AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda yaşanan olaylara ilişkin bir açıklama yaptı. Açıklamasında, "Hiç arzu etmediğimiz, üzüntü duyduğumuz görüntüler kamuoyuna yansıdı" diyen Güler şunları söyledi:
"İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya Bey'in saat 10.00'da başlayacak komisyon toplantısı için, meclis ana binamızdaki toplantı salonuna girişte maalesef bir engellemeyle karşılaştı. Bir arbede yaşandı. Hiç arzu etmediğimiz, üzüntü duyduğumuz görüntüler kamuoyuna yansıdı. Aziz meclisimiz, aziz milletimizin oylarıyla seçilmiş milletvekillerimizin görev yaptığı bir tarihi mekan. Burada seçilen milletvekillerimiz kendi seçmenine yönelik olarak aziz milletimizin beklentilerini karşılayacak şekilde her türlü faaliyeti, çalışmayı, her türlü öneriyi, varsa eleştiriyi her zeminde ve her alanda yapma sorumluluğu içerisindedir.
Dolayısıyla gerek genel kurul çalışmalarında, gerekse de, komisyon çalışmalarında her türlü özgürlüğün, her türlü fikir alışverişinin yapılacağı ortamlarımız var burada. Ve bugüne kadar da böyle geldi. Biz 28. dönemin 3. yasama yılına başladık 1 Ekim tarihi itibarıyla. Bugüne kadar yaklaşık 25 kanunu burada müzakere ederek kanunlaştırdık. Yaklaşık 55 uluslararası sözleşmeyi karşı karşıya müzakere, görüşmeler neticesinde yasalaştırdık. Ve aziz milletimizin emrine sunduk.
'BU OLAYI KINIYORUZ'
  Özgürce ve her türlü fikri, ayrışmaya rağmen ki burada AK Parti'nin düşüncesi 
  farklı olabilir. Cumhuriyet Halk Partisi milletvekillerinin düşüncesi farklı 
  olabilir. Diğer partilerin de milletvekilleri farklı düşünceye sahip olabilir. 
  Ama bunun müzakere edileceği, konuşulacağı, iletileceği ve birbirimize karşılıklı 
  saygı içerisinde dinlenilecek ve konuşulacak yer genel kurul ve meclisimizdeki 
  komisyon başkanlıklarımızdır. Siz burayı bir kabadayılıkla, bir kaba kuvvet 
  kullanarak buradaki yapılacak çalışmayı engellemek, geciktirmek ve başka bir 
  hale sokmak gerçekten arkadaşlar ülkemizin demokratik kurallarına uygun olmayan 
  bir davranış olmuştur. Ben bu eylemin, bu engellemenin bir daha yaşanmaması 
  için bir daha böyle görüntülerin kamuoyuna yansımaması için içten bir temennide 
  bulunuyorum ve bütün siyasi parti gruplarına da bu hatırlatmayı yapıyorum. Maalesef 
  bu yapılan eylemi de kınadığımızı ve bir daha yaşanmaması noktasında da bütün 
  siyasi parti gruplarına da büyük sorumluluk düştüğünü buradan ifade etmek istiyorum.
'ÖZEL'DEN GEREKLİ ADIMI BEKLİYORUZ'
  Yakın zamanda meclis genel kurulumuzda da bazı olaylar yaşandı. Cumhuriyet Halk 
  Partisi Genel Başkanı Sayın Özgür Özel bazı ifadeler kullandı. Dedi ki; 'Orada 
  mecliste hiç yaşanmaması gereken şeyler yaşandı. Mecliste her şey benim gözümün 
  önünde oldu. Gerçekten utanç verici. Sözlerin havada uçuşacağı bir yerde kaba 
  kuvvet ve maalesef şiddet uygulandı' diye ifadelerde bulundu. Bakın şimdi aynı 
  şekilde bu olaylar Plan Bütçe Komisyonunda yaşandı. Sorumluluk sahibi olarak 
  Sayın Özgür Özel'den de bu konuda gerekli adımı bekliyoruz. Burada asla kaba 
  kuvvete, şiddete ve kabadayılığa asla yer veremeyiz. Kabul edemeyiz. Bunu normal 
  sayamayız. Ben bir kez daha bu konularda bütün arkadaşlarımızın duyarlı bir 
  şekilde meclis çalışmalarına her türlü katkıyı vermelerini, düşüncelerini, fikirlerini 
  rahatlıkla söyleyebilmelerini, her türlü müzakerenin rahatlıkla yapılabileceği 
  bir ortam olarak inşallah meclisimizi bundan sonra da güzel çalışmalara imza 
  atacaktır.
'BİR ÖZÜR BEKLİYORUZ'
  Aziz milletimiz bizden bu türden bir davranış beklemiyor. Kendi beklentisini, 
  kendi hayatını daha da iyileştirecek kanunları yapmayı bizden bekliyor. AK Parti 
  grubu olarak bundan sonra da bu dikkatle, bu özenle, bu hassasiyetle, meclis 
  çalışmalarına devam edeceğimizi ifade ediyorum. Cumhuriyet Halk Partisi Genel 
  Başkanı Sayın Özgür Özel'den de gerekli tutumu almayı buradan beklediğimizi, 
  bir özür beklediğimizi de ifade etmek istiyorum."
TEĞMENLERİN YEMİNİ
  Güler, Kara Harp Okulu mezuniyetindeki kılıçlı yemin törenine ilişkin de şu 
  değerlendirmede bulundu:
"TSK'nın itibarına zarar verecek tutum ve davranış sergilendiği tespit edilmiştir diyor. Bu kapsamda yürütülen soruşturma rapora bağlanmış ve Disiplin Kurulu süreci devam ettiriyor. İlgili teğmenlerin savunmaları alınacak, değerlendirilecek ve bir karar oluşturulacak. Bu da idari yargının denetimine tabii. Bu konularda hassasiyet gösterdiğini iddia etmeyi ben bu konularda çok ucuz bir siyaset olarak görüyorum. Çünkü Sayın Özel, Muğla'da bir röportajda şöyle diyor; 'Sıkışınca milli mücadeleden bahsederek alkış alınarak ilerlenemez. Bunda kolaycılık var' diyordu. Ne değişti acaba? Askerinin disiplin hiyerarşisinde yürütülen bir disiplin soruşturmasına böyle yaklaşıyor şimdi. Ne değişti de böyle bir tavır sergiliyor. Teğmenlerimizi bu kadar düşünen Sayın Özel, TSK'ya yönelik birkaç yıl önce kimyasal silah kullanıyor iftirası atan Türk Tabipler Birliği Başkanı olan kişiye karşı şükranlarını nasıl sunuyordu, bunu da bize izah ederlerse memnun oluruz."