Ayşe Hanım, bir tek çocuğumuz var ve bu sene 8. sınıfa devam edecek. 7. sınıfta
kurs çalışmaları başladı. İnanır mısınız, fen bilgisi, matematik ve Türkçe olmak
üzere haftada 3 ders alıyor ve her biri için 170 milyon para veriyoruz. Ayda
sırf 2 milyar lira kurs masraflarına gidiyor. Eşim de ben de çalışıyoruz ama
varımızı yoğumuzu bu kurs hocalarına veriyoruz.
Şu anda İstanbul'da 100 adet 'meşhur' olmuş kurs öğretmeni var. Bunların hepsinin
adını biliyoruz. Veliler arasında, kulaktan kulağa bilgiler ulaşıyor. Bunların
yetiştirdiği öğrenciler muteber lise sınavlarını kazanmışlar.
Oysa çocuğumuzun dersleri doğru durüst öğrenip öğrenmedigini bile bilmiyoruz.
İmtihan sonucu meydana çıkacak.
Hiç değişmeyen gerçek nedir biliyor musunuz? Mevcut müfredat ve eğitim sistemi
bu çocukları sınavlara hazırlamaya yeterli değil. Arkadaşımız Nermin'in çocuğu
sınıf birincisi olmasına rağmen o da bu pahalı kurslara katılıyor.
İnsan 'çocuğu' mevzubahis olunca elinde bulunanı arkasına koymak istemiyor.
Diğer taraftan çocuğumuz da serseme döndü. Yavrucak geçen sene ders çalışmaktan
başını kaldıramadı.
Yarın okullar açılacak ve bizler de gene benzer döneme gireceğiz diye çok üzülüyorum.
Bana nasıl geliyor biliyor musunuz? Sanki müthiş bir rant kapısı açıldı ve faturasız,
vergisiz kazançlar oluk gibi akıyor ve kimse bu işe 'dur' diyemiyor.
Ne olur bu konuyu köşenizde belirtseniz de belki Milli Eğitim Bakanımız bizlere
bir çare önerir.
bugün