın sonuna
gelmeden İkitelli ve Olimpiyat Stadına metroyu götüreceklerini,
Beşiktaş'tan bir metro projeleri bulunduğunu, bu projenin Mecidiyeköy,
Çağlayan, Alibeyköy, Sultançiftliği ve Giyimkent'ten Bakırköy
istikametine doğru düzenleneceğini bildirdi.
Göreve geldiklerinde İstanbul'daki hareketliliğin 11-12 milyon civarında
iken şu an bu rakamın 21 milyona ulaştığına işaret eden Topbaş,
İstanbul'daki en önemli sorunlardan biri olan değnekçi olayıyla ilgili
de "Şu anda değnekçi ile karşılaşıyor musunuz? Bu iş nasıl bitti?
Bitmez denen ciddi bir problemdi. Kurduğumuz bir şirket çerçevesinde bu
işi başardık" şeklinde konuştu.
Topbaş, 139 bin civarında açık ve kapalı otopark devraldıklarını, 450
bin daha otopark alanı tespit ettiklerinin altını çizerek, "Bir başka
çalışma... Kişi aracını bırakacak. Metroya binip gidebilecek" dedi.
İstanbul'da "sanayi olmasın" şeklinde düşünmediklerini, kentte
nitelikli iş gücü gerektiren, daha yüksek teknoloji kullanan sanayiye
ihtiyaç bulunduğunu ifade eden Topbaş, ortak müşterek alanları birlikte
kullanan, sportif alanları içinde olan diğer hizmet alanları ile adeta
bir site anlayışı çerçevesinde sanayinin oluşmasını arzu ettiklerini
vurguladı.
"KENT İÇİNDEKİ BAZI ALANLARIN TRANSFERİNİ İSTİYORUZ"
Kent içindeki bazı sıkıntılı alanların transferini istediklerini de
belirten Topbaş, şunları kaydetti:
"Boşalttığınız alanlara yeni fonksiyonlar vermezseniz, ne yapacağınızı
bilmezseniz o bölgeler Afrikalılar tarafından doldurulur veya kaçak bir
takım insanlar tarafından... Sistemi oluştururken çok dengeli gitmek
durumundasınız. O dengeyi birlikte kurmak gerekir.
Artık yer değiştiren, göçebe hayatı yaşayan bir sanayi değil yeri
belirlenmiş sıkıntıya düşmeyen, geleceğe güvenen, yatırımları ona göre
yapabilen bir sanayiyi mutlaka oluşturacağız."
İETT'nin arsasını sattıklarını, ancak parayı kasalarına koyamadıklarını
hatırlatan Topbaş, "Daha önce satışa çıkmış, 105 milyon dolara
satılmış. O zaman niye itiraz, dava etmediniz? Sormak lazım.
Hizmetlerimiz mi kıskanılıyor? Çok iş yaptığımız için herhalde
birilerinin sabrını taşırıyoruz. Biz bunu alıp ulaşımda kullanmak
istiyorduk" şeklinde konuştu.
"KULLANICI DİKKAT EDERSE SIKINTISIZ YAZ GEÇİRİRİZ"
Toplantı sonrası gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Topbaş,
İstanbul'da barajlardaki doluluk oranına ilişkin bir soru üzerine,
barajlardaki su ölçümlerini günlük olarak yaptıklarını belirterek, şu
anki doluluk oranının yüzde 36,7 ile geçtiğimiz yılki oran olan yüzde 54
oranıyla mukayese edildiğinde düşük olduğunu söyledi.
Topbaş, havalar ısındıkça buharlaşmanın da etkili olduğunu, dünyadaki
tüm doğal kaynakların daha dikkatli kullanılması her zaman gerektiğini
söylediklerini dile getirerek, "Musluğumuzda hep su bulmak istiyorsak,
mutlaka dikkat etmeliyiz. Biz su kesmeyeceğiz, kesmedik, kesmemeye özen
gösteriyoruz. Ama burada, İstanbullu kullanıcı dikkat ederse, sıkıntısız
bir yaz geçiririz" diye konuştu. Topbaş, günde 2 milyon metre küp su
kullanıldığını, bunun da ciddi bir ölçek olduğunu belirtti.
Bu arada, toplantıda İSO Meslek Komiteleri temsilcileri de yaşadıkları
sorunları dile getirdi.