Okul Müdürü Hüseyin Aydın, öğrencilerin tarım ve hayvancılığa dair üretim süreçlerine katılabilmesi adına okul bahçesinde 140 metrekarelik alana sera, 100 metrekarelik alana da kümes kurdu.
Öğrenciler, bakımını üstlendikleri tavuklara her sabah yem ve sularını verirken, öğretmenlerin kontrolünde kümesteki yumurtaları toplayabiliyor.
Yan alanda bulunan serada ise öğrenciler, ektikleri tohumlardan elde ettikleri mevsimlik sebze ve meyveleri hasat edebiliyor.
Buralardan elde edilen ürünler, isteyen öğretmen, öğrenci ve okul personeli arasında dağıtılıyor. Fazla gelen ürünleri, çevrede bulunan vatandaşlar ücretsiz alabiliyor.
Seradan artan ürünler tavuklara yem olarak verilirken, yine tavuklardan elde edilen doğal gübre ise serada kullanılıyor.
Öğrenciler, yapay ilaç ve yem olmadan yapılan doğal tarım ile hayvancılığı, birinci elden tanıklık edip öğreniyor.
- "Doğal besinin ne olduğunu öğreniyorlar"
Okul Müdürü Hüseyin Aydın, AA muhabirine, sera ve kümeste yapay gübre ile tarım ilacı kullanmadan çocuklara doğal tarımı öğrettiklerini söyledi.
Burada gözlem amaçlı bir alan oluşturmadıklarını belirten Aydın, projenin öğrencilere etkin katılım ve öğrenme yöntemleri sunduğunu aktardı.
Aydın, fazla ürünleri tavuklara verdiklerini, daha sonra elde edilen gübrenin de yine tarım işlerinde kullanıldığını, böylece doğal bir dönüşüm yapıldığını dile getirerek, "Burada çocuklar elde edilen fazla ürünlerin nasıl değerlendirildiğini, doğal ve verimli bir üretimin nasıl olduğunu öğreniyor. Ürettiğimiz mevsimlik sebze ve meyveleri dönem dönem öğrencilerimiz kendileri tüketiyor, ailelerine götürüyor. Burada en önemli nokta şu, doğal besinin ne olduğunu öğreniyorlar. Farkındalık kazanmış oluyorlar." ifadelerini kullandı.
.- "Meyve ve sebze ekimine katılmak isteyen veliler oluyor"
Velilerden de bu konuda destek aldıklarını belirten Aydın, şunları kaydetti:
"Burayı yaparken en önemli amacımız, etin, sütün dalda yetiştiğini zanneden değil, her ürünün kendi mecrasında yetiştiğini bilen bir nesil yetiştirmek. Ülkesine, milletine katkı sağlayacak, üretmeyi bilen ve öncelik veren bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Bizler sosyal medya aracılığıyla tanıtım yapıyoruz. Bazı velilerimiz hatta inanmıyor. Bu projenin nasıl uygulandığını soruyorlar ve katkı sağlamak istiyorlar. Meyve ve sebzelerin ekimine katılmak isteyen veliler oluyor. Bu bölgede olan velilerimiz gelip istedikleri kadar da alabiliyor."
- "Toprakla uğraşmak çok zevkli ve güzel bir deneyim"
Okulda 7. sınıf öğrencisi Ahmet Kerem Erdem, "Seramızda mevsim sebzeleri yetiştiriyoruz. Toprakla uğraşmak çok zevkli ve güzel bir deneyim. Topraktan ürüne ulaşmak çok sabır ve emek isteyen bir iş. Toprakla uğraşmak çok yorucu ancak keyif veren bir iş." dedi.
Aynı sınıftan Eray Mirza Sevinç ise burada eğlendiklerini belirterek, "Kümesimizde tavuk ve horozların bakımını üstleniyoruz. Hayvanlarla ilgilenmek bize şefkat duygusu katıyor. Her sabah buraya gelip yem ve sularını veriyoruz. Yumurtaları kendi ellerimizle almak bize heyecan veriyor. Bunlara alışık biri değilim. Köye gitmiyorum. Bana eğlenceli geliyor. Hem öğreniyorum hem keyif alıyorum." diye konuştu.
Doğayla uğraşarak rahatladığını anlatan 7. sınıf öğrencisi Erhan Yiğit Akpınar, "Okulumuzdaki meyve ve sebze ağaçlarının bakımlarını yapıyoruz. Onlarla ilgileniyoruz. Onlar doğaya bakış açımı değiştirdi. Kendimizi şanslı hissediyoruz. Doğayla uğraşmak beni rahatlatıyor, stresimi alıyor ve kendimi öz güvenli hissediyorum. Doğaya sahip çıkmam gerektiğini, sebze ve meyvelerin nasıl tüketilmesi gerektiğini, faydalarını öğrendim." ifadelerini kullandı.
Aynı sınıftan Ömer Günaydın ise "Bu proje bize sadece bilgi değil, sorumluluk, işbirliği ve doğaya saygı ilkelerini öğretti. Bu çalışma bizleri hem eğlendirdi hem de öğretti. Öğretmenlerimiz bizi yönlendirdi, tüm işleri biz yaptık. Doğayla iç içe oldum hem stresimizi attık hem de keyif aldık. Güzel bir çalışma oldu bizim için." dedi.