Uzun telefon görüşmesinde anlattıklarını bir cümleyle özetlemek
gerekirse o meşhur reklam sloganını yazabilirim:
‘İmaj hiçbir şeydir...'
Yani...
Bakan şunu söylüyor:
‘Ben uyumuyorum. Katıldığım her etkinlik özel olarak gönderilmiş kameralarla
izleniyor. Kameraları, fotoğraf makinelerini karşıma koyuyorlar. Gözümü kırptığım
anda basıyorlar denklanşöre. Sonuç olarak fotoğraflarda uyuyor gibi çıkıyorum.
Kesinlikle kasıt var. Yaptığımız trilyonluk yatırımlarla ilgilenen yok. Kısacası,
yansıtılan imaj ile gerçek arasında fark bulunuyor; ama ben imajla ilgilenmiyorum,
işin gerçeğine bakıyorum.'
Evet... Bakanın genel mesajı bu...
Ayrıntılara gelince...
Bakan Koç, hakkında çıkan bazı olumsuz haberlerin öyküsünü anlatıp kendisinin
bir kabahati bulunmadığını belirtiyor ve sorumluluğu, ‘art niyetli' olarak
nitelediği medyaya yüklüyor.
***
Bütün bunları dinlerken aklıma o meşhur ‘iletişim aforizması' geldi.
Ne demişler:
‘Ne olduğun önemli değil, nasıl anlaşıldığın önemli.'
İşte bu özlü sözden yola çıkarak Bakan Koç'a, ‘Söylediklerinizi
doğru kabul etsek bile bu olumsuz duruma son vermek için mutlaka bir şeyler
yapmalı değil misiniz' filan dedim.
Ama söylediklerim, bakanın pek aklına yatmadı.
Çünkü o ‘imaj'ıyla ilgilenmediğini söylüyor ve hatta bu boşvermişliğiyle
gizli bir kıvanç bile duyuyordu.
Ve ‘Nasıl olsa bir gün beni anlayacaklar' havasındaydı.
***
Ancak... Bakan konuştukça ‘imaj'ın aslında ne kadar önemli olduğu da
ortaya çıktı.
Çünkü Bakan Koç'un anlattığına göre, eşi Şadiye Koç da ‘Uykucu
Bakan' haberlerinden aşırı derecede etkileniyor ve rahatsız oluyormuş.
Şadiye Hanım, akşam yorgun argın eve gelen Bakan Bey'e, ‘Neden uyuyorsun?
Neden dikkat etmiyorsun? Neden kendine çekidüzen vermiyorsun?' diye çıkışıyormuş.
Bakan Koç da eşine, ‘Şadiye sen de mi? Ben uyumuyorum. Dayıyorlar
kamerayı önüme, gözümü kırptığımda çekiyorlar' diye durumu izah etmeye çalışıyor,
ancak Şadiye Hanım'ı bir türlü ikna edemiyormuş.
Ta ki şu son Sisam Adası etkinliğine kadar...
Biliyorsunuz, bu etkinlikle ilgili haberler, dünkü gazetelerde ‘Bu kez aile
boyu uyudular / Bakan ve eşi birlikte uyudu / Sirtaki bile uyandıramadı'
şeklinde başlıklarla yayınlanmıştı.
Fotoğraflarda ise hem bakanın, hem de eşinin gözleri kapalıydı.
Şadiye Hanım haberleri görünce çok şaşırmış.
İlk tepkisi şu olmuş: ‘Ama ben uyumadım ki! Ayrıca Yunanlı Bakan'ın programı
45 dakika erken bitirdiği de yalan.'
Sonra da eşine dönmüş ve şunu söylemiş:
‘Haklıymışsın Atilla... Artık ‘Bakan uyudu' diye bir haber görsem inanmayacağım.
Bundan böyle sana da hiçbir şey demeyeceğim.'
Ahmet Hakan/ Hürriyet