Yargıtay Konferans Salonundaki duruşmaya, tutuklu sanıklar Özçelik ve Başer jandarma eşliğinde getirildi.
Sanıkların avukatları ve yakınlarının da katıldığı duruşmayı, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, eski Uluslararası Yargıçlar Birliği Başkanı Gerhard Reissner ile eski Hollanda Hakimler için Hakimler Derneği Başkanı Gerritjan van Oven da izledi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi heyetine, Daire Başkanı Eyüp Yeşil yerine kıdemli üye Muhsin Şentürk başkanlık etti.
Duruşmanın başında, avukatlar duruşma tutanaklarının ekrana yansıtılmaması nedeniyle itirazda bulundu. Avukatlar, salondaki jandarma görevlilerinin silahlarını bırakmasını, duruşmanın Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınmasını da istedi.
Heyet Başkanı Şentürk, jandarma görevlilerinin silahlarını emanete bırakmasına, duruşma tutanağının ekrana yansıtılması için hazırlık yapılmasına ve SEGBİS'in açılmasına karar verdiklerini bildirdi.
Ardından Muhsin Şentürk, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Kenan Zeybek'e söz vererek, iddianame yerine geçen son soruşturma kararını okutmaya başladı.
Bu sırada avukatlar, salonda izleyici olarak yer alan eski Uluslararası Yargıçlar Birliği Başkanı Reissner ile eski Hollanda Hakimler için Hakimler Derneği Başkanı Oven'in duruşmayı izlediğinin tutanaklara geçirilmesini istedi. Bu talep, reddedildi.
Savcının son soruşturma kararını tekrar okumaya başladığı sırada avukatların itiraz etmesi üzerine savcı okumayı bıraktı. Avukatlar, reddi hakim talepleriyle ilgili bir üst mahkemeden gelen kararın okutulmasını istedi.
Başkan Şentürk, avukatların reddi hakim taleplerinin reddine yaptıkları itiraza ilişkin Yargıtay 17. Ceza Dairesinin kararını okudu ve ardından tekrar Savcı Zeybek'e söz verdi.
Savcının okumaya başlamasının ardından tekrar konuşan avukatlar, bu kez üye Ahmet Ömeroğlu'nun Yargıda Birlik Derneği üyesi olduğunu, bu nedenle reddi hakim talebinde bulunduklarını söyledi.
Söz alan Üye Ömeroğlu ise herhangi bir meslek birliğine üye olmanın hakimin reddi sebebi sayılmayacağını belirterek, herhangi bir derneğin de üyesi olmadığını vurguladı.
Bu istemleri de tutanağa geçiren Şentürk, tekrar Cumhuriyet Savcısına söz vererek, iddianame yerine geçen son soruşturma kararını okutmaya başladı.
Avukatlar bu kez de son soruşturma ve tutuklama kararı veren Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin yetkisiz olduğunu öne sürerek, heyetin bu konuda karar vermeden son soruşturma kararının okunmaya başlanamayacağını iddia etti.
Heyet bu konuyu görüştükten sonra Başkan Şentürk, bu taleplerle ilgili ilk duruşmada karar verildiğini, bunun ara karar şeklinde tutanağa geçirildiğini hatırlattı. Şentürk, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, diğer taleplerin de reddine karar verdiklerini açıkladı.
Savcıya tekrar söz verilmesi ve avukatların söz almadan bir arada konuşması, itirazlarını sürdürmesi üzerine Şentürk, "Duruşma başladığından beri geriyorsunuz. Söz almadan konuşmayınız. Yargılamaya başlayamadık" dedi. Şentürk, süreci duruşma tutanağına, "Sabahtan beri okunmasına başlanan son soruşturma kararının, duruşmayı uzatmaya yönelik talepler nedeniyle bir türlü okunmasına devam olunamadı. İlgililere ihtarda bulunuldu. Tekraren Cumhuriyet Savcısına söz verildi" şeklinde yazdırdı.
Avukatlar tekrar söz almadan konuşarak, adil yargılanma ve savunma haklarının ihlal edildiğini öne sürdü. Bunun üzerine Şentürk, "Bu yaptığınız savunma değil. Savunma yapsanız başımızın tacı. Son soruşturma kararını dinleyin, ondan sonra savunmanızı yapın" ifadelerini kullandı.
- İki avukat salonu terk etti
Başkan Şentürk'ün savcıya tekrar söz vermesi üzerine sanıkların avukatlarından Önder Durdu ve Hacer Yılmaz, "Burada yargılama yapılmıyor. Bu durumu protesto ediyoruz, salonu terk ediyoruz" diyerek salondan ayrıldı.
Diğer avukatların itirazlarını sürdürmesi ve iddianame yerine geçen son soruşturma kararının okunmasına bir türlü geçilememesi nedeniyle Şentürk, "25 yıllık hakimim. Elimden çok ağır cezalık dosyalar geçti. İlk defa böyle bir şeyle karşılaşıyorum" şeklinde konuştu.
Söz alan avukat Celal Sis ise usule ilişkin itirazlarını sürdürdü. Sis, sanıkların tahliye ettiği polislerle ilgili dosyanın temyiz incelemesinin de bu dairede yapılacağını belirterek, bunun yargı bağımsızlığına aykırı olduğunu öne sürdü, heyetin tamamının yargılamadan çekilmesini istedi.
Bir başka avukat da son soruşturma ve tutuklama kararı veren Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin bu konuda görevli olup olmadığı konusunda gerekçeli ara karar verilmesini istedi.
Duruşmadaki tutumları nedeniyle tarafsız olduklarına inanmadıkları gerekçesiyle üyeler Bülent Savtok, Mustafa Kurtaran ve Mehmet Öztunç'un reddi talebinde de bulunuldu.
- Cumhuriyet Savcısından açıklama
Bu taleplerle ilgili söz verilen Cumhuriyet Savcısı Kenan Zeybek, taleplerin reddine karar verilmesi gerektiğini dile getirdi. Zeybek, "Savunma makamı, işine geldiğinde silahların eşitliği demekte ancak ısrarla son soruşturma kararının okunmasını çeşitli yöntemlerle engellemeye çalışıyor. Duruşmanın başındaki usul hükümleri bellidir. Savunma makamının, yabancı izleyicilerin duruşmada bulunduğunu tutanağa zorla geçirtmek istemesi, çok şükür bağımsız bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti'nın bağımsız yargısına saldırı niteliğindedir. Bu kişiler duruşmada izleyici olarak hazır bulunabilirler" dedi.
Savcı Zeybek, sanıkların tahliye ettiği polislerle ilgili dosyanın temyiz incelemesinin de bu dairede yapılmasının yargı bağımsızlığını zedeleyeceği iddiasının yerinde olmadığı görüşünü paylaştı.
Bu sırada söz alan sanık Metin Özçelik, Savcı Zeybek'e dönerek, "10 aydır verdiğim karar nedeniyle tutukluyum, jandarma arasında buradayım. Bu, yargı bağımsızlığının ne hale getirildiğinin en açık göstergesidir. Jandarmaların arasında oradan nasıl görünüyor" diye konuştu.
Başkan Şentürk, Özçelik'i böyle bir usul olmadığı konusunda uyardı. Duruşmaya ara verildi.