Diyabetlilerin en önemli tedavi basamakları beslenme tedavisidir. Oruç bu tedaviyle uyuşmaz.
Kan şeker düzeyleri yükselerek hiperglisemi koması, felç ya da ölüme neden
olabilir. Ancak oruç tutmakta ısrar ediliyorsa, birtakım kurallara uyulması
zorunludur. İşte A'dan Z'ye diyabetlilerin Ramazan günlüğü...
Diyabet (şeker hastalığı) en basit tanımıyla, vücudun besinlerdeki enerjiyi
kullanmasını etkileyen bir hastalık durumudur. Başka bir deyişle, pankreastan
salgılanan ve kan şekerinin belirli bir düzeyde kalmasını sağlayan insülin hormonunun
yetersizliği ya da efektif kullanılmaması durumu sonucunda kan şekerinin istenilen
düzeyin üzerine çıkması sonucunda şeker hastalığı oluşmaktadır. Kanda glikozun
sürekli olarak yüksek olması çok ciddi sorunlara yol açabildiği gibi düşük ya
da sürekli değişken olması da tehlikelidir.
KAÇ ÇEŞİT DİYABET VARDIR?
İnsüline bağımlı (Tip 1) diyabet:
Daha az görülür. Pankreastan salgılanan insülin hiç yoktur veya etkisizdir.
Diyabetin bu çeşidi genellikle çocukluk çağında ya da genç yetişkinlik döneminde
başlar. Hastaya dışarıdan insülin tedavisi gereklidir.
İnsülinden bağımsız (Tip 2) diyabet:
Daha sık görülür. İnsülin pankreastan yeterli salgılanmaz. Ailede diyabet hikayesi
olanlar risk altındadır. Tip 2 diyabet yavaş gelişen bir hastalıktır ve genelde
40 yaştan sonra ortaya çıkar. Bu diyabet çeşidi için aşırı kilo önemli bir risk
faktörüdür. Tedavisi; diyet, egzersiz, medikal tedavi ve eğitimden oluşan bir
kompleks ile mümkündür. Bu kompleksin en önemli halkası diyet tedavisidir.
Gestasyonel diyabet:
Hormonlardaki değişikliğin bir sonucu olarak, hamilelik döneminde ortaya çıkabilen
bir durumdur. Genelde doğumdan sonra kaybolmasına rağmen, hamilelik süresince
kontrol edilmelidir.
SIK GÖRÜLEBİLEN SAĞLIK SORUNLARI:
*Sık enfeksiyonlara yakalanma
*Göz rahatsızlıkları
*Böbrek sorunları
*Sinir iletimi bozuklukları
*Kalp rahatsızlıkları
*Yaraların iyileşemeyip kangrenlere dönüşmesi
*Hiper ya da hipoglisemi ataklarıgibi sorunlar temelde diyet tedavisi ile aşılıp
kontrol altına alınabilecek sorunlardır...
Kan şekerini hızla yükselten besinler:
Aşağıdaki karbonhidrat türlerinin tüketilmemesi gerekir.
¢Şeker
¢Bal
¢Pekmez
¢Reçel
¢Çikolata
¢Şekerleme
¢Hazır meyve suları
¢Meşrubatlar.
Kan şekerini yavaş yükselten besinler:
1.Düşük posa içerenler
¢Beyaz ekmek
¢Un
¢Tuzlu bisküvi
¢Patates
¢Pirinç
¢Makarna.
2.Yüksek posa içerenler
¢Kuru baklagiller
¢Kepekli ekmek
¢Bulgur
¢Sebze ve meyveler.
Posa tüketimi:
Yüksek posa içeren besinler kan şekerini düzenlediği ve kolesterolü düşürdüğü
için daha fazla tercih edilmelidir.
Protein tüketimi:
Proteinden zengin gıdalar (et, süt, yumurta vb) yeterli miktarlarda alındığında
kan şekerini düzenleyici rol oynamaktadırlar. Bu nedenle günlük diyette protein
alımına dikkat edilmelidir. Kırmızı et yerine tavuk, balık veya hindi eti, süt
ve yoğurtta yarım yağlı veya yağsızlar tercih edilmelidir.
Yağ tüketimi:
Katı yağlar yerine sıvı yağlar (zeytin yağı, ayçiçek yağı, mısırözü yağı) tercih
edilmelidir.
Öğün sayısı:
Diyabette önerilen yiyeceklerin zamanında ve gerekli miktarlarda yenilmesi çok
önemlidir. Besinler 3 ana 3 ara öğün şeklinde tüketilmelidir. Bu şekilde insülinin
daha dengeli kullanımı ve dolayısıyla insüline olan ihtiyacın azalması sağlanır.
Uzun süre aç kalınması ve düzensiz yemek yenilmesi hipo ve hiperglisemiye yol
açar. Bu nedenle oruç tutmak, bir veya birkaç öğünü atlamak gibi davranışlardan
kaçınılmalıdır.
HİPOGLİSEMİ (Düşük kan glikoz düzeyi)
Aşağıda yer alan belirtiler ile kendini gösterir:
Titreme
Huzursuzluk
Taşikardi (çarpıntı)
Nemli soluk deri
Baş ağrısı
Kusma
Çift görme
Baygınlık hissi.
HİPERGLİSEMİ (Yüksek kan glikoz düzeyi)
Aşağıda yer alan belirtilerle kendini gösterir:
Bulantı, kusma
Yorgunluk
Karında ağrı
Dalgınlık
Deride kırmızılık, kuruluk
Düşük tansiyon
DİYABETİK BİREYLER İÇİN GENEL BESLENME ÖNERİLERİ
Kan şekerinizi kontrol altına almada öğün sayınız son derece önemlidir. Bu yüzden
öğünlerinizi zamanında, önerilen miktarlarda ve 3 ana 3ara öğün biçiminde tüketmeye
çalışınız...
Beslenme programınızdan pekmez, reçel, bal, marmelat, sofra şekeri gibi saf
basit şeker kaynaklarını, hamur işlerini, yağda kızarmış veya kavrulmuş ve sos
ilave edilmiş yiyecekleri, kuruyemişleri, kaymak, krema, mayonez gibi yağlı
gıdaları, içeriği tam olarak bilinmeyen hazır besinleri çıkarınız...
Beslenmenizde lifli besinlere öncelik veriniz. Bol miktarda çiğ sebze (domates,salatalık)
ve sebze yemeği yiyiniz.
Kepekli ekmek kan şekerinizi daha yavaş yükselteceğinden beyaz ekmeğe oranla
kepekli ekmeği tercih ediniz...
Yemekleri pişirdiğiniz yağın cinsine dikkat ediniz.yemeklerinizi ve salatalarınızı
bitkisel kaynaklı sıvı yağların karışımı ile (mısırözü, ay çiçek, zeytinyağı
ve fındık yağı) hazırlayınız.
Hayvansal kaynaklı katı yağlardan (tereyağı, içyağı, kuyrukyağı) ve margarinden
uzak durunuz.
Meyveleri tek başına tüketmemeye özen gösteriniz. Meyveler kan şekerinizi hızlı
yükseltir. Bu yüzden meyveleri proteinli gıdalarla birlikte ya da yemeklerle
beraber tüketiniz.
Peki ya ORUÇ?
Diyabet hastalarının en önemli tedavi basamakları beslenme tedavisidir. Oruç
ise diyabet tedavisi ile uyuşmayan bir durumdur. Oruç durumunda, iftarla birlikte
vücuda fazla miktarda besin alınması söz konusu. Şeker hastalarında ise insülin
miktarı yetersiz olduğundan bunu karşılayamayarak kan şekerinin yükselmesi durumu
oluşacaktır. Yüksek kan şeker düzeyleri ise vücutta birçok hasara neden olabilmektedir.
İftardan sonra oluşabilecek hiperglisemi koması, felç ya da ölüme neden olabilir.
Bu nedenden dolayı şeker hastalarının sık sık ve az az yemeleri gerekir. Ve
oruç tutmaları son derece sakıncalıdır.
ORUÇ TUTMAKTA ISRAR EDEN DİYABETLİLER NELERE DİKKAT ETMELİ?
Diyabet hastalarının kesinlikle oruç tutmamamları gerektiğini bir kez daha hatırlattıktan
sonra, bu konuda ısrarcı olan diyabetlilerin özellikle dikkat etmesi gereken
noktaları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
Bu hastalarda;
*Fizyolojik ve metabolik kontrolün iyi olması gerekir.
*Evde glikoz düzeylerinin monitörize edilmesi gerekir.
*Oruç boyunca diyet kontrolünün düzgün olması gerekir.
*Yeniden İlaç düzenlemesi gerekebilir.
*Fiziksel aktivite düzenlenmelidir.
*Dehidratasyon, hipoglisemi ve diğer komplikasyonların belirtilerinin öğrenilmesi
gerekir.
*Hiperglisemi ve kilo alımına eğilim, yağlı ve karbonhidratlı besinlerin alımına
bağlıdır. Diyabetli hastalarda kontrolü sağlamak için, bu ayda yüksek kalorili
ve oldukça rafine olan besinler tüketilmemelidir.
*Birçok çalışma Ramazan boyunca düzenli hafif egzersizin diyabet için zararsız
olduğunu göstermektedir. Bu nedenle diyabetik hastalara oruç olmadıkları zamanki
fiziksel aktivitelerine devam etmelerinin gerekli olduğunun bildirilmesi gerekir.
Yani gerekli dinlenme ve egzersiz programlarını bilmeleri gerekmektedir.
*Ramazan ayı boyunca diyabet hastalarının 3 temel faktör üzerinde durması gerekmektedir.
Bunlar şöyle sıralanabilir;
*Diyet kontrolü
*İlaç kullanımı
*Günlük aktivite.
Uzman Diyetisyen: Banu TOPALAKÇI