Anasayfa

Konutlarda yeni dönem: İklim kanunu kapıyı çaldı

Yeni İklim Kanunu ile konutlarda enerji verimliliği zorunlu hale geliyor. Kredi koşulları, değerleme süreçleri ve kentsel dönüşüm tamamen değişiyor.

Haber Giriş : 2025-09-11T09:28, Son Güncelleme 2025-09-11T09:31

Dünya Gazetesi yazarı Prof. Dr. Ali Hepşen, geçtiğimiz aylarda yürürlüğe giren İklim Kanunu ile birlikte konut sektörünün yepyeni bir döneme girdiğini yazıyor. Hepşen'e göre bu düzenleme, hem üreticiler hem de bireysel konut sahipleri için önemli sonuçlar doğuracak.

Enerji verimliliği artık bir tercih değil, zorunluluk olacak. Konutların değer kaybı, kredi koşulları ve kentsel dönüşüm süreçleri iklim hedeflerine göre yeniden şekillenecek.

Enerji tüketiminde binalar öne çıkıyor

Toplam enerji tüketiminin üçte birinden sorumlu olan binalar, doğrudan ve dolaylı karbon salımında kritik paya sahip. Yeni İklim Kanunu, verimsiz yapı stokunu sorun olarak tanımlıyor ve dönüşüme dahil ediyor.

Yeni binalarda "yeşil tasarım" zorunlu

Bundan sonraki süreçte yeni yapılacak konutlarda:

  • Pasif enerji tasarımı,
  • Güneş ışığından maksimum yararlanma,
  • Doğal havalandırma,
  • Yenilenebilir enerji entegrasyonu

zorunluluk haline gelecek. Büyük projelerde karbon ayak izi hesaplamaları ve yeşil sertifikalar devreye girecek.

Bireyler için doğrudan ceza yok, ama risk büyük

Kanun, konut sahiplerine doğrudan vergi ya da ceza yüklemiyor. Ancak düşük enerji verimliliğine sahip evler, kredi koşulları ve değerleme süreçlerinde ekonomik değer kaybına uğrayacak.

Kentsel dönüşüm artık sadece deprem odaklı olmayacak

Deprem güvenliğini önceleyen dönüşüm anlayışı, yerini karbon salımı düşük, çevreye duyarlı ve enerji verimli yapılara bırakıyor. Kamu projelerinde yeşil bina kriterleri ve sertifikasyonların yer alması kaçınılmaz hale geliyor.

Finansman modelleri değişiyor

Enerji verimliliği yatırımları, iklim dostu malzeme kullanımı ve yenilenebilir enerji entegrasyonu maliyetleri artıracak. Bu noktada:

  • Yeşil konut kredileri,
  • İklim tahvilleri,
  • Sürdürülebilir yatırım teşvikleri

daha çok gündeme gelecek. Bankacılık ve sermaye piyasaları bu dönüşümde belirleyici olacak.

Prof. Dr. Ali Hepşen'e göre:

"Konut sektörü artık sadece barınma değil; iklim uyumu, enerji verimliliği ve karbon azaltımı hedeflerinin bir aracı. Bu dönüşümü bir zorunluluk değil, yaşanabilir kentler için bir fırsat olarak görmek gerekir."


Dünya